Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 142 sanığın yargılandığı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi.
30.06.2018 12:05 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 142 sanığın yargılandığı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi.
25.06.2018 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, tanık olarak dinlenen F.E, 15 Temmuz'da KKK İstihbarat Başkanlığında görev yaptığını belirtti.
Karargahta rutin işlerine devam ettiği sırada saat 20.30 civarında mesai arkadaşı Mesut Rahat'ın odada askeri kamuflajlarını giydiğini gördüğünü aktaran F.E, 'Neden giydiğini sordum. Kıyafetlerini denediğini söyledi, çok önemsemedim. Aşağıda bulunan büfeye inerken asansörde Erhan Caha ile karşılaştım, o da kamuflajlıydı. Bu durumu garipsedim.' diye konuştu.
F.E, büfeden ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra İstihbarat Başkanlığı katına çıktığını, televizyondan Başbakanın açıklamasını izlediğini, bunun üzerine İstihbarat Başkanı Tümgeneral Mehmet Göktan'ı arayıp durumu izah ettiğini söyledi.
Odasına giderken eski binbaşı İbrahim Başpınar'ın yanına uğradığını ifade eden F.E,'İbrahim'e neler olduğunu, olanlardan bizim neden haberimizin olmadığını sordum. Bana 'Senin haberin olsa herkesin haberi olurdu. Başladı artık herkesin anasını sinkaf edeceğiz' dedi. Yanından ayrıldım, iki arkadaşım ile birlikte karargah dışına çıkmaya karar verdik. Tümgeneral Mehmet Göktan'ı tekrar aradım, o da dışarı çıkmamızı söyledi.' dedi.
F.E, daha sonra yanındaki personelle 7 No'lu nizamiyeden karargahı terk ettiklerini belirtti.
Duruşmada tanık olarak dinlenen ve olay tarihinde KKK karargahında vatani görevini er olarak yapan A.G, olay günü bölük komutanı Hüseyin Yayla'nın emri üzerine içtimaya çıktıkları anlattı.
Tanımadığı bir albayın, içtimadaki askerlere konuşma yaptığını aktaran A.G, 'O sırada F-16'lılar üzerimizden alçak uçuşla geçiyordu. Ses bombası atılınca koğuşlarımızın camları kırıldı. O gün karargahta tanımadığımız bir sürü üst rütbeli vardı.' şeklinde konuştu.
A.G, Özbek garajının olduğu bölgede bekledikleri sırada cephaneliğin kapısının balyozla kırıldığına şahit olduğunu ve o bölgedeki sivil kıyafetli askerlerin mühimmat aldığını gördüğünü beyan etti.
Duruşmaya yarın tanık beyanlarıyla devam edilecek.
26.06.2018 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmada, tanık olarak dinlenilen E.B, 15 Temmuz'da KKK İstihbarat Başkanlığı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görev yaptığını belirtti.
Genelkurmay Başkanlığında 15 Temmuz 2016'da düzenlenen terörle mücadele toplantısına katıldığını ve saat 16.30 civarında eski Genelkurmay İkinci Başkan Yaşar Güler'in önüne bir not konulduğunu ve toplantıdan ayrıldığını ifade eden E.B, 'Saat 17.00 gibi toplantıya ara verildi, ben akşam Gazi Orduevi'ndeki düğün nedeniyle toplantının ikinci kısmına girmemek için emekli Tümgeneral Mehmet Okkan'dan izin isteyerek eski Tuğgeneral İbrahim Lütfi Nuhoğlu ile birlikte Genelkurmay Başkanlığından ayrılarak KKK'ya geldik.' dedi.
'Ayağınızı uzatıp, rahat rahat çayınızı kahvenizi için'
Darbe girişimi sırasında İstanbul'da köprülerin kapatıldığını eşinin aranmasıyla öğrendiğini söyleyen E.B, şöyle devam etti:
'Düğün salonundan dışarı çıktığımızda helikopter sesleri geliyordu, saat 22.30 civarında düğünden ayrılarak evime gittim. Olayın darbe girişimi olduğunu basından öğrendim, KKK Harekat Merkezini aradım, eski albay Atilla Tanrıseven telefonu açtı. Neler olduğunu sorduğumda bana 'Komutanım bir anormallik yok.' dedi. Ardından eski tuğgeneral Adem Boduroğlu'nu arayarak kendisine de neler olduğunu sordum. O da 'Herhangi bir problem yok, ayağınızı uzatıp rahat rahat çayınızı kahvenizi için.' dedi. Amirimi arayarak mesaiye gelip gelmeyeceğimi sordum, emrini beklememi söyledi. 15 Temmuz ile ilgili anlatacaklarım bu şekildedir.'
Tanık eski er E.A,15 Temmuz 2016'da KKK 3 No'lu Nizamiyesinde kayıt görevlisi olduğunu ve saat 21.00 sularında nizamiyeye 3-4 rütbelinin geldiğini ve bu kişilerden ikisinin sanıklardan eski üsteğmenler Bayram Üstündağ ve Emrah Çelebi olduğunu ileri sürdü.
E.A, 'Bu kişiler tatbikat olduğunu, kapıyı kilitlememi söylediler. Telefonlara cevap vermemi engellediler, ilerleyen saatlerde açık olan televizyonu kapattılar, içlerinden bir kişi benim telefonumu aldı, olayın üzerinden yaklaşık iki yıl geçti, çoğu şeyi hatırlamıyorum, hatırladıklarım bunlardan ibarettir.' diye konuştu.
'Kantine kilitlediler'
Tanık eski er D.O.İ. de 15 Temmuz 2016'da KKK kışla kantininde görevli olduğunu, mesaisine gündüz normal şekilde devam ettiğini ancak akşam saatlerinde tanımadığı rütbelilerin gelerek siber saldırı olduğu gerekçesiyle cep telefonlarını aldıklarını ve bir süre kantin kapılarını kilitleyerek içeride alıkonulduklarını anlattı.
İlerleyen saatlerde kapıların açıldığını ve Destek Grup Komutanlığı bölgesine gittiğini söyleyen D.O.İ, 'Sabah saatlerinde bana tekrar kantini açtırdılar, kantine gelen kişilerin isimlikleri yoktu, kantinden eşofman alıp giyerek kışladan ayrıldılar.' dedi.
Duruşmaya yarın tanık beyanlarıyla devam edilecek.
27.06.2018 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, sanıklar ve avukatları ile müşteki kurumlar, TBMM ve Milli Savunma Bakanlığı avukatları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Başçavuş M.T, 15 Temmuz 2016'da KKK Genel Sekreterliğinde görev yaptığını belirtti.
Normal bir mesai yaşadığını belirten M.T, '15 Temmuz, her zaman olduğu gibi normal bir mesai günüydü. Akşam saatlerinde dışarıdan uçak ve helikopter sesleri gelmeye başladı. Bulunduğumuz odanın kapısını kapattık ve ışıkları söndürdük. Saat 23.00 gibi odamıza üç kişi daha geldi, Başbakanın açıklamalarını televizyondan izledik.' dedi.
Tanık Yüzbaşı E.E, de KKK Harekat Başkanlığında görev yaptığını, darbe girişimi günü vardiya görevlisi olduğunu söyledi.
Akşam saatlerinde sigara içmek için bina dışına çıktığında emekli Tümgeneral Ömer Şevki Gençtürk'ü elleri bağlı olarak götürüldüğünü gördüğünü anlatan E.E, şunları kaydetti:
'Gördüklerimi, vardiya görev yerime giderek vardiya amiri albay Atilla Tanrıseven'e anlattım. Bir süre sonra Erhan Caha Harekat Merkezine gelerek Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetime el koyduğunu söyledi. Caha'nın ayrılmasının ardından merkeze Tuğgeneral Adem Boduroğlu geldi. Boduroğlu, sürekli telefon görüşmesi yapıyordu ve arayanların bazılarına 'ikinci bir emre kadar izinlisiniz', bazılarına ise 'sıkıyönetim komutanı atandınız' diyordu. Sabaha karşı darbe girişiminde bulunan kişilerin vermiş olduğu emirlere uyulmaması hakkında mesaj emri geldi. Saat 10.30 civarında yeni gelen vardiya personeline yaşananlar hakkında bilgi verdik. Boduroğlu'nun da bu işin içerisinde olduğu konusunda vardiya personelini ikaz ettik ve karargahtan ayrıldık.'
'O geceyi unutmak mümkün mü?'
Sanıklardan Kara Kuvvetleri Kuvvet Geliştirme eski daire başkanı tuğgeneral Erhan Caha'nın emir eri E.E, de tanık olarak beyanda bulundu.
Caha'nın 14-15 Temmuz'da normalden erken istirahate gönderdiğini belirten E.E, 'Koğuşlar bölgesine gittim, akşam saatlerinde içtima olduğu söylendi ve içtimaya çıktım. Tanımadığım bir albay, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetime el koyduğunu söyledi. Sabaha kadar sürekli uçak ve helikopter sesleri duydum, sabah normal mesaimize devam ettik.' dedi.
Tanık eski er F.A, 15 Temmuz 2016'da Maliye Daire Başkanlığında emir eri olarak görev yaptığını, saat 21.00 sularında koğuşlar bölgesinde KKK Genel Sekreteri Albay Tuncay Polat'ı darbedilmiş halde gördüğünü söyledi.
Polat'ın tanımadığı iki kişi tarafından zorla bir araca bindirilerek Destek Grup Komutanlığı bölgesinden uzaklaştırıldığını belirten F.A, beyanına şöyle devam etti:
'Sonrasında içtima yapılacağı haberi geldi, içtima alanına gittim. Burada albay Hasan Yılmaz, 'TSK yönetime el koydu, yeni grup komutanınız benim' dedi. Bizleri yemekhane bölgesine aldılar, yemekhane bölgesinde saat 03.30'a kadar bekledik ve koğuşlar bölgesine gittik. Sabah saat 10.00 gibi tekrar içtima alındı, içtimayı alan rütbeli kişi serbest olduğumuzu söyledi. 7 Nolu kapıdan çıktım. Çıkarken kapıda tuğgeneraller Erhan Caha ve Adem Boduroğlu ve adli müşavir ile birlikte birkaç rütbeli askeri sivil kıyafetli olarak gördüm. İlerleyen saatlerde karargah normale döndü.'
Sanıklardan birinin 'Bu kadar detayı nasıl hatırlıyorsunuz?' sorusuna F.A, 'O geceyi unutmak mümkün mü?' yanıtını verdi.
KKK eski genel sekreteri, firari kurmay albay Uğur Karaca'nın emir eri A.B, de tanık olarak beyanda bulundu.
Karaca'nın 15 Temmuz gecesi saat 21.00 sularında aracını çağırmasını istediğini belirten eski er A.B, 'Aracın gelip gelmediğini kontrol etmek için 7 nolu kapıya gittiğimde üzerlerinde kamuflaj giyinmiş rütbeli ve silahlı yaklaşık 15-20 rütbeli asker vardı. Araç gelmişti, 7 nolu kapının girişinde daha önceden tanımadığım binbaşı rütbeli üzerinde kamuflaj ve silah bulunan bir asker bana 'Nereye gidiyorsun, sen kimsin?' diye sordu. Genel Sekreterin habercisi olduğumu, genel sekreterin araç çağırdığını, aracın gelip gelmediğini kontrol etmek için geldiğimi söyledim.' diye konuştu.
Makama dönerken tanımadığı bir albayın elleri arkadan bağlanmış ve ağzı bantla kapatılmış bir şekilde kamuflajlı ve silahlı biri binbaşı, diğeri başçavuş rütbeli iki kişi tarafından genel sekreterlik katına doğru götürüldüğünü anlatan A.B, şunları kaydetti:
'Genel sekreterin makamına girdiğimde içeride genel sekreter Uğur Karaca, binbaşılar Fatih Demir, İsmail Yükleyen ve Yavuz Sezer kamuflajlı ve silahlı bir şekilde bekliyorlardı. Bir süre sonra hepsi birlikte çıkış yaparak aşağı indiler. Saat 22.00 sularında binbaşı Fatih Demir yeniden genel sekreterlik makamına gelerek bana makam aracının anahtarını verdi. Araç sevki arayıp telefonu açan daha önceden hiç telefona bakmayan bir binbaşıya '178 numaralı aracın anahtarı bende, şoförü gelsin anahtarı alsın' dedim, yarım saat sonra aracın şoförü gelerek anahtarı aldı. İlerleyen saatlerde albay Uğur Karaca, Yüzbaşı Dilek Köprülü'ye 'Sen eve gidebilirsin.' dedi. Dilek Yüzbaşının eve gitmek için 7 nolu kapıya doğru gittiğini gördüm. Müteakiben iki kamuflajlı rütbeli askerin KKK Salih Zeki Çolak'ın korumasını ellerini arkadan bağlamış ve ağzı bantlı bir şekilde Genel Sekreterlik katındaki odaya getirilip kilitlediklerini gördüm, bu kişiyi ilerleyen saatlerde tekrar odadan çıkardılar.'
Duruşmaya yarın tanık beyanlarıyla devam edilecek.
28.06.2018 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, olay tarihinde vatani görevini yapan M.A, tanık sıfatıyla 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı.
Darbe girişiminin yaşandığı akşam içtima yapıldığını, bu esnada tanımadığı bir albayın TSK'nın yönetime el koyduğunu, yeni destek gurup komutanın kendisi olduğunu söylediğini aktaran M.A, 2 nolu nizamiyede görevli bir astsubayın kendisinden tüfek istediğini aktardı.
M.A, darbe sanıklarının cephanelik kapısının anahtarını aradıklarını, bulamayınca kapıyı balyozla kırarak silah ve mühimmat aldıklarını söyledi.
Polise ateş edilmesi istenmiş
Tanık er H.Ş. de 15 Temmuz akşamı hazır kıta nöbetinde olduğunu, kendilerine tatbikat yapılacağı bilgisinin verildiğini aktardı.
Teçhizatlarını aldıktan sonra 2 nolu kapıya gittiğini, burada daha önce görmediği ve üniformasında isimlikleri olmayan subay ile astsubayların karargaha giriş yaptıklarını anlatan H.Ş, bu duruma anlam veremediğini dile getirdi.
Bir zaman sonra Uzman Çavuş Ökkeş Yavaş'ın darbe girişimi olduğunu, kimseye ateş etmemeleri için uyarıda bulunduğunu ifade eden H.Ş, darbeci askerlerin nöbet yerlerinde kalmaları için kendilerini ikna etmeye çalıştıklarını ancak buldukları ilk fırsatta koğuşlar bölgesine kaçtıklarını anlattı.
Tanık H.Ş, bazı askerlerin, polisin gelmesi halinde onlara ateş edilmesini istediğini fakat bu emri yerine getirmediklerini sözlerine ekledi.
Duruşmaya yarın devam edilecek.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-10 Nisan (2017) 'Ankara 142 sanık (ilk 150) Darbe/Kara Kuvvetleri' davası
(30 Haziran 2018, 12:05)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: