Emniyette 'paralel yapı' iddialarına ilişkin, İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Müdürlüğü'nün gerçekleştirdiği operasyonda gözaltına alınanlardan 17'si adliyeye sevk edildi. Bu kişilerden eski Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
02.09.2014 18:56 Operasyonlar kapsamında gözaltında bulunan emniyet personellerinden 17'si sağlık kontrolünden geçirilmek üzere çevik kuvvet otobüsleriyle Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirilmişti. Aralarında eski İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı ve eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakub Saygılı'nın da bulunduğu 17 şüpheli, sağlık kontrolünden geçirilmelerinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne götürüldü.
Öte yandan emniyette işlemleri devam eden 16 şüpheli ise çevik kuvvet otobüsü ve emniyete bağlı araçlarla Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirilerek sağlık kontrolünden geçirildi. Hastanedeki işlemlerin ardından şüpheliler tekrar Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesine götürüldü.
MAHİR ÇAKALLI SAVCILIKTAN SERBEST
Emniyetteki işlemlerinin ardından sabah saatlerinde aralarında eski Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakup Saygılı’nın da bulunduğu 16 meslektaşıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sevk edilen eski Emniyet Müdürü Mahir Çakallı, savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı. Mahir Çakallı’nın serbest kaldığını avukatı Twitter’daki hesabından duyurdu. Mahir Çakallı savcılığa sevk edilen 17 polis arasında ilk savcılık sorguna başlanan isimdi. Mahir Çakallı’nın savcılıktaki işlemleri yaklaşık 7 saat sürdü.
"KİMSEYE KUMPAS KURMADIM"
Çakallı, “Görev yaptığım süre içerisinde hiçbir zaman hak, hukuk ve adalet çizgisinden ayrılmadım, kimseye kumpas kurmadım. Kimsenin paraleli olmadım. Bunun böyle bilinmesini istiyorum” dedi.
Eski emniyet müdür yardımcısı Mahir Çakallı, serbest bırakılmasının ardından adliye çıkışı avukatı Osman Ertürk ile birlikte açıklama yaptı. Çakallı’ya destek veren bir polis yakını “Paralarınız, kasalarınız sizin olsun, bize onurumuz yeter” yazılı döviz açtı. 24 yıllık emniyet mensubu olduğunu söyleyen Mahir Çakallı, “Kimse adına hukuksuz bir talimat almadım. Onlar adına işlem ve iş yapmadım. Herkes tarafından bunun böyle bilinmesini istiyorum.
Benim buraya alınmamla ilgili bir belgenin yok edilmesi söylendi. Bir kamera görüntüsü buradan alındı. Bu benim aynı zamanda ihraç olmama sebep olan bir dosya. Bu dosyanın içerisinde haksız ve hukuksuz bir biçimde rapor düzenleyen müfettişler var. Defalarca söylememize rağmen lehte delillerin toplanmasını istememize rağmen toplamamışlardır” dedi.
“HAKLI OLDUĞUMU BİLİYORUM”
Yaklaşık olarak 4 aydır bu meslekten ayrı olduğunu belirten Çakallı, “Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurdum. Şahsıma yapılanlarla ilgili hukuksuzlukların peşini bırakmayacağım. Her türlü hakkımı almak için elimden gelen mücadeleyi vermeye çalışacağım. Haklı olduğumu biliyorum. Arkadaşlarımın da aynı bu şekilde haklı olduğunu zannediyorum. Ben 17 Aralık veya 25 Aralık operasyonuyla ilgili bilgi sahibi değilim. Benden bir yardım diledilerse konusunu bilmeden bununla ilgili olarak bir evrak vermiş olabilirim. Verdiğimi de hatırlamıyorum. Böyle basit bir şeyden en sonuncusu ajanlığa, devleti-hükümeti yıkmaya yönelik suçlamayla karşılaşmam beni oldukça üzmüştür. Ben hiçbir şekilde devletimi, hükümetimi, milletimi ne yıkmaya, ne bölmeye hiçbir şekilde, hiçbir zaman böyle bir niyet içerisinde olmadım. Bunu herkes bilsin. Şu an kendi adıma çocuklarıma kavuştuğum için içimde bir hoşluk var. Buradaki arkadaşların hiçbirisinin hain, hıyanet içerisinde insanlar olduğuna inanmıyorum. Ama karar hukukun. Bakacağız, göreceğiz. İnşallah er geç bu konular ortaya çıkacaktır” diye konuştu.
Mahir Çakallı’nın avukatı Osman Ertürk ise, müvekkilimin dünden beri süren emniyette ve adliyedeki macerasının bittiğini söyledi. Müvekkilinin savcı İsmail Uçar’a ifade verdiğini belirten avukat Ertürk, “Müvekkilimin herhangi bir hukuksuz kanun dışı bir emniyet teşkilatında çalışırken bir işlemi olmamıştır. Savcılık ifadesinin hemen ardından serbest bırakılmış olmamız da bunun bir göstergesidir. Yapılmış olan şey müvekkilimin sorumlu tutulamayacağı ve bir imza ve bir belgeyle ilgiliydi” dedi.
SANIKLAR YASADIŞI DİNLEMELERİ KABUL ETTİLER
24 Muhabiri Ebru Doğan'ın verdiği bilgiye göre, 5 savcının yürüttüğü ve şüphelilerin ayrı ayrı sorgulandığı soruşturmada şüphelilere yasadışı dinlemelerle ilgili bazı sorular sorulduğu ve şüphelilerin yasadışı dinlemeleri kabul ettikleri de gelen bilgiler arasında.
Şüpheliler sorgularında, talimat doğrultusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Dönemin Başbakanı' adı altında dinlendiğini ve bu dinlemelerin yine savcıların talimatı ile kayda geçirildiğini belirtti.
Sabah saatlerinde adliyeye getirilen 16 kişinin sorgusu devam ederken sorgulamaların gece yarısına kadar süreceği tahmin ediliyor.
SAVCI YÖNLENDİRDİ, BİZ DE DİNLEDİK
03.09.2014 16:50 Hükümeti devirmeye yönelik 25 Aralık operasyon girişimi kapsamında önceki gün gözaltına alınan 33 polisten emniyet sorguları tamamlanan 17'si savcılığa sevk edildi. Aralarında dönemin Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakup Saygılı ile Narkotik ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Mahir Çakallı'nın da bulunduğu şüpheliler, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda Cumhuriyet Savcısı İsmail Uçar'a ifade verdi. Soruşturmanın başını çeken Saygılı ile yardımcıları Kazım Aksoy ve Yasin Topçu, kendilerine yöneltilen soruları, "Biz kolluk kuvvetiyiz. Soruşturmanın savcısı talimat verip yönlendirdi, biz de dinleyip takip ettik" diye yanıtladı.
7 SAATLİK İFADEDE 70 SORGU
Yakup Saygılı, emniyette 7 saat ifade verdi. Avukatı eşliğinde 70'in üzerinde soruyu cevapladı. İfadesinde "Soruşturmanın her aşamasından bilgim ve haberim vardır. Soruşturma savcı talebi ve yönlendirmesiyle yapılmıştır" diyen Saygılı ve yardımcılarına sorulan sorularla yanıtları şöyle:
(Devlet büyükleri neden ve nasıl dinlenip takip edildi?) Dinlemeleri savcı talimatı ve yönlendirmesiyle yaptık. Bizzat başbakan, bakan ve milletvekili dinlemedik. Dinlediğimiz kişilerin devlet büyükleri ile olan dinlemelerini soruşturma dosyasına koyduk.
(Dinleme için neden hep aynı 2 hâkimden izin alındı?) Savcının yönlendirmesiyle yaptık. Dinleme izinlerinin hep aynı 2 hâkimden alınmasının kanunsuz olsa savcılar tarafından talep edilmezdi.
(2 yıl takip ettiniz. Neden zamanında soruşturma başlatmadınız?) Operasyon talimatı savcıdadır ve savcının dinlemelerin her aşamasından bilgisi vardır.
(Dinleme ve görüntülerin internete servis edilmesi...) Dinlemelerden TİB'in de bilgisi vardı. Biz servis yapmadık, TİB yapmış olabilir.
(Casusluk suçlaması...) Biz herhangi bir yere, örgüte ve servise bilgi-belge servisi yapmadık, yapanları da tanımıyoruz.
KONUYU BİLMEDEN İMZALAMIŞ
Erdoğan'ın Haliç Kongre Merkezi'ndeki programının görüntülerini kamuoyuna montajlayarak sunan yapı, görüntüleri merkezden "Narkotik bir şüpheliyi takip ediyoruz" talebiyle aldı. Bunu da Mahir Çakallı'nın imzaladığı resmi yazıyla sağladı. Çakallı, görüntü isteme yazısının altında imzasının bulunduğu ancak konunun içeriğinden haberinin olmadığını belirtip, kendisine altları tarafından narkotik yönden şüpheli bir şahsın takip edildiğinin söylendiğini aktardı. Çakallı savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
İZİNLİ AMİRDEN FEZLEKEYE
Dinleme ve takip için sürekli 2 hakimden izin alınmasıyla ilgili HSYK'nın görüşünün sorulduğu ortaya çıktı. İzinleri olağan durumun dışında bulan HSYK da "Takip ve dinlemeler için herhangi bir ret kararının önüne geçilmek için bu yönde bir uygulama yapıldığı görülmüştür" dedi.
Soruşturma fezlekesinin altında, o dönemde izinde olan 2 emniyet amirinin parafı, imza hanesinde ise müdür yerine müdür yardımcısının imzası vardı. Fezleke, emniyet içinde değil dışarıda hazırlandı.
Polisler, Savcı Muammer Akkaş tarafından aynen iddianameye dökülen fezlekedeki takip, dinleme, belge ve bulguları, Mali Şube'nin bilgisayarından sildikleri ve taşıdıkları suçlamalarını kabul etmedi. Ancak Fatih kod adlı itirafçı polis, yalanı bozdu.
Dinleme ve izleme talebi bulunulmayan bir şahsı, örgütün lideri olarak önce fezlekeye ardından iddianameye yazan yapı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı MİT krizi sonrasında 2 yıl süreyle devamlı şekilde danışmanları ve yakın çevresi üzerinden dinleyip arşivledi.
(02 Eylül 2014, 18:56), son güncel.: (03 Eylül 2014, 16:50)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: