İzmir'de, 'askeri casusluk soruşturması'ndaki usulsüzlüklerle bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki mensupları hakkında açılan davada 102 sanığın yargılanmasına devam edildi.
01.01.2018 10:34 İzmir'de, 'askeri casusluk soruşturması'ndaki usulsüzlüklerle bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki mensupları hakkında açılan davada 102 sanığın yargılanmasına devam edildi.
27.12.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, İzmir'deki 'askeri casusluk' soruşturmasındaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin polisin FETÖ/PDY'ye yönelik farklı zamanlarda düzenlediği operasyonlarda, çok sayıda şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüphelilerden 43'ü tutuklandı. Hazırlanan iddianamede, aralarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen, gazeteci Tarık Toros, emekli albay Gürsel Yüce, eski tümgeneral Hamza Koçyiğit, Roma Büyükelçiliği Askeri eski Ataşesi Kurmay Albay Mehmet Demirağ, FETÖ/PDY'nin 'üst düzey yöneticileri' Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Ali Şengül, Mehmet Hanefi Sözen ve Naci Tosun'un da bulunduğu 43'ü tutuklu 23'ü firari toplam 102 sanığın 'silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği' suçlarından cezalandırılmaları istendi. Davada, 'askeri gizli bilgi ve belge bulundurma' suçlamasıyla açılan kumpas davasında yargılanıp, hepsi beraat eden 357 kişiden bir kısmı ile emekli Askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok ve emekli Jandarma Kurmay Albay Mustafa Önsel'in de aralarında bulunduğu 98 müşteki yer aldı.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 29 Kasım günü başlayan ve haftada iki gün olmak üzere 12 Ocak'a kadar sürecek duruşmaya tutuklu sanıklar, bazı tutuksuz sanıklar ve sanık avukatları katıldı. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt altına alınan duruşmaya tutuklu sanıkların savunmalarıyla devam edildi.
Tutuklu sanıklardan emekli Kıdemli Albay Tevrat Güngör, askeri okullarda yapılan sınavların sorularının kendisine verildiği yönündeki suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Teğmenken girdiği sınavları kazanamadığını belirten Güngör, 'Ben 13 yıl önce girdiğim harp akademileri sınavı yüzünden tutuklu bulunuyorum. Sınava hazırlanırken grup çalışmasına katıldım. Kazanmadığım sınav için tutukluyum. Soruların bana verildiği iddia ediliyor. Sorular bana verilmiş olsa sınavı kazanırdım. FETÖ'nün desteğiyle askeriyeye girdiğim, onların evlerinde kaldığım yönündeki iddiaları kabul etmiyorum. Gizli tanığın bana husumeti var, o yüzden üzerime atılan iftiraları kabul etmiyorum. Bank Asya'da hesabım yok. Çocuklarım örgütün okullarına gitmedi. Katalog evliliği yapmadım. Ordudan kendi isteğimle emekli oldum ve kimseden icazet almadım. Sivil havacılıkta pilotluk yaparken gözaltına alındım. Kaçma şüphem yok. Darbeden sonra işim gereği 13 kez yurt dışına giriş çıkış yaptım. Kaçacak olsam yurt dışından dönmezdim. Hakkımda suç işlediğime dair tek bir delil bile yok' dedi.
Duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanıklardan bilgisayar öğretmeni Ali Özkamalak ise fişleme yaptığı ve fişleme listesi hazırladığı yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğu söyledi. Suçlamaları kabul etmeyen Özkamalak, 'Fişleme yapmadım, liste hazırlamadım. Kriptolu programları kullanmadım. Gizli tanığın soyut suçlamalarından kendimi aklamaya çalışıyorum' diye konuştu.
Mahkeme heyeti, duruşmaya öğle arası verdi.
Duruşmada, tutuklu sanık eski Kurmay Albay Üryani Kömbeci, hakkındaki suçlamaları reddederek, aleyhinde ifade veren tanıkların soyut beyanda bulunduğunu ileri sürdü.
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için tanıkların kendisine iftira attığını öne süren Kömbeci, bir tanık ifadesinde geçen 'Fetullah Gülen'den 'Hoca efendi' diye bahsederek onu övdüğüm' şeklindeki suçlamayı kabul etmediğini, kimsenin de özel hayatına müdahale etmediğini savundu.
Kömbeci, bulunduğu yere çalışkanlığı sayesinde geldiğini ve Hava Kuvvetleri Komutanlığında 26 yıl görev yaptığını belirterek, tahliyesini talep etti.
Tutuksuz sanık F.G. ise hakkında FETÖ üyesi olduğu iddiasında bulunan sanık H.S'yi tanımadığını belirterek, 'Işık evlerinde bulunmadım. Şerefimle görev yaptım. Sınavları kendi emeğimle kazandım. Darbenin hiçbir kısmında yer almadım. Darbe girişimi sonrası tutuklandıktan sonra tahliye edildim.' dedi.
Tutuksuz sanık emekli Astsubay H.A. hakkında ifade veren M.Y. ile geçmişte beraber görev yaptıklarını, M.Y'nin kendisine iftira attığını iddia etti.
H.A, M.Y'nin yalan söylediğini iddia ederek, 'Hakkımda söylediklerini delillerle kanıtlamasını istiyorum. FETÖ'cülükten yargılanmaktan kurtulmak için daha fazla isim vermek adına iftira atmaktadır. Kendisinden şikayetçiyim.' dedi.
Mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırıldı.
28.12.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tutuklu sanık eski kurmay albay Özkan Çağlayan, 16 aydır tutuklu olduğunu belirterek gizli tanığın kendisine yönelik ifadelerinin iftarı olduğunu ileri sürdü.
Gizli tanığın yıllarca örgütün içinde kaldığını 'FETÖ'cü olduğunu ve kişisel hırsı nedeniyle kendilerine iftira attığını' ileri süren Çağlayan, 'Terörle mücadelede yer aldım. Araştırmalar yaptım. Ben ettiğim askerlik yeminine her zaman sadık kaldım. Katalog evliliği yapmadım. Harp Akademisi sınavını 4. girişimde kazandım. Darbe girişimini arkadaşımın mesajıyla öğrendim. O sırada sinemadaydım.' beyanında bulundu.
'O bilgileri ilkokul seviyesindeki herkes biliyor'
Savcının 'Terörle mücadele ettim, araştırmalar ve tespitler yaptım' diyorsun, FETÖ'yle ilgili ne tespitlerin oldu?' sorusuna Çağlayan 'Çalışmış olduğum 2. Analiz Değerlendirme Şube Müdürlüğü örgütlerle ilgili tespitler, analizler yapar. Örgüt yurt dışına açılmıştır gibi.' yanıtını verdi.
Savcı, 'Askeriyedeki yapılanmadan haberin var mıydı? Dağın başındaki bilgileri alıyorsun da gözünün önündekileri görmüyorsun gibi geliyor. FETÖ'yle ilgili içeride dışarıda elde ettiğin somut bilgi neydi, tespitlerin oldu mu?' sorusuna Çağlayan, 'Bir kişinin FETÖ'cü olduğuna dair bilgi gelmez. Şu kadar FETÖ'cü okul var diye gelir.' yanıtını verdi. Savcı ise sanığa, 'O bilgileri ilkokul seviyesindeki herkes biliyor. Uzman birinin daha çok bilmesi gerekiyor. Ben Şırnak Adliyesini bilmem ama İzmir Adliyesini bilirim. Askeriyedeki yapılanmayı gördün mü?' sorusunu yöneltti. Çağlayan da 'Yapılanma bilgisi geldi ama kişi bilgisi gelmez.' yanıtını verdi.
Mahkeme heyeti duruşmaya öğle arası verdi.
Duruşmada, tutuklu sanık eski akademisyen Halil Kıyıcı, tutuksuz itirafçı sanık H.S'nin mesnetsiz ve çelişkili ifadeleri yüzünden yargılandığını, hakkındaki Deniz Kuvvetleri Komutanlığı birimlerindeki örgüt mensuplarının 'hususi hizmet sorumlusu' olduğu iddiasını reddetti.
Kıyıcı, 20 yıllık yoğun bir meslek hayatı olduğunu ve mesleğinden dolayı başka bir iş yapmasının mümkün olmadığını söyleyerek, 'FETÖ'nün okullarında okumadım. Hacettepe Üniversitesinden mezun bir doktor ve akademisyenim. Hususi sorumlunun özellikleri arasında çekirdekten yetişme vardır. Ekstra eğitimler alırlar. Hususi tanımı bana hiçbir şekilde uymuyor. ByLock yok. ByLock'u ceza evinde öğrendim. H.S'nin ifadeleri dışında somut delil yoktur. İddia makamı hakkımda 'Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) evrak temin etmiş, FETÖ'ye hizmet ettiği anlaşılmıştır' demiş. Reddediyorum.' diye konuştu.
Tutuklu sanık eski anestezi uzmanı Şadi Yaldız 18 aydır hapiste olduğunu belirterek, H.S'nin kendisi hakkında 'hususi hizmet sorumlusu' olduğu iddiasını reddetti.
Zaman zaman ağlayarak verdiği savunmasında örgütle herhangi bir bağı olmadığını iddia eden Yaldız, 'Evimde ve iş yerimde örgüte dair dokuman bulunmadı. İddianamede örgüt üyeleri hakkında 'kendilerini iyi gizlerler' denilmiş. Kendimi bildim bileli cuma namazı kılarım. Saklamadım. İçki içmem. Bende ByLock yok. Hiçbir ByLock listesinde adım yok. 17 yıldır aynı hattı kullanıyorum. Yapılacak ilk şey itirafçı sanığı çözmektir. 18 aydır yatıyorum. Hapishane çekilmez bir hale geldi. 2018'e hapishanede girmek istemiyorum. Tahliyemi talep ediyorum. İddialar trajikomik.' dedi.
Mahkeme heyeti duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırdı.
29.12.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tutuklu sanık eski Kurmay Yüzbaşı Süleyman Kaynar, o dönemde yürütülen 'askeri casusluk soruşturması'nda herhangi bir usulsüz işlemde bulunmadığını iddia ederek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Kaynar, FETÖ/PDY ile bağlantısının tespit edilmesi halinde her türlü cezaya razı olacağını söyleyerek tahliye talebinde bulundu.
Tutuksuz sanık eski Roma Büyükelçiliği askeri ataşesi kurmay albay Mehmet Demirağ ise 2016 yılının ağustos ayında tutuklanmasının ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını belirterek, 'Abdullah' kod adlı gizli tanığın ifadeleri nedeniyle KHK ile meslekten ihraç edildiğini söyledi.
Gerek iddianamede gerekse aleyhine ifade veren gizli tanığın ifadelerinde suç teşkil edecek herhangi bir suçlamayla karşı karşıya kalmadığını öne süren sanık Demirağ, gizli tanığın ifadelerinin gerçeklikten uzak, hayale dayalı olduğunu savundu.
Demirağ, kurmaylık sınavını FETÖ'den hiç yardım almadan kazandığını, aradan yıllar geçmesine rağmen sınavı kazanacak bilgiye halen sahip olduğunu beyan ederek, örgüt mağduru olduğunu, örgütle hiçbir bağlantısının bulunmadığını öne sürdü.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 2 Ocak'a erteledi.
İDDİANAME
İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya'nın hazırladığı 697 sayfalık iddianamede, aralarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen, gazeteci Tarık Toros, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yaveri emekli albay Gürsel Yüce, eski tümgeneral Hamza Koçyiğit, eski Roma Büyükelçiliği askeri ataşesi kurmay albay Mehmet Demirağ, FETÖ/PDY'nin sözde üst düzey yöneticileri Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Ali Şengül, Mehmet Hanefi Sözen, Naci Tosun ve İsmail Büyükçelebi'nin bulunduğu 43'ü tutuklu 23'ü firari 102 sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamında 'silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği' suçlamalarına yer verilmişti.
İddianamede, aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 kişi hakkında 'askeri gizli bilgi ve belge bulundurma' suçlamasıyla açılan davada, yargılanmalarının ardından beraat eden sanıkların bir kısmı ile emekli Askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok ve emekli Jandarma Kurmay Albay Mustafa Önsel'in de bulunduğu 98 kişi müşteki olarak yer almıştı.
Paralel yapı-07 Temmuz (2016) 'İzmir 102 sanık Askeri Casusluk Kumpası ve TSK yapılanması' davası
(01 Ocak 2018, 10:34)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: