Konya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince açılan 'kumpas davası'nda, aralarında eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan ile iş adamı Nusret Argun'un da bulunduğu 234 sanığın tamamının beraatine karar verildi. Öte yandan davada Fetö kumpasını konu alan bir başka dava halen görülüyor. 74 sanığın yargılandığı davada sanıklara, "FETÖ/PDY'ye üye olmak" ve "soruşturmanın, özel hayatın ve haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek, gizlemek veya değiştirmek" gibi suçlamalar yöneltiliyor. Sanıkların, Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesinin 2008'deki operasyonunda, Konya merkezli Okyanus Şirketler Grubu Başkanı Nusret Argun ve 233 kişiye asılsız delillerle işlem uyguladıkları iddia ediliyor.
24.12.2017 14:10 Konya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince açılan 'kumpas davası'nda, aralarında eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan ile iş adamı Nusret Argun'un da bulunduğu 234 sanığın tamamının beraatine karar verildi.
Konya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince açılan 'kumpas davası'nda, aralarında eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan ile iş adamı Nusret Argun'un da bulunduğu 234 sanığın tamamının beraatine karar verildi.
20 Aralık'taki gelişmede, Konya'da 2008'de FETÖ üyelerince asılsız delillerle iş adamı Nusret Argun'un şirketine yönelik operasyonun ardından açılan 'okyanus davasında', Yargıtay'ın yerel mahkemenin verdiği kararı bozması üzerine, dava Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün yeniden görüldü.
Bazı sanıklar ile müdafi avukatların katıldığı duruşmada, mahkeme heyeti aralarında eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan ve iş adamı Nusret Argun'un da bulunduğu 234 kişinin beraatine karar verdi.
İşadamı Nusret Argun'un avukatı Battal Özer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dava kapsamında yargılanan 234 kişi hakkında, çelişkili beyanlar veren kişilerin ifadeleriyle doldurulan bir soruşturma evrakı hazırlandığını söyledi.
Adana'da kapatılan özel yetkili 8. Ağır Ceza Mahkemesince 234 sanık hakkında 200 yıla varan cezalar verildiğini, müvekkiline de 177 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildiğini anımsatan Özer, başvuruları üzerine Yargıtay 5. Ceza Dairesinin tüm sanıklar hakkındaki hükmü kaldırdığını belirtti.
Özer, karar gerekçesinin yetersiz olduğu, savunma hakkının kısıtlandığı, bilirkişi raporlarının yetersiz olduğu gibi sebeplerle kararın bozulduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Karar bozulduktan sonra özel yetkili mahkemelerin kaldırılmış olması nedeniyle yasa gereğince dava, Konya'ya taşındı. Bunun üzerine Konya'da 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmada tüm sanıkların beraatine karar verildi. Biz en başından beri bu davanın FETÖ'nün kumpası olduğunu iddia etmiştik. Bu, 15 Temmuz sonrasında elde edilen delillerle çok daha net bir şekilde ortaya çıktı.'
Davanın geçmişi
İş adamı Nusret Argun, 2014'te Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığına verdiği dilekçede, 2008'de sahte deliller üretilerek şirketlerine ve Konya bürokrasisinde çalışan birçok kişiye 'Final' adı verilen operasyon yapıldığını ileri sürmüştü.
Operasyonu yapan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele personelinin paralel yapıya mensup kişilerden olduğunu savunan Argun, bu yapıya mensup kişilerin, başta öğrenci yurdu olmak üzere taleplerini yerine getirmemesi üzerine FETÖ/PDY'nin emniyet ve yargı ayağıyla koordineli şekilde kendisine kumpas kurduğunu iddia etmişti.
İddialar doğrultusunda Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca, KOM Şube Müdürlüğü tarafından planlı çalışma dosyası açılarak çalışmalara başlanmıştı. Soruşturma çerçevesinde iddialara yönelik birtakım deliller elde edilince rütbeli polislerin de bulunduğu bazı kişiler tutuklanmıştı.
Soruşturma kapsamında 19 ilde düzenlenen operasyonların gözaltı gerekçesinde sanıkların, Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün 2008'deki operasyonunda, Konya merkezli Okyanus Şirketler Grubu Başkanı Nusret Argun ve 233 kişiye asılsız delillerle işlem uyguladıkları iddiası yer almıştı.
OKUDAN: Fetö, Kumpası Uluslararası Düzeye Taşıdı
Eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan, bir süre önce beraat ettiği, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince 2008'de asılsız delillerle açılan 'okyanus davası'na ilişkin, 'Bizleri yargılayan mahkeme heyeti, alıp götüren polisler ve şube müdürleri dahil hepsinin FETÖ/PDY'ye mensup oldukları tespit edilmiş ve yargılama süreci devam etmektedir.' dedi.
Okyanus davasında, yerel mahkemenin verdiği kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılanan eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Okudan ve 233 kişi, 20 Aralık'ta görülen duruşmada beraat etti.
Dava sürecinde yaşadıklarını AA muhabirine anlatan eski rektör Okudan, FETÖ'nün ilk kumpas denemelerinden biri olan davadan beraat ettiği için duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Okudan, 'Davanın açıldığı dönemde bizi yargılayanların FETÖ üyesi olduklarını şu an rahatlıkla söyleyebilirim. Bizleri yargılayan mahkeme heyeti, alıp götüren polisler ve şube müdürleri dahil hepsinin FETÖ/PDY'ye mensup oldukları tespit edilmiş ve yargılama süreci devam etmektedir.' diye konuştu.
Özel yetkili mahkemelerin, örgüt üyelerince kendi çıkarları için kullanılmaya çalışıldığını belirten Okudan, karşılarında duran kişiler için bir yaptırım aracı gibi görüldüğünü ifade etti.
Okudan, örgüte karşı çıktığı için cezalandırılmaya çalışıldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
'Örgüte ait olduğu için kapatılan eski Mevlana Üniversitesine verilen arazi o dönemde hep konuşuldu. Bu arazi daha önceden bir otele verilmiş, sözleşmesine de 'Arsa turizm haricinde başka bir şekilde kullanılamaz.' ibaresi yazılmış. Bir gün öğrendik ki otelin sahipleri araziyi Mevlana Üniversitesi yöneticilerine vermiş. Bunu duyunca ihtarname çekip 'Araziyi veremezsiniz.' dedik. Araya defalarca adam koydular. Bunlara rağmen elimizdeki sözleşmeye uymadığı için vermedik. Bu sebeple beni mahkemeye verdiler. Bu örgüt benden o kadar nefret etmişti ki Okyanus kumpasından önce beni Ergenekon'dan içeri almaya kalktılar. Daha sonra 'pantolon olmadı gömlek verelim' misali bu davaya dahil ettiler.'
'Bizi tahliye eden hakim ve savcılar sürüldü'
Davanın ilk duruşmasında tahliye edildiğini anımsatan Okudan, şöyle konuştu:
'Benimle beraber 32 kişiyi tahliye eden savcı ve hakimler anında sürüldüler. Yeni bir mahkeme heyeti geldi. Bizi katleden heyet bu heyettir. Mahkeme, hakkımızda hazırlanan polis fezlekesini aynen iddianame olarak kabul etti. Dava süreci devam ederken TBMM tarafından özel yetkili mahkemelerin kaldırılacağını duyan bu kişiler, savunmalarımızı dahi almadan ceza yağdırdı. Bu heyettekilerin hepsi, FETÖ/PDY'ye mensup oldukları ve ByLock kullandıkları tespit edilen, şu anda yargılanan kişiler.'
Okudan, Yargıtayın 17-25 Aralık sürecinden sonra yeniden yapılandırılması, FETÖ'cü hakim ve savcıların ihraç edilmesinin davanın seyrini değiştirdiğine dikkati çekti.
'Yargıtayda yapılan temizlik, bizim dava sürecimizin dönüm noktasıdır. Daha sonra yüz karası olan bu dava lehimize sonuçlandı.' diyen Okudan, nasıl bir durumdan kurtulduklarını bugün daha iyi anladıklarını vurguladı.
'Olay sadece Rıza Sarraf davası değil'
Kendi insanı ve Meclisine bomba atacak kadar ileri gidebilecek bir örgütle karşı karşıya olduklarını dile getiren Okudan, şunları kaydetti:
'Bugün bazı şeyler çok daha net görülebiliyor. Bu örgüt artık kumpasları o kadar büyüttü ki uluslararası düzeye taşıdı. ABD'de devam eden dava, Türkiye'den kaçan insanların oluşturduğu kumpaslar ortada. El ele vererek bunların üstesinden gelmek zorundayız. Türkiye'nin büyüyüp gelişmesi birçok kesimi rahatsız ediyor. Dolayısıyla bu olay sadece Rıza Sarraf davası değil, Türkiye'ye karşı oluşturulan ortak cepheden meydana geliyor.'
Paralel yapı-22 Mayıs (2015) 'Konya 74 sanık Konya Yapılanması/Okyanus davasında kumpas' soruşturması
(24 Aralık 2017, 14:10)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: