Odatv davasına 9. duruşma ile devam ediliyor. Duruşma önceki celsede savunması süre nedeniyle yarım kalan eski emniyet müdürü Hanefi Avcı´nın konuşmasıyla devam ediyor.
23.01.2012 13:03 ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında Odatv´de yapılan aramalar sonrasında gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener ve Soner Yalçın´ın da aralarında bulunduğu 12´si tutuklu 14 sanık hakkında açılan davanın 9. duruşması başladı. İstanbul Adalet Sarayı´ndaki özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Prof. Dr. Yalçın Küçük, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın, Şükrü Doğan Yurdakul, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Muhammet Sait Çakır, Coşkun Musluk, Müyesser Uğur ile tutuksuz sanıklar İklim Ayfer Kaleli ve Ahmet Mümtaz İdil katıldı. Davanın tutuklu sanıklarından Kaşif Kozinoğlu ise cezaevinde rahatsızlanarak 12 Kasım 2011 tarihinde hayatını kaybetmişti. CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi ve gazeteci yazar Ruşen Çakır ile bazı yabancı basın mensupları da izleyici olarak duruşmaya katıldı.
NAZLI ILICAK ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, bir önceki celse verilen ara karar doğrultusunda Kozinoğlu dosyasının davadan ayrıldığını ve emanete alınan eşyalarının da ailesine verildiğini açıkladı. Başkan Ekinci, davanın tek müştekisi olan gazeteci yazar Nazlı Ilıcak´ın celse arasında mahkemeye gelerek ifade verdiğini ve şikayetinden vazgeçtiğini söylediğini belirtti. Duruşmaya, savcı Ufuk Ermertcan´ın sağlık sorunları nedeniyle izin alması dolayısıyla özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk katıldı.
Tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada, savunmalardan önce Yalçın Küçük söz almak istedi. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci´nin çok kısa olmak suretiyle söz verdiği Küçük, Benim savunmam hiç yapılmadı diyerek verilen ara kararla ilgili itirazı olduğunu söyledi. Nedim Şener de iddianamedeki iddialara cevap vermesi gerektiğini belirterek Hanefi Avcı´nın savunmasının ardından söz almak istediğini belirtti.
Her zaman bizi manken olarak kullanıyorlar diyen Yalçın Küçük, izinsiz yapıldığı iddia edilen konferansın kaymakamlıktan izninin alındığını ifade etti. Çapraz sorgu yapın. Buradaki adamların hepsini karşıma getirin diyen Küçük, Hanefi Avcı´nın kendisini 30 yıldır takip ettiğini söylediğini belirtti. Buraya da beni takip etsin diye mi gönderdiniz? diyen Küçük, kendisine layık bir duruşma istediğini ifade etti
Yurdakul: Anjiyo olmam gerekiyor
Öte yandan Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, Doğan Yurdakul´a hastaneye gidip gitmediğini sorarak kendilerine rapor gelmediğini belirtti. Anjiyo gerekiyor dediler şeklinde yanıt veren Yurdakul´a Ekinci, Raporu getirin, karar verelim dedi.
HANEFİ AVCI´NIN SAVUNMASI
Geçtiğimiz duruşmadan savunmasına devam eden Hanefi Avcı, Oda TV bilgisayarlarında çıkan dijital verilere ilişkin kapsamlı bir teknik savunma yaptı.
Belgeler başka bilgisayarlardan gönderildi
Duruşma salonunda sinevizyon gösterimiyle yansıtılan perdede, bahsi geçen word dokümanlarında ne gibi değişiklikler yapılabileceğini anlattı. Avcı, belgelerin başka bilgisayarlarda üretilerek Oda TV bilgisayarlarına gönderildiğini, bu dosyaların hiç açılmadığı için tarihlerinin değişmediğini, bu dosyaların bir aracı ile taşınamayacağını ve gönderildiğini söyleyerek, bu delilleri inceleyen emniyet mensuplarının da eksik bilgilendirme yaptığını açıkladı. İnternet imkanım olsaydı size bu dosyaları IP adresleri üzerinden kimler tarafından gönderildiğini ispatlardım diyen Avcı, kendisinin bu konularda hayli hakim olduğunu vurguladı.
Bu dokümanlarda gizli, saklı yok
20 yıldır terörle mücadele görev yaptım. Hangi örgütün, hangi dokümanları kullanacağını bilirim. Böyle örgüt dokümanı olur mu? Bu dökümanlarda gizli, saklı yok. Polisler, örgüt şifrelerini çözmek için günlerini harcıyor burada herşey net anlaşılıyor diyen Avcı, kendisi TEM İstihbarat´ta çalışırken önüne böyle dokümanlar konulsaydı kime iftira atılmak istendiğini sormuş olacağını ifade etti. Dosyalarda hiçbir ima, şifrenin bulunmadığını söyleyen Avcı, Soner Yalçın´ın bilgisayarında bulunan bir dosyadan örnek vererek, Hangi örgüt dokümanında bir referans verilir? Terör şubelerinde çalışmış 100 insana gönderin, ´örgüt dökümanıyla alakası yok´ bilgisi verir diye konuştu.
Televizyon konuşmasından 1 ay önce hazırlanmış
Avcı, bir dökümanda Nedim Şener´in televizyon programında Dink cinayeti ve Hanefi Avcı´nın kitabı hakkında yaptığı konuşmaya ilişkin yer alan bilgiler olduğunu söyleyerek, Bu döküman televizyon konuşmasından 1 ay önce hazırlanmış diyerek tarihleri gösterdi. Bu savunmanın üzerine Nedim Şener de söz alarak, dosyada tüm katıldığı programların tapelerinin olduğunu ancak polislerin bahsi geçen bu programın tapelerini koymadığını ifade etti.
İnsanların düşünceleri uğruna kendilerini feda etmelerini hep önemsedim diyen Avcı, kendi kitabının hazırlık aşamasında 6 ay redakte edildiğini bu yüzden Nedim Şener ile bir kitap yazmış olmasının mümkün olmadığını vurguladı.
Savunmanın ardından duruşmaya ara verildi. Duruşma 13:40´ta başlayacak. Avcı´nın savunmasının ardından Nedim Şener´in savunmasını tamamlaması bekleniyor.
Avcı: Sanıklarla bağlantım yok
Duruşma önceki celsede savunması süre nedeniyle yarım kalan eski emniyet müdürü Hanefi Avcı´nın konuşmasıyla devam ediyor. Savunmasına devam eden Hanefi Avcı, savunmasında, 20 yıldır terörle mücadele ettim. Böyle örgüt dökümanı mı olur? diyerek delil gösterilen dijital verilerin sahte olduğuna dikkat çekti. Oda TV davası sanıklarından Hanefi Avcı, yarım kalan savunmasına devam etti. Avcı, ilk bölümde dijital verilere ilişkin tespitlerini içeren savunmasının ardından iddianamede yer alan iddialara ilişkin yanıt verdi. Davadan diğer yargılanan Soner Yalçın, Ahmet Şık, Doğan Yurdakul ile yıllar önce karşılaştığını, Nedim Şener ile kitaptan sonra tanışıklıklarının söz konusu olduğunu ancak Yalçın Küçük ile zaten fikren çok uzak olduklarını ifade ederek hiçbir diyaloğunun söz konusu olmadığını söyledi. Bunun üzerine Yalçın Küçük, Beni 30 yıldır takip ediyorsun şeklinde seslenmesi üzerine Avcı´nın, 30 yıl olmasa da İstanbul Emniyeti İstihbarat Müdürü olduğum dönem kendisini faaliyetlerinden ötürü takip ettim tabi demesi salonda gülüşmelere neden oldu. Avcı, Yazdığım kitaptan ötürü buradayım. Bu kitabı kendim kaleme aldım, kimse bana talimat veremez. Birlikte kitap yazdığımız iddiaları nasıl olabilir, biz telepatiyle mi anlaştık? Nasıl görüşmeden kitap yazabiliriz? Herhangi bir örgütle ilgim yok şeklinde savunmasını tamamladı.
Mahkeme Başkanı´nın beyanından rahatsız olduk
Avcı´nın avukatı Refik Ali Uçar, Kitap yazan hiç kimse hakkında bu boyutta yapılan hiçbir yargılama yok. Hanefi Avcı suç işlemedi, kendisine verilen görevi yerine getirdi diyerek savunmasını gerçekleştirdi. Avcı´nın, Haliçte Yaşayan Simonlar kitabı hakkında açılan davalara ve suçlamaları kapsayan bir savunma gerçekleştiren Uçar, mahkeme heyetine yönelik ithamlarda da bulundu. Davadan çekilme talebinde bulunan Nazlı Ilıcak´ın televizyon programında duruşmada tahliyelerin olacağına ilişkin kullandığı ifadelere değinen Uçar, Nazlı Ilıcak Oda TV davasıyla ilgili fal baktı. Sanıkların serbest bırakılacağını söyledi. Bu sözler mahkemeyi maddi manevi baskı altında tutmayı mı amaçlıyor? diyerek Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci´nin verdiği beyandan da rahatsız olduklarını vurguladı.
Kimseye yalan söyleyecek halimiz yok
Gazetelerde yer alan beyanında mahkeme dosyasını inceleyemediğini söyleyen Başkan Mehmet Ekinci, Kimseye yalan söyleyecek halimiz yok. Davadan iki gün önce atandım. 80 klasörü okudum desem inandırıcı olmaz. 10 klasör inceleyebilmiştim, şimdi 75 klasör tamamlayabildim şeklinde yanıt verdi. Bunun üzerine avukat Uçar, Basın savcılarına suç duyurusunda bulundunuz mu? şeklinde soru yöneltince Ekinci, Savcılar görevini yapsın dedi.
Avukatın savunmasını bitirmesinin ardından Oda TV davasından diğer yargılanan Nedim Şener, yarım kalan savunmasını tamamlamak için söz aldı.
NEDİM ŞENER´İN EK SAVUNMASI
Oda TV davasından tutuklu yargılanan Nedim Şener, ek savunma için söz aldı. Şamil Tayyar, Yiğit Bulut, Önder Aytaç ve Rasim Ozan Kütahyalı´nın mahkemeye çağrılmasını isteyerek sözlerine başayan Şener, Nazlı Ilıcak da gelsin. Son çıkan kitabını da alsın gelsin, burada tartışalım dedi. Silivri´de iki şey öğrendik. Silivri duvarları aşkı öldürmüyor, bir de gerçekler hapsedilemez diyen Şener, Hrant Dink davasında verilen kararı ele aldı. Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek´i suçlu bulan Başbakan´ın imzalı raporu mahkemeye sunuldu. Ergenekonsak bizim liderimiz Başbakan diyen Şener, Rahip Santoro cinayetinin Dink cinayetinin provası olduğunu söyledi. 17 Ocak´ta iyi ki serbest bırakılmamışız. Nedim Şener´in neden tutuklandığını tüm Türkiye gördü. Yaşananlar beni teyit ediyor diyen Şener, mahkemenin huzurunda olmasının tek sebebinin Dink cinayetinde bir yerlere varıldığı ile ilgili olduğunu ifade etti.
Dink cinayetinde Trabzon Emniyet Müdürlüğü´nün arkasında kontrgerilla olduğunu söyleyen Şener, Bunlar ileride ortaya çıkacak. Bütün istihbarat Trabzon Emniyet´te toplanıyor ve bütün belgelerin karartıldığı yer İstihbarat Daire Başkanlığı´dır. Asıl dehliz orasıdır diyerek Dink cinayetinde adresi Ergenekon olarak gösterdi. Poyrazköy Davası ile birleşen Kafes Eylem Planı´ndan yargılanan Özel Yılmaz´ın Dink´i tehdit eden adam olduğunu, Bedrettin Dalan´a da ´kaç´ diyen insan olduğunu söyleyen Şener, Yılmaz´ın ifadesinin neden alınmadığını sordu. Zekeriya Öz´e kendisinin de neden ifadeleri almadığını sorduğunu anlatan Şener, Ergenekon-Dink cinayeti şemaları var. Ali Bayramoğlu´ndan alıp yayınladım. Hem gizliliği ihlal ediyorum, hem Ergenekon´dan yargılanıyorum. Bizim sorunumuz kontrgerilladır dedi. Adalet mülkün temeliyse, adalet o mülkü çatlatacak diyen Şener, mahkeme heyetine seslenerek, Sizin korumalarınız var, bizim ise çocuklarımızın geleceği var. Bizden baba olur ama terörist olmaz dedi.
Şener´in ardından Balyoz ve Poyrazköy davalarının da sanık avukatı olan Oda TV davası avukatlarından Celal Ülgen söz aldı. Şener´in Dink cinayetine ilişkin Kafes Eylem Planı ile ilgili süren dava hakkında ifade ettiği sözler üzerine Ülgen, Nedim Şener, Kafes Eylem Planı, Ergenekon ile birleştirmeyi ben önerdim diyor ama hayali bir örgüt yerine gerçek bir örgüt bulunsaydı bu dava böyle gitmezdi. 11 Nisan 2009 tarihinde Kafes Eylem Planı hazırlanıyor. Hrant Dink 19 Ocak 2007´de öldürüldü. Siz cinayeti iki yıl sonra hazırlanan bir eylem planında ararsanız sonuç budur şeklinde konuştu.
Av. Celal Ülgen´in de sözlerinin ardından tutuksuz sanık Mümtaz İdil söz aldı. İdil, savunmasında gazetecilik bağlantılarının örgütsel faaliyetlere dayandırılamayacağını ifade ettiği yaklaşık 5 sayfalık yazılı savunmasını mahkeme heyetine sundu.
Yarın yapılması beklenen duruşma Cuma gününe ertelendi. Oda TV davası 10. duruşması 27 Ocak 2012 tarihinde yapılacak.
CEZA İSTEMLERİ
Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğince hazırlanan iddianamede, Yalçın Küçük´ün ´silahlı örgüt kurmak ve yönetmek´, ´kaos ortamı oluşturmak amacıyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek´, ´devletin güvenliği veya iç ve dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin ekmek´, ´yasaklanan bilgileri temin etmek´, ´adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek´ suçlarından ve ´örgüt yöneticisi sıfatıyla diğer şüphelilerin işlemiş olduğu özel hayatın gizliliğini ihlal etmek´ suçundan 21 yıldan 43 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Soner Yalçın´ın ´silahlı örgüte üye olmak´, ´kaos ortamı oluşturmak amacıyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek´, ´devletin güvenliği veya iç ve dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin etmek´, ´yasaklanan bilgileri temin etmek´, ´adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek´, ´özel hayatın gizliğini ihlal etmek´ ve ´kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek´ suçlarından 14 ile 36,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, gazeteci Ahmet Şık ile eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın ´silahlı örgüte yardım etmek´ suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Kaşif Kozinoğlu´nun ´silahlı örgüte üye olmak´, ´devletin güvenliği veya iç ve dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin etmek´ ve ´yasaklanan bilgileri temin etmek´ suçlarından 11,5 yıldan 26 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilen iddianamede, Nedim Şener´in de ´silahlı örgüte yardım etmek´ suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor.
İddianamede, diğer sanıkların da benzer suçlara ilişkin olarak 7,5 ila 23 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması isteniyor.
(23 Ocak 2012), son güncel.: (24 Ocak 2012)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Odatv davası duruşmaları
Odatv iddianamesinde arama yap
Odatv ile ilgili manşetlerimiz
Kontrgerilla Medyası
Ergenekon davasını engelleme girişimleri
Flaş!!! Odatv´ye 2. baskın
Flaş!!! Odatv´ye baskın
Virüs adı: Oda.. Hedefi: Ergenekon´u bozmak
Ergenekon medyası ´karanlık oda´da yapılandırıldı
Sabah Akşam ´Karanlık Oda´yı aydınlattı
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap