1970´li yıllarda Özel Harp Dairesi, 1980´li yıllarda Psikolojik Harp Dairesi efsanesi vardı. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit´in sihirli sözcüğü temas ettiği yıllardı: ´Kontrgerilla.´ Gel zaman git zaman, ´kontrgerilla´ her tartışıldığında Genelkurmay´ın ´Özel Harp Dairesi´yle birlikte anılmaya başlandı. 1980 darbesinden sonra ise ´Psikolojik Harp Dairesi´ oluşturuldu. Hani son ´malum belgedeki´ planlanılması istenen tarzdan ´kara propaganda´ eylemlerini planlayıp, yürüttüğü iddia edilen daire... Psikolojik Harp Dairesi, ABD ve NATO´nun komünizmle mücadele amacıyla müttefik ülkelerde önem verdiği birimlerin başında geliyordu. Daire, Sovyetler´in yıkılmasının ardından, ´artık ihtiyaç kalmamasının´ da etkisiyle, 2004 yılında AB´ye uyum çerçevesinde kaldırıldı. Daha doğrusu o isimle bir daire kalmadı. ´Çok fazla dejenere´ ve/veya ´deşifre´ olduğu için, lağvedilmesi öngörüldü. Şimdi gelinen noktada aslında Psikolojik Harp Dairesi´nin ´isim değiştirerek´ varlığını sürdürdüğü ortaya çıktı. Nasıl mı? ´Malum belge´nin altındaki malum albayın titri şöyle: ´3´üncü Destek Şube Müdürü...´ Yuvarlak Masa´da ´bir bilen´ olması sıfatıyla emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu´na açıkça sordum: ´Belgenin altındaki 3. Destek Şube Müdürlüğü, eski Psikolojik Harp Dairesi´nin isim değiştirmiş hali mi?´ Kuloğlu´nun yanıtı çok netti: ´Evet, Psikolojik Harp Dairesi´nin yerini, Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı aldı. Belgenin altında yazan 3´üncü Destek Şube Müdürlüğü de Bilgi Destek Daire Başkanlığı´nın şubesi...´ Böylece ´içimi kemiren soru´nun yanıtını aldım... Son belge eğer doğruysa, meğer hazırlayan birim aslında ´çok eski bir tanıdık´ değil miymiş!..
ANDIÇ´IN ARKASINDAN ÖZEL HARP DAİRESİ ÇIKTI
1970´li yıllarda Özel Harp Dairesi, 1980´li yıllarda Psikolojik Harp Dairesi efsanesi vardı. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit´in sihirli sözcüğü temas ettiği yıllardı: ´Kontrgerilla.´ Gel zaman git zaman, ´kontrgerilla´ her tartışıldığında Genelkurmay´ın ´Özel Harp Dairesi´yle birlikte anılmaya başlandı. 1980 darbesinden sonra ise ´Psikolojik Harp Dairesi´ oluşturuldu. Hani son ´malum belgedeki´ planlanılması istenen tarzdan ´kara propaganda´ eylemlerini planlayıp, yürüttüğü iddia edilen daire... Psikolojik Harp Dairesi, ABD ve NATO´nun komünizmle mücadele amacıyla müttefik ülkelerde önem verdiği birimlerin başında geliyordu. Daire, Sovyetler´in yıkılmasının ardından, ´artık ihtiyaç kalmamasının´ da etkisiyle, 2004 yılında AB´ye uyum çerçevesinde kaldırıldı. Daha doğrusu o isimle bir daire kalmadı. ´Çok fazla dejenere´ ve/veya ´deşifre´ olduğu için, lağvedilmesi öngörüldü. Şimdi gelinen noktada aslında Psikolojik Harp Dairesi´nin ´isim değiştirerek´ varlığını sürdürdüğü ortaya çıktı. Nasıl mı? ´Malum belge´nin altındaki malum albayın titri şöyle: ´3´üncü Destek Şube Müdürü...´ Yuvarlak Masa´da ´bir bilen´ olması sıfatıyla emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu´na açıkça sordum: ´Belgenin altındaki 3. Destek Şube Müdürlüğü, eski Psikolojik Harp Dairesi´nin isim değiştirmiş hali mi?´ Kuloğlu´nun yanıtı çok netti: ´Evet, Psikolojik Harp Dairesi´nin yerini, Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı aldı. Belgenin altında yazan 3´üncü Destek Şube Müdürlüğü de Bilgi Destek Daire Başkanlığı´nın şubesi...´ Böylece ´içimi kemiren soru´nun yanıtını aldım... Son belge eğer doğruysa, meğer hazırlayan birim aslında ´çok eski bir tanıdık´ değil miymiş!..
Asker gözüyle belge niye sahte?
Bugün TV´deki Yuvarlak Masa´ya, Tarhan Erdem ve Gülay Göktürk´le birlikte emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu katıldı. Kuloğlu Paşa´nın ilginç tespitleri var. Bu tarz askeri belgelerdeki prosedür, kullanılan dil ve şekil kurallarına baktığında belgenin sahte olduğu görüşünde olduğunu açıkladı. İşte Paşa´nın teknik açıklaması:
Plan mantıksız ve uygulansa bile işe yaramaz: Bir plan basit ve anlaşılır olduğu kadar uygulanabilir olmalıdır. Bu planın uygulanabilirliği yok. Planın içine baktığınız zaman silahları alıp, Gülen cemaatinin bilmem neresine koyacaksınız, sonra baskın vs. ile bunu açığa çıkaracaksınız, sonra görüyor musunuz bu tehdittir diyeceksiniz. Gülen cemaatinin silahla ne ilgisi var? Bugüne kadar hiç oldu mu? Böyle bir şey yaparsanız, adama gülerler. İnandırıcı değil. Planın içine baktığınız zaman, birkaç madde inandırıcı değil, uygulanabilir değil. Uygulamanıza da imkan yok, kamuoyunu inandırmanıza da imkan yok. Böyle bir belgeyi kurmay subay oturup hazırlamaz, bir kere bozuk bir belge... Kurmay albayın bu seviyede belgeye imza yetkisi yok: Şimdi buna Genelkurmay´ın planı deniliyor. Planın altında bir kurmay albayın ismi var, imzası var. Şimdi şube müdürü konumundaki bir kurmay albay, Genelkurmay´ın hangi belgelerine imza atar? Açıklıyorum, bir kurmay albayın böyle bir planın altına imza atma yetkisi yoktur. Plana imza atma yetkisi en az Genelkurmay 2. Başkanı´ndadır, bilemediniz yetki verdiği J Başkanı korgeneraldedir. Bakın bir evrakın, bir yazının Genelkurmay karargahı içinde bir yerden bir yere gidebilmesi için, onu imzalama yetkisi asgari daire başkanı seviyesindedir, tuğgeneral veya tümgeneral seviyesinde yani. O da iç yazışmadır. Korgeneral rütbesindeki J Başkanı´nın imza yetkisi dışında ancak daha önceden verilmiş bir emir, yapılmış bir planın yürütülmesi esnasında ilave birtakım tedbirler, bilgiler varsa, onlara istinaden daha düşük rütbeli makamlar imza atabilir.
Tabii, Kuloğlu´nun bu açıklamaları üzerine aklıma ister istemez, O zaman belge emir-komuta zinciri içinde mi sorusu geldi. Hani, ana planın alt çalışması olarak alt rütbeli subayın imza attığı bir alt çalışma olabilir mi? Ama dün gazetelerde çıkan haberler planın diğer sayfalarında, kime ait olduğu belli olmayan bazı paraflar olduğunu yazıyordu. Yani üstekilerin onayıyla alttaki komutanın çalışması olabilir şüphesi sürüyor. Bu da Kuloğlu´nun altını çizdiği askeri belge prosedürüne ters düşmüyor. Şeytan azapta gerek ama... Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ, Kesinlikle bilgim yok, düşünülmesini bile hakaret kabul ederim dediğine göre, geriye söylenecek laf kalmıyor!
ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ, KONTRGERİLLA´NIN KENDİSİ DEĞİLDİR, ONUN ALT ÖRGÜTLERİNDEN BİRİDİR.. SORUŞTURMADA KUYRUĞUNDAN YAKALANAN KONTRGERİLLA´NIN BAŞINA DOĞRU YOL ALINMAKTADIR..
Özel Harp Dairesi, iç düşman gördüğü kendi vatandaşlarına karşı örtülü operasyonlar yapıyor
Ergenekon soruşturmasıyla giderek köşeye sıkışan kontrgerillacılar hata üstüne hata yapmaya devam ediyor. Ergenekon davasında sanıklar ve avukatlarında son dönemde gözlenen sinirlilik, savcı ve hakimlere giderek artan tehdit ve hakaretler, güvendikleri bir yerler olduğunu düşündürüyordu. Genelkurmay´a bağlı Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) (eski adı Özel Harp Dairesi - ÖHD) mensubu subayların yeraldığı Atabeyler çetesi 2006 yılında ortaya çıkarıldı. Davası devam eden ve Ergenekon davasıyla birleştirilmesi için halen mahkemeler arası yazışmalar yapılmakta olan Atabeyler Çetesi gibi 300 manganın daha var olduğu iddiası, 2008 Temmuz´unda Ergenekon sanıklarının bilgisayarında ortaya çıkarılan yazışmalardan anlaşılmış ve bu iddia 1. Ergenekon iddianamesine sayfa 616 ´da girmişti. Ergenekon sanığı avukatın bürosunda ele geçen ve TSK içinde kurumsal olarak hazırlandığı ortaya çıkan resmi ANDIÇ belgesi, bu sitede yıllardır sürekli dile getirdiğimiz gibi eski adı Özel Harp Dairesi (ÖHD) yeni adı Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) merkezli örgütlenen Kontrgerilla´nın Ergenekon´dan ibaret olmadığını ispatlayan ve varlığını halen sürdürdüğünü gösteren bir belge hüviyetindedir. Şemdinli olayındaki iyi çocuklar diğer mangalardan biri olmalıdır. PKK yaptı süsü verilerek kitabevini bombalayan ve Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt´ın ´tanırım iyi çocuktur´ dediği uzman çavuşlar sivil mahkeme tarafından ağır hapis cezalarıyla cezalandırılmalarına rağmen nasıl serbest dolaşıyorlar?.. Şemdinli davası, ibret verici bir mücadele sürecinde, herkesin gözleri önünde sivil mahkemeden kopartılarak askeri mahkemeye aldırılmış ve ilk celse de iyi çocuklar serbest bırakılmıştı. Tabi sivil mahkeme üyelerinin tümü ülkenin çeşitli mahkemelerine sürgün edilmiş, savcı Ferhat Sarıkaya ise meslekten atılmakla bırakılmayıp kamu kurumlarında çalışması dahi yasaklanmıştı. Şemdinli olayı Kontrgerilla´nın varlığını göstermesi açısından çok çarpıcı bir örnektir.
(20 Haziran 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Hakan Aygün, Bugün
Özel Harp Dairesi ile ilgili manşetlerimiz
Sitemizin temel bölümlerinden olan Özel Harp Dairesi sayfamız
´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ manşetlerimiz