Ergenekon davasında, tutuklu sanık Alparslan Arslan tarafından silahlı saldırıya uğrayan eski Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden ile üyeler Ayfer Özdemir, Ayla Gönenç ve Ahmet Çobanoğlu´nun davaya katılma talepleri kabul edildi. Böylece, 17 Mayıs 2006 tarihinde işlenen Danıştay saldırısı gibi hayatlarına kastedilen bir olaya 5 yıl boyunca ilgisiz kalan ve şikayetçi olduklarını söylemek için bile mahkemeye gitmeyen Danıştay Başkanı ile üyelerinin ilk kez mahkemeye çıkmalarının yolu açılmış oldu. Üyelerin yıllarca davaya ilgisizliğinin nedeni olarak ileri sürülen iddiaya göre; saldırının dinci kalkışma değil Ergenekon örgütünün bir eylemi olduğunun belirginleşmesi, kemalistlerin kemalistleri kurban ederek hükümeti yıkmaya çalıştıklarının giderek netleşmesi üyelerin hoşuna gitmedi.
Danıştay üyeleri 5 yıl sonra müdahil
Ergenekon davasında, tutuklu sanık Alparslan Arslan tarafından silahlı saldırıya uğrayan eski Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden ile üyeler Ayfer Özdemir, Ayla Gönenç ve Ahmet Çobanoğlu´nun davaya katılma talepleri kabul edildi. Böylece, 17 Mayıs 2006 tarihinde işlenen Danıştay saldırısı gibi hayatlarına kastedilen bir olaya 5 yıl boyunca ilgisiz kalan ve şikayetçi olduklarını söylemek için bile mahkemeye gitmeyen Danıştay Başkanı ile üyelerinin ilk kez mahkemeye çıkmalarının yolu açılmış oldu. Üyelerin yıllarca davaya ilgisizliğinin nedeni olarak ileri sürülen iddiaya göre; saldırının dinci kalkışma değil Ergenekon örgütünün bir eylemi olduğunun belirginleşmesi, kemalistlerin kemalistleri kurban ederek hükümeti yıkmaya çalıştıklarının giderek netleşmesi üyelerin hoşuna gitmedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Ergenekon davasının dünkü 192´nci duruşmasında gün boyu yapılan sanık ve avukatlarının talepleri, yaklaşık 4 saatlik değerlendirmenin ardından gece yarısı saat 00.15´te açıklandı. Alınan ara kararları Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese okudu. Danıştay saldırısının mağdurları Eski Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden, Ayfer Özdemir, Ayla Gönenç ve Ahmet Çobanoğlu´nun 17 Haziran 2011 tarihinde yaptıkları davaya katılma talepleri, suçtan zarar gördükleri gerekçesiyle kabul edildi. Böylece Alparslan Arslan tarafından gerçekleştirildiği ileri sürülen saldırının ardından Danıştay 2. Dairesi Başkanı ile üyeleri, önce Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde, ardından Ergenekon davasıyla birleştirilmesine karar verildikten sonra İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılamalara şikayetçi olduklarını söylemek için dahi katılmamışlardı.
Danıştay Saldırısı mağdurları Eski Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden, Ayla Gönenç ve Ahmet Çobanoğlu, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin talimatı üzerine 17 Haziran 2011 tarihinde Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde ifade vermişlerdi. Üye Ayfer Özdemir´in katılmadığı duruşmada mağdurlar, olayın sorumlularından şikayetçi olduklarını ifade ederek, Ergenekon ana davasına müdahil olarak katılma talebinde bulunmuşlardı. Mağdurlar, 17 Mayıs 2006 tarihinden bu yana olayın faili olduğu ileri sürülen Alparslan Arslan´ın yargılandığı davalara katılmamışlardı. Bu karar ile eski Danıştay 2. Dairesi Başkanı ile üyelerinin mahkemeye ilk kez çıkmalarının önü de açılmış oldu. Danıştay 2. Dairesinin eski Başkan ve üyelerinin katılmadığı duruşmalara, kendilerini temsilen bir avukat katılıyordu. Katılan avukatın Danıştay saldırısına ilişkin dava dosyası sanıklarına çapraz sorguları sırasında bir tane bile soru sormaması dikkat çekmişti.
Mahkeme heyeti, Cumhuriyet Gazetesine molotof kokteyli atılması olayına ilişkin dava dosyasının tutuklu sanığı Bedirhan Şinal´ın cezaevinde can güvenliğinin sağlanması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasını da karara bağladı. Sanık Şinal´ın bazı emniyet, jandarma ve cezaevi görevlileri ile hakim ve Cumhuriyet savcıları hakkında suç duyurusunda bulunulmasına ilişkin talebini reddeden mahkeme heyeti, bu konuda Şinal´in kendisi tarafından ayrıca suç duyurusunda bulunabileceğine karar verdi. Cumhuriyet Gazetesi´ne molotof kokteyli atılması eylemine ilişkin dava sanıklarının tutuklu kaldıkları Cezaevi müdürlüklerine yazı yazılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, bu sanıkların hesaplarına para yatıranların, ziyaret edenlerin, sanıkların gönderdiği mektupların alıcılarının ve aldığı mektupların göndericilerinin listesinin istenmesine hükmetti.
Başbakana suikast girişimi kapsamında istenilen dosyaların soruşturma aşamasında kalmış ise soruşturma dosyalarının, dava açılmış ise ilgili mahkemeden incelenmek üzere istenilmesi de alınan kararlar arasında yer aldı.
Avukatının, sanık İsmail Yıldız´ın ceza ehliyetinin olup olmadığının ve sağlık durumunun araştırılması için yaptığı taleple ilgili olarak bugüne kadar tedavi gördüğüne ilişkin tüm rapor ve belgelerin ilgili yerlerden istenmesinden sonra Adli Tıp kurumuna sevk edilerek cezai ehliyeti ve son sağlık durumu hakkında ivedi olarak rapor istenmesine ve Yıldız´ın tedavisi ile ilgili gerekli işlemin ivedi olarak yapılamasının istenmesine karar verildi.
Dosya kapsamı, mevcut deliller ve yargılamanın bulunduğu aşamayı dikkate alan mahkeme heyeti. tutuklu sanıkların tahliye taleplerinin reddine karar vererek duruşmayı 5 Eylül 2011 gününe erteledi. ( Cihan)
MÜDAHİLLİK İÇİN NİÇİN 5 YIL BEKLEDİLER?
Saldırıya uğrayan Danıştay üyelerinin çok geç de olsa Ergenekon davasına müdahil olmaları önemli. 17 Mayıs 2006 tarihinde işlenen Danıştay saldırısında bir arkadaşlarını kaybetmelerine ve kendilerinin de aynı tehlikeyle yüz yüze gelmelerine karşın, üyelerin olaya 5 yıl boyunca ilgisiz kalmaları ve şikayetçi olduklarını söylemek için bile mahkemeye gitmemeleri hep tartışıldı. Ankara´da yargılama yapan mahkemenin yargılamanın en temel kurallarında biri olan mağdurun ifadesini alma girişiminde bulunmaması, olayı dinci kalkışmaya bağlayarak hemen sonuçlandırması, üstelik Ergenekon savcılarının çok sayıda delili mahkemeye sunmalarına rağmen durumun değişmemesi kamuoyunda hep sorgulandı.
Üyelerin yıllarca davaya ilgisizliğinin nedeni olarak ileri sürülen iddiaya göre; saldırının dinci kalkışma değil Ergenekon örgütünün bir eylemi olduğunun belirginleşmesi, ya da diğer bir deyişle, kemalistlerin kemalistleri kurban ederek hükümeti yıkmaya çalıştıklarının giderek netleşmesi üyelerin hoşuna gitmedi. ´Saldırıya uğradıkları halde davaya niçin müdahil olmuyorlar?´ şeklinde kamuoyunda yaşanan yoğun tartışmalar sonrası davaya mecburen müdahil olmak zorunda kaldılar. Bu iddiayı güçlendiren bulgular var. AK Parti´ye hükümet olduğundan beri en sert müdahalelerin Danıştay´dan geldiği, alınan kararların bir çoğunun hukuki değil aslında siyasi olduğu görülebilecek gerekçelerle iptal edildiği gözlendi. Diğer bir bulgu, Danıştay yetkililerinin yargısız infaz yapmakta ısrar etmesi. Saldırının Ergenekon´la bağlantısına dair çok sayıda delilin daha Ankara´daki yargılama bitmeden o mahkemeye sunulmasına ve dava İstanbul´a aktarıldıktan sonra da çarpıcı yeni ayrıntılar ortaya çıkmasına rağmen Danıştay yetkililerinin olayı hala dinci kalkışma diye nitelendirdiği, skandal sözler sarfettiği görüldü. Bir diğer çok çarpıcı bulgu da Danıştay´daki saldırıda saldırganın tekbir getirerek ateş ettiği iddiasının dile getirilmesi. Danıştay üyesi Tansel Çölaşan tarafından dile getirilen bu iddianın doğru olmadığı ilerleyen süreçte ortaya çıktı. Yıllar sonra konuşmak zorunda kalan Çölaşan da bunu kabul etti. Bu da, olayı dincilere yıkmaya çalıştığı ileri sürülen Ergenekon örgütlenmesinde o üyenin de yer alıp almadığı şüphesini akla getirdi. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
5 SENE 3 AY 21 GÜN SONRA YÜZLEŞECEKLER |
HAKİMLER, 1.937 GÜN SONRA ALPARSLAN ARSLAN´LA YÜZLEŞECEK
Mustafa Birden ve 3 hakimin duruşmalarda, saldırısı sırasında Alparslan Arslan´ın yanında bulunan kişi ya da kişileri açıklaması bekleniyor. Mustafa Birden´in eşi Danıştay 9. Daire Üyesi Zehra Birden´in, Danıştay saldırısından 1 hafta önce arandığı ve ev adresinin istendiğine yönelik açıklamaları hakkında konuşup konuşmayacağı merak ediliyor.
BİRDEN VE 3 HAKİMİ SİLİVRİ´DEKİ MAHKEMEYE GÖTÜREN HABERLER
Akit Gazetesi´nin, 13 Aralık 2010 tarihli ?Danıştay Davası´nda skandal?, 14 Aralık 2010 tarihli ?Danıştay davasına bakan Mahkeme Başkanı Orhan Karadeniz´den geç gelen itiraf... İhmalini kabul etti? başlıklı haberlerde, Danıştay davasına bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi´nin 28 klasörlük delil klasörlerinde, 4 hakimin savcılık ifadeleri bulunmadığına dikkat çekilmişti. Davaya bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi´nin Başkanı Emekli Hakim Orhan Karadeniz, Akit´e konuşmuş ve yaralı hakimlerin ifadesinin alınıp alınmadığını hatırlayamadığını belirterek, ?Belki alınmamıştır ama hakimlerin ifadesinin alınması lazım mutlaka...? demişti. Orhan Karadeniz, hakimlerin Alparslan Arslan´la yüzleştirmesinin yapılmadığını da doğrulamış ve ?Alparslan Arslan´ın, suçüstü yakalanması lazım? iddiasında bulunmuştu. Alparslan Arslan´ın suçüstü değil, saldırıyı görmeyen bir polis tarafından yakalandığını hatırlatmamız üzerine Karadeniz ?İyi günler? demiş ve telefonunu kapatmıştı.
BAŞKAN´IN DALAĞI ALINDI, ÇOBANOĞLU´NUN PARMAĞI KIRILDI, DİŞ KAYBI VAR
Danıştay 2. Daire üyelerinin, 17 Mayıs 2006 tarihinde gerçekleşen saldırıya ilişkin sağlık raporunda şu ifadeler yer alıyor:
Danıştay 2. Daire Başkanı Mustafa Birden: Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi kesin raporunda; ateşli silahla yaralanması sonucu hayati tehlike geçirip 25 gün iş ve güç kaybına uğradığı, dalak alınması sebebiyle huzur tatili bulunduğuna dikkat çekiliyor.
Danıştay 2. Daire Tetkik Hakimi Ahmet Çobanoğlu: Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi kati raporunda; ateşli silah yaralaması sonucu ateşli silahla yanaktan ve sol el başparmağında kemik kırığı olacak şekilde yaralanıp bu yaralanma sonucu yüzünde sabit iz bulunduğu, sol el parmaklarında fonksiyon kaybı ve diş kaybına ilişkin kaybının olduğuna dikkat çekiliyor.
Danıştay 2. Daire Üyesi Ayla Gönenç: Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi kesin raporunda; ateşli silah yaralaması sebebiyle sağ dirsekte parçalı kırık sonucu hayati fonksiyonlarına etkisinin (ağır 4) olduğu belirtiliyor. Danıştay 2. Daire Üyesi Ayfer Özdemir: Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi kesin raporunda; ateşli silah yaralaması sonucu sağ göğüs ve sağ kol yaralanmasına ilişkin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek olduğu belirtiliyor.
DANIŞTAY AVUKATI TEK SORU SORMADI
Duruşmalara katılan Danıştay Başkanlığı´nın avukatı saldırının çözümüne yönelik sanıklara tek soru dahi sormadı! Danıştay avukatları, 192. duruşmasına gelen birinci ?Ergenekon Terör Örgütü? davasının her duruşmasına katılıyor, müdahil koltuğunda akşama kadar oturuyor.
CUMHURİYET GAZETESİ AVUKATLARI DA TEK SORU SORMADI
Cumhuriyet gazetesinin bombalanmasına yönelik saldırılardan zarar gördükleri için Ergenekon Terör Örgütü davasına müdahil olan Cumhuriyet Vakfı ile Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayın A.Ş.´nin avukatları, gazetenin bombalanmasının faillerinden Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım´ın 11 duruşma süren çapraz sorgusuna katılmalarına rağmen Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım´a da tek soru sormamıştı.
BABA ARSLAN: Bu nasıl adalet!
Danıştay saldırısını gerçekleştirdiği iddia edilen Alparslan Arslan´ın babası İdris Arslan, Eski Danıştay Başkanı Mustafa Birden ve 3 üye hakimin, Danıştay´a saldırı ve Cumhuriyet gazetesine bomba atılması olaylarına ilişkin dosyaların birleştirildiği birinci ?Ergenekon Terör Örgütü? davasına müdahil olmasını gazetemize değerlendirdi.
?BU NASIL ADALET??
İdris Arslan, ?Bu nasıl adalet! Türk yargı tarihinde saldırıyı gerçekleştiği iddia edilen kişiyle yaralanan kişilerin 5 sene 4 ay sonra yüzleşmesi görülmemiştir. Bu Türk yargısı adına yazıktır. Mustafa Birden ve 3 hakim mahkemeye gelirse, oğlumla yüzleşecek. Böylece adalet mi tecelli edecek?? diye sordu. Geçtiğimiz duruşmalarda ifadesi alınan Engin Baybars´ın, Alparslan Arslan´ı Danıştay olayından önce tanıdığını ifade ettiğini, duruşma salonunda ise Alparslan Arslan´ı tanıyamadığını hatırlatan İdris Arslan, ?Hakimler, 5 sene 4 ay sonra nasıl oğlumu tanıyacaklar? Bu yargılamanın, Danıştay davasının Ankara ayağı, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki yargılama şekli düşündürücü... Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi neden oğlumu hakimlerle yüzleştirmedi ve ifadesini almadı? Hakimlerin müdahillik taleplerinin kabul edilmesi belki olumlu gelişme... Yüzleştirme yapılır, inşallah hakimler yönlendirilmez. Gerçekler ortaya çıkar... Yine söylüyorum, Akit ortaya çıkarmasa, Danıştay eski Başkanı ve 3 üye hakim ifadeye gitmezdi, davaya müdahil olmazdı? dedi. (Kenan Kıran / Yeni Akit)
(06 Ağustos 2011), son güncel.: (07 Ağustos 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
İşte adım adım Danıştay saldırısı
Danıştay ve Ergenekon davalarının birleştirilmesi manşetlerimiz
Danıştay soruşturması sil baştan
Danıştay hakimleri 5 yıl niye konuşmadı?
Birden niçin susuyor?
Tetikçiye tekbir getirtilecekse varlar
O gün çok konuşan hatta tekbir getirtenler(!) şimdi suskun
Rüyasında görmediği kalmayan Danıştay üyesi
Meyhaneden dinci örgüt üyeliğine
Kontrgerilla´nın yargıdaki örgütlenmesi
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara