Albay Kazım Çillioğlu´nun şüpheli ölümüne yönelik soruşturma bilgilerini yasadışı şekilde elde etmek amacıyla oğlu Gökhan Çillioğlu´nun telefonlarını yasadışı dinlenmeye kalkan Düzce Jandarma Alay Komutanı Turhan Yazıcı ile istihbarat astsubayı Tuğrul Zencirci´nin Malatya adliyesinde yeniden ifadeleri alınıyor. Şüpheliler Mayıs 2012´de gözaltına alınıp tutuklanmışlardı. Zencirci´nin, Erzincan Ergenekon örgütlenmesiyle bağlantısı olduğu da iddia edilmişti.
11.06.2012 12:37 1994 yılında Tunceli Jandarma Alay Komutanlığı görevini yaparken intihar ettiği belirtilerek dosyası kapatılan ancak 2010 yılında tekrar başlatılan soruşturmada öldürüldüğüne yönelik güçlü delil ve bulgular elde edilen Albay Kazım Çillioğlu soruşturmasında yeni gelişme yaşanıyor. Soruşturma dosyasındaki bilgi ve tanıklara yasadışı şekilde ulaşmak için Albay´ın oğlu Gökhan Çillioğlu´nun telefonunun usulsüz dinlenmesiyle ilgili soruşturma kapsamında geçen ay tutuklanan Albay Turhan Yazıcı ile astsubay Tuğrul Zencirci, özel yetkili savcılığın talimatıyla bulundukları Merkez Komutanlığı´ndan sabah saatlerinde Malatya Adliyesi´ne getirildi. Tutuklu ve hükümlülerin giriş yaptığı kapıdan adliyeye alınan Yazıcı ve Zencirci´nin ifadelerinin alınmaya başlandığı öğrenildi.
Albay Turhan Yazıcı ile astsubay Tuğrul Zencirci, Mayıs ayında başlatılan operasyonda gözaltına alınmıştı. Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´nın talimatıyla Düzce İl Jandarma Komutanlığı´nda dinleme belgelerinin yanında Düzce´de polis, bürokrat ve işadamlarını da kapsayan 2011 ve 2012 tarihli yeni fişleme belgeleri bulunmuştu. Ayrıca astsubay Tuğrul Z.´nin 2008-2010 tarihleri arasında Erzincan 3. Ordu Komutanlığı´nda istihbarat astsubayı olarak görev yaptığı, bu dönemde İsmailağa cemaatine yönelik çalışmalar içinde yer aldığı iddia edilmişti.Malatya Özel Yetkili Başsavcıvekili Özden Doğan´ın talimatıyla, Kazım Çillioğlu´nun oğlu Gökhan Çillioğlu´nun telefonlarının yasa dışı dinlenmesi iddiasına ilişkin aralarında Albay Turhan Yazıcı´nın da bulunduğu 1´i emekli, 7´si muvazzaf asker 8 kişi ´terör örgütüne üye olmak´, ´sahte belge tanzim etmek´ ve ´haberleşme gizliliğinin ihlali´ suçlamalarıyla tutuklanmıştı. ( Cihan)
-Komutan cinayetlerinde en yoğun gelişmeler Çillioğlu dosyasında-
1993-1995 yılları arasında gerçekleşen ve Komutan Cinayetleri olarak da adlandırılan, Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Maliye Bakanı Adnan Kahveci, Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis, Jandarma Alay komutanları Albay Kazım Çillioğlu ile Albay Rıdvan Özden ile JİTEM Binbaşı Cem Ersever´in şüpheli ölümlerine yönelik soruşturma dosyaları Ergenekon soruşturmasında ele geçen yeni delil ve bulgular üzerine 2010 yılından itibaren peşpeşe yeniden açılmıştı. Soruşturmaları yürüten farklı illerdeki savcılıklar, aralardaki bağlantılar nedeniyle geçtiğimiz haftalarda dosyaları birlikte inceleme ve delil paylaşımı yapma kararı almışlardı. Bu dosyalar içerisinde en çarpıcı ve yoğun gelişmeler Albay Kazım Çillioğlu dosyasında yaşanıyor.
Tunceli Jandarma Alay Komutanlığı görevini yürütürken 1994 yılında lojmanında ölü bulunan, dış otopsisi yapılarak ´intihar ettiği´ sonucuna varılan Kazım Çillioğlu ile ilgili soruşturma dosyası, oğlu Gökhan Çillioğlu´nun müracaatı üzerine 2010 yılında yeniden açılmıştı. Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, olayın yaşandığı tarihte Tunceli Valisi olan Atıl Üzülgen ile dönemin Cumhuriyet Savcısı, Kurmay Başkanı, Jandarma Bölük Komutanı, Çillioğlu´nun korumaları ve MİT görevlilerinin de aralarında yer aldığı birçok kişinin ifadelerine başvurulmuştu.
Savcılık ayrıca, Çillioğlu´nun otopsi raporunu da inceleyerek kesin ölüm nedeninin belirlenebilmesi için Düzce´de bulunan mezarının açılmasına karar vermişti. Çillioğlu´nun mezarından alınan örnekler üzerinde Adli Tıp Kurumu´nda yapılan incelemede, saç köklerinde arseniğe rastlanan Çillioğlu´nun, kürek kemiğinde kurşun yarası olduğu öngörülen delik ile kaburgalarında kırık olduğu tespit edilmişti. Dosyaya giren en önemli cinayet delili ise bu şok tespit oldu.
Savcılığın talebi üzerine Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi ´Yeşil´ kod adlı Mahmut Yıldırım ile ´Bozo´ kod adlı Yusuf Geyik hakkında tutuklama kararı çıkarmış, iki ismin kırmızı bültenle aranması için başvuruda bulunmuştu. Soruşturma çerçevesinde savcılığın gönderdiği yazıya cevap veren MİT, ´Yeşil´ kod adlı Mahmut Yıldırım´dan 1974 ile 1989 tarihleri arasında ve 1994 yılı Haziran ayından 1996 yılı Eylül ayına kadarki süreçte istifade edildiğini, Çillioğlu´nun öldüğü 1994 yılı Şubat ayında ise kurumla bir bağı olmadığını bildirmişti.
Soruşturmada ayrıca, Albay Kazım Çillioğlu´na ait silahların ölümünden 3 yıl sonra ailesinden teslim alınmasına ilişkin Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı adına düzenlenen belgenin sahte olduğu da belirlenmişti. Yine, Çillioğlu´nun intihar notu olduğu iddia edilen kağıttaki imzanın da sahte olduğu ortaya çıkmıştı. Soruşturmada en önemli gelişme olarak, Albay´ın oğlu Gökhan Çillioğlu´nun telefonlarının yasa dışı dinlenmesi iddiasına ilişkin aralarında Düzce İl Jandarma Komutanı Albay Turhan Yazıcı´nın da bulunduğu 1´i emekli, 7´si muvazzaf asker 8 kişi tutuklanmıştı. Bu tutuklulardan birinin Erzincan bölgesindeki Ergenekon yapılanmasıyla bağlantılı olduğu da ileri sürülmüştü. Yine bu jandarma görevlilerinin Jandarma içinde gizli bir yapılanma olduğunu gösterecek şekilde Düzce bölgesinde sivil vatandaşları fişlemeye devam ettiği de ortaya çıkmıştı. Soruşturmada yaşanan son gelişme ise, hazırlanan bilirkişi raporuna göre, cesedin yanında bulunan silahın Albay´ın intiharında kullanılmadığı, yani birileri tarafından oraya bırakıldığı sonucuna varılması oldu. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(11 Haziran 2012, 12:37)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Albay Kazım Çillioğlu´nun şüpheli ölümüyle ilgili manşetlerimiz