MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin soruşturma kapsamında, hakkında gözaltı kararı bulunan ancak aranan adreslerde tespit edilemeyen şüpheli avukatlardan Faruk Öksüz de yakalandı. Öksüz'ün ikametgahında yapılan aramada sinyal kesici jammer cihazı bulunduğu iddia edildi.
24.02.2016 15:00 MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin soruşturma kapsamında firari avukat Faruk Öksüz yakalandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca yürütülen MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin soruşturma kapsamında, geçtiğimiz hafta adreslerinde bulunamayan şüpheli avukat Faruk Öksüz sabah gözaltına alındı. Emniyete götürüldüğü öğrenilen Öksüz'ün, işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği belirtildi.
Bu arada şüpheli Öksüz'ün ikametgahında yapılan aramada sinyal kesici jammer cihazı bulunduğu kaydedildi.
DAHA ÖNCE 3 AVUKAT TUTUKLANDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin soruşturma kapsamında, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile tırları durdurduğu gerekçesiyle aynı soruşturma kapsamında tutuklanan Tuğgeneral Hamza Celepoğlu’nun avukatının irtibatının tespit edilmesi üzerine, Celepoğlu'nun avukatının da aralarında bulunduğu 4 avukat hakkında gözaltı kararı verilmişti. Bu avukatlardan Bekir Mustafa Yılmaz, Atilla Tarık Çilekçi ve Sönmez Ahi mahkemece tutuklanmıştı.
İŞTE DETAYLAR
25.02.2016 10:04 Can Dündar’ın villasının fahiş fiyatla satılmasında rol oynayan firari avukat Faruk Öksüz yakalandı. Öksüz'ün paralel örgüte bağlı Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonunun da avukatlığını yaptığı ve İstanbul'un en popüler gece kulüplerinin yanında konumlanan 'Huqqa' isimli boğaza sıfır lüks kafenin ortağı olduğunu belirledi.
Yenişafak'tan Mustafa Sait Özkan'ın haberine göre; Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın iki yıldır satılamayan Ankara'daki lüks villasının MİT TIR'ları ile ilgili manşetinin ardından fahiş fiyata Tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı Sönmez Ahi ve ortağına satılmasıyla ilgili soruşturmada son şüpheli de yakalandı. Soruşturma kapsamında avukatlar Sönmez Ahi, Bekir Mustafa Yılmaz ve Atilla Tarık Çilekçi tutuklanarak cezaevine gönderilirken avukat Faruk Öksüz her yerde aranıyordu. Bu süreçte soruşturmayı derinleştiren İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, avukat Öksüz'ün paralel örgüte bağlı Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) da avukatlığını yaptığı ve İstanbul'un en popüler gece kulüplerinin yanında konumlanan 'Huqqa' isimli boğaza sıfır lüks kafenin de ortağı olduğunu belirledi. Öksüz'ün aylık kirası 20-30 bin lira arasında değişen İstanbul Yeşilköy'de bulunan Dünya Ticaret Merkezi'nde de ofisi olduğu tespit edildi.
SAVCI SORGULAYACAK
Bunun üzerine savcılık, Öksüz'ün bulun işyerlerinde de arama başlattı. TEM Şube ekipleri tarafından her yerde aranan Öksüz'ün yapılan arama çalışmalarında ofisinde bulunduğu belirlendi. Öksüz, yakalanarak gözaltına alındı. Öksüz'ün emniyetteki işlemlerinin ardından soruşturmayı yürüten Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'ndan sorumlu Başsavcı vekili İrfan Fidan tarafından sorgulanacak.
EVİNDEN JAMMER ÇIKTI
Gözaltına alınan Avukat Faruk Öksüz'ün evinde ve ofisinde de arama gerçekleştirildi. Öksüz'ün adresinde yapılan arama çerçevesinde de sinyal kesici özelliği taşıyan Jammer cihazı bulundu. Cihaz ve evde bulunan diğer materyaller incelenmek üzere Emniyet'e götürüldü. Daha önce gözaltına alınan Avukat Atilla Tarık Çilekçi'nin evinde Jammer bulunmuştu.
Suçlama casusluk
Şüpheli avukatlardan Bekir Mustafa Yılmaz ve Atilla Tarık Çilekçi, “FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak'', ''Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'', ''Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak'' ile ''Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek'' suçlarından, şüpheli avukat Sönmez Ahi ise ''FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak'', ''Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'' ile ''Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek'' suçlarından tutuklanmıştı.
CAN DÜNDAR'A 3,5 MİLYON ELDEN VERİLMİŞ
Öte yandan konuyla ilgili diğer detaylar ise Sabah gazetesinde yer aldı. Fatih Ulaş'ın haberine göre; Can Dündar'ın 2 yıl boyunca satamadığı villasını, MİT TIR'ları haberinin ardından TIR'cı General Celepoğlu'nun avukatı tarafından satın alınmasıyla ilgili yeni bilgilere ulaşıldı. Can Dündar'ın iki yıldır alıcı bulamadığı Ankara'daki lüks villasını nasıl sattığının sırrı çözüldü. Cumhuriyet'in MİT TIR'ları manşetinin bedeli olarak Dündar'a 3.5 milyon TL elden verildi.
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın 2 yıldır satılamayan villasının, Cumhuriyet'in MİT TIR'ları ile ilgili ihanet manşetinin ardından TIR'ları durduran Tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatının ortağına aniden satılmasıyla ilgili soruşturmada MASAK ilginç bulgulara ulaştı. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan'ın talimatıyla çalışma yapan MASAK'ın tespitlerine göre; şüpheli avukatlar Bekir Mustafa Yılmaz, Atilla Tarık Çilekçi ve Sönmez Ahi arasında para trafiği bulunuyor. Avukatların banka hareketleri incelendiğinde ise yüklü miktarlı para giriş çıkışları tespit edildi. Hareketlerde alıcı ya da göndericisi belli olmayan işlemler yer aldı. Şüphelilerin FETÖ ile irtibatlı şahıs ya da şirketlerle de para transferleri belirlendi. Dündar'ın evinin satıldığı günlerde, özel bir bankanın Kavaklıdere Şubesi'ndeki hesaba yüklü tutarda EFT yapıldı. Ancak EFT'nin alıcısı belli değildi.
VİLLA FİYATI DÜŞTÜ
Savcılığın tespitlerine göre, Can Dündar, Eylül 2013'te evini 1 milyon 500 milyon dolara satışa çıkardı. Yani, yaklaşık 4 milyon 500 bin Türk Lirası'na... Villa yaklaşık 2 yıl satılamadı. MİT TIR'ları ile ilgili 29 Mayıs 2015 tarihli ihanet manşeti yayımlandıktan sonra Dündar'ın villası ile ilgili her şey hızlandı. 18 Haziran 2015'te Can Dündar eşi Dilek'e satış için vekalet verdi, 25 Haziran'da da satış gerçekleşti. Dündar'ın 2 yıl önce 4 milyon 500 bin lira istediği evi resmi kayıtlara göre 2015'te 1 milyon 500 bin liraya sattı. Dündar'ın 3 milyon lira düşük bedelle satması şüpheli bulundu. Adli kaynakların elindeki tespitlere göre, 5 milyon liralık satıştan kalan 3.5 milyon TL para Dündar'a kurye ile elden ödendi. Bu ödemede de Cumhuriyet'in 29 Mayıs 2015'teki MİT TIR'ları manşeti etkili oldu.
DÜNDAR'IN VİLLASINI ALDIK
Şüpheli avukat Sönmez Ahi'nin Paralel Yapı ile ilgisi olmadığını iddia etse de bacanağı olan Atilla Tarık Çilekçi'ye FETÖ içinde kod ismi olduğu belirtilen "Ömer" diye hitap etmesi de teknik takibe takıldı. Ahi, Dündar'ın villasının alınması ile de ilgisinin olmadığını iddia etti. Ancak, bu yalanı da teknik takibe takıldı. Ceren adlı bir kadınla telefon görüşmesi yaparken "Can Dündar'ın villasını aldık, büroyu oraya taşıdık" ifadesini kullanan Ahi'nin "Paralel Yapı'nın Ankara abisi olduğu" iddiasını ise kabul etmedi. Operasyonda gözaltı alınan avukatların FETÖ irtibatlarına ilişkin tespitler yapan savcılık, Sönmez Ahi ve Bekir Mustafa Yılmaz'ın Paralel Yapı'nın yurt dışındaki kuruluşlarına para transferi yapan kişilerle birlikte Türkiye'den ayrıldığını belirlendi. Hatta havalimanlarından bu kişilerle hemen hemen aynı dakikalarda giriş çıkış yaptıkları belirlendi.
4 MİLYON LİRALIK KREDİ
Villadaki satış oyununun Cumhuriyet gazetesinin TIR manşeti ile ilintili olduğu ve satışı FETÖ'nün gerçekleştirdiği iddialarını araştıran başsavcılık ve MASAK, Dündar'ın 2013'te 18 bin lira maaşı varken, İş Bankası'nın Ankara Kavaklıdere Şubesi'nden aldığı 4 milyon liralık krediyi mercek altına aldı. Dündar'a, bu miktardaki kredinin nasıl kullandırıldığı araştırılıyor. Kredi ile Dündar'ın, İstanbul Üsküdar'da bir yer almak istediği iddia ediliyor.
FİKRET SEÇEN Mİ?
Emniyet güçleri, Atilla Tarık Çilekçi'nin Fetullah Gülen'le yan yana görüldüğü bir fotoğrafı detaylı incelemeye aldı. Fotoğraftaki kişilerden birinin firari savcılardan Fikret Seçen olup olmadığını araştırıyor. O dönem İstanbul Hukuk Fakültesi öğrencisi olduğu zannedilen Seçen'in tanışıklığı konuşulan Atilla Tarık Çilekçi ile Gülen'in ziyaretine gidip gitmediği tespit edilmeye çalışılıyor.
MİT tırlarında avukatlar tutuklandı
Paralel yapı-19 Ocak (2014) TIR baskını ve soruşturması manşetlerimiz
Dündar iddianamesi kabul edildi
Dündar TIR ihanetinden tutuklandı!
Cumhuriyet'e TIR soruşturması
Paralel yapı-Selam-Tevhit kumpası manşetlerimiz
(24 Şubat 2016, 15:00), son güncel.: (25 Şubat 2016, 10:04)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: