Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde kabul edilen Erzincan-Ergenekon iddianamesinde gizli tanık Can´ın verdiği bilgiler dehşet verici: ´İsmailağa´ya gelene kadar birçok olaylar, olayların içinde sorumlu kişiyi belirlemek lazım. Bizim olayımızda tutuklananlar suçsuzlar. Yalnız içlerinden bir tane astsubay eğer pilleri önceden alıp teröristlere veriyorsa ardından yine bombayı veriyor ve nereye koyacağına dair yer göstererek ´şuraya koyacaksın, şu zamanda, şu aracın geçişi esnasında da patlatacaksın´ diyorsa bu adamın içeride yatması normal.´ Nedim Üsteğmen, Ersin Üsteğmen ve Murat Astsubay arasında sıkı bir ilişki olduğunu, bunların Ergan Dağı´nda bir PKK sempatizanıyla tanışarak çok samimi olduklarının altını çizen Can, aynı şekilde Ş.Ç. isimli bir örgütçüye de maddi yardımda bulunduklarını belirtiyor. 2008 yılı içerisinde Ünlüer Et tesislerine yakın bir alanda teröristler ve askerler arasında çıkan bir çatışmayı da anlatan Can, çatışma öncesinde alaydan Yaylabaşı Karakoluna 27 plakalı şüpheli bir aracın gittiğini anlatıyor. Bu aracın arkasında arı kovanları bulunduğunu fakat arıcılıkla bir alakası bulunmadığı şüphesi üzerine arama talimatı verildiğini dile getiren Can, aracın Ünlüer Et tesislerine yakın yerde yapılan dur ihtarına uymadığı belirtiliyor. Aracın kovalandığını ve takviye ekiplerin aracın önünü kesmesiyle ancak aracın durduğunu ifade eden Can, Hasan Metin isimli birinin araçtan inerek vatansever olduğunu ve iki üç kez aracın kasasına vurduğunu belirtiyor. Aracın kasasına vurduktan sonra kovanlardan teröristlerin inerek askerlere ateş açtığını belirten Can, askerlerin mermilerinin eski olduğunu ve ateşlemediği bilgisini veriyor.
Erzincan: Astsubay kumanda ve bombayı teröristlere verdi
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde kabul edilen Erzincan Ergenekon iddianamesinde gizli tanık Can´ın verdiği bilgiler dehşet verici: ´İsmailağa´ya gelene kadar birçok olaylar, olayların içinde sorumlu kişiyi belirlemek lazım. Bizim olayımızda tutuklananlar suçsuzlar. Yalnız içlerinden bir tane astsubay eğer pilleri önceden alıp teröristlere veriyorsa ardından yine bombayı veriyor ve nereye koyacağına dair yer göstererek ´şuraya koyacaksın, şu zamanda, şu aracın geçişi esnasında da patlatacaksın´ diyorsa bu adamın içeride yatması normal.´ Nedim Üsteğmen, Ersin Üsteğmen ve Murat Astsubay arasında sıkı bir ilişki olduğunu, bunların Ergan Dağı´nda bir PKK sempatizanıyla tanışarak çok samimi olduklarının altını çizen Can, aynı şekilde Ş.Ç. isimli bir örgütçüye de maddi yardımda bulunduklarını belirtiyor. 2008 yılı içerisinde Ünlüer Et tesislerine yakın bir alanda teröristler ve askerler arasında çıkan bir çatışmayı da anlatan Can, çatışma öncesinde alaydan Yaylabaşı Karakoluna 27 plakalı şüpheli bir aracın gittiğini anlatıyor. Bu aracın arkasında arı kovanları bulunduğunu fakat arıcılıkla bir alakası bulunmadığı şüphesi üzerine arama talimatı verildiğini dile getiren Can, aracın Ünlüer Et tesislerine yakın yerde yapılan dur ihtarına uymadığı belirtiliyor. Aracın kovalandığını ve takviye ekiplerin aracın önünü kesmesiyle ancak aracın durduğunu ifade eden Can, Hasan Metin isimli birinin araçtan inerek vatansever olduğunu ve iki üç kez aracın kasasına vurduğunu belirtiyor. Aracın kasasına vurduktan sonra kovanlardan teröristlerin inerek askerlere ateş açtığını belirten Can, askerlerin mermilerinin eski olduğunu ve ateşlemediği bilgisini veriyor.
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde kabul edilen iddianamede gizli tanık Can´ın verdiği bilgiye göre; Ergenekon ile ilgili yapılan sayımda ellerinde bulunan çok sayıda mühimmatın korucu ve acemi askerlerin atış eğitimine çıkarılarak eritilmeye çalışılmış. Murat astsubayın yanına Nedim binbaşı ve Ersin üsteğmenin sıkça geldiğini kaydeden Can, Sedat başçavuşun da bazen Murat astsubaya uğradığını belirtiyor. Murat astsubayın Ergenekon ile ilgili yapılan sayımda ellerinde çok fazla mühimmatın bulunduğunu dile getiren Can, bu mühimmatı eritmek amacıyla korucuların ve acemi askerlerin atış eğitimine götürüldüğünü ifade ediyor. Murat Astsubayı Alay komutanlığından arayan bir kişinin köylere muhtar olacakların isimlerini saydığını ifade eden Can, Dörtler ve Çağlayan Beldelerine kimlerin belediye başkanı olacağını söylediğini de kaydediyor. Murat Astsubayın kendisine dönerek, Bak görüyor musun seni de belediye başkanı yaptık. dediğini kaydediyor. Kendisinin bunu anlamadığını ve ne demek istediğini Murat Astsubaya sorduğunu belirten Can, karşılık olarak darbe olduğunda seni de belediye başkanı yapacağız dediğine dikkat çekiyor.
Sanıkların PKK bağlantıları
Sarıyazı ile ilgili dinlediklerinin kendisini dehşete düşürdüğünü dile getiren Can, İsmailağa´ya gelene kadar birçok olaylar, olayların içinde sorumlu kişiyi belirlemek lazım. Bizim olayımızda tutuklananlar suçsuzlar. Yalnız içlerinden bir tane astsubay eğer pilleri önceden alıp teröristlere veriyorsa ardından yine bombayı veriyor ve nereye koyacağına dair yer göstererek ´şuraya koyacaksın, şu zamanda, şu aracın geçişi esnasında da patlatacaksın´ diyorsa bu adamın içeride yatması normal. şeklinde ifadeler kullanıyor. Nedim Üsteğmen, Ersin Üsteğmen ve Murat Astsubay arasında sıkı bir ilişki olduğunu, bunların Ergan Dağı´nda bir PKK sempatizanıyla tanışarak çok samimi olduklarının altını çizen Can, aynı şekilde Ş.Ç. isimli bir örgütçüye de maddi yardımda bulunduklarını belirtiyor.
Vatansever Hasan Metin
2008 yılı içerisinde Ünlüer Et tesislerine yakın bir alanda teröristler ve askerler arasında çıkan bir çatışmayı da anlatan Can, çatışma öncesinde alaydan Yaylabaşı Karakoluna 27 plakalı şüpheli bir aracın gittiğini anlatıyor. Bu aracın arkasında arı kovanları bulunduğunu fakat arıcılıkla bir alakası bulunmadığı şüphesi üzerine arama talimatı verildiğini dile getiren Can, aracın Ünlüer Et tesislerine yakın yerde yapılan dur ihtarına uymadığı belirtiliyor. Aracın kovalandığını ve takviye ekiplerin aracın önünü kesmesiyle ancak aracın durduğunu ifade eden Can, Hasan Metin isimli birinin araçtan inerek vatansever olduğunu ve iki üç kez aracın kasasına vurduğunu belirtiyor. Aracın kasasına vurduktan sonra kovanlardan teröristlerin inerek askerlere ateş açtığını belirten Can, askerlerin mermilerinin eski olduğunu ve ateşlemediği bilgisini veriyor. ( Cihan)
Jandarma İstihbarat´a çalışan Gizli Tanık Hazar: İhbarlarım dikkate alınmadı
03 Mart 2010: Gizli tanık Hazar, ifadesinde Şubat 2007 tarihinden itibaren Erzincan´da Jandarma İstihbarat´a çalıştığını, özellikle kırsal bölgede faaliyet yürüten PKK´lı teröristler konusunda bilgi akışı sağladığını, ulaştığı bilgileri istihbarat görevlileri ile Ankara Özel Kuvvetler Komutanlığı´nda yüzbaşı olarak bildiği bir kişiye telefonla rapor ettiğini söylüyor. Kemah saldırısından 6 gün önce iki teröristin olayın gerçekleştiği Sarıyazı köyüne doğru gittikleri, bir gün sonra da 4 kişinin aynı şekilde silahlı ve sırt çantalı olarak Sarıyazı köyüne doğru gittikleri bilgisini jandarmaya ulaştırdığını söylüyor. Ünlüer Et tesislerinin yakınındaki jandarma uygulama noktasına gittiğini, bu sırada santralci ve Mersinli olduğunu söyleyen bir askerle konuştuğunu dile getiren Hazar, Sarıyazı köyü yakınlarında teröristlerin bulunduğunu söylediğini, askerin de bölgede teröristler olduğuna dair ihbar aldıklarını kaydettiğini vurguluyor. Askerden bilgileri teyit ettikten sonra ertesi gün hem Serhat hem de Sedat Astsubay´a istihbari bilgileri söylediğini ifade eden gizli tanık Hazar, ancak ne iki astsubayın ne de daha sonra gittiği İ.K.´nın kendisini dikkate aldığını aktarıyor. ( Zaman)
(02 Mart 2010, 12:14), son güncel.: (03 Mart 2010)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
İşte adım adım Erzincan´daki Islak Komplo ve boşa çıkarılması
Erzincan´da savcı İlhan Cihaner ve Jandarma´nın ´ıslak imza´ operasyonları
Korkunç iddia netleşiyor: Kemah´taki PKK´lılar ihbar edilmiş
Albay´a Erzincan´da 9 askeri öldürdün mü sorgusu
Tokat-Reşadiye saldırısı ve bölgeyle ilgili manşetlerimiz
Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz