İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde, Bağcılar'daki Doğan Medya Center'ın işgal edilip yayınının kesilmesi ve çıkan olaylarda bir kişinin şehit edilmesine ilişkin, 3'ü tutuklu 19 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmedildi.
11.11.2017 17:21 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde, Bağcılar'daki Doğan Medya Center'ın işgal edilip yayınının kesilmesi ve çıkan olaylarda bir kişinin şehit edilmesine ilişkin, 3'ü tutuklu 19 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmedildi.
6 Kasım'da İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu yüzbaşılar Erdal Şeker, Süleyman Ahmet Kaya ve Mehmet Akif Aslan ile tutuksuz sanıklar Muhammed Orhan Kaya ve Orhan Çınar katıldı. Duruşmada, ayrıca davanın müdahili olan Doğan Medya Center, Başbakanlık, TBMM ve Savunma Bakanlığı ile olaylarda şehit olan Vedat Barceğci'nin yakınlarının avukatları hazır bulundu.
Duruşmada 4 kişi tanık olarak dinlendi.
'Yayının devam etmesi için gerekli tedbirleri aldık'
Tanık olarak beyanda bulunan Ceyhun Kuruoğlu, CNN Türk'te yayından sorumlu prodüktör şefi olduğunu, köprünün kapatılma haberlerini gördüğü için merkeze geldiğini söyledi.
Darbecilerin baskın anında binada bulunduğunu belirten Kuruoğlu, 'Helikopter seslerini duydum. Kameramanlara kameralarını hazırlamasını söyledim, helikopterleri çekmeleri için. Daha sonra askerler binaya geldi, binadan çıkmamızı ve binayı boşaltmamızı istediler. Biz binadan çıkarken, binada olmamamıza rağmen yayının devam etmesi için gerekli tedbirleri aldık.' ifadelerini kullandı.
Tanık olarak dinlenen ve darbe girişimi esnasında 1. Ordu Komutanı olan Orgeneral Ümit Dündar'ın evinde sivil memur olarak çalışan Sultan Akay ise tutuklu sanık eski yüzbaşı Mehmet Akif Aslan'ın beraberindeki 3 yüzbaşıyla Dündar'ı derdest için Fenerbahçe Orduevi'ne gittiği iddialarına ilişkin beyanda bulundu.
Konutta gelen giden misafirleri ağırladığını anlatan Akay, 15 Temmuz'da mesaisinin ardından evine gittiğini söyledi.
Daha sonra Dündar'ın eşinin kendisini aradığını ve konuta gittiğini belirten tanık Akay, 'Konuta gittiğimde hanımefendinin yanına gittim, televizyonda köprünün kapatıldığı haberler yer alıyordu. Mutfaktan sesler gelmeye başladı. Mutfağa gittiğimde, 4 rütbeli asker ellerinde silah ve üniformalı şekilde bekliyordu. Komutanımız nerede diye sordular, çok önemli olduğunu belirttiler.' dedi.
Askerlere Orgeneral Dündar'ın konutta olmadığını söylediğini kaydeden Akay, şöyle devam etti:
'Komutanın olmadığına ikna olunca, 'hanımefendiyle görüşmemiz lazım' dedi. 'Şu anda görüşemezsiniz misafiri var, görüştüremem sizi' dedim. Şiddetli bir şekilde, 'Hanımefendiyle görüşmemiz lazım' dedi. Daha da hiddetlendi. Hanımefendi rahatsızdı, misafirimiz doktor olan Albay Nazif hocaydı. Salona geçtim, Nazif hocaya durumu izah ettim. Nazif hoca askerlere 'buyurun' dedi, 'hanımefendi rahatsız' dedi. Asker ısrarla hanımefendiyle görüşmek istediğini söyledi. Daha sonra telefon konuşması yaptı. Telefon konuşmasının ardından çekip gittiler.'
Tanık Akay, normalde Orgeneral Dündar'ın yanına gelmek isteyen askerlerin görevli astsubay eşliğinde geldiğini, daha önce konut içinde hiç silahlı asker görmediğini belirtti.
Tahliye talepleri reddedildi
Tanıkların beyanın ardından görüşünü açıklayan duruşma savcısı Mehmet Salih Sol, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamı yönünde karar verilmesini talep etti.
Sanık avukatları da müvekkillerinin tahliyeleri hakkında beyanda bulundu.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, tutuklu yüzbaşılar Erdal Şeker, Süleyman Ahmet Kaya ve Mehmet Akif Aslan'ın üzerine atılı suçun özellikleri, izlenen görüntü kayıtları, müşteki ve tanık beyanlarını dikkate alarak, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşma öncesinde hakkında yakalama kararı çıkarılan sanık Harun Ayan'ın yakalama infazının beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, davanın niteliği, dava içerisinde şikayete bağlı bir suç olmamasını dikkate alarak dinlenmeyen müştekilerin dinlenmesinden vazgeçilmesine hükmetti.
Sanıklardan Mehmet Akif Aslan'ın darbe girişimi esnasında dönemin 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar'ın Fenerbahçe Orduevi'ne gittiğini belirleyen mahkeme heyeti, Dündar'ın derdest edilme girişimine ilişkin başka mahkemelerde açılan davaların iddianame örneklerini istedi.
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı 4 Aralık'a erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların 'Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs', 'Cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya TBMM'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs', 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs' suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7,5'er yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.
Sanık Süleyman Ahmet Kaya'nın, Vedat Bağcerci'nin ölümü nedeniyle 'kasten öldürme' suçundan müebbet ile 'silahla tehdit', 9 kez uygulanmak üzere 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı şekilde engellenmesi' suçlarından 125 yıldan 215 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, sanık Mehmet Akif Aslan'ın 'silahla tehdit', iki kez uygulanmak üzere 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 12 yıldan 39 yıla kadar, sanık Erdal Şeker'in ise 'silahla tehdit' ve 'basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı şekilde engellenmesi' suçlarından 4 yıldan 12,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-16 Mart (2017) 'İstanbul 19 sanık Darbe Yap./CNN Türk İşgali' davası
(11 Kasım 2017, 17:21)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: