Dün 20 yıllık zaman aşımına girmesi beklenirken sürpriz şekilde açılan Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikasti davasının detayları ortaya çıkıyor.. Son gün ortaya çıkan Tuğg. Bahtiyar Aydın´ın korumasının itirafları ve otopsi raporları sonrası kroki hazırlandı. İddianameye giren krokiye göre, Bahtiyar Aydın, karşıdan açılan ateşle değil, askeriye içindeki çatı, kule ya da binalardan birinden Kanas´la vuruldu. İddianameye sanık olarak giren Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu´nun TRT´ye yaptığı açıklamalarda ´Teröristler ateş etti, işte Aydın´ı şehit eden çekirdek.´ diyerek Kanas mermisini gösterdiği ancak söz konusu kurşunun soruşturma dosyasına hiç girmediği, balistik incelemeye gönderilmediği de anlaşıldı. İddianamede Hatipoğlu ve Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında, cinayet suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
23.10.2013 10:28 Dün 20 yıllık zaman aşımına girmesi beklenirken sürpriz şekilde son günde açılan Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikasti davasının detayları ortaya çıkıyor.. Cumhurbaşkanı Turgut Özal´ın şüpheli ölümüyle aynı kapsamda değerlendirilen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma zaman aşımında son gün olan dün tamamlanmış, hazırlanan iddianame de mahkemece kabul edilerek dava açılmıştı.
Diyarbakır´daki faili meçhul cinayetleri soruşturan Cumhuriyet Savcısı Osman Coşkun, Lice´de 22 Ekim 1993 tarihinde Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın şehit edilmesiyle ilgili iddianameyi zaman aşımının dolacağı gün tamamladı. İddianame, TMK´nın 10. Maddesiyle Görevli Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi´nce kabul edildi. Böylece Bahtiyar Aydın cinayeti zaman aşımına uğramaktan kurtuldu. Bahtiyar Aydın dosyasını zaman aşımından kurtaran ise koruması Ayhan Esen´in verdiği ifade doğrultusunda hazırlanan kroki oldu.
-Paşa ile 14 sivil ölmüştü-
Dönemin Jandarma Bölge Komutanı Tuğg. Aydın´ın da bulunduğu 2´si asker 16 kişinin ölümüyle ile ilgili hazırlanan iddianamede, Bahtiyar Paşa´nın Lice Jandarma Komando Bölük Komutanlığı Binası önünde ´kanas´ olarak tabir edilen uzun namlulu silahla öldürülmesiyle ilgili ayrıntılara yer verildi. 20 yıl önce Lice´de çıkan olaylarda Bahtiyar Aydın, Uzman Çavuş Yüksel Bayar ile 14 vatandaşın öldüğü belirtilen iddianamede şu çarpıcı tespit yapıldı:
-PKK olayı üstlenmedi-
?Olayda, bir uzman çavuş, bir er ve bir polis memuru ile çok sayıda vatandaş yaralanmış, çok sayıda konut, iş yeri ve araç hasar görmüştür. Operasyonu Diyarbakır Jandarma Komutanı olan şüpheli Eşref Hatipoğlu yönetmiştir. Resmi tutanaklarda PKK´lıların ilçeye saldırması nedeniyle bu sonucun meydana geldiği yazılmış, ancak örgüt o gün ilçeye kendilerinden saldıranın olmadığını ileri sürmüştür. Aradan geçen 20 yıla rağmen saldırıya katıldığı tespit edilen örgüt mensubu olmamıştır.?
-Terör saldırısı kanıtı yok-
?Olay günü PKK terör örgütünün Lice ilçesine saldırdığına ve Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ı öldürdüğüne dair herhangi bir delil elde edilememiştir? denilen suikastle ilgili olarak dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı Emekli Albay Eşref Hatipoğlu ve Üsteğmen Tünay Yanardağ, ?şüpheli? sıfatıyla yer aldı. Hatipoğlu ve Yanardağ hakkında, ?Taammüden öldürme?, ?Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik?, ?Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma? suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 24 yıla kadar hapis istendi.
-İtiraflarla kroki çizildi-
İddianamenin seyrini değiştiren ise Bahtiyar Paşa vurulduğunda yanında olan koruması Başçavuş Ayhan Esen´in itiraf niteliğindeki bant kaydında söyledikleri oldu. Esen´in itirafları doğrultusunda suikastin krokisi çizildi. Krokiye göre Bahtiyar Aydın´ın vurulma yeri ve kurşunun Aydın´a giriş ve çıkışıyla ilgili otopsi raporları, ateşin Asayiş Komando Bölüğü´nün karşısındaki yerlerden değil de, Komando Bölüğü´nün içinden açıldığını işaret ediyor.
-Bölük çatısı ya da kuleden-
Raporlara göre kurşun Aydın´ın yanağından girip çene altından çıktı. Bu da kurşunun Aydın´dan daha yüksek yerden açıldığını gösteriyor. Kanas´la vurulan Aydın´ın, bu tüfek menzilinde vurulabileceği yüksek tepe bulunmuyor. Tek yükselti yakındaki Asayiş Bölüğü´ndeki kule, çatı ve binalar. Aydın´ın yere düşüş açısı, vurulmadan önceki tanık beyanlarına göre duruş güzergahı da kurşunun atıldığı yerin bölüğün içi olduğunu gösteriyor. İddianamede, ?Çok sayıda kişinin öldürülmesi ve yaralanması, ahırlarının, evlerini ve işyerlerinin yakılması ile bölge halkından çok sayıda kişinin PKK terör örgütüne katılması sağlandığından? şüphelilerin eylemlerinin ayrıca ?halkı silahlı isyana teşvik suçunu? da oluşturduğu ifade edildi.
-´Çatışma var´ diye tuzağa çekildi!-
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına soruşturma kapsamında 2010 yılında ifade veren gizli tanık ´Ataç´, Bahtiyar Aydın´ın nasıl tuzağa çekildiğini şöyle anlatıyor:
?Abdülkerim Kırca´ya bağlı olarak Diyarbakır JİTEM´de Tim komutanı olarak görev yapmakta olan Üsteğmen Tünay Yanardağ ile Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın araları iyi değildi. Okuldaki anlaşmazlıkları Diyarbakır´da da devam etti. Yanardağ, Tuğgeneral Aydın´ı kast ederek, ´Ankara´da bu heriften kurtulamadım, buraya geldim yine kurtulamadım, bu adam benim kurmay olmamı engelleyecek, bundan ancak öldürürsem kurtulurum, başımıza bela oldu´ diye sürekli bana anlatıyordu. Ayrıca, Cemil kod adlı itirafçı şahısla birlikte Tünay Yanardağ, JİTEM adına bir duyum raporu hazırlayarak 22 Ekim 1993 tarihinde Lice´ye kalabalık bir terör örgütü mensubu tarafından eylem ve saldırı yapılacağını Diyarbakır´daki bölge komutanlığına bildirdi. Bu bildirim neticesinde Tuğgeneral Bahtiyar Aydın da birlikleri yerinde kontrol etmek, herhangi bir olumsuzluk yaşanmasını engellemek amacıyla korumaları ile birlikte helikopterle Lice´ye gitti.? ?Helikopter iniş yaptıktan sonra helikopterden inen Bahtiyar Aydın tugaya girdiği sırada, yaklaşık 300 metre mesafede çaprazında kavaklık bölgeden ´Kanas´ ile Üsteğmen Tünay Yanardağ´ın organizesi ile tetikçilik görevini yapan Cemil kod veya aynı infaz timinde görevli bir başka kişi tarafından vurularak şehit edildi.?
-11 saat çatışılan PKK´lılardan hiçbiri neden öldürülemedi?-
Bahtiyar Aydın iddianamesinin kamu kurumlarınca o dönem tutulan tutanaklara ilişkin ´Dikkat çeken ayrıntılar´ bölümünde saldırının neden PKK saldırısı olamayacağıyla ilgili tespitler yapıldı:
-Roket zırhı sadece çizer mi?-
?11 saat süren çatışmada, sadece bir polis memurunun zırhlı araç içinde hafif yaralanması, bu memurun ifadesinin alınmaması, hiçbir teröristin ölü /yaralı ele geçirilememesi, gözaltına alınıp sorgulanan 74 kişinin ifade tutanakları, yakalama tutanakları, hangi delile dayanılarak gözaltına alındıklarına dair hiçbir belgenin bulunmaması, roket saldırısına maruz kaldığı ileri sürülen zırhlı araçta sadece zırh boyasının çizilmiş olması, şahıslara ve DEP´li belediye başkanı olan belediyeye ait bina ve araçlarda ağır hasarın bulunmasına karşılık asıl hedef olması gereken emniyet ve askeri birlik binalarında hafif hasarın bulunması, vatandaşların nerede, nasıl öldürüldükleri, yaralıların nasıl yaralandıklarına dair herhangi tespitin yapılmaması, şehit öğretmen Ali Nurettin Soyer´in yakınlarının talebi üzerine sonradan sadece vurulduğu yeri gösterir krokinin jandarma tarafından düzenlenerek savcılığa gönderilmiş olması dikkat çekmiştir.?
-Güpe gündüz nasıl görmediler?-
İddianamede suikastin ardında PKK´nın olmadığı gerekçesiyle belirtiliyor, olayın sadece bir albay tarafından planlanıp uygulanamayacağına da dikkat çekiliyor: ?Olay günü PKK terör örgütünün Lice ilçesine saldırdığına ve Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ı öldürdüğüne dair herhangi bir delil elde edilememiştir denilen iddianamede, şöyle denildi: Nitekim gündüz saatlerinde bir ilçenin basılıp yaklaşık 11 saat boyunca çatışmanın devam etmesine rağmen hiç bir teröristin ölü ya da sağ olarak ele geçirilemediği gibi teröristleri gören kişilerin dahi bulunmaması, aradan geçen 20 seneye rağmen bu eyleme katılanların tespit edilememiş olması PKK terör örgütünün bu saldırıyı gerçekleştirmediğini göstermiştir.?
-Suikast örgütlü işlendi-
?Bu çapta bir eylemin bir albay tarafından planlanıp uygulanması mümkün olmaması karşısında, şüphelilerin bu eylemlerinin örgüt faaliyeti kapsamında olduğuna dair delillerin mahkemece değerlendirilmesi gerektiği düşünülmüştür.?
-´Susurluk´ tanımına uygun-
Yargıtay 8. Ceza Dairesinin ?Susurluk Davası? ilgili kararındaki, ?terörle mücadele ettikleri gerekçesiyle devlet imkanlarını suç işlemek amacıyla kullanan görevlilerin teşkil ettikleri bir teşekkül? ifadesine atıfta bulunulan iddianamede, ?Bu tespit gerek yapılanma gerekse kullanılan yöntemler açısından şüphelilerin oluşturduğu teşekkülle büyük benzerlikler arzetmiştir. Tüm deliller değerlendirildiğinde, şüphelilerin meydana getirdikleri örgütlenmenin ,´suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu örgüte üye olma´ suçlarını oluşturduğu sonucuna varılmıştır? denildi.
-Yargısız infazlar dağa çıkardı-
İddianamenin ´sonuç ve talep´ bölümünde şu değerlendirme yapıldı: ?Bölgede bazıları, başa çıkamadığı hasmını, JİTEM´e, bazılarını da PKK´ya ispiyonlayarak öldürülmelerini sağlamışlar, bu şekilde bölgede ´faili meçhul´ cinayetler artmıştır. Yargısız infazların artması, bölge insanının devletten soğumalarına ve dağa gidenlerin sayısının artmasına neden olmuştur. Özellikle Musa Anter ve Vedat Aydın gibi tanınan ve sevilen kişilerin öldürülmeleri, Lice´nin 2 defa yakılması, köy yakmalar ve boşaltılmalar örgüt tarafından suistimal edilerek halk silahlı isyana teşvik edilmiştir.? (Star, DHA, AA)
TV´DE GÖSTERİLEN MERMİ ÇEKİRDEĞİ NEREDE?
Diğer taraftan konuyla ilgili önemli bir detay daha ortaya çıktı. Zaman´daki habere göre, iddianameye sanık olarak giren Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu´nun o dönem TRT´ye yaptığı açıklamalarda Teröristler ateş etti, işte Aydın´ı şehit eden çekirdek. diyerek Kanas mermisini gösterdiği ancak söz konusu kurşunun soruşturma dosyasına hiç girmediği, balistik incelemeye gönderilmediği de anlaşıldı.
Diyarbakır´daki faili meçhul cinayetler savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ve Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis ile 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Savcılık, yaptığı soruşturmada olayın resmî kayıtlara geçtiği gibi olmadığını belirledi, terör örgütü PKK´nın olayla herhangi bir bağlantısını tespit edemedi. Olaylarda ölen ve PKK´lı olduğu belirtilen kişilerin de sivil vatandaş olduğu vurgulandı. Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğg. Bahtiyar Aydın´ın 22 Ekim 1993´te şehit edilmesiyle ilgili soruşturma bir yıl önce başladı. Lice´de olayların yaşandığı gün işyeri yakılan, yakınlarını kaybeden onlarca kişi tanık olarak dinlendi. Savcılık, olayın resmi kayıtlarda belirtildiği gibi (terör örgütü PKK´nın ilçeye saldırması nedeniyle meydana geldi) olmadığını, aradan geçen 20 yılda terör örgütü PKK´nın cinayetle herhangi bir bağlantısının tespit edilemediğini ortaya koydu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı´nın zamanaşımından kurtardığı cinayetle ilgili iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dün kabul edildi. İddianamede, Lice´deki olayda Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Jandarma Uzman Çavuş Yüksel Bayar ile 14 vatandaşın öldüğü hatırlatıldı. Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ve Üsteğmen Tünay Yanardağ ise sanık olarak yer aldı. Savcı bu isimler hakkında ´taammüden adam öldürme´ ve ´halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik´, ´cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma´ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 24 yıla kadar hapis cezası istedi. İddianamede ilçedeki operasyonu yöneten dönemin Alay Komutanı Eşref Hatipoğlu´nunTRT´de yayınlanan ?Anadolu´dan Görünüm? isimli programda ?Teröristler ateş etti, işte Aydın´ı şehit eden çekirdek.? diyerek Kanas mermisini gösterdiği ancak söz konusu kurşunun soruşturma dosyasına hiç girmediği, balistik incelemeye gönderilmediği belirtildi. (Zaman)
BAŞA ÇIKAMADIKLARI HASIMLARINI JİTEM´E VE PKK´YA İSPİYONLADILAR
Cumhuriyet Savcısı Osman Coşkun, iddianamenin sonuç ve talep bölümünde, yaşanan faili meçhul cinayetlere değinerek, Bölgede bazıları, başa çıkamadığı hasmını, JİTEM´e, bazılarını da PKK´ya ispiyonlayarak öldürülmelerini sağlamışlar, bu şekilde bölgede ´faili meçhul´ cinayetler artmıştır yorumunu yaptı. Savcı Coşkun, ?Musa Anter ve Vedat Aydın gibi sevilen kişilerin öldürülmeleri, Lice ilçesinin iki defa yakılması, örgüt tarafından kullanılarak halk silahlı isyana teşvik edilmiştir? yorumunu da yapıyor.
İddianamenin bu kısmında şu ifadelere yer verildi: Olayın meydana geldiği dönemde terör örgütü ile ilişkisi olduğu düşünülen, ihbar edilen, çocuğu terör örgütüne katılmış olan çok kişi yasa dışı olarak ve hileler kullanılarak alınmışlar, Saraykapı´daki JİTEM karargahına götürülmüşler, işkence ile sorguladıktan sonra infaz edilmişlerdir. Bazı durumlarda da suikastlar düzenlenmiş araçlara bomba yerleştirilerek patlatılmış, bu suretle şahıslara gözdağı verilmiştir. Bölgede bazıları, başa çıkamadığı hasmını, JİTEM´e, bazılarını da PKK´ya ispiyonlayarak öldürülmelerini sağlamışlar, bu şekilde bölgede ´faili meçhul´ cinayetler artmıştır. Yargısız infazların artması, bölge insanının devletten soğumalarına ve dağa gidenlerin sayısının artmasına neden olmuştur. Özellikle Musa Anter ve Vedat Aydın gibi tanınan ve sevilen kişilerin öldürülmeleri, Lice ilçesinin iki defa yakılması, çok sayıda vatandaşın öldürülmesi, köylerin yakılması ve boşaltılmaları örgüt tarafından suistimal edilerek halk silahlı isyana teşvik edilmiştir.
GİZLİ GÖREVLE TOKAT´A GİTTİM
Bir yıl önce başlayan Bahtiyar Aydın soruşturması kapsamında talimatla ifadesi alınan Jandarma Uzman Çavuş Ahmet Büyükşahin´in ifadesi de iddianameye girdi. Büyükşahin, Aksiyon dergisine verdiği röpörtajda şok iddialarda bulunmuştu. Büyükşahin´in iddialarını 5 Mart 2012 tarihli Bahtiyar Paşa´dan derin görev başlığını taşıyan haberde ayrıntılı olarak aktarmıştık.
Savcılığa bu iddialarını tekrarlayan Büyükşahin, Tokat´ın Reşadiye ilçesinde görev yaparken Merkez Karakol Komutanı Astsubay Ahmet Kaya´dan duyduklarını aktarmıştı. Buna göre Bahtiyar Aydın, zırhlı personel taşıyıcı (BTR) timinde görevli bir uzman çavuş tarafından vuruldu, vuran uzman çavuş da BTR tarafından öldürüldü. Büyükşahin, ifadelerinin Ergenekon ve Balyoz´daki gizli tanıkların anlattıklarıyla örtüştüğüne dikkat çekti. Büyükşahin, Aydın´ın kendisini Ergenekon gibi yapılar hakkında bilgi toplamak için gizli görevle Tokat´a gönderdiğini anlattı.
-Tuğgeneral Aydın´ın öldürülmesinden ceza almıştı-
İddianamede, Adana Devlet Güvenlik Mahkemeleri Savcılığınca hakkında iddianame hazırlanan Mehmet Emin Özkan´ın, Bahtiyar Aydın´ın şehit edildiği silahlı saldırıya fiilen katılarak üzerine atılı suçu işlediği, hakkında dava açıldığı ve mahkumiyet kararı verilerek bu kararın kesinleştiği belirtilerek, Bu beyanlara dair tutanaklar ilgili mahkemeden celb edilerek incelenmiş ancak Mehmet Emin Özkan´ın bu eyleme katıldığına dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır denildi.
İddianamede, Hüseyin Oğuz adlı tanığın beyanlarında ise terör örgütünden kaçan itirafçı Kahraman Bilgiç´in ön sorgusunda Bahtiyar Aydın ve Eşref Bitlis´i biz öldürdük dediğini, Oğuz´un Bilgiç´in beyanını bizzat kendisi tarafından yazıldığını belirttiği kaydedildi.
Bahtiyar Aydın davasında sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanacak. (DHA, AA, Bugün)
SUİKAST TÜFEĞİ KANAS SONRADAN YAKILMIŞ
24.10.2013 10:13 1993 yılında dönemin Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın Lice´de şehit edilmesi ve 14 vatandaşın öldürülmesiyle ilgili iddianamede ilginç ayrıntılar yer alıyor. Aydın´ın vurulduğu belirtilen Kanas türü silahın, komando bölüğünün kuzeyinde yapılan arazi aramalarında bulunduğu ve tutanak altına alındığı belirtiliyor. Dönemin Lice Emniyet Amiri Mustafa Öztan, sanık emekli Albay Eşref Hatipoğlu´nun olaydan sonra düzenlediği basın toplantısında yanmış ve paslanmış bir Kanas´ı göstererek Aydın´ın bu silahla şehit edildiğini söylediğini belirtiyor.
Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın şehit edildiği olaylara ilişkin soruşturma zamanaşımına bir gün kala tamamlandı. Diyarbakır´daki faili meçhul cinayetleri araştıran savcı tarafından hazırlanan iddianamede, dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında, ağırlaştırılmış ömür boyu hapis ve 24 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamede Bahtiyar Aydın´ın şehit edildiği günkü olayla ilgili hazırlanan ve 6 rütbeli askerin imzaladığı tutanakta, devriye görevinde bulunan polis aracının Lice çıkışında teröristlerce tarandığı ve zırhlı araçlara ateş açıldığı belirtiliyor. Ancak dönemin Lice kaymakamı ile müdür ve polislerin ifadesinden böyle bir saldırının olmadığı anlaşılıyor. Dönemin emniyet amiri Mustafa Öztan ise şunları anlatıyor: ?Eşref albay suçta kullanılan (Bahtiyar Aydın´ın öldürülmesi) Kanas silahın daha sonra yakıldığını söylemişti, yanmış ve paslı silah göstermişti. Kaymakam bey ile de konuşmuştuk. ´Bahtiyar Paşa komando bölüğünün bahçesindeyken dağdan ateş edilip de nasıl öldürülür? Akşama kadar çatışma olur da hiçbir PKK´lı nasıl ele geçirilemez´ diye bu durumu garip karşılamıştık.?
Olay günü Lice Emniyet Amirliği´nde bekçi olan Abdullah Pervane ise ifadesinde şunları söylüyor: ?Jandarmaya ait bir BTR´den polis lojmanlarına ve adliye binasına ateş edildiğini gördüm, hatta o zaman bazı polis tepki gösterdi. Olay günü ben hiçbir terörist görmedim.? İddianamede yaralı askerlerin ifadelerinin ve adli muayene raporlarının alınmamasının büyük bir çelişki olduğu belirtilirken, ?Sokağa çıkma yasağı ve aramaların 3 gün sürmesine rağmen hasar gören binaların nasıl hasar gördükleriyle ilgili ayrıntılı tespit yapılmamıştır. Hangi birliklerin çatışmaya kaç askerle katıldığı belirtilmemiştir.? deniliyor. Olaydan sonra Eşref Dekman isimli vatandaşa ait yanan evde bulunan Kaleşnikof tüfeğin PKK´ya ait olduğu şeklinde tutanak tutulduğu ancak vatandaşın tüfeğin ruhsatını DGM savcılığına ibraz ettiği vurgulanıyor. Eşini kaybeden öğretmen Nurhayat Soyer ise ilk ateşin zırhlı bir araçtan açıldığını belirtti. Çarşıda eşiyle birlikteyken kendilerine doğru ateş edildiğini, eşinin vurulduğunu anlatan Soyer, o gün herhangi bir terörist görmediğini dile getirdi. (Zaman)
(23 Ekim 2013, 10:28), son güncel.: (24 Ekim 2013, 10:13)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Flaş!!! Bahtiyar Aydın davası açıldı
Bahtiyar Paşa´dan derin görev
TUĞGENERAL BAHTİYAR AYDIN SUİKASTİYLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Bahtiyar Aydın suikastinde Balyoz izi
Tuğg. Aydın dosyası 17 yıl sonra açıldı
Tuğg. Aydın´ı Kanas´lı albay öldürdü
Komutanları JİTEM öldürttü
Albay: Bitlis´in ekibi öldürülecek
Fotoğraftaki 10 subaydan 7´si öldü
Kanlı ve Kara Yıl: 1993.. PKK´nın tasfiyesi durduruldu
PKK´nın bitirilememesi gücünden değil ihanetten
Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz
Ergenekon, Balyoz ve diğer iddianamelerde arama yap