2006-2007 yılında Aselsan mühendislerinin üst üste intihar etmesinden sonra geçen hafta da Hakan Öksüz´ün trafik kazasında hayatını kaybetmesi soru işaretlerine yol açtı. Daha önce kaçırılarak öldürülesiye dövülüp köprü altına atılan Öksüz´ün, bir yıl önce de ´siz zarar görmeyin´ diyerek çocuklarını memlekete gönderdiği ortaya çıktı. Aile, şüpheli gördüğü ölümle ilgili hukuki mücadeleye hazırlanıyor.
04.02.2013 11:08 ASELSAN mühendisi Hakan Öksüz´ün geçtiğimiz günlerde Ankara´da meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybetmesi, yakınları tarafından ´şüpheli ölüm´ olarak görülüyor. Uzun süredir ´takip ediliyorum´ endişesi yaşadığı belirtilen Öksüz´ün eşi ve çocuğunu 1 yıl önce Kahramanmaraş´a göndermesi, kazanın suikast olabileceği yönünde kuşkulara yol açtı. Kaza yaptığı yerin evi ya da işyeri güzergahında olmaması da dikkat çekici. Aynı gün işyerine gittiği halde işyeri giriş kartı ve kimliğinin üzerinden çıkmaması ise bir başka soru işareti. Mühendis Öksüz´ün, önceki yıllarda başından geçenler de şüpheleri artırıyor. Yakınlarının anlattıklarına göre, ASELSAN mühendislerinin üst üste intihar ettiği 2006-2007 yıllarında Öksüz de ölümden döndü. Keçiören´de bir marketten alışveriş yaptıktan sonra zorla kaçırılarak öldüresiye dövüldü ve boğazı kesilerek bir köprü altına atıldı. Sabah saatlerinde temizlik görevlilerinin ölü sandığı Öksüz, hastaneye kaldırıldı ve uzun süre tedavi gördü. Geçmişte yaşanan bu olayın da araştırılmadığını düşünen Öksüz´ün ailesi, şüpheli kazayla ilgili hukuki mücadele başlatmaya hazırlanıyor.
ASELSAN Akyurt Tesisleri´nde görev yapan 42 yaşındaki Hakan Öksüz, 25 Ocak´ta Ankara´da geçirdiği trafik kazası sonrası hayatını kaybetmişti. ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü´nden dereceyle mezun olan ve yaklaşık 15 yıldan bu yana da ASELSAN´da önemli projelerde görev alan Öksüz´ün eşi ve çocuğunu 1 yıl önce Kahramanmaraş´a göndermesi, kazanın suikast olabileceği yönündeki şüpheleri artırdı. Ailesi ve yakın çevresinden alınan bilgilere göre, mühendis Öksüz, takip edildiğini düşünüyordu. Zaman zaman geldiği memleketinde ailesine, ?Bana zarar verecekler. Siz zarar görmeyin. Psikolojik baskı altındayım.? diyordu. Eşini ASELSAN´da çalıştığını kimseye söylememesi yönünde tembihlediği, sitedeki güvenlik görevlisinin bile Öksüz´ün işiyle ilgili herhangi bir bilgi sahibi olmadığı belirtiliyor. Yaşadığı sıkıntılardan sonra ailesini Ankara´dan uzak tutmaya gayret ettiği söylenen Öksüz´ün, 3. çocuğunun doğumundan sonra 6 ay boyunca Kahramanmaraş´ta yaşadığı vurgulanıyor.
AİLESİ, YARGIYA GİDİYOR
Mühendisin kendisini ölüme götüren trafik kazası öncesinde yaşadığı olaylar da soru işaretleriyle dolu. Kaza öncesi 10 gün boyunca ailesiyle görüşmediği öğrenilen Öksüz´ün kazanın yaşandığı gün ASELSAN´a uğradığı ve imza atıp çıktığı kaydediliyor. Ancak, kazadan sonra üzerinde şirkete giriş kartı ile kimliğinin bulunmaması, kaza yerinin de şirket ile evinin güzergahında olmaması şüphelere yol açıyor. Öksüz´ün yakınları, kaza ve öncesinde yaşananlarla ilgili hukuki mücadele başlatacaklarını söylüyor.
Mühendis Hakan Öksüz´ün, önceki yıllarda başından geçenler de kazanın derinlemesine araştırılması gerektiğini ortaya koyuyor. Yakınlarının anlattıklarına göre, ASELSAN mühendislerinin üst üste intihar ettiği 2006-2007 yıllarında Öksüz de ölümden döndü. Ankara Keçiören´de bir marketten alışveriş yaptıktan sonra önü, kimliği belirsiz kişiler tarafından kesilen Öksüz, zorla bir araca bindirildi. Banka kartları gasp edilerek zorla şifresi alındı. Kimliği belirsiz kişiler, aynı gün Öksüz´ün bütün hesabını kartından nakit para çekerek boşalttı. Boğazı kesilen Öksüz, bir köprü altına atıldı. Sabah saatlerinde temizlik görevlilerinin ölü bir ceset sandığı Öksüz, hastaneye kaldırıldı ve uzun süre tedavi gördü. O dönem olayın üzerinin kapatıldığını düşünen yakınları, polisin de gerekli hassasiyeti göstermediğini, hatta tutulan tutanağa Öksüz´ün ´olayı hatırlamadığının´ yazıldığını belirtiyor. Bu olaydan sonra psikolojisi bozulan Öksüz´ün çalıştığı uluslararası güvenlik projelerinden alınarak daha alt birimlerde görevlendirildiği vurgulanıyor.
2006 ve 2007 yılında peş peşe gelen şüpheli ölümlerin ilkinde ASELSAN mühendisi Hüseyin Başbilen hayatını kaybetti. F16 uçaklarının yazılımı ve milli tank projesi üzerinde çalıştığı belirtilen Başbilen, 7 Ağustos 2006´da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde bulundu. Başbilen´den sonra aynı yerde çalışan mühendis Halim Ünal 17 Ocak 2007´de kafasına isabet eden tek kurşunla öldü. Bundan dokuz gün sonra da 26 yaşındaki genç mühendis Evrim Yançeken, oturduğu binada altıncı kattan düşerek can verdi. (İlkay Göçmen, Ömer Kebeli / Zaman)
(04 Şubat 2013, 11:08)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Aselsan´da son inceleme imzalara
Aselsan intiharlarına Başbakanlık incelemesi
Aselsan soruşturması, intiharlarda ´Casusluk´ çetesinin izleri ve Ergenekon şüphesi manşetlerimiz
Deniz Kuvvetlerinde şüpheli intihar olayları ve Ergenekon şüphesi
Aselsan belleği jandarmada kayboldu
Aselsan belleği jandarmada kayboldu
Adli Tıp: 10´a 3, Aselsan cinayet
Bilirkişi: Aselsan intihar değil cinayet
Yabancı uzmanlar: Aselsan cinayet
Aselsan: Mühendisler kritik görevdeydi
Ergenekon ses kaydı Aselsan´da
Yazılım devrede, İsrail düşman
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap