İstanbul 12. Ağır Ceza hakimlerinden Oktay Kuban, nöbetçi olduğu haftada önceden tahmin edilen kararları vermeyi sürdürüyor. Balyoz soruşturması kapsamına ifadeye çağrılan ancak hastalık gerekçesiyle şimdiye kadar ifadeye gelmeyen Muvazzaf Tümgeneral Abdullah Dalay bugün ifade vermeye geldi. Savcılarca tutuklanması talebiyle nöbetçi 12. Ağır Ceza mahkemesine sevkedilen Dalay, hakim Oktay Kuban tarafından delil yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı.
Hakim Kuban şaşırtmadı: Tutuklanması istenen Dalay da serbest
İstanbul 12. Ağır Ceza hakimlerinden Oktay Kuban, nöbetçi olduğu haftada önceden tahmin edilen kararları vermeyi sürdürüyor. Balyoz soruşturması kapsamına ifadeye çağrılan ancak hastalık gerekçesiyle şimdiye kadar ifadeye gelmeyen Muvazzaf Tümgeneral Abdullah Dalay bugün ifade vermeye geldi. Savcılarca tutuklanması talebiyle nöbetçi 12. Ağır Ceza mahkemesine sevkedilen Dalay, hakim Oktay Kuban tarafından delil yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı.
İstanbul 12. Ağır Ceza hakimlerinden Oktay Kuban, nöbetçi olduğu haftada önceden tahmin edilen kararları vermeyi sürdürüyor. Balyoz soruşturması kapsamına ifadeye çağrılan ancak hastalık gerekçesiyle şimdiye kadar ifadeye gelmeyen Muvazzaf Tümgeneral Abdullah Dalay bugün ifade vermeye geldi. Savcılarca tutuklanması talebiyle nöbetçi 12. Ağır Ceza mahkemesine sevkedilen Dalay, hakim Oktay Kuban tarafından delil yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı.22 Şubat 2010´da yapılan operasyon kapsamında Mart 2003´te Çetin Doğan tarafından hazırlandığı iddia edilen AK Parti hükümetine karşı darbe teşebbüsü suçunu oluşturan Balyoz Darbe Planı´na ilişkin 48 muvazzaf ve emekli asker gözaltına alınmıştı. Eski 1´inci Ordu Komutanı Çetin Doğan ve emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü´nün aralarında bulunduğu 41 şüpheli tutuklanmıştı. Şubat ayında yapılan operasyon kapsamında ifadesinin alınması için adliyeye çağrılan 8 muvazzaf generalden biri olan Tümgeneral Abdullah Dalay dün Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne geldi. Balyoz soruşturması savcılarına ifade veren Dalay, tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edildi. İstanbul Nöbetçi 12. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimi Oktay Kuban tarafından sorgulanan Dalay, ´suçun işlendiğine dair yeterli delil olmadığı, sabit ikametgâhı bulunduğu ve kaçma şüphesinin bulunmadığı´ gerekçesiyle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Hakim Kuban´ın tüm sanıklara yönelik tahliye kararları tepki çekiyor. Mason suikast sanıklarından 3 kişiye dair verdiği tahliye kararına Ergenekon savcıları itiraz etti. İtiraz önümüzdeki hafta nöbetçi olan ve hakim Kuban´ın bulunmadığı mahkeme tarafından görüşülerek karara bağlanacak ve hangi karar verilirse verilsin tekrar itiraz edilmesi mümkün olmayacak. Balyoz sanıklarına yönelik tahliye kararlarına ise henüz itiraz yapılmadı. O soruşturmaya başka savcılar bakıyor.
Tam da HSYK´nın istediği gibi bir hakim
Geçen yıl yaz dönemindeki korsan kararname ile HSYK tarafından Ergenekon davalarına bakan 12. Ağır Ceza´ya atanan Oktay Kuban´ın göreve başlar başlamaz ıslak imzacı Albay Dursun Çiçek´i tahliye etmesiyle ve daha sonra bir çok karardaki tavrıyla dikkat çekmişti. Bu yüzden önüne gelen dosyada nasıl bir karar vereceği önceden kolayca tahmin ediliyor ve bu tahmin de hep doğru çıktı. Balyoz soruşturması sanıklarından Korgeneral Yurdaer Olcan bu hafta ifade vermeye geldi ve tutuklanması talep edildiği halde serbest bırakılı. Ergenekon soruşturması kapsamındaki mason suikasti sanıklarından Avukat Yusuf Erikel ve diğer iki kişi de aynı şekilde tutuklanma talep edildiği hale hakim Kuban tarafından serbest bırakıldı. Kuban´ın bir mesaj verdiği çok açık. Mason Şu ana kadar ki davalara bakıldığında kamuoyuna yansıyan görüş şu: Üç kişilik mahkeme heyeti karar verdiği zaman Kuban´ın görüşü kabul edilmiyor ve diğer hakimler çoğunlukla aksi yöndeki kararları veriyor. Bu hafta mahkemede tek başına nöbetçi olan Kuban´ın verdiği kararlar ise sanıkları tahliye ediyor. Ya diğer hakimlerin verdiği tutuklama kararları yanlış, dolayısıyla şu an tutuklu olan sanıklara büyük haksızlık yapılıyor, ya da Kuban´ın serbest bırakma kararları yanlış. Bu durum ´yargıda hukuk değil de bir iç savaş mı yaşanıyor´ sorusuna yol açıyor.
Yargıda karşılıklı bir savaş olduğu açık
Millete komplo belgesinin altında ıslak imzası bulunduğu öne sürülen ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Albay Dursun Çiçek´in saatler sonra tahliyesine karar veren hakim Oktay Kuban, kamuoyunda büyük bir tartışmaya yol açmıştı. Neler oluyor dedirten tahliye kararları, yargıda bir sorun olduğunu ispatlıyor. Ya tutuklamalar yanlış ya da bir iki gün sonra serbest bırakmalar. Bu tür şaşırtıcı kararların kamuoyu vicdanını yaraladığı bir gerçek. Bu durumu ´sizden-bizden´ şeklinde açıklamak mümkün değil. Çünkü bir sanık hakkında tutuklama ya da tahliye kararı verirken dikkate alınan bulgular tüm hakimler için aynı. Dursun Çiçek´in serbest bırakılmasına şaşıran hukukçuların sözleri yargıdaki siyasileşmeyi ve yozlaşmayı çok net ortaya koymuştu:
Emekli Deniz Albay Hakim Ahmet Cengiz Tangören: ´Dursun Çiçek´in tahliyesini hayretle karşıladım. Geçen seferki tahliyesini ıslak imzanın olmamasına dayandırmışlardı. Şimdi ise bu kadar kuvvetli şüpheler, neredeyse kesin deliller varken serbest bırakılması şaşırtıcıdır.´ Yargıtay Cumhuriyet eski Başsavcılarından Ahmet Gündel: ´Dursun Çiçek çok ağır suçlamalarla karşı karşıya. Darbeye teşebbüs etmek, yasa dışı örgüt üyesi olmak gibi suçlar isnat ediliyor ve hakkında da ciddi deliller var. Bu suçun sübut bulması halinde cezası kasten adam öldürmekten daha ağır cezaları gerektiriyor. O zaman katilleri de serbest bırakalım. Bu durumda ciddi deliller varsa eğer yargılama tutuklu devam ettirilir. Daha hafif suçlarda bile yıllarca tutuklu yargılanan kişiler var. Bu kişinin ikametgahının sabit olması serbest bırakılmasını gerektirmez. Hukuk son derece zorlanmıştır. Tahliye kararında olağanüstü bir durum vardır. Çok sıkıntılı bir durumla karşı karşıya olduğumuzu ifade etmemiz gerekiyor. Yargı da böyle bir tahliye geleneği söz konusu değil. Bugün altı-yedi yıl hüküm giymiş olup da üç-dört yıl tutuklu kalan kişiler vardır. Dosyası Yargıtay´da görüşülürken tutuklu olan insanlar vardır. Adresinin belli olması, işinin olması serbest kalması için yeterli değil. Bundan dolayı da mahkemenin kararı tatminkar değildir. Kamuoyunu tatmin etmeyecektir. Bu durum Dursun Çiçek´in suçsuz olduğu anlamına gelmez. Mahkeme delil yok demiyor. Bu tür suçlarda sabit ikametgahı dahi olsa şüpheli her zaman kaçacak varsayılır ve tutuklu yargılanır. Bu nedenle tahliye kararında sıkıntı vardır.
Oktay Kuban´ın icraatları
HSYK´nın 2009 yaz döneminde korsan kararname ile Ergenekon davalarına bakan mahkemelerden İstanbul 12. Ağır Ceza´ya atadığı Hakim Oktay Kuban göreve başlar başlamaz icraatlarına hızlı başladı.Orjinali ortaya çıktıktan sonra tekrar tutuklanan ıslak imzalı belgenin sahibi Albay Dursun Çiçek´i ´delil yetersizliği´ gerekçesiyle sürpriz şekilde tahliye etti. Bu tahliyeye cezaevine yerleşeceği inancıyla bavuluyla gelen Albay Çiçek bile şaşırdı. ´Amirallere Suikast´ davasında tüm tutukluların delil yetersizliği gerekçesiyle tahliye edilmelerini istedi. Ancak mahkemenin diğer iki üyesinin bu görüşe katılmaması üzerine muhalefet şerhi düşerek tahliye taleplerinin reddine katılmak zorunda kaldı.Yakın zamanda görüşülen Kafes iddianamesini kabul etmek istemedi, davanın askeri mahkemeye gönderilmesini ve bazı tutuklu sanıkların da tahliye edilmesini istedi. Ancak mahkeme heyetindeki diğer iki hakimin aksi yöndeki görüşleri üzerine muhalefet şerhi düşerek iddianameyi kabul etmek zorunda kaldı.
(28 Mart 2010, 17:45)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Balyoz tutuklusu uyuma tahliye başvurusu yap Kuban nöbette
Oktay Kuban ile ilgili manşetlerimiz
Kontrgerilla´nın yargıdaki örgütlenmesi
Balyoz gözaltılarının güncel listesi
Balyoz Planı manşetlerimiz