25 Aralık Soruşturmasında usulsüzlükler yaparak, aralarında Suudi iş adamı Yasin El Kadı ile Fatih Saraç, Latif Topbaş, Nihat Özdemir, Orhan Cemal Kalyoncu ve Faruk Kalyoncu'nun da bulunduğu iş adamlarına kumpas kurdukları iddia edilen sanıkların yargılanmasına devam edildi. Davada, 7 sanık hakkında tutuklama kararı verildi.
25.02.2017 18:03 25 Aralık Soruşturmasında usulsüzlükler yaparak, aralarında Suudi iş adamı Yasin El Kadı ile Fatih Saraç, Latif Topbaş, Nihat Özdemir, Orhan Cemal Kalyoncu ve Faruk Kalyoncu'nun da bulunduğu iş adamlarına kumpas kurdukları iddia edilen sanıkların yargılanmasına devam edildi.
21.02.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki 13. duruşmaya, tutuklu sanıklar eski emniyet müdürleri Yakub Saygılı ve Kazım Aksoy, İbrahim Şener, Arif İbiş, Mehmet Habip Kunt, Mehmet Fatih Yiğit, Mustafa Demirhan ile 10 tutuksuz sanık katıldı. Başka suçtan tutuklu 3 sanığın da hazır bulunduğu duruşmada müştekileri avukatları temsil etti.
Mahkeme, öğleden önce yapılan duruşmada hazır bulunan tutuklu sanıkların tamamını 'ifade vermeme' tartışmasıyla başlayan gerginliğin sürmesi üzerine salondan çıkardı. Duruşma tutuksuz yargılanan polis memuru sanıkların ifadelerinin alınmasıyla devam etti. Verilen aranın ardından öğleden sonra yapılan duruşmada, tutuklu sanıklar tekrar salona alındı. Duruşma sanıkların ifadesinin alınması için yarına ertelendi.
İşte detaylar:
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar eski emniyet müdürleri Yakub Saygılı ile Kazım Aksoy, İbrahim Şener, Arif İbiş, Mehmet Habip Kunt, Mehmet Fatih Yiğit, Mustafa Demirhan ile 10 tutuksuz sanık katıldı. Başka suçtan tutuklu 3 sanığın da hazır bulunduğu duruşmada, müştekileri avukatları temsil etti.
Yoklama işlemlerinin ardından duruşmada söz alan bir kısım sanık avukatı, müvekkillerinin savunmalarının hazır olmadığını söyledi. Sanık avukatları, dava dosyasındaki bazı delillere ilişkin evrakların kendilerine verilmediğini iddia ederek, bu nedenle müvekkillerinin savunma yapamadıklarını öne sürdü. Duruşmada, avukatların usule ilişkin taleplerinin alınmasının ardından, mahkeme başkanı tek tek tutuklu sanıkları çağırarak savunmasının hazır olup olmadığını sordu.
Tutuklu sanıklar da bazı evrakların kendilerine verilmediğini ve mahkeme heyetinin reddini talep edeceklerini beyan ederek, savunma yapmayacaklarını söyledi. Bu sırada tutuklu sanıklardan bir kısmının oturduğu yerden konuşması üzerine mahkeme başkanı uyarıda bulundu. Bunun üzerine kısa süreli sert tartışmalar yaşandı.
Mahkeme Başkanı Bülent Dalkıran, tutuklu sanıkların duruşmanın inzibatını bozduğu gerekçesiyle salondan çıkartılması talimatını verdi. Jandarma görevlilerince salonda çıkarılan tutuklu sanıkların, mahkeme başkanına bağırdıkları duyuldu. Tutuklu sanıklardan Yakup Saygılı'nın mahkeme heyetine yönelik, 'Ergenekon'da, Balyoz'da böyle mi oluyordu?' diye sorması dikkati çekti.
Tutuklu sanıkların salondan çıkartılmasının ardından, Mahkeme Başkanı Dalkıran, savunması hazır olan tutuksuz sanıkları kürsüye çağırdı. Tutuksuz sanık Abdullah Erdinç kürsüye gelerek, savunmasının hazır olduğunu söyledi. Sanık Erdinç, daha önce savunma yaptığını ancak avukatı olmadığı için o savunmasının geçersiz olduğunun beyan edilmesinin ardından yeniden savunma hazırladığını ve avukatının burada olduğunu belirterek, iddianamedeki suçlamalara ilişkin hakkındaki iddiaları reddetti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde de tutuksuz sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Bu sırada söz alan bazı sanık avukatları, dışarı çıkarılan tutuklu sanıkların, savunma yapan tutuksuz sanıkların ifadelerini dinlemeleri gerektiğini ve soru soracaklarını belirterek, salona alınmasını istedi.
Tutuklu sanıklar mahkeme başkanının talimatı ile tekrar salona alındı. Duruşmada, savunma yapan 3 sanık, haklarındaki suçlamaları kabul etmedi. Sanıklar, beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıkların savunmalarına ara vererek, duruşmayı yarına erteledi.
23.02.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
25 Aralık Soruşturması'nda usulsüzlükler yaparak, bazı iş adamlarına kumpas kurdukları iddiasıyla, Fetullah Gülen ve eski Emniyet Müdürü Yakub Saygılı'nın yeraldığı 7'si tutuklu 69 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince 14. duruşmada dinlenen 4 tutuksuz sanığın ardından tutuklu sanıklarla avukatların talepleri alındı. Taleplere ilişkin ara kararı açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Yakup Saygılı, Kazım Aksoy, İbrahim Şener, Arif İbiş, Mustafa Demirhan, Mehmet Habip Kunt ve Mehmet Fatih Yiğit'in üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, kuvvetli suç şüphesini taşıyan delillerin bulunması, sanıkların savunmalarının alınmamış olması, adli kontrol hükümlerinin bu aşamada yetersiz kalacağını dikkate alarak tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.
Heyet, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne 20 Aralık 2013 günü ile 23 Aralık 2013 tarihleri arasında tüm güvenlik kayıtlarının ivedi olarak gönderilmesi için yazı yazılmasına karar verdi.
Başka suçtan tutuklu bu davanın tutuksuz sanıkları eski emniyet müdürü Mahir Çakallı, Yasin Topçu, Mehmet Akif Üner ve Hüseyin Tokgöz'ün bir sonraki duruşmaya hazır edilmesi için yazı yazılmasına hükmeden heyet, hakkında yakalama kararı bulunan eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hamza Tosun'un infazının beklenilmesine ve FETÖ elebaşısı sanık Fetullah Gülen ile Sinan Dursun'un gıyabında tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı.
Savunma yapmazlarsa hazırlık beyanlarıyla yetinilecek
Tutuksuz 19 sanığın bir sonraki duruşmaya zorla getirilmesine hükmeden heyet, tutuklu sanıkların iddianamenin tebliğ tarihi ve aradan geçen süreyle savunma yapmak için her celse farklı taleplerde bulunarak ifade vermekten kaçınmalarının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olması nedeniyle, tutuklu sanıkların savunma yapmadıkları takdirde dosyadaki hazırlık beyanları ile yetinilmesine ve bu konuda ihtarat yapılmasına karar verdi.
7 SANIĞA TUTUKLAMA KARARI
Heyet, tutuksuz sanıklar Emre Civan, Ercan Taş, İsmail Sarı, Mehmet Sait Sevinç, Raif Bektaş, Sinan Sağyalavaç ve Ufuk Sağdıç'ın örgütün şifreli haberleşme programı olan 'ByLock' programını kullandıklarının bildirilmesi üzerine haklarında tutuklamaya yönelik yakalama kararı emri çıkartılmasına hükmederek, duruşmayı sırasıyla 25, 26 ve 27 Nisan'a erteledi.
Bu arada, daha önce tutuklu sanıkların da 'ByLock' programının kullanıcısı olduğu belirtilmişti.
Duruşma Sırasında Gülen'den Sanığa Mesaj! Hemen El Konuldu
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY), takipsizlikle sonuçlanan 25 Aralık soruşturmasında usulsüzlükler yaptığı ve şüphelilere kumpas kurarak darbeye teşebbüs ettiği' iddiasıyla açılan davada tutuklu yargılanan eski emniyet müdürü Yakub Saygılı'ya duruşma salonunda avukatı tarafından verilmek istenen zarfın içindeki evrakta, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e ait ifadelerin olduğu ortaya çıktı.
ZARFI MAHKEMEYE SUNDU
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince 1 Aralık 2016'da gerçekleşen duruşmada, tutuklu sanık eski emniyet müdürü Yakub Saygılı'nın avukatı, müvekkiline teslim edilmek üzere içinde 'savunmaya ilişkin' bir metin olduğunu ifade ettiği bir zarfı mahkemeye sundu.
Mahkeme Heyeti, ön yüzünde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in onursal başkanı olduğu Washington merkezli Rumi Forum'a ait çıktılar, arka yüzünde ise çeşitli yazıların bulunduğu iki şeffaf dosya içindeki evrakı, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun gereğince incelemek için sanığa vermedi.
EVRAKA EL KONULDU
Tutuklu sanık Yakub Saygılı, 22 Şubat'ta görülen duruşmada, mahkemenin bir önceki celse incelemek üzere aldığı evrakı vermesini istedi.
Heyetin, incelemeler sonucunda evrakta, yasaklı bir siteye (Rumi Forum) ait çıktılar ve bunların arka yüzünde de yazılar ile FETÖ elebaşı Gülen'e ait ifadelerin bulunması üzerine, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 59. maddesinin 5. fıkrasının 'Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkum olan hükümlünün avukatına veya avukatın hükümlüye verdiği belge veya belge örnekleri, dosyalar ve aralarındaki konuşmalara ilişkin tuttukları kayıtlara el konulabilir.' hükmü gereğince evrakın sanığa verilmeyerek el konulmasına hükmettiği ortaya çıktı.
Mahkeme heyeti, evrakta yer alan FETÖ elebaşı Gülen ait ifadelerin ve yazıların 'örgütsel bir mesaj' taşıdığını değerlendirerek, söz konusu ifadelerin içeriğini araştıracak.
Bu arada davanın iddianamesinde, FETÖ elebaşının yardımcılarından olduğu belirtilen 2 numaralı firari sanık Sinan Dursun'un, söz konusu evrakta adı geçen Rumi Forum'un üyesi olduğu kaydedilmişti. Dava kapsamında Dursun hakkında gıyabi tutukluluk kararı bulunuyor.
SAYGILI 'PARALEL CEZAEVİ MÜDÜRÜ GİBİ'
Öte yandan İzmir'deki FETÖ/PDY operasyonunda ele geçirilen 'ByLock' yazışmalarında, Silivri Ceza İnfaz Kurumlarından tahliye edilen bir kişinin gözlemlerinin örgüt üyelerine 'moral vermek' amacıyla paylaştığı içerikler ele geçirilmişti.
'Silivri hatıraları' başlığıyla paylaşılan mesajlarda, örgüt üyelerinin cezaevinde morallerinin yerinde olduğu havası verilirken, yeni operasyonlara karşı örgütten kopmaların önüne geçmek adına telkinlerde bulunulmuştu.
Örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock' aracılığıyla yapılan bir aktarımda, 'Mehmet Akif Üner'i (25 Aralık davasının sanığı) tek hücreye koymaya korkmuşlar. İsyan çıkarırım burada demiş. Pazartesi 21'de Radyo Cihan'da bamteli dinleyip ertesi gün üzerine kritikler yapılıyor. Çok önemli tahliller çıkıyor mazgaldan. Herkesin morali çok yüksek. Bunda en önemli faktör geride kalanlara sahip çıkılıyor olması. Yakub Saygılı paralel cezaevi müdürü gibi. İçeride büyük mücadele veriyor yönetime karşı. Savunma için bilgisayar hakkı gibi şeyleri söke söke aldılar.' ifadeleri yer almıştı.
Davanın geçmişi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İsmail Uçar tarafından hazırlanan iddianamede, bir numaralı sanık olarak Fetullah Gülen yer alıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, eski Başbakan Yardımcısı AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, Serhat Albayrak, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ve eski Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu'nun 'müşteki' olarak yer aldığı iddianamede, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bazı bakan ve milletvekilleri 'mağdur' sıfatıyla bulunuyor.
İddianamede Gülen, Sinan Dursun, eski emniyet müdürleri Yakub Saygılı, Kazım Aksoy ve Hamza Tosun'un da aralarında bulunduğu 67 sanığın, 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Sanık iki polis hakkında ise 'terör örgütüne üye olmak' suçundan 7,5 ila on beşer yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, Gülen ve Dursun'un ayrıca 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütünü kurmak ve yönetmek' suçundan 15 ila 22,5 yıl, 'devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal casusluk maksadıyla elde etmek' suçundan 22,5 ila 30 yıl olmak üzere toplam 37 yıl 6 ay ila 52 yıl 6 ay arasında değişen sürelerde hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 19 Ekim 2015 tarihinde iddianamenin kabulüne karar vermiş ve firari sanıklar Fetullah Gülen ve Sinan Dursun'un gıyabında tutuklanmasına hükmederek, iki sanık hakkında ayrıca kırmızı bülten çıkarılması talebinde bulunmuştu. Firari sanık Hamza Tosun hakkında ise yakalama kararı veren mahkeme heyeti, ilk duruşmanın 6 Ocak 2016'da yapılmasına hükmetmişti.
Davanın ilk duruşmasında iddianamenin okunmasına başlanmıştı. Bugüne kadar geçen süreçte 12 duruşma yapılmış, bu duruşmalarda bin 453 sayfalık iddianame okunmuş ve sanıkların reddi hakim talepleri, bir üst mahkemece değerlendirileceği için bazı duruşmalar ertelenmek durumunda kalmıştı. Bu nedenlerle 28 Haziran 2016'da yapılan duruşma, 5 Eylül 2016 gününe ertelenmişti.
Mahkeme heyeti, bu süreç içerisinde FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin yaşanmasının ardından çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname doğrultusunda iddianamenin özetinin okunmasına karar vermişti. 5 Eylül 2016'da yapılan duruşmada iddianamenin özeti okunarak, sanıkların savunmaları alınacaktı. Aynı duruşmada, yaşanan darbe girişimin ardından, bazı sanık avukatlarının müdafilikten çekilmesi üzerine, sanıkların savunmalarının alınmasına geçilemedi.
Bu nedenle mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarını hazırlaması ve avukatlarının barodan tayin edilmesi amacıyla duruşmayı 1 Aralık 2016'ya erteledi. Bu tarihte de yapılan 12. duruşmada da söz alan bir kısım sanık ve avukatları, bazı evrakların kendilerine ulaşmadığını öne sürerek, bu nedenle savunmalarının hazır olmadığını beyan etmişti. Mahkeme heyeti de 1 Aralık 2016'ta yapılan 12. duruşmada aldığı ara karar doğrultusunda, sanıklara savunmalarını hazırlamaları için son kez süre vererek, duruşmayı ertelemişti.
Paralel yapı-17 Ekim 2015 'İstanbul 25 Aralık Yolsuzluk Kumpası 69 sanık' davası
(25 Şubat 2017, 18:03)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: