İkinci Ergenekon davasının 117. duruşması başladı. Duruşmada, Odatv´ye yönelik operasyonun ardından ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında tutuklanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de hazır bulundu. Duruşmada tutuklu sanık Fatma Cengiz´in çapraz sorgusu tamamlandı. Sanık Cengiz´in çok sayıdaki soruların neredeyse hepsine çelişkili cevaplar vermesi, diğer sanıkları da isyan ettirdi. Tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan Cengiz´e tepki gösterdi: ´Her soruya yeni bir yanıt senaryosu yazmanıza gerek yok.´
Fatma Cengiz´in ilginç sorgusu tamamlandı
İkinci Ergenekon davasının 117. duruşması başladı. Duruşmada, Odatv´ye yönelik operasyonun ardından ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında tutuklanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de hazır bulundu. Duruşmada tutuklu sanık Fatma Cengiz´in çapraz sorgusu tamamlandı. Sanık Cengiz´in çok sayıdaki soruların neredeyse hepsine çelişkili cevaplar vermesi, diğer sanıkları da isyan ettirdi. Tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan Cengiz´e tepki gösterdi: ´Her soruya yeni bir yanıt senaryosu yazmanıza gerek yok.´
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteciler Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay´ın da aralarında bulunduğu tutuklu 18 sanık katıldı. Tutuklu sanıklardan eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Ersin Gönenci, Mustafa Dönmez ve İbrahim Özcan ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada, Odatv´ye yönelik operasyonun ardından ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında tutuklanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de hazır bulundu.
Duruşmada çapraz sorgusuna devam edilen tutuklu sanıklardan Fatma Cengiz, sanıklardan İbrahim Şahin ile Fahri Kepek´i yüz yüze tanıştırmadığını söyleyince üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu, bunun savcılık beyanında olduğunu hatırlattı. Cengiz de ´O ifadeyi kabul etmiyorum´ dedi.
Haşıloğlu´nun ´S1 yapılanması´ ile ilgili İbrahim Şahin´le yaptığı görüşmeye ilişkin savcılık beyanında bunu tiyatro oyunu için yazdığını söylediğini, ancak dünkü oturumda da S1 ile Türk İntikam Tugayının (TİT) aynı işlevi göreceği yorumunu yaptığını kaydetti. Cengiz ise kendisiyle görüşen MİT´çilerin TİT´ten söz ettiklerini belirterek, ´Ben Semih Tufan Gülaltay´ın kitabını da okumadım. TİT´in askerin, polisin intikamını aldığını söylediler. ´İbrahim Şahin´e görev verilirse S1 ile de aynı intikamı alacağız´ dediler´ diye konuştu.
İbrahim Şahin ile 12 bin adet telefon irtibatı olduğun hatırlatılan Cengiz, bu görüşmelerin hepsinin kendisine ait olmadığını savundu. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de ´Size ait olan bir telefon cihazı. ´Ahmet ya da Mehmet kullanmış. Bu görüşmeler bana ait, bunlar değil´ deyin o zaman´ dedi. Cengiz de bazıları mesajlardan oluşan bu görüşmelerinin kendisiyle görüşen MİT´çiler tarafından da kullanıldığını söyledi.
Bazı MİT görevlileri, bana zorla telefon görüşmesi yaptırdı
Ergenekon davasının tutuklu sanığı Fatma Cengiz, kendisiyle ilgili dava dosyasında bulunan mesajların çok büyük bir bölümünün ya tiyatro oyunuyla, ya da yanından ayrılmayan bazı MİT görevlilerinin zorlamasıyla yapılan görüşmeler ve SMS´ler olduğunu ileri sürdü. Telefonundan 12 bin mesaj atıldığının tespit edildiği belirtilen Cengiz, bu kadar mesaj atabilecek maddi durumu olmadığını söyledi. Telefon faturalarını kendisi ödediği belirlenen Fatma Cengiz´in, maddi durumunun bu kadar mesaj atmaya elverişli olmamasına rağmen faturaları ödemesine herhangi bir açıklama getirmedi.
Cengiz, çapraz sorgusunun dördüncü gününde dava dosyasında yer alan ve kendisiyle ilgili telefon görüşmeleri ile mesajların çok büyük bölümünün kendisine ait olmadığını ileri sürdü. O tarihlerde bazı MİT görevlilerinin kendisinin bulunduğu yerden hiç ayrılmadığını iddia eden Cengiz, kendisine zorla telefon görüşmeleri yaptırdıklarını, hatta telefonunu ise kendilerininmiş gibi kullandıklarını ileri sürdü. Telefonundan gönderilen mesajların birçoğunun da kendi bilgisi dışında atılan mesajlar olduğunu savunan Cengiz, önceki savunmalarında, Telefonum kilitlenmişti. Açtırmak için Ankara´ya gönderdim. Tamir edilip de geri gönderildiğinde kapalıyken kendi kendine açılmaya ya da kendi kendine mesaj atmaya başladı. ifadesini kullanmıştı. Cengiz, bugünkü duruşmada ise telefonunu adeta sahiplenen MİT´çiler tarafından çok sayıda görüşme yapıldığını ve mesaj atıldığını iddia etti.
Bu kadar mesajı ödeyecek gücüm yok, faturaları ben ödedim
Telefonundan 12 bin mesaj atıldığının tespit edildiği belirtilen Cengiz, bu kadar mesaj atabilecek maddi durumu olmadığını söyledi. Telefon faturalarını kendisi ödediği belirlenen Fatma Cengiz, maddi durumunun bu kadar mesaj atmaya elverişli olmamasına rağmen faturaları ödemesine herhangi bir açıklama getirmedi. Cengiz´in, sorular karşısında sinirlendiği, Lanet olsun bunu da mı koymuşlar? bunu da kullanmışlar? gibi sözler sarf etmesi dikkat çekti. ( Cihan)
Cengiz´in çapraz sorgusu tamamlandı
İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Fatma Cengiz´in çapraz sorgusu tamamlandı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu, Cengiz´e, Ferhan adlı bir kişiyle telefon görüşmeleri olduğunu söyleyerek, ´Fatma hanım, bunlar yazışmalarda ortaya çıkar. Ferhan adlı kişiyle 100´den fazla görüşmeniz var. Cep telefonunuza kontör yüklemiş görünüyor. Eşi Diyarbakır Jet Üssü´nde görevli Kenan Boz olabilir mi?´ diye sordu. Cengiz de ´Ferhan, Kayseri Diş Hastanesinde çalışan bir hemşire. Eşinin yüzbaşı olduğunu, Kayseri´ye yeni tayin olduklarını söyledi. Nerede görevli olduğunu bilmiyorum´ diye konuştu.
Fatma Cengiz, üye hakim Hasan Hüseyin Özese´nin soruları üzerine de Korkut Eken´in Kayseri´de toplantı yapması için hazırlıkta bulunmadığını, Eken ile yüz yüze görüşmediğini, telefonda bir kere konuştuğunu söyledi. Özese´nin 10 Mart 2006 ile 31 Aralık 2008 arasında Eken´in de kullandığı telefon ile fazlaca görüşmeleri olduğunu ifade etmesi üzerine Cengiz, bu görüşmeleri Eken´in korumasıyla yaptığını belirtti. Cengiz, Eken´in korumasıyla bu kadar sık görüşmesinin nedenini soran Özese´ye, görüşmelerinin hal hatır sormak için olduğunu söyledi.
Özese, İbrahim Şahin´in ifadesinde ´terörle mücadelede yeni bir oluşum kurularak başına kendisinin getirilmesine ilişkin Metin Gürak ile görüştüğünü söylediğini´ hatırlatarak, Cengiz´e Gürak ile Şahin´in görüşmesine aracı olup olmadığını sordu. Cengiz ise Gürak ile Şahin´i görüştürmediğini, kendisinin de Gürak´la görüşmediğini ifade etti.
Fatma Cengiz, bir soru üzerine, İbrahim Şahin´le husumeti olmadığını da kaydetti.
Başkan Şengün: Sizin özelliğiniz ne?
Cengiz´in telefon mesajlarında kendisinin hiç kullanmadığı kelimeler olduğunu, telefonunu kendisinin dışında kullananların da bulunduğunu ifade etmesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, ´Sizin özelliğiniz nedir, niye sizinle bu kadar uğraşıyorlar, meziyetiniz ne?´ diye sordu. Cengiz de bunun nedenini bilmediğini ifade ederek, tuzak kurulduğunu söyledi. Şengün´ün ´Tuzağı sizin üzerinizden niye kuruyorlar?´ sorusuna karşılık da Cengiz, yaptığı faaliyetler üzerinden tuzak kurulduğunu belirterek, iyi niyetli bir insan olduğunu kaydetti.
Hasan Hüseyin Özese´nin ´asılacaklar listesi´yle ilgili sorusu üzerine de Cengiz, internet kafedeyken yeğenine bu listenin Kayseri Kuvayı Milliye Derneğinden bir şahıs tarafından gönderildiğini, kendisinin de bu kişiyle tanıştığını söyledi. Bu listenin başında Abdullah Öcalan, Mehmet Eymür ve Mehmet Ağar´ın olduğunu ifade eden Cengiz, ´Bana bunların vatana ihanet suçunu işlediklerini söylediler. ´Abdullah Öcalan´ı dahi asamadılar, nasıl asacaksınız?´ dedim. 1921 mi 1924 mü, o yasayı getirip asacaklarmış´ diye konuştu. Özese ise yeni çıkarılan yasaların sanıkların aleyhine işleyemeyeceğini, 1924 Anayasası bile geri getirilse bu kişilerin asılmayacağını belirtti.
Sanıktan Cengiz´e tepki: Her soruya yeni bir yanıt senaryosu yazmanıza gerek yok
Tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan da Cengiz´in anlattıkları arasında çelişkiler olduğunu belirterek, ´Söylediklerinizle olay açılmak yerine giderek karmaşıklaşıyor. İçinde bulunduğunuz kişilerle ilgili net bilgi verirseniz daha iyi olur. Her soruya yeni bir yanıt senaryosu yazmanıza gerek yok. Anlattığınız MİT´çiler gerçek mi değil mi o bile net değil. Gerçek neyse onu anlatın´ diye konuştu. Cengiz de ´Anladığım kadarıyla beni köprü olarak kullanıp İbrahim Şahin´e ulaştılar. Teğmenleri, özel harekatçıları tutukladılar´ dedi. Başkan Şengün´ün ´MİT´çiler İbrahim Şahin´i tanıyordu diyorsun. O zaman sizi niye köprü olarak kullansınlar?´ sorusuna Cengiz, ´Bilmiyorum´ yanıtını verdi.
Avukatlar: gerçeği açıklayın
İbrahim Şahin´in avukatı Cavit Subaşı da Cengiz´in savunması ve çapraz sorgusu boyunca yaklaşık bir haftadır merakla beklediğini ifade ederek, ´Bu iş çözülsün diye ama maalesef. Söylediklerinizden bir şey anlayan insan bulamadık. Rica ediyorum bildiğiniz bir şey varsa anlatın´ dedi. Sanıklardan Taylan Özgür Kırmızı´nın avukatı Kazım Yiğit Akalın ise Cengiz´in anlattıklarının iddia makamı tarafından ´Bu kadının Ergenekon ile bağlantısı vardır. Şifreli konuşmalar, suikast yapacaklardı´ şeklinde algılandığını ifade ederek, ´Çünkü hiçbir şeyi gerçek anlatmadınız. Anlattıklarınızın size faydası yok. Birileri sizi kullandı, hala daha kullanıyor´ diye konuştu.
Cengiz´in çapraz sorgusunun ardından avukatının savunmasını yaptığı duruşma perşembe gününe ertelendi. ( Zaman)
´İŞİMİZ LAY LAY LOM´DAN ERGENEKON TİYATROSU |
Tiyatro nasıl? Dört dörtlük değil mi? Dört dörtlük olmalı ki; dün bir ara, emektar tiyatrocu Yıldız Kenter de Silivri´ye gelmiş, duruşmayı izleyip gitmiş! Anlaşılan, ?Verilen rolleri iyi oynuyorlar mı?? diye merak etmiş.. Bakmış ki, ?Tanımadığım kişiler bana kontör yolluyordu? derken, sanığın hiç yüzü kızarmıyor, ?Tamam, işler yolunda? demiş ve çıkıp gitmiş, Yıldız Hanım.. Sadece bu kadar değil, dünkü Ergenekon duruşmasında gerçek tiyatroyu aratmayan sahneler..
Soruyorlar Fatma ablaya: ?Bir sürü mesaj geçmişsin. Ne iş?? ?Canım ne var Ergenekon´da. Sanıklar suçlarını bile bilmiyorlar? dedikleri davanın gizemli sanığı şöyle cevap veriyor: ?Bir ara telefonum kilitlendi. Puk numarasını bilmediğim için açamadım. Ankara´ya servise gönderdim. Tamirden sonra bazı tuhaflıklar yaşadım. Telefonu akşam saat 22.00´de kapatıp yatardım.. Sabah kalktığımda telefonu açık bulurdum. Hatta telefonum kendi kendine mesajlar atıyordu. Bu durumu, azalan kontörlerden biliyordum.?
Nasıl güzel mi? Mehmet Haberal´ın sanığı olduğu dosyada, örgütün önemli isimlerinden birisinin beyanlarına bakın. Telefonu kilitleniyor, açamıyor. Kayseri´de servis yokmuş gibi, telefonu Ankara´ya tamire gönderiyor. Tamirden gelen telefon, kendi kendine açılıyor, kendi kendine mesajlar atıyor. Telefonun sahibi de bu durumu, kontörlerin azalmasından anlıyor! Yıldız Kenter, tiyatronun bu kısmını kaçırdı ise, yazık etmiş. Bak ne güzel oynuyor, Kayserili sanık abla.. Tanımadığı kişilerden gelen kontörler. Kendi kendisine atılan mesajlar.. Bekir Coşkun´lar.. Emin Çölaşan´lar.. Yılmaz Özdil´ler vesair.. ?Ergenekon davasını sulandırma?ya çalışıyorlar ya.. Fatma abla onlara bol malzeme veriyor..
Bakın Fatma abla, Susurluk bağlantılı kim varsa hepsi ile irtibatlı olduğu halde, Korkut Eken ile görüşmesini nasıl izah etmiş: ?Eken´i tanımıyorum. Koruması olan Akif Aktan ile telefonda görüştüm. Ben radyocuyum. Şaka yaparım. Benim işim lay lay lom!? İşte böyle sayın seyirciler.. İbrahim Şahin ile görüşüyor. ?Ben konuşmadım, telefon kendi kendine açılmış, kendi kendisine konuşmuş olmalı? diyor. Korkut Eken ile görüşüyor. ?Eken ile değil, koruması ile görüştüm? diyor.. Sonra da, ?Benim işim lay lay lom!?
Ne dersiniz Kemal Bey bu işe? Aday gösterdiğiniz isimler de aynı numaraları yapmıyorlar mı? Biri (Mustafa Balbay) ?Ben gazeteciyim.. Benim işim bu? diyor. Arkasından ?Ben o yazıları bilgisayardan silmiştim.Kim çıkarmış onları?? diyor.. Bir diğeri (Mehmet Haberal), ?Ben bilim adamıyım. Benim işim bu? diyor.. ?Bir aylık ömrü var? raporu verdiği Ecevit´in 6 sene yaşadığı söylenince, ?Biz tedavi ettik ya? diyor.. Bir diğeri (İlhan Cihaner), ?Ben savcıyım, benim işim bu? diyor.. ?Görev alanına girmeyen suçları soruşturmuşsun? denilince, ?Tam görevli savcıya yollayacaktım, beni gözaltına aldılar? diyor.. Her şeyiyle tiyatroluk ifadeler, tiyatroluk olaylar.. Yıldız Hanım da, tiyatronun en kralını seyretmeye gelmiş anlaşılan. Bir perde seyretmiş, çıkıp gitmiş! Bakalım tiyatronun sonunda ne çıkacak? Göreceğiz, ?Bizim işimiz lay lay lom?u! Göreceğiz, ?kontörler nereden geliyor?muş.. ?Mesajlar nereden atılıyor?muş! ( Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit)
(10 Mayıs 2011, 12:44)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap
CHP ve MHP´nin Ergenekon sanıklarını milletvekili yapma planı