İkinci Ergenekon davasının bugün yapılan 16. duruşmasında tutuklu sanık emekli albay Hasan Atilla Uğur´un avukatı Zeki Aksoy´dan çok tartışılacak açıklamalar geldi. Darbe planları olduğu iddia edilen bazı delillerin müvekkilinin dosyasına konulduğunu belirten Aksoy, darbe planının gerçek olmadığını, olsa bile suç sayılamayacağını söyledi. Aksoy, darbe planlarıyla ilgili olarak, ´İcraata dökülmüş müdür? Teşebbüsten ceza verilemez. Terör örgütü yok. Buradaki herkes tutuklu´ dedi.
Albayın avukatından şok savunma: Gerçekleşmeyen darbe suç değil
İkinci Ergenekon davasının bugün yapılan 16. duruşmasında tutuklu sanık emekli albay Hasan Atilla Uğur´un avukatı Zeki Aksoy´dan çok tartışılacak açıklamalar geldi. Darbe planları olduğu iddia edilen bazı delillerin müvekkilinin dosyasına konulduğunu belirten Aksoy, darbe planının gerçek olmadığını, olsa bile suç sayılamayacağını söyledi. Aksoy, darbe planlarıyla ilgili olarak, ´İcraata dökülmüş müdür? Teşebbüsten ceza verilemez. Terör örgütü yok. Buradaki herkes tutuklu´ dedi.
İkinci Ergenekon davasının bugün görülen 16. duruşmasında tutuklu sanık Hasan Atilla Uğur ile avukatının savunması tamamlandı. Sonraki oturumda Cumhuriyet Gazetesi yazarı olan tutuklu sanık Mustafa Balbay´ın savunma yapması bekleniyor. Emekli Albay Hasan Atilla Uğur´un avukatı Zeki Aksoy, darbe planının suç olmadığını savunarak, İcraata dökülmüş müdür? Teşebbüsten ceza verilemez. diye konuştu. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada savunmasını yapan Emekli Albay Hasan Atilla Uğur´un avukatı Zeki Aksoy, yazılı olarak hazırladığı savunmasını özetledi. İddianame kurgusunun göz önünde alındığında sanıkların bir iki cümle ile savunma yapamayacaklarını belirten Aksoy, bu gerekçeyle kendisinin de uzun bir savunma hazırladığını söyledi. Soruşturmada Türk Ceza Kanunu´nun değil, Ergenekon ceza kanunu uygulandığını iddia eden Aksoy, Burada başka bir hukuk var. Müvekkilimin gözaltına alınması, tutuklanması, hepsi hukuka aykırıdır. Tek bir somut delil ya da fiil yoktur. İddianame, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası´nın ilgili maddelerine aykırıdır. şeklinde konuştu. Ergenekon terör örgütünün darbe planları olduğu iddia edilen bazı delillerin de dosyaya konulduğunu belirten Aksoy, darbe planının gerçek olmadığını, olsa bile suç sayılamayacağını söyledi. Aksoy, darbe planlarıyla ilgili olarak, İcraata dökülmüş müdür? Teşebbüsten ceza verilemez. Terör örgütü yok. Buradaki herkes tutuklu. dedi. Avukatı Zeki Aksoy´dan sonra tutuklu sanık Hasan Atilla Uğur da bu soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra deşifre edildiğini belirterek, yakınlarının tehdit aldığını söyledi. Uğur, yakınlarının ya da kendisinin başına bir şey gelirse, kendisini deşifre edenlerin sorumlu olduğunu ifade etti.
Serdar Saçan: Dursun Çiçek gibi beni de bırakın
Tutuklu sanık Adil Sedar Saçan da, Asıl adım Adil Serdar Saçan ama burada Adil Dursun Çiçek, Adil Sinan Aygün de olur. diyerek talebini dile getirdi. 14 aydır tutuklu olduğunu belirten Saçan, ıslak imza ile darbenin ortasında bulunduğu iddia edilen Dursun Çiçek´in tutuklanıp tutuklanıp serbest bırakıldığını söyledi. Davada hiçbir zaman tahliyesini talep etmediğini söyleyen Saçan, bu durumun kendisine açıklanması gerektiğini, bir hukukçu olarak hicap duyduğunu ifade etti. Talepler bölümünde dava nedeniyle eşinden ayrıldığını belirten tutuklu sanık özel harekat polisi Fahri Kepek, kandırıldığını ve oyuna getirildiğini söyledi. Kepek, kim tarafından ve neden kandırıldığı konusunda açıklama yapmadı. Sanıklardan İbrahim Şahin ile yaptığı ileri sürülen 3 telefon görüşmesinin doğru olduğunu belirten Kepek, daha sonra da Şahin´i tanımadığını belirterek, Bir kişi, tanımadığı insanı nasıl arayabilir ki? diye konuştu. Evinde yapılan aramalarda Ermeni tehciri olduğu iddiasıyla ele geçirilen 30 sayfalık belgenin, savunmasını hazırlarken kullanması için kendisine verilmesini talep eden tutuklu sanık Fatma Cengiz de, Heyette beni tutuklayan bir hakimin bulunduğu mahkemeden adalet beklemediğim için tahliye talebinde bulunmuyorum. diye konuştu. ( Zaman)
´Karargah Evleri´ lideri Albay Cengiz Köylü halen şüpheli
Hava Albay Cengiz Köylü´nün İşçi Partisi´nin ´Karargah Evleri´ yapılanmasının lideri olduğu MİT´in 2005´te Genelkurmay´a gönderdiği mektupta geçiyor. MİT´in 2005´te Genelkurmay´a ihbar ettiği İşçi Partisi´nin ´Karargah Evleri´ yapılanmasının lideri olduğu iddia edilen Albay Cengiz Köylü´nün Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı´nın sürdürdüğü soruşturmada ´şüpheli´ olduğu bildirildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin tutuklu sanık Cengiz Köylü´nün talebi doğrultusunda İP Karargah Evleri soruşturmasına ilişkin Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı´ndan bilgi istedi. Askeri savcılıktan mahkemeye gelen yazıda, Karargah Evleri soruşturmasının halen sürdüğü ve Albay Cengiz Köylü´nün burada şüpheli olduğu kaydedildi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı kapsamındaki soruşturmayı askeri savcı Ahmet Zeki Üçok yürütüyordu. Üçok daha sonra sahte çürük raporu ve rüşvet operasyonu sonucunda tutuklandı.
Hasan Uğur´un ailesine koruma verilecek
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, sanık ve avukatların taleplerine ilişkin alınan kararları açıkladı. Buna göre mahkeme heyeti, ´deşifre olduğu için ailece tehdit edildiğini´ belirten tutuklu sanık emekli Albay Hasan Atilla Uğur´un ailesi için koruma tedbirlerinin uygulanması amacıyla Beşiktaş´taki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılarak, gereğinin yapılmasının istenmesine karar verdi.
Zir Vadisi´nde çekilen görüntülerin bir sureti Dönmez´e verilecek
Tutuklu sanık Adil Serdar Saçan´ın avukatı Celal Ülgen´in talebi doğrultusunda, müvekkiline ait cep telefonları ile Adnan Bulut´a ait telefon görüşme dökümlerinin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından istenmesini hükme bağlayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Yarbay Mustafa Dönmez´in talebi doğrultusunda da 12 Ocak 2009´da Ankara Zir Vadisi´nde bulunan silah ve mühimmatlarla ilgili olay yerinde çekilen görüntü kayıtlarının bir suretinin Dönmez´e verilmesini kararlaştırdı. Mahkeme heyeti, ses kayıtları bulunan sanıklara ait kayıtların ayrı ayrı DVD ortamına aktarılmasına ve talepte bulunan sanıklara savunmalarında kullanmaları için verilmesine hükmederken, ancak özel hayatın gizliliğini içeren görüşmeler olabileceği, yine dosyada sanık konumunda olmayan kişilerle yapılan görüşmeler de bulunabileceğinden, iddianameye konu olan görüşmeler ile sanığın savunmasına dayanak yapılacak görüşmeler dışındaki kayıtlar hakkında yayın yasağı konulmasına karar verdi. Bu konuda gereğinin yapılması için ilgili mercilere yazı yazılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, ayrıca bu konuda kendilerine DVD verilecek sanıklara da cezai ve hukuki sorumluluklarını hatırlattı.
Duruşma 19 Kasım´a ertelendi
Yargılamanın ileriki aşamalarına geçilebilmesi için bundan böyle sanık ve müdafilere ait talep ve beyanların haftanın son oturumunda değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti, bugünkü oturumla ilgili olarak sanıkların tutukluluk durumlarının da haftanın son oturumunda değerlendirilmesine hükmetti. Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın 19 Kasım Perşembe günü saat 09.30´da yapılmasını kararlaştırdı. ( Zaman)
Serdar Öztürk: Savcılar ayağıma gelsin
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu bulunan avukat Serdar Öztürk, yaptığı çeşitli suç duyurularına ilişkin ifadelerinin, sağlık durumu elverişli olmadığı için bulunduğu yerde alınmasını talep etti. Alınan bilgiye göre, Adalet Bakanlığı´na dilekçe gönderen Öztürk, kafatasının içindeki el bombası parçası nedeniyle sürekli baş ağrısı çektiğini, diz kapaklarının altındaki el bombası parçaları nedeniyle de zaman zaman yürümekte zorlandığını öne sürdü. Öztürk, dilekçesinde PKK´lıların ifadelerinin Habur sınır kapısına giden savcılarca alındığını hatırlattı ve, ?Anayasa´nın 10. maddesi gözetilerek, bundan sonra ifademi alacak olan savcılar ve mahkemelerin ayağıma kadar getirilmesini rica ediyorum´ dedi. ( Yenişafak)
Yarbay Dönmez´dekilerle Poyrazköy´dekilerin ve diğer terör örgütlerindeki el bombalarının kardeşliği mahkemeye bildirildi
18 Kasım 2009: Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılar, incelemesi tamamlanan bazı evrakları İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ne gönderdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´ndan ikinci ´Ergenekon´ davasının görüldüğü mahkemeye gönderilen yazıda, Ankara Zir Vadisi´ndeki kazılarda bulunan el bombaları ile Poyrazköy´de bulunan el bombaları arasında benzerlik olduğu kaydedildi. ´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten Beşiktaş´taki Ceza Muhakemesi Kanunu 250. maddesiyle görevli İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, aralarından tutuklu sanık Yarbay Mustafa Dönmez´in de bulunduğu bazı sanıklara ilişkin incelemeleri tamamlanan belgeler, davanın görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
Buna göre, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi´nden savcılığa gönderilen yazıda, 21 Nisan 2009 tarihinde İstek Servis Eğitim ve Oto Kiralama Ticaret Sanayi A.Ş ile bir bayan şahıs adına hisseli olarak kayıtlı bulunan Beykoz Poyrazköy Keçilik mevkinde içinde binalar ile tarla olan bahçe ve çevresinde yapılan birinci kazı çalışmasında 14 adet el bombası ile 20 adet fünye ele geçirildiği belirtildi. Aynı yerde yapılan 24 Nisan tarihli dördüncü kazıda ise 4 adet el bombası fünyesi bulunduğu ifade edilen yazıda, kazılardan elde edilen bu bombaların diğer şüphelilerden elde edilen bomba ve bomba yapımı malzemeleriyle karşılaştırılmasının yapıldığı kaydedildi. Yazıda, yapılan karşılaştırma sonucu, Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarları Daire Başkanlığı Bomba Bilgi Merkezi tarafından 14 Eylül 2009 tarihinde hazırlanan bomba irtibat raporuna yer verildi. Rapordan alıntılar yapılan yazıda, tutuklu sanık Yarbay Mustafa Dönmez´den elde edilen krokiye göre 14 Ocak 2009 tarihinde Ankara Zir Vadisi Eski Mezarlık yanı metruk evin önünde yapılan kazıda elde edilen bombaların fünye grubunda ´füze M204 A2 LS10-24 11 54´, gövde grubunun üzerinde de ´GARANADA HAND FRAG M26 10-55 COMP-B LOT LS 28 20´ ibarelerinin olduğu kaydedildi. Pozrazköy Keçilik Mevkisi´nden elde edilen el bombalarının 2 tanesinin gövdesi üzerinde aynı ibarelerin ´GARANADA HAND FRAG 26 10-55 COMP-B LOT LS 28 20´ bulunduğu ve benzerlik gösterdiği anlatılan yazıda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülmekte olan soruşturma kapsamında irtibatı daha önce bildirilen ve MLKP operasyonlarında yakalanan Sami Özbil isimli şahsın ikametinde elde edilen el bombasının gövde grubunun üzerinde de ´GARANADA HAND FRAG M26 10-55 COMP-B LOT LS 28 20´ ibarelerinin olduğu ifade edildi. Yazıda, bunların Dönmez´den elde edilen bombalarla benzerlik gösterdiği kaydedilerek, ayrıca soruşturma kapsamında irtibatı tespit edilemeyen Edirne, İstanbul, Siirt, Antalya, Kahramanmaraş ve İzmir´deki 6 olayda bulunan ve şahıslardan elde edilen el bombalarının fünye grubu ve gövdeleri üzerindeki yazıların da benzerlik gösterildiği vurgulandı. ( AA)
Ergenekon, Ermenileri ve kiliseleri de fişlemiş
19 Kasım 2009: Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıların İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ne gönderdiği ve incelemesi tamamlanan evraklar arasında, Ergenekon sanıklarında ele geçirilen ve İstanbul Adalar´da yaşayan Ermenilerin ve Hrant Dink´in eşinin ayrıntılı isim ve adreslerinin yer aldığı listeler de var. Ergenekon´un toplumu etnik kimliklerine göre fişlemesinin bir örneği ikinci Ergenekon dava dosyasına yeni giren evraklarda ortaya çıktı. Kanaat önderlerine suikast yapacak S-1, S-2 timlerini kurduğu ileri sürülen İbrahim Şahin´e istihbarat verdiği ve göreve gelmesi için askeri birimlerle görüştüğü belirtilen Fatma Cengiz´de Ermenilere yönelik fişlemeler bulundu. Kayseri Hava İndirme Tugayı´nda sivil memur olarak çalışan Cengiz´in Agos gazetesinin abone listesi ve hesap cetvelini ele geçirdiği de belirlendi. Ayrıca Ermeni kiliseleri ve vakıfların adreslerinin ayrıntılı olarak çıkarıldığı görüldü. Bilgi Üniversitesi´nde düzenlenen Ermeni konferansına katılan akademisyen ve gazeteciler hakkında Ermeni, bölücü, takip edilmeli, araştırılmalı şeklinde ifadeler yazıldığı da tespit edildi. Fatma Cengiz´de ele geçen ve incelemesi tamamlanan 2006 ADALAR ABONE LİSTESİ, AGOS AREK BU HAFTAKİ 5.doc, agos arman bu haftaki.doc, Agos hesap cetveli.xls, AREK KAZARCV.doc, ASENA.ppsx, Bilgi Üniversitesindeki Ermeni Konferansına Katılanlar.docx, Ermeni Kiliseleri Adresler.xlsx, Ermeni Vakıfları Adresler.xlsx, Genel Liste (AGOS-Papaz-Öğretmen-Soykırımcı-AKP).docx, Özür Dileyenler-300 kişilik Liste.docx), Sivas-Diyarbakır Eylemn.docx ve TÜRKİYENİN TEMEL TAŞLARI.pptx başlıklı belgeler savcılar tarafından mahkeme dosyasına gönderildi.
Hrant Dink´in eşinin ev adresi de Ergenekon sanıklarındaki Adalar sakinleri listesinde çıktı
İstanbul Adalar sakinlerinin isim ve adresleri Fatma Cengiz ve Levent Bektaş´da çıktı
Dosyaya gönderilen inceleme raporunda ilginç bir ayrıntıya yer verildi. Fatma Cengiz´de ele geçen 2006 ADALAR ABONE LİSTESİ.xls isimli dosya incelendiğinde Kınalı, Büyük, Burgaz ve Heybeli adıyla dört sayfa bulunduğu, Kınalı sayfasında Rakel Dink´in adı ve adresi ile 187 kişinin ve 2 bayinin isim ve adreslerinin ayrıntılı bir şekilde not edildiği aktarıldı. Diğer adalara ilişkin de Büyük sayfasında 18 kişinin, Burgaz sayfasında 3 kişinin, Heybeli sayfasında da 13 kişinin isim ve adreslerinin kaydedildiği tespit edildi. Ayrıca inceleme raporunda dikkat çekilen bir başka nokta da Ergenekon soruşturması kapsamında Poyrazköy´deki kazılarla ilgili tutuklanan Binbaşı Levent Bektaş´ta ele geçen evraklar arasında 2006 ADALAR ABONE LİSTESİ olması. Bektaş´ta ele geçen belgenin 31.5.2006 tarihinde saat 15.34´te, Fatma Cengiz´de ele geçen belgenin de aynı gün 18.34´te oluşturulduğu ve her iki belgede yazan bilgisinin Agos olduğunun tespit edildiği belirtildi. ( Zaman)
Karargah Evleri 24 Kasım´daki 20. duruşmada da gündeme geldi
24 Kasım 2009: İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Cengiz Köylü´nün talebi doğrultusunda İP/Karargah Evleri konusunda herhangi bir duyum haber, bilgi ve soruşturma olup olmadığının, varsa bu sanıkla ilgisinin sorulması ve buna ilişkin belgelerin celbi için Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığına ve MİT Müsteşarlığına yazılan yazılara cevap verildi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığından gelen yazıda, İP/Karargah Evleri konulu belgenin içeriği ve sızdırılması olayına ilişkin soruşturmanın 2009/45 esas sayılı dosya üzerinden yürütüldüğü ifade edilerek, Cengiz Köylü´nün de belge içeriğinde isminin bulunması sebebiyle, bu soruşturmada ´şüpheli´ olduğu kaydedildi.
MİT aldığı istihbaratı hemen Başbakanlık ve Genelkurmay´a iletmiş
MİT Müsteşarlığından gelen 2 ayrı yazıda da ´İP/Karargah Evleri´ne ilişkin konuların, muhtelif ham bilgilerin ön incelemesi sonucunda hazırlandığı belirtilerek, muvazzaf asker şahıslar hakkında önemli iddiaları da içeren bilgilerin, teyidi beklenmeksizin ´haftalık arz´ çerçevesinde 29 Mart 2007 tarihinde Genelkurmay Başkanı´na, hassasiyeti nedeniyle de 30 Mart 2007 tarihinde Başbakan´a MİT Müsteşarı tarafından elden verildiği´ bildirildi. İstanbul Sefaköy´den 7 Haziran 2007´de posta kanalıyla MİT Müsteşarlığına gönderilen belgelerin içeriğinde de İP/Karargah Evleri konulu ´çok gizli´ gizlilik dereceli, 5 sayfalık bilgi notunun bir suretinin de bulunduğu ihbar mektubu ve ekinde DVD´nin yer aldığı dile getirilen yazıda, bunların da ´haftalık arz´ çerçevesinde 21 Haziran 2007´de Başbakan´a, 22 Haziran 2007´de de Genelkurmay Başkanı´na intikal ettirildiği vurgulandı. Albay Cengiz Köylü´nün askeri personel olması nedeniyle Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İş Birliği Yönergesi çerçevesinde, bu kişinin faaliyetleri hakkında detaylandırıcı bir çalışma yapılmadığı kaydedildi. İP/Karargah Evleri´nin iddia olunan diğer örgütlerle bağlantısı konusunda MİT´te bilgi bulunmadığına dikkat çekilen yazıda, büyük ölçüde muvazzaf asker şahıslarla ilgili iddiaları içermesi, ayrıca bu dönemde Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İş Birliği Yönergesi çerçevesinde konu hakkında ilgili makam tarafından geriye dönük araştırma talebinde bulunulmaması nedeniyle, detaylandırıcı bir çalışma yapılmadığına işaret edildi. ( AA)
(17 Kasım 2009, 21:00), son güncel.: (24 Kasım 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Yarbay Mustafa Dönmez manşetlerimiz
Karargah Evleri soruşturmasının askerlerce savsaklanması