İzmir merkezli 13 ilde 'yasa dışı dinleme' iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 32 emniyet mensubu tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Öte yandan başsavcılık ve valiliğin yaptığı açıklamalarda operasyonların 'yasadışı dinleme' iddiaları kapsamında olduğunun belirtilmesine karşın, paralel medyada operasyonların ısrarla 'Askeri Casusluk ve Liman' soruşturmasını yürüten polislere yönelik diye duyurulmaya devam etmesi dikkatleri çekiyor. Yine paralel kesimlerde bir isim veriliyor ve niçin onun da gözaltına alınmadığı ısrarla dile getiriliyor.
21.08.2014 23:02 İzmir merkezli 13 ilde "yasa dışı dinleme" iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 32 emniyet mensubu grup grup yapılan savcılık sorgularının ardından tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi. Böylece gözaltına alınan 32 emniyet mensubunun tamamı tutuklanma talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevkedilmiş oldu.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, "çeşitli kurumlarda çalışan kamu görevlilerinin telefonlarının yasa dışı dinlenildiği" yönünde gazetelerde yer alan haberlere ilişkin 62 müşteki ile aynı konuyla ilgili idarenin yaptığı suç duyurusu üzerine soruşturma başlatmış, bu kapsamda 32 emniyet mensubu gözaltına alınmıştı.
Gözaltındaki bu 32 şüpheli, Emniyet Müdürlüğü Bozyaka Hizmet Binası'nda iki gün süren ifadelerinin ardından bugün sabah saatlerinde dört minibüsle çıkarılarak İzmir Adliyesi'ne götürülmüşlerdi. Gözaltındakilerin çıkarılışı sırasında basın mensuplarının görüntü almaması için emniyet mensupları yoğun çaba göstermişti.
Öte yandan soruşturmanın 'yasadışı dinleme' iddialarını konu aldığı Başsavcılık ve valilik tarafından yapılan açıklamalarda net olarak belirtilmesine ve aksi yöndeki iddiaların kasıtlı bir kafa karıştırma gayreti olduğunun vurgulanmasına karşı paralel medyada operasyonun ısrarla "Askeri Casusluk ve Liman" soruşturmasını yürüten polislere yönelik diye duyurulmaya devam etmesi dikkatleri çekiyor.
Paralel medyada dikkat çeken bir başka iddia da, "mevcut İstihbarat Şube Müdürü Kudret Dikmen'in şüpheli olarak çağrılması gerekirken, o çağrılmamıştır fakat başkaları çağrılmıştır. Burada bir ayrımcılık yapılmıştır. Bu ismin, basına da yansıdığı üzere son anda evraklardan çıkarıldığı belli oluyor, çünkü sanıklara gösterilen evrakların bir kısmının paraflarının olmadığı ortaya çıktı. Bu da mevcut Kudret Dikmen'i bu soruşturmadan hariç tutmaya çalışmanın bir çabası." iddiası oldu. Bu şekilde paralel kesimlerin niçin bu ismin de gözaltına alınıp tutuklanması gerektiğinde ısrar ettiği anlaşılamadı. Bunun belki bir nedeninin, muhtemelen bu ismin paralel yapıyı ihbar eden ya da onlar hakkında önemli bilgiler veren isim olması olabileceği değerlendiriliyor.
(21 Ağustos 2014, 23:02)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: