İkinci Ergenekon davasına 173. duruşmayla devam ediliyor. Birkaç duruşmadır kapalı oturumda Ergenekon örgütü hakkında itiraflarda bulunduğu sürülen tutuksuz sanık Yüksel Dilsiz, tutuklu sanıklardan İbrahim Özcan´ın ´Gizli tanık mısın? Gizli tanıkların başına ne geldiğini biliyor musun?´ diye kendisini tehdit ettiğini iddia etti.
09.04.2012 11:31 İkinci ´Ergenekon´ davasının 173´üncü duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP İzmir Milletvekili gazeteci Mustafa Balbay ile gazeteci Tuncay Özkan ve emekli Orgeneral Hurşit Tolon´un da aralarında bulunduğu 12 tutuklu sanık katıldı. ´Odatv davası´ kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük ile başka suçtan tutuklu olan Yüksel Dilsiz de duruşmada hazır bulundu. Tutuklu yargılanan CHP Zonguldak Milletvekili ve Başkent Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Oğuz Bulut, Levent Göktaş ve Mustafa Dönmez ise duruşmaya katılmadı.
Geçtiğimiz günlerde kapalı oturumda ifadesi alınan ve çapraz sorgusu yapılan Dilsiz´e bugünkü duruşmada sanıklar soru yöneltti. Yüksel Dilsiz, çapraz sorgusu için sanık kürsüsüne geçti. Yüksel Dilsiz´e ilk soruları İbrahim Özcan sordu. Özcan, Dilsiz´e, Siz sanık mısınız? Tanık mısınız? Yoksa gizli tanık mısınız? diye sordu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Böyle bir gizli tanıklık durumu varsa, kimliğini açık etme ihtimaliniz bulunduğu için böyle bir soru soramazsınız. diyerek Özcan´ın bu sorusunu kabul etmediklerini açıkladı. Sanık Özcan´ın, Yüksel Dilsiz´in gizli tanık olup olmadığına ilişkin sorduğu bazı sorular üzerine Dilsiz, Daha önceki tarihlerde çay içmek ve ihtiyaç gidermek için duruşma salonundan çıktığımızda, bana gizli tanık olup olmadığımı sordunuz. Ben gizli tanık olmadığımı söyledim. Ancak siz ´Gizli tanıklara ne olduğunu biliyor musunuz?´ diye beni tehdit ettiniz. iddiasında bulundu. Böyle bir şey söylemediğini ifade eden Özcan, ´Siz ´ben sanığım´, dediniz. Zaten, Dilsiz´in benimle ilgili bir beyanı da yok´ dedi.
Özcan, Savunmanız sırasında daha önceden 58 sayfa savunma hazırladığınızı söylediniz. Ancak bu savunmanızı sonradan değiştirdiğinizi beyan ettiniz. Neden bu kadar uzun savunma hazırladınız ve sonra neden vazgeçtiniz? diye sordu. Dilsiz bu soruya da Levent Ersöz, ifadesinde Hizbullah, İBDA/C ve PKK ile ilgili birlikte çalışma yaptığımızı söyleyip isim ve adresimi basına vererek beni bu örgütlere karşı açık hedef haline getirmiştir. Bu nedenle uzun bir savunma hazırladım. Eğer bu ifadeleri kullanmasaydı kendisi aleyhine birçok şeyin üzerini örtebilirdim. ifadesini kullandı. Dilsiz, Bursa´da başka bir suç nedeniyle gözaltına alındığımda evimde yapılan aramalardan sonra Levent Ersöz ile ilgili iki belgemin kaybolduğunu farkettim. Bu nedenle de ifademi değiştirdim. Sonra evimden alınan flash bellek ve CD´nin polis tarafından incelemesinin tamamlanmadığı için iade edilmediğini söylediler. Bu belgeler de CD ve flash bellek içindeydi. İnceleme sonrası da iade edildi. diye konuştu.
Hasan Atilla Uğur ise savunması sırasında kendisiyle ilgili bazı ifadeleri olduğunu belirterek Dilsiz´e, Ben sizi tanımıyorum. Siz beni tanıyor musunuz? diye sordu. Dilsiz ise Uğur´un komutanlığını yaptığını, kendisinin de Mali Teknik bölümündeki görevliler ile birlikte çalıştığını, Uğur ile tanışmadıklarını ancak birlikte çok defa kendisini gördüğünü söyledi. Dilsiz, Uğur hakkında anlattığı konulara kendisinin şahit olmadığını, yaptıkları konuşmalarda geçen konular olduğunu belirtti.
Dilsiz, kendisine, ´Bu şekilde ifade ver, şöyle söyle´ şeklinde bir zorlama yapılmadığını ifade ederek, hür iradesiyle ifade verdiğini söyledi.
-Yasa dışı dinleme tartışması-
Tutuklu sanık emekli Albay Atilla Uğur, Yüksel Dilsiz´in ´Jandarma İstihbarat´ta Bülent Arınç, Abdülkadir Aksu, Cemil Çiçek gibi bakan ve milletvekillerinin telefonlarının dinlendiği´ iddialarının yalan olduğunu söyledi. Dilsiz ise Ben komutanlığa bir numara veriyorum. Akşam yada ertesi sabah kayıtları bize geliyor. Bu kadar kısa sürede mi mahkeme kararı çıkıyor? karşılığını verdi.
İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen İkinci Ergenekon davasında Yüksel Dilsiz´in, 13 ve 15 Mart ile 2 ve 3 Nisan 2012 tarihlerinde yaptığı savunmasına ilişkin çapraz sorgusuna devam edildi. Başkanlığını yürüttüğü Mali ve Teknik İstihbarat Dairesi´nde AK Parti milletvekillerini yasa dışı dinledikleri iddialarını yalanlayan Atilla Uğur, iddiada geçen dairede 2003 yılında görev yaptığını söyledi. Karargah görevini tamamladıktan sonra, 2004 yılında Kocaeli Jandarma Alay Komutanlığı´na atandığını ifade eden Uğur, daha sonra da Çanakkale´de görev yaptığını söyledi.
Yasa dışı dinleme yapıldığı iddialarının yalan olduğunu belirten Uğur, Dairede hiçbir yasa dışı işlem yapılmamıştır. 4422 sayılı yasa kapsamında hareket edilmiştir. Bize verilen telefon numaralarına ilişkin mahkeme kararı bildirildikten sonra o karar GSM şirketlerine gönderilir. Onlar da hat verirlerdi. Görüşmeler kayda alınır, CD halinde, imza karşılığında Jandarma Grup Komutanlığı´na verilirdi. Aynı Emniyet Genel Müdürlüğü´nde olduğu gibi. ifadesini kullandı.
Atilla Uğur´un, Yasa dışı dinleme yapıldığını nereden bildiğini sorması üzerine sanık Dilsiz, Ben komutanlığa bir numara veriyorum. Akşam ya da ertesi sabah kayıtları bize geliyor. Bu kadar kısa sürede mi mahkeme kararı çıkıyor? Abdülkadir Aksu´nun, Cemil Çiçek´in, Bülent Arınç´ın telefonlarını getirdim. Çok kısa sürede ses kayıtları getirildi. Ben bütün AK Partili milletvekillerinin telefonunu Jandarma Grup Komutanı Salih Özkara´dan almıştım. Bu listeyi Levent Ersöz´e götürdüm. Görünce çok sevindi. Telefon numaralarını bir kağıda yazdı. cevabını verdi. Yüksel Dilsiz, sadece AK Partili milletvekillerinin değil, eşlerinin ve korumalarının da telefonlarının dinlendiğini, tüm özel bilgilerinin fişlendiği bir listeyi gördüğünü öne sürdü.
Yüksel Dilsiz, Atilla Uğur ile Jandarma Daire Başkanı Levent Ersöz´ün telefon dinleme nedeniyle kavga ettikleri iddialarına ilişkin, Ben bizzat duymadım. Orada bulunan personelden duydum. Atilla albayım, Abdülkadir Aksu´nun telefonunun dinlenmesini isteyen Levent Ersöz´e ´dinlemek problem olur´ demiş. Levent Ersöz, Atilla Uğur´a bağırmış. Bunu bana anlattılar. diye konuştu. Atilla Uğur ise mahkeme heyetine hitaben Bu ifadeleri takdirlerinize bırakıyorum. dedi.
Atilla Uğur´un Size yüzbaşı kimliği verildiğini, Jandarma Grup Komutanlığı´nda kaldığınızı iddia ediyorsunuz? Sizi yüzbaşı mı zannediyorlardı? diye sordu. Yüksel Dilsiz bu soruyu da Grup Komutanlığı´nda benim durumumu herkes biliyordu. diye cevapladı.
Tutuklu sanık Hasan Ataman Yıldırım da Yüksel Dilsiz´e çok sayıda soru sordu. Yıldırım Yüksel Dilsiz, yeni bir Tuncay Güney. diye konuştu. Tutuklu sanık Durmuş Ali Özoğlu sorularına başladığı sırada Yüksel Dilsiz, yorulduğunu ve duruşmanın ertelenmesini istedi. Başkan Özese ise yarım saat sonra erteleyeceklerini belirtti. Sanık Özoğlu sorularını yöneltirken Dilsiz´in Gerçekten çok kötüyüm sözleri üzerine duruşma yarına ertelendi. (Cihan)
(09 Nisan 2012, 11:31)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Sanık Dilsiz´in savunması ve salonun boşalttırılması manşetlerimiz
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap