Islak imza ve andıç davasında savcı, davanın İkinci Ergenekon davası ile birleştirilmesini istedi. Bu talep 1 yıl önce de gündeme gelmiş ancak mahkeme heyeti ´bu aşamada karar verilmesine yer olmadığı´na hükmetmişti. Taleplerin alındığı duruşmada bazı BDP´li milletvekilleri de davaya müdahil olmak için başvurdu. İki talebin de celse arasında karara bağlanmasına hükmeden mahkeme duruşmayı 30 Nisan´a erteledi.
30.03.2012 11:16 İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilerek görülen ´Islak imza ve internet andıcı´ davasına 60. duruşma ile devam ediliyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi´ndeki küçük salonda görülen bugünkü duruşmaya tutuklu sanıklar eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, korgeneraller Mehmet Eröz ve İsmail Hakkı Pekin, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, emekli Tuğamiral Alaettin Sevim, albaylar Sedat Özüer ve Ziya İlker Göktaş, emekli albaylar Dursun Çiçek, Fuat Selvi, Hulusi Gülbahar ve Cemal Gökçeoğlu, sivil memur Mehmet Bülent Sarıkahya, eski Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Deniz Yıldırım katıldı. Mahkeme heyeti tarafından duruşmadan men edilmesine karar verilen avukat Serdar Öztürk ise duruşmaya katılmazken, YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı´na atanan ve hakkında yakalama kararı bulunan Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler ile kırmızı bülten ile aranmalarına karar verilen Tümgeneral Mustafa Bakıcı ve Bedrettin Dalan duruşmaya gelmedi. Duruşmada, ikinci ´Ergenekon´ davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı Hasan Ataman Yıldırım hazır bulundu.
-BDP´liler davaya müdahil olmak istiyor-
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan´ın avukatları Filiz Erceylan, Ramazan Demir ve Gülcan Kartal tarafından gerek şahıs, gerekse DTP tüzel kişiliği adına davaya müdahil olmak için mahkemeye dilekçe verildiğini belirtti.
-Duruşmada sanıkların talepleri alınıyor-
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen İnternet Andıcı davasında sanıklar, talepte bulunmak için tek tek söz aldı. Sanıkların, yaptıkları konuşmalarda, davaya yeni dahil edilen İlker Başbuğ hakkındaki iddianamedeki, kendileri ile alakalı bölümlere değindikleri görüldü. Sanıklar, Başbuğ iddianamesinde kendileri ile alakalı bazı anlatımlarda yanlışlıklar olduğunu belirtti.
Tutuklu sanık Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Andıcı, tarafıma 16 Şubat tarihinde koordine maksadıyla arz edildiğinde gördüm, sonraki safhasına vakıf değilim. Andıcın, sayın Genelkurmay Başkanı tarafından onaylanıp onaylanmadığını bilmem mümkün değildir. diye konuştu. Otuzbiroğlu, İnternet andıcının Sayın İlker Başbuğ tarafından görülmüş ve onaylanmış olduğu şeklindeki beyanım, bilgi ve görgüme dayanarak değil, bir başka sanığın ifadesine dayanan beyandan ibarettir. İddianamedeki bu eksikliğin düzeltilmesini talep ederim. dedi.
Dava konusu suçlamanın yapıldığı tarihte, Bilgi Destek Dairesi´nin bağlı olduğu Genelkurmay Harekat Başkanlığı görevini yürüten Korgeneral Mehmet Eröz, Görev sürem içerisinde internet sitelerine bilgi konulmamıştır. dedi. Evrak imha edilerek delil karartıldığı iddialarına ilişkin ise Eröz, Bu tarihteki evrak imha işlemi değil, Bilgi Destek Dairesi´nin o zamana kadar tamamlanmamış 2009 yılı arşiv çalışmalarının devamı olduğunu değerlendiriyorum. diye konuştu.
Tutuklu sanık Ziya İlker Göktaş, Ankara´da görev yaptıkları dönemde öğle yemeği için dışarı çıktıklarında Kızılay´a doğru yürüdüklerini belirterek, Yol boyunda Aydınlık dergisi satan insanlar vardı. Onların yanından geçmemek için yolumuzu değiştirirdik. Gel gör ki şimdi Aydınlık dergisinin Genel Yayın Yönetmeni (Deniz Yıldırım) ile birlikte yargılanıyoruz. şeklinde konuştu. Göktaş, soruşturma aşamasında yapılan aramalara ilişkin, emniyet müdürlüğü tarafından 18 Temmuz 2011 tarihinde savcılığa yazı gönderdiğini, iddianamenin ise 21 Temmuz 2011 tarihinde hazırlandığını anlattı. Göktaş, Bir de yargının yavaş ilerlediğinden bahsederler. Üç günde iddianame hazırlanmış. dedi. İnternet siteleri ile Ergenekon örgütüne ilişkin yargılamaların itibarsızlaştırıldığının iddia edildiğini belirten Göktaş, TSK´nın hukuka saygısını görmek için bu duruşmada yargılanan kişilere bakmanız yeterlidir. dedi. ( Cihan)
-BDP´lilerin davaya müdahil olma isteğine sanıklardan tepki-
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen İnternet Andıcı davasında talepte bulunan sanıklar, Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve Hasip Kaplan´ın davaya katılma talebini eleştirdi. Hasan Ataman Yıldırım, BDP milletvekillerinin müdahillik talebine ilişkin Ben hep kardeşliği savundum. Yanlış yapıyorlar. Türk´ün de Kürt´ün de ortak düşmanı yurtdışındadır. dedi.
Dursun Çiçek ise davaya katılma taleplerinin artmaya başladığını belirterek, Öyle görünüyor ki bu talepler daha da artacak. Ancak, CMK´nın 237´inci maddesine göre katılma talebinde bulunanların suçtan zarar gördüklerini gösteren somut delil olması gerekir. DTP, kapatılan bir partidir. Katılan ölürse ya da vazgeçerse mirasçıları başvururlar. DTP adına başvuranlar da bu partinin mirasçısı mıdır? Bunun tespit edilmesi gerekir. şeklinde konuştu.
Kırmızı bültenle aranan firari sanık Bedrettin Dalan´ın avukatı Azmi Bulut da Kim olduklarını ve kimi temsil ettiklerini çok iyi bildiğimiz Ahmet, Aysel ve Hasip isimli kişilerin bu davadaki suçlamadan zarar görmeleri mümkün değildir. diyerek müdahillik taleplerinin reddine karar verilmesini istedi.
Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım, kapatılan DTP milletvekilleri Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve Hasip Kaplan´ın müdahillik talebine ilişkin, PKK tarafından yargılanmayı içime sindiremiyorum. ifadesini kullandı. Yıldırım, müdahillik talebinin kabul edilmesi halinde, bundan sonraki duruşmalara katılmayacağını bildirdi.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ´un avukatı İlkay Sezer de müdahillik konusundaki düşüncesini şöyle açıkladı: Bugün bu davaya katılan DTP´nin 3 milletvekilinin müdahil olma isteği gündeme gelmiştir. Aslında bu talebin yeni olmadığı görülmüştür. Ancak bugün yenilenme ihtiyacının duyulduğu anlaşılmaktadır. Peki bu yenileme ihtiyacının bugün tekrarlanmasına neden gerek duyulmuştur? Bu talebin gerekçesi acaba bu şekilde Genelkurmay Başkanlığı makamının yargılanması mıdır, bunun gerekçesi?
´İrticayla Mücadele Eylem Planı´nı ´Gerçek olmadığı, dosyaya gelen yazılardan da çok açık olarak ortaya konulmuş olan bir yazı´ olarak değerlendiren Sezer, talebin bu belgeden dolayı yapılmış olması nedeniyle kanunun aradığı şartları taşımadığını ve reddine karar verilmesini istedi. ( Cihan)
-Savcı, ´Islak İmza´ ile ´İkinci Ergenekon´ davalarının birleştirilmesini istedi-
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen İnternet Andıcı davasına bakan savcı, davanın ikinci Ergenekon davası ile birleştirilmesi istedi. Pekgüzel, aralarında fiili ve hukuki irtibat olması, davaların gelmiş olduğu aşama, delillerin birlikte değerlendirilmesindeki zorunluluk ve davaların birleştirme talebiyle açılmış olmaları nedeniyle, bu davanın, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal´ın sanık olarak yargılandığı ikinci ´Ergenekon´ davasıyla birleştirilmesini istedi.
Bu talep aslında Islak imza davasının 11 Nisan 2011 tarihinde görülen 17. duruşmasında da savcı tarafından dile getirilmişti. Ancak ara karar alan mahkeme heyeti, İlhan Cihaner´in ´Ergenekon örgütüne üye olmak´ suçuna ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinde yargılandığı dava dosyasının bazı eksiklikler nedeniyle Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğini anımsatmış, bu durum dikkate alınarak ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ davasının ikinci ´Ergenekon´ davası ile birleştirilmesi konusunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına hükmetmişti.
Bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan´ın avukatları tarafından yapılan müdahillik talebine ilişkin olarak da Pekgüzel, bu kişilerin iddianamede şikayetçi sıfatıyla yer almadıklarını belirtti. Pekgüzel, kapatılan DTP´nin, Bilgi Destek Planı´nın uygulamaya konması ve bu çerçevedeki uygulamalar nedeniyle açılan dava sonucu kapatıldığı yönünde bir iddia bulunmadığını kaydetti. Bu talebin kabul edilmemesini isteyen Pekgüzel, Halkın Avukatları Platformu sözcüsü Süleyman Küçüksucu´nun müdahil olma talebinin de reddedilmesini istedi. Duruşmaya ara verildi.
-Talepler celse arasında değerlendirilecek-
Verilen aranın ardından duruşmada sanık ve avukatların taleplerine ilişkin alınan kararlar, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese tarafından açıklandı. Buna göre mahkeme heyeti, bu davanın ikinci ´Ergenekon´ davasıyla birleştirilmesi talebinin celse arasında değerlendirilmesine karar verdi. Mahkeme, bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan´ın avukatları tarafından yapılan müdahillik talebi ile avukat Süleyman Küçüksucu´nun müdahillik talebinin de celse arasında incelenerek karara bağlanmasına hükmetti.
Sanıkların tutukluluk hallerinin devamını kararlaştıran mahkeme heyeti, duruşmayı 30 Nisan 2012´ye erteledi.
(30 Mart 2012, 11:16)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Genelkurmay´ın provokasyon siteleri ya da ´internet andıcı´ konulu manşetlerimiz
Islak imzalı ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ ya da ´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ manşetlerimiz
Başbuğ iddianamesinde arama yap
Andıç iddianamesinde arama yap
Islak İmza iddianamesinde arama yap
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap