Balyoz ve İzmir´deki casusluk davalarını gerekçe gösterip 2012 sonunda Donanma Komutanlığı´ndan istifa eden emekli Oramiral Nusret Güner basına açıklamalar yaptı. Kamuoyunun Balyoz ve benzer davalarda yargılanan subaylara sahip çıkmamasına içerlediğini belirten Güner, kendilerini kimsenin hatta muhalef partilerinin dahi takmadığını söyledi. İzmir Casusluk davasında kızı hakkında çetede yüz kızartıcı bilgilerin bulunduğunun ortaya çıkmasından kısa süre sonra istifa eden Güner´in bu nedenle istifa ettiği gündeme gelmişti. Güner bu iddiayı yalanladı.
04.09.2013 15:44 Balyoz ve İzmir´deki casusluk davalarını gerekçe gösterip Donanma Komutanlığı´ndan istifa eden emekli Oramiral Nusret Güner, ?Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy vs. davalarla hedef alınan TSK değil, Türk Deniz Kuvvetleri´dir. Kara ve havada tutuklu subay sayısı yüzde 10 ise Deniz Kuvvetlerinde yüzde 80? dedi.
Hürriyet gazetesine açıklamalar yapan Güner, Başbakan yardımcısı Bülent Arınç´ın, istifasını kızının odasına konulan gizli kamera komplosuna bağlamasına sert tepki gösterdi. Güner, muhalefet partilerini de eleştirerek, ?Dünyanın ilk onuna giren bir donanmanın komutanı olarak istifa ettim. Hiç kimse gelip bana, ´kardeşim niye istifa ettin?´ diye sormadı. İlker Başbuğ´u hapishanede ziyaret etmekle işler bitmiyor. İnanacaksınız, sahip çıkacaksınız? diye konuştu. 8´i tutuklu 71 sanığın yargılandığı Poyrazköy davasının dünkü duruşmasına silah arkadaşlarına destek için izleyici olarak katılan Güner, Hürriyet´in sorularını yanıtladı.
´KİMSE GELİP NİYE İSTİFA ETTİN DİYE SORMADI´
Maalesef askerlere sahip çıkan yok. Askeri darbeye karşıyız diyorlar ama herkes askere karşı. Yeni bir ad taktım, yandaş muhalefet diyorum artık. Muhalefet dahi gelip burada benim pırıl pırıl arkadaşlarımı korumuyor. Bunun hesabını herkes verecek, nerede verecek, belki öte dünyada verecek; inançlı insanlar için. Deniz Kuvvetlerinin pırıl pırıl insanları var burada. Ben bunları 13 yaşından beri tanıyorum. Bunların hiçbiri milletine, devletine kötü bir şey yapmaz. 30 yıldır Türkiye´ye büyük hizmetlerde bulundular. Bu ülkenin güvenliğine ve refahına büyük katkılarda bulundular. Ama maalesef karşılığı bu.
´İLKER BAŞBUĞU ZİYARET ETMEKLE BU İŞLER BİTMİYOR´
Ben Donanma Komutanı olarak istifa ettim. Hiç kimse gelip de bana ´Kardeşim niye istifa ettin?´ diye sormadı. Ne muhalefetten, ne basından. Beni siyaset ilgilendirmiyor, ben askerim. Beni ülkemin güvenliği ilgilendiriyor. İlker Başbuğ´u hapishanede ziyaret etmekle bu işler bitmiyor. İnanacaksınız, sahip çıkacaksınız. Böyle bir rezalet olabilir mi? Ben büyük resme bakıyorum. Büyük resim diyor ki bana, burada birçok pırıl pırıl insan var ve bu insanları mahkum ediyorlar; bir müebbet, beş müebbet. Böyle şey olur mu? Ve buna Türk milleti sesini çıkarmıyor.
´HİÇ UYUMAYAN, İZİN YAPMAYAN KOMUTANI İSTİFA ETTİRDİNİZ´
Benim askerim yazmış bana; ?Bu komutanın hiç uyuduğunu, izne gittiğini görmedim. Böyle bir komutanı bile istifa ettirdiniz? diyor. Bir Donanma Komutanı istifa ediyor ve kimsenin umurunda değil. Birilerinin işine geliyor olabilir bu ama bu ülkede bizi koruyacak kimse yok mu? . Demokrasi çok güzel bir şey ama demokraside verdiğiniz kararların acısını da çekersiniz. TSK olarak biz Türk milletinin emrindeyiz. Millet der, biz icra ederiz. Ama bizim şu arkadaşlarımıza yapılan şeyi affedemiyorum. Bunu tarih affetmeyecek.
´NİÇİN SAKAL BIRAKTIM?´
Sakal bıraktım, niçin bıraktım? Türk Deniz Kuvvetlerini bu duruma düşürenleri ve buna sessiz kalan yetkilileri ve ilgilileri protesto için. Bu ilgililerin içinde basın da var. Siz neden yazmıyorsunuz, niçin sormuyorsunuz istifamın nedenlerini? Şahsım önemli değil. Türk Deniz Kuvvetleri dünyanın ilk 10 donanmasından bir tanesidir. Bunun komutanı gidiyor, kimsenin umurunda değil. Neden? Birileri gelir nasıl olsa yapar. Bakın Türk Deniz Kuvvetleri ne kadar ileri gitti biliyor musunuz. Türk Deniz Kuvvetleri 1976 yılında, 35 sene evvel dedi ki; ey Nusret Güner, senin bu konularda başarın var. Gideceksin, yurtdışında lazer ve elektro optik konusunda mastır yapacaksın dedi. Deniz Kuvvetleri bu kadar ileri işte.
´HEDEF TSK DEĞİL, DENİZ KUVVETLERİ´
6 ayı geçti, emekli oldum. Ben en azından bir şey yapmaya, insanların vicdanına seslenmeye çalışıyorum. Bu olay nedir biliyor musunuz? Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy vs. TSK´nın değil, Deniz Kuvvetleri´nin tasfiyesidir. Bunu rahatlıkla yazabilirsiniz. Diyorlar ki generallerin yüzde 10-15´i içeride. Doğru ama orana vurursan havada, karada yüzde 10, Deniz Kuvvetlerinde yüzde 80. Deniz Kuvvetlerinin tasfiyesidir; bunu görmeniz lazım. 1923 yılından, 1949 yılından beri ilk defa oluyor; donanmada (komutan) hiç Koramiral olmadı. Bu millet askerine sahip çıkmıyor, bu medya askerine sahip çıkmıyor. Yandaş muhalefet, ana muhalefet dahil kimse sahip çıkmıyor. İktidar da sahip çıkmıyor.
´BAŞBAKANA SÖYLEDİM; YANLIŞ KARAR TAZMİNATI HAKİME RÜCU ETSİN´
Ben sayın Başbakana söyledim. Çözüm diyorlar mesela. Ben size söyleyeyim; bu savcılar ve hakimlerin verdikleri yanlış kararlardan dolayı tazminatları kendilerine rücu etsin. Niye devlet veriyor bunların yerine parayı? Kendileri versin, eskiden böyleydi. 2 sene önce değiştirdiler. Sırf bunu yapsınlar, razıyım. Denizin üstünde yürüyor adam; gazeteler ne yazıyor biliyor musunuz? Amiral yüzme bilmiyor. Bir Başbakan yardımcısı kalkıp diyor ki işte kızı yüzünden; ne kızı yüzünden ya. Benim hiçbir beklentim yok. Ben bu çocuklara yapılan şeyleri kabul edemiyorum. Tanıklığım filan da yok bu davada.(Hürriyet)
KIZI HAKKINDA CASUSLUK ÇETESİNDEN ŞOK BİLGİLER ÇIKTI
Güner´in kızı ile ilgili bahsettiği olay İzmir Casusluk davasında yaşandı. Halen görülmeye devam eden İzmir Casusluk davasında Güner´in kızı hakkında çetede yüz kızartıcı bilgilerin bulunduğu ortaya çıkmıştı. Bilgilerin devamında, Nusret paşanın kızı konusunda çok hassas olduğunu unutmayın deniliyordu.
Bu iddiaların gündeme gelmesinden bir kaç ay sonra Donanma Komutanı olan Güner´in istifasının gelmesi dikkati çekti. Casusluk davası iddianamesi Ağustos ayının son günü kabul edildi. İstifa ise 30 Kasım 2012´de yapılan kış dönemi Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısından kısa süre önce geldi. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Emin Murat Bilgel, ?TSK ve komuta kademesini zora sokar. Yılbaşından sonra değerlendirelim? diyerek istifayı kabul etmedi. Ancak Güner geri adım atmayınca Bilgel, istifayı yürürlüğe koydu.
İstifanın casusluk davasındaki bilgilerin ortaya çıkmasından kısa süre gelmesi, basında Güner´in bu nedenle istifa ettiği iddialarının gündeme gelmesine neden oldu. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası gündemle ilgili o günlerde gazetecilere açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da konuya değindi. Güner´in istifasıyla ilgili yöneltilen sorulara da yanıt veren Arınç, İzmir Ağır Ceza Mahkemesi´nde açılan bir davanın iddianamesinin kabul edildiğini hatırlattı. Arınç, ´Şimdi bu davanın iddianamesinde, sayın komutanımızın evladına karşı çok çirkin, çok edepsiz, çok büyük bir suç işlendiği yazılı. Dolayısıyla zannediyorum ki, sayın komutan TSK´da şerefli bir görev yaparken, böylesine alçakça bir komplo karşısında kalmış olmasını haysiyetine yedirememiş olmalı ve emekliliğini bu sebeple istemiş olmalı´ dedi.
CASUSLUK DAVASI
Halen İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülmekte olan casusluk davasında 72´si tutuklu 357 sanık yargılanıyor. Oramiral Nusret Güner´in de mağdur ve müştekileri arasında bulunduğu davada, çete elebaşısı olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan işadamı Bilgin Özkaynak ile askeri bilgileri temin ettiği iddia edilen üniversite öğrencisi Narin Korkmaz´ın da aralarında bulunduğu 23 sanık hakkında, TCK 327/2´ye göre fiili savaş sırasında işlenmiş veya devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askerî hareketlerini tehlikeye koymaktan müebbet hapis cezası isteniyor. 1937 safalık iddianamede çetenin TSK içinde cirit attığı, subaylar hakkında çok miktarda yüzkızartıcı bilgiler topladığı ve bunları kullanarak TSK´daki gizli ve kritik bilgileri elde ettiği belirtiliyor. Benzer bir dava daha önce İstanbul´da görülmüş, sanıklar gizli belgeleri ele geçirmekten hapis cezaları almışlardı.
İzmir´deki davada sona gelinmişken 1 ay önceki son duruşmada sürpriz bir gelişme yaşandı. Duruşmada mütalaasını sunan savcı, yeni suç unsurları tespit edildiğini belirterek, önceden istenen cezaların yanı sıra tüm sanıklar hakkında 8 ile 30 yıl arasında ek hapis cezası daha verilmesini talep etti. Sanık ve yakınlarında şaşkınlığa yol açan bu talep mahkemece kabul edildi. Mahkeme yeni suçlamalar hakkında sanıklardan ek savunma alacak. Duruşmaya Eylül´de (bu ay içinde) devam edilecek.
(Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(04 Eylül 2013, 15:44)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Casusluk iddianamesi kabul edildi
İşte casusluk çetesinin şeması
Casuslar TSK´da cirit atıyor
Casusluk davasında sanıklara şok
Fuhuş ve casusluk soruşturmasıyla ilgili manşetlerimiz