Dün kabul edilen İkinci Balyoz iddianamesinde, sanıkların ele geçen belgelerin askeri yazışma kurallarına uygun olmadığı iddialarına karşı, ´illegal yapının illegal yazışmalarında legal yazışma kurallarının olmaması´nın normal olduğu belirtiliyor. Hatırlanacağı gibi Balyoz ve Ergenekon sanıkları savunmalarında, operasyonlarda ele geçen delil niteliğindeki belgelerin askeri yazım kurallarına uygun olmadığını, bu nedenle de sahte olduğunu ileri sürüyorlardı. Bununla da yetinmeyen sanıklar, polisi, bu belgeleri üretip kendilerini zan altında bırakmak için bulundukları yerlere koymakla suçluyorlardı. Eskişehir belgeleri içinde aynı suçlama yaşanmış. Albay Hakan Büyük, belgeleri polisin koyduğunu, ya da evde meydana gelen elektrik kesintisi sırasında tanımadığı kişilerce konulduğunu iddia etmiş.
Savcı: İllegal yapının yazışması legal olmaz
Dün kabul edilen İkinci Balyoz iddianamesinde, sanıkların ele geçen belgelerin askeri yazışma kurallarına uygun olmadığı iddialarına karşı, ´illegal yapının illegal yazışmalarında legal yazışma kurallarının olmaması´nın normal olduğu belirtiliyor. Hatırlanacağı gibi Balyoz ve Ergenekon sanıkları savunmalarında, operasyonlarda ele geçen delil niteliğindeki belgelerin askeri yazım kurallarına uygun olmadığını, bu nedenle de sahte olduğunu ileri sürüyorlardı. Bununla da yetinmeyen sanıklar, polisi, bu belgeleri üretip kendilerini zan altında bırakmak için bulundukları yerlere koymakla suçluyorlardı. Eskişehir belgeleri içinde aynı suçlama yaşanmış. Albay Hakan Büyük, belgeleri polisin koyduğunu, ya da evde meydana gelen elektrik kesintisi sırasında tanımadığı kişilerce konulduğunu iddia etmiş.
İddianamede, bazı şüphelilerin delillere ilişkin iddialarına karşı değerlendirmede bulunuldu. Bir kısım şüpheliler tarafından delillerin sahte olduğunun iddia edildiği hatırlatılan iddianamede, dijital verilerin diğer deliller ile doğrulandığı kaydedildi. Savcının değerlendirmesinde, Söz konusu deliller arasında yer alan İhtimalat Planı hakmsavdur ihtimal ek-e lhk-4 ve devirteslim isimli belgelerin eklerinin olduğu belirtilmesine rağmen, bu ekler, dosyada mevcut deliller ile bir arada olmadıkları gibi 2010/185 ve 2010/1003 sayılı soruşturmalarda da elde edilememişlerdir. Yine daha önceki soruşturmalarda elde edilen deliller de Hakan Büyük isimli şahıstan elde edilen dijital içerisinde yer almamaktadır. Bu durum ise ihtimalat planında yer alan personelin Oraj harekat planında yer alan personelce bilinmemesi ve bu iki grup arasında herhangi bir bağın olmaması gerektiği prensibine paralel bir durum arz etmekte. Aynı zamanda ilgililerin sadece planın kendileri ile ilgili kısmına ait ayrıntıları bilebildiklerini göstermektedir. ifadeleri kullanıldı.
İddianamede, Yine İbrahim Fırtına´ya ait olduğu anlaşılan sözlü emrin 06 Şubat 2003 tarihli, Bilgin Balanlı´ya ait sözlü emrin 03 Mart 2003 tarihli Turgut Atman´ın yapılacak çalışmalar ile ilgili kendisine bildirimde bulunulması için astlarına verdiği tarihin 21 Mart 2003 gibi kesin günler ifade etmeleri de söz konusu plan dahilinde yapılan çalışmaların programlı olduğunu ortaya koymaktadır. denildi.
Bir kısım şüphelilerin savunmalarında söz konusu belgelerin askeri yazışma kurallarına uygun olmadıklarını beyan ettikleri anlatılan iddianamede, Şüphelilerin içinde yer aldıkları yapının illegal bir yapı olduğu, devlet idaresinin kendilerine vermiş olduğu silahlı gücü, rahatsızlık duydukları yürütme organını devirmek amacına yönelik kullanmak için harekete geçtikleri, bu amaçla yürüttükleri faaliyetlerin bir kısmını yazıya döktükleri, doğal olarak illegal yazışmaların legal olan yazışma kuralları içinde gerçekleşmesinin aranamayacağı, bu yazışmalardaki uygunsuzluk ve eksikliğin nedeninin illegal yapıdan kaynaklandığı açıktır. açıklaması yapıldı. ( Cihan)
´Belgeleri polis koydu´ diyen şüpheli aramada oradaydı, arama kameraya da kaydedildi
İkinci Balyoz iddianamesinde, emekli Albay Hakan Büyük´ün, evinde bulunan belgeleri polisin koyduğu şeklindeki iddiasının somut olguya dayanmadığı belirtildi. İddianamede, aramaların usulüne uygun yapıldığı ve Büyük´ün de aramalarda hazır bulunduğu ifade edildi.İddianamede, Büyük´ün söz konusu iddiasına ilişkin yapılan değerlendirmede, Şüphelinin ikametinde gerçekleşen arama-el koyma işlemi usulüne uygun, mahkeme kararı doğrultusunda gerçekleştirildiği, arama işlemi kamera ile kayıt altına alındığı ve el konulan hiçbir materyalin şüpheye mahal bırakmayacak şekilde usulüne uygun olarak elde edildiği vurgulandı.
Şüpheli Hakan Büyük´ün aramalar yapıldığı sırada evde olduğu ve yapılan aramalara ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığı belirtildi. Bu durumun suçtan kurtulmaya yönelik savunma olarak değerlendirilen iddianamede, Ayrıca evine girildiği şüphesini doğrulayacak somut bir olgu olmadığı gibi şahsın bu yönde adli birimlere intikal etmiş bir müracaatının da olmadığı Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü´nün 13.06.2011 tarihli cevabi yazısından anlaşılmıştır. Dolayısıyla şüphelinin bu yöndeki savunmalarının somut bir olguya dayanmadığı görülmüştür. denildi.
Büyük, söz konusu belgelerin evine polis tarafından konduğunu veya evinde meydana gelen elektrik kesintisi sırasında tanımadığı kişilerce evine girilmiş olabileceğini iddia etmişti. ( Cihan)
(29 Haziran 2011, 15:44)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
2. Balyoz iddianamesine kabul
Eskişehir´de yeni Balyoz belgelerinin ele geçirilmesi manşetlerimiz
Balyoz´da yeni belgeler ele geçirildi
BALYOZ İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Balyoz Planı manşetlerimiz
Ergenekon, Balyoz ve benzeri davaları engelleme girişimleri