Balyoz davasına 60. duruşma ile devam ediliyor. 365 sanıktan 233´ünün katıldığı duruşma, tutuklu sanık emekli Hava Tümgeneral Ahmet Bertan Nogaylaroğlu´nun savunması ile başladı. Nogaylaroğlu savunmasında, ´Buradaki arkadaşlarımdan bazıları bana tepki gösterecek biliyorum ama Türkiye´nin bugünkü resminde asker ve sivil arasında bir koordinasyon var. Keşke büyüklerimiz bu koordinasyonu 10 sene önce sağlasaydı, o zaman biz de burada, içeride olamazdık´ dedi.
09.01.2012 16:35 Balyoz Planı iddialarına 249´u tutuklu 365 sanıklı davanın 60. duruşması başladı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları yerleşkesinde oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek, Çetin Doğan ve MHP´den milletvekili seçilen emekli Korgeneral Engin Alan´ın da aralarında bulunduğu tutuklu 183 sanık katıldı. Orgeneral Bilgin Balanlı´nın da da aralarında bulunduğu 66 tutuklu sanık ile hakkında yakalama kararı bulunan emekli Orgeneral Ergin Saygun ise duruşmaya gelmedi. İkinci ´Ergenekon´ davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz´ün de aralarında bulunduğu 66 tutuksuz sanık da duruşmaya katılmazken, 50 tutuksuz sanık ise hazır bulundu.
BERTAN NOGAYLAROĞLU´NUN SAVUNMASI
Duruşmada ilk olarak tutuklu sanık emekli Hava Tümgeneral Ahmet Bertan Nogaylaroğlu´nun savunmasının alınmasına başlandı.İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık emekli Tümgeneral Ahmet Bertan Nogaylaroğlu, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.Nogaylaroğlu, ´Her ne kadar iddianamede belirtilmese de, toplumda tutuklanan sanıklar için ´darbeci´ algısı beni çok rahatsız etti. Darbenin ne Türk Silahlı Kuvvetleri´ne (TSK) ne de Türk milletine hiçbir zaman faydası olmamıştır. Aksine darbelerden hep olumsuz etkilendik´ diye konuştu.TSK´da çalışan çoğu askerin gelirinin düşük olduğunu söyleyen sanık Nogaylaroğlu, ´askerilerin dini değerleri zayıf´ şeklindeki iddiaların ise kendisini rahatsız ettiğini belirtti.Emekli Tümgeneral Nogaylaroğlu, 1957 Kayseri doğumlu olduğunu, muhafazakar bir çevreye sahip olduğunu anlatarak, ´Davul ve zurnalarla Harp Okuluna gittim. 1957´lerden Balyoz Davası´na geldik. Balyoz Davası´nda sanık olmam trajikomik bir durumdur. Çevremizdeki insanların yüzüne bakamaz olduk´ ifadelerini kullandı.
Son zamanlarda asker ve sivil arasında bir koordinasyon sağlandığını anlatan Nogaylaroğlu, savunmasını şöyle sürdürdü:´Buradaki arkadaşlarımdan bazıları bana tepki gösterecek biliyorum ama Türkiye´nin bugünkü resminde asker ve sivil arasında bir koordinasyon var. Keşke büyüklerimiz bu koordinasyonu 10 sene önce sağlasaydı, o zaman biz de burada, içeride olamazdık. Sekiz aydır tutukluyum ve bunun sebebi ben değilim.´
Tutuklandığına bir nevi sevindiğini söyleyen Nogaylaroğlu, Çünkü iki yıldır psikolojik olarak baskı altındaydım. Ailem bu nedenle obsesif oldu. ifadelerini kullandı.Sanık Nogaylaroğlu, dava dosyasında bulunan dijital verilerin sahte olduğunu öne sürerek, tahliyesini talep etti.
CAN BOLAT´IN SAVUNMASI
Tutuklu sanık Kurmay Albay Can Bolat da, iddianamedeki suçlamaları reddederek, sahte dijital verilerde isminin yer aldığı için sanık sandalyesinde olduğunu ifade etti.Sanık Bolat, 5-7 Mart 2003 tarihlerinde 1. Ordu Komutanlığında düzenlenen seminere katılmadığını belirterek, meslek hayatı boyunca hukuka bağlı kaldığını ifade etti. Kendisiyle birlikte mahkemeye sevk edilen 6 kişiden sadece kendisinin tutuklandığını anımsatan Bolat, serbest bırakılan 5 kişinin sahte dijital verilerde isminin geçtiğini söyleyerek, ´Ben kuvvetli suç şüphesiyle tutuklandım. Kuvvetli suç şüphesini anlayamadım. Benim sahte dijital verilerle ilgim yok. Tutuklu olduğum için ailem ve ben mağdur edildik. Tahliyeme karar verilmesini istiyorum´ dedi.
SAMİ YÜKSEL´İN SAVUNMASI
Tutuklu sanıkAlbay Sami Yüksel ise, ´Balyoz Harekat Planı´na ilişkin sözlü ya da yazılı emir almadığını, hakkımda iddianamede hiçbir kanıtın olmadığını öne sürerek şöyle devam etti:´5-7 Mart 2003 tarihlerinde 1. Ordu Komutanlığında düzenlenen seminere katılmadım. Ancak buna rağmen iddianamede ´seminere katıldığı anlaşılmıştır´ ifadelerine yer verilmiş. Seminer tarihlerinde Ankara´da ordu evinde kalıyordum. Ordu evinde giriş ve çıkış yaptığım tarihler bellidir. Bunun sorulmasını istiyorum. Üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Kanunsuz hiçbir işin içinde olmadım. 4 aydır ailemden uzaktayım. Tahliyeme ve beraatıma karar verilmesini istiyorum.´
Duruşmaya, tutuklu sanık Fikret Güneş´in savunmasının alınmasıyla devam ediliyor.
MÜCAHİT ŞİŞLİOĞLUN´UN SAVUNMASI
09.01.2012 22:40 ´Balyoz Planı´ davasının bir sonraki duruşması yarın yapılacak. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesinde oluşturulan salonda yapılan duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Tümamiral Haydar Mücahit Şişlioğlu, tutuklandığı için emrindeki erleri ile vedalaşma fırsatının olmadığını söyledi. Emrindeki askerler için bir veda ve teşekkür konuşması yapan Şişlioğlu, ´Emrimdeki Güney Saha Görev Grubu Tuğamiraller, kurmaylar ve fırkateyn komutanlarına sesleniyorum. Birçok alanda Türk bayrağının dalgalanmasını birlikte sağladık. Libya tahliyesi, Hint Okyanusu korsan harekatı, Karadeniz uyum harekatı bu görevlerden sadece birkaçı. Kendilerine huzurlarınızda teşekkürü bir borç biliyorum´ dedi. Dijital ´sahte´ verilerle tutuklandıklarını öne süren Şişlioğlu şöyle devam etti:
´Ana üssümüzde elde edilen sözde belgelerle, bizi sırtımızdan vurdular. İddianamede ıslak ya kuru imzam bulunmamaktadır. Bir çete tarafından üretilen sahte belgelerle ben ve ailem mağdur edildik. 33 yıllık tecrübemi paylaşacağım bir dönemde burada olmamdan dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye hükümeti de mağdurdur. Tahliye ve beraatimi istiyorum.´
ERHAN KUBAT´IN SAVUNMASI
Tutuklu sanık Yarbay Erhan Kubat da, Gölcük Donanma Komutanlığında ele geçen ´sahte´ dijital veriler nedeniyle sanık sandalyesinde olduğunu belirtti. İddianamede kendisiyle ilgili maddi delil olmadığını iddia eden sanık Kubat, 5-7 Mart tarihinde 1. Ordu Komutanlığı´nda düzenlenen seminere katılmadığını söyledi. 7 aydır tutuklu olduğunu anlatan Kubat, hazırlanan sahte belgelerde imla hataları olduğunu belirterek ´Fatih Camii Keşif Formu ile Eyüp Camii Keşif Formu´nda aynı imla hataları bulunmaktadır. İki sahte belgede de aynı yerde aynı hatalar bulunmaktadır. Bu belgelerde kopyala yapıştır mantığı kullanılmıştır. Tahliyeme ve beraatime karar verilmesini talep ederim´ diye konuştu.
GÜRSEL ÇAYPINAR´IN SAVUNMASI
Tutuklu sanık Albay Gürsel Çaypınar da, ´Huzurunuzda olmayı bile üzüntü verici olarak görüyorum. İsmim iradem dışında listelerde yer almıştır. Listede adı bulunan sanıkları tanımıyorum hiçbir zaman aynı ortamda çalışmadım. Sizden ricam kısa sürede yargılamayı yaparak mağduriyetimin giderilmesidir´ ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, toplam 7 tutuklu sanığın savunmasının alındığı duruşmaya ara vererek duruşmayı yarına erteledi.
(09.01.2012, 16:35)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
BALYOZ PLANI VE DAVASIYLA İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
1. Balyoz iddianamesinde ara
2. Balyoz iddianamesinde ara
3. Balyoz iddianamesinde ara
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap