Konya'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, askeri okul ve polis okulu öğrencilerinin sorumlularıyla ilgilenen sözde 'doktor' görevindeki örgütün üst düzey yöneticilerinden 'Eren' kod adlı itirafçı, 17-25 Aralık sürecinden sonra örgüt mensuplarının delillerin yok edilmesi için yaptıklarına ilişkin bilgiler verdi.
05.03.2017 12:06 Konya Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturmada, FETÖ'de aktif rol oynadığı değerlendirilen kişilere yönelik 7 Şubat'ta, Konya merkezli 30 ilde gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan şüphelilerden bazıları itirafçı oldu.
28 Şubat'taki gelişmeye göre, İtirafçılardan örgüte kazandırılmaya çalışılan askeri ve polis okulu öğrencilerinin sorumlularıyla ilgilenen 'doktor' görevindeki yapılanmanın üst düzey yöneticilerinden 'Eren' kod adlı şüpheli, eyalet ve il lise mesulü olarak görev yaptığını söyledi.
Ardından 'doktor'luk görevinde bulunduğunu aktaran itirafçı, 'Doktorun görevi kendisine bağlı asker ve polis abileriyle ilgilenmekti. Bu kişilerin ilgilendiği askeri okul öğrencileri, polis koleji ve polis akademisi öğrencileri hakkında bilgi alıyorduk. Bu bilgiler okul dersleri, Fetullah Gülen'in kitaplarının okunması gibi şeylerdi. Doktorlar, her dönem ilgilenilen öğrencilerle sohbet yapıp, yapıya daha iyi bağlanılması için motive görevi üstleniyordu.' diye konuştu.
Dağılmanın önüne geçmek için örgüt üyelerini motive etmeye çalışmışlar
Örgüte, ders çalıştırma ve dini konular istismar edilerek eleman kazandırıldığını vurgulayan itirafçı, özellikle dersleri iyi olan ortaokul öğrencilerinin seçildiğini, yapıya uymayan çocukların diğerlerinden ayrıldığını dile getirdi.
Yaşanan 17-25 Aralık sürecinden sonra bilgisayarlar ve telefonlar üzerinden örgütün mağdur edildiğine dair yazılarla konunun sürekli gündemde kalmasının sağlandığını anlatan itirafçı, süreçten sonra korku ve panik havası oluşunca, 'Bu günler geçecek. Bu bir elenme süreci. Samimi olmayanlar, menfaat için burada bulunanlar elenecek. Gerçek dava adamları kalacak. Diklenmeyin, fakat dik durun. Bazen iki adım ileri atmak için, bir adım geriye gelmek gerekebilir' gibi cümlelerle dağılmanın ve güçlü kalmanın sağlanmaya çalışıldığını bildirdi.
Örgüte bağlı öğrenci evi ve öğrenci sayısının yarıya düştüğünü, bazı illerdeki askeri öğrencilerle görüşmeye gidilmemeye başlandığını ifade eden itirafçı, iki haftada bir gerçekleştirilen görüşmelerin ayda bir yapılmaya başlandığını aktardı.
Şikayette bulunulmaması için öğrencilerle daha çok ilgilenmişler
İtirafçı, tedbir konularına daha fazla ağırlık verilmeye başlandığını, sohbet veya toplantı yerlerine giderken telefonların götürülmediğini belirterek, şöyle devam etti:
'Örgütle ilgili yazışma ve belgelerin bulunduğu bilgisayarların hard diskleri sökülerek imha edildi. Özel şifrelenmiş flash bellekler kullanılmaya başlandı. Daha önce kullanılan not defterleri ve not kağıtları imha edildi. Yapılanmaya ait evlerdeki bütün kitap ve dokümanların yok edilmesi gibi konulara daha çok önem verilmeye başlandı. Ayrılmaya meyilli askeri öğrenci ve polis öğrencilerin yapıdan kopmaları engellenmeye çalışılırdı. Öğrenciler ve aileleri ile adli mercilere şikayette bulunmamaları için daha çok ilgilenilmeye başlandı. Arama tarama mesulü olarak görev yapanlar bu dönemde etkin şekilde görev yapmaya başladılar. Telefonla görüşmeler azami seviyeye indirildi. ByLock gibi programlarla iletişim kuruldu. Ben de programı yükledim. Örgütle ilgili konuşmalar, toplantı yerleri, gündemler, talimatlar, kısacası yapılacak olan bütün görüşmeler ByLock üzerinden yapılmaya başlandı. Darbe girişimi gecesi, 'Sokağa çıkmayın, evlerinizde öğrenci varsa hemen evlerine gönderin' mesajı geldi. Ben de bana bağlı evlerdeki görevli arkadaşlara mesajı ilettim.'
7 ŞUBAT'TA 102 GÖZALTI KARARI
7 Şubat'ta Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında Konya merkezli 30 ilde aralarında örgütün sözde üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu 102 kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti. Bir çok şüphelinin gözaltına alındığı, diğer isimlerin ise arandığı operasyonda örgütün, Konya'yı, Selçuklu, Meram, Karatay ve Mevlana olmak üzere 4 eyalete böldüğü ve şüpheliler arasında eyalet ve bölge imamlarının olduğu belirlendi. Yine şüpheliler arasında örgütün bölge, il ve ilçe talebe mensupları ile şehir dışı talebe mensuplarının olduğu ileri sürüldü. Özellikle şehir dışı talebe mensubu olanların, cemaat evlerinde yetişen öğrencilerin, kamu kurumlarında çalışmaya başladıktan sonra sürekli temasa geçen kişiler olduğu iddia edildi. Gözaltına alınan şüpheliler arasında öğretmenlikten ihraç edilmiş kişilerin de olduğu belirtildi. İki yılda deşifre edilen örgütün isteğe göre üretim yapan fabrika gibi çalışan yapılanma şeması da, 2 bin kişinin ifadeleri doğrultusunda ortaya çıkarıldı.
Paralel yapı-07 Şubat (2017) 'Konya Yapılanması 102 gözaltı' soruşturması
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
(05 Mart 2017, 12:06)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: