Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin, aralarında eski alay komutanları Muhsin Kutsi Barış ve Muhammet Tanju Poshor'un da bulunduğu 521 sanıklı davanın görülmesine devam edildi. Mütalaasını açıklayan savcı 92 sanığın ağırlaştırılmış müebbet, 134 sanığın ise 20'şer yıla kadar hapsini istedi.
04.07.2020 13:56 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin, aralarında eski alay komutanları Muhsin Kutsi Barış ve Muhammet Tanju Poshor'un da bulunduğu 521 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.
15.06.2020 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'nde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri altında yapılan duruşmada, sanıklar ve tarafların avukatları hazır bulundu.
Tanık Tevfik K, darbe girişim sırasında Genelkurmay Başkanlığı Muhafız Tabur Komutanlığında görev yaptığını o gece Genelkurmay Başkanlığında takviye nöbetçi olduğunu söyledi.
Tevfik K, saat 21.00 civarında telsizden Genelkurmayda terör saldırısı olduğuna yönelik anons geldiğini belirterek, gelen emir üzerine o saatten sonra kışlaya giriş çıkışların kapatıldığı dile getirdi.
Genelkurmay emniyet subayı Gökhan Eski'nin yanına gelip 'tatbikat var' dediğini aktaran Tevfik K, 'Güney nizamiyede beklemeye başladık. Nöbetçi uzman çavuş 40-50 kişilik Özel Kuvvetlerden bir grup geldiğini söyledi.' şeklinde konuştu.
O gece, karargahta onlarca silahlı personelin olduğunu ifade eden Tevfik K, normalde karargahın içerisinde çalışan muhafız taburu personeli harici kimsenin yanında silah bulunduramayacağını, girişte nizamiyede silahlara el konulduğunu, çıkarken teslim edildiğini belirtti.
Tevfik K, sözlerine şöyle devam etti:
'Bir süre sonra karargahta çalışan bir grup personel, nizamiyeye ellerinde silahlarla geldi. Karargahtan gelen personele silah dağıtılmış. Ben bunların yanına gittim, 'Niye geldiniz komutanım?' dedim. 'Saldırı olacakmış biz de silah kuşanıp geldik.' dediler. Terör saldırısı mı yoksa tatbikat mı var arada kalmış durumdaydık. Genelkurmay 2. Başkanın emir subayı, tabur komutanı Tolga Kılıçaarslan'a silah doğrulttu. Herkes ateş etmeye başladı. Kimin nereye sıktığı belli değildi daha sonra yaralıları ambulansa taşıdık.
Saat 22.00 gibi çok sayıda zırhlı personel taşıyıcı (ZPT) geldi. Bunlar Güney Nizamiye bölgesine konuşlandılar. Halk da kalabalıklaşmış, hatta bazı vatandaşlar, ZPT'nin üzerine çıkmıştı. Saat 22.30 gibi tanklar geldi, kapıları kırarak içeri girdiler. Arkasından helikopterler birilerini indiriyor, birilerini götürüyordu. O esnada Harp Okulundan öğrenciler geldi. Takviyeye geldiklerini söylediler. Boş boş dolanıyorlardı ellerinde silah vardı ama mühimmat yoktu. Saat 01.30 gibi Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayından ekiplerin geldiğini gördüm. Yanlarında üsteğmen Hakan İnanç Bıçaksız vardı. Takviyeye geldiklerini söyleyerek çevre emniyeti aldıklarını gördüm.'
Tanık Muhammed Y. de olay tarihinde, 2 No'lu Nizamiye'de nöbetçi olduğunu söyledi. Muhafız Alayından gelenlerin Kuzey Nizamiye'den girdiklerini telsizden duyduğunu ifade eden Muhammed Y, tabur komutanının giriş çıkışların kapatılması emri verildiğini ancak çatışma başladıktan sonra giriş çıkışları kontrol edemediklerini dile getirdi.
Muhammed Y, bulunduğu nizamiyeye kimsenin gelmediğini, Muhafız Alayından gelen hiçbir askerle de sabaha kadar bir teması olmadığını sözlerine ekledi.
Bugün dinlenmesi beklenen bazı tanıkların gelmemesine üzerine duruşma 22 Haziran'a ertelendi.
16.06.2020 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsünde görülen duruşmada, sanıklar ve tarafların avukatları hazır bulundu.
Dava, Kovid-19 tedbirleri kapsamında iki duruşma salonu birleştirilerek görüldü. Duruşma salonunda avukatlar, sanıklar ve güvenlikten sorumlu jandarma ile polisler arasında sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde boşluk bırakıldı. Mahkeme heyeti de dahil olmak üzere salonda bulunan herkes maske takarak görev yerlerini aldı.
Dava dosyasına gelen belgelerin okunması ve duruşma zaptına geçirilmesinin ardından sanıkların son sözlerinin alınmasına başlandı.
Tutuksuz sanıklardan Yılmaz Ç, önceki ifadelerini tekrar ettiğini belirterek beraatini talep etti.
Sanık eski astsubay Tahsin Egin, 15 Temmuz'da terör saldırısı kapsamında karargaha gittiğini, yaşanan olaylar üzerine dışarı çıkamadığını beyan etti. Suçsuz olduğunu savunan Egin, beraatini istedi.
Sanık eski yarbay Özkan Yılmaz ise üzerine atılı suçların delillendirilemediğini, karargahta yaşanan ölüm olaylarından sorumlu olmadığını ileri sürerek beraat talebinde bulundu.
Eski yarbay Muharrem Demirkale, darbe girişimi sonrası Jandarma Genel Komutanlığı'na yapılan operasyonun ve delillerin elde ediliş şeklinin hukuka uygun olmadığını savunarak, 'Yanlış bir şey yapmadım.' ifadesini kullandı.
Sanık eski teğmen Seyfullah Demir, önceki savunmalarında mahkeme heyetinden tahliye ve beraat talebinde bulunmadığını, son sözlerinde de bulunmayacağını söyledi.
Eski astsubay Ümit Tekerlek, darbe girişiminin faili değil, mağduru ve suçsuz olduğunu öne sürerek beraatini istedi.
Sanık eski uzman çavuş Haydar Aksoy, önceki savunmalarını tekrarladığını ifade etti, beraat talebinde bulundu.
Davaya, diğer sanıkların son sözlerinin alınmasıyla yarın devam edilecek.
03.07.2020 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde görülen davaya sanıklar ve taraf avukatları katıldı.
Mahkeme başkanı, cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasının hazır olduğunu belirterek mütalaa için savcıya söz verdi.
92 sanığın 'anayasayı ihlal' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsini isteyen savcı, 134 sanığın ise 'anayasayı ihlale yardım' suçundan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. 9 sanığa 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan ceza verilmesi talebinde bulunan savcı, çoğunluğu er 264 sanığın ise beraatını istedi. Savcı, TRT baskınına giden bazı sanıkların 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' suçundan da cezalandırılması gerektiği yönünde görüş bildirdi.
TRT baskınını yöneten eski Albay Muhammet Tanju Poshor'un 'anayasayı ihlal' ve 'Cumhurbaşkanına suikast' suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi. Poshor'un ayrıca, 65 kişiyi 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma', 10 kişiyi azmettirici sıfatıyla 'kasten yaralama' ve 'kamu malına zarar verme' suçlarından bin 512 yıla kadar hapsi talep edildi. Darbe bildirisini canlı yayında okutan eski Yarbay Ümit Gençer'in 'anayasayı ihlal' suçundan 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi, 65 kişiyi 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma', 10 kişiyi 'kasten yaralama' ve 'kamu malına zarar verme' suçlarından bin 512 yıla kadar hapsi talep edildi.
Savcı, dönemin alay komutanı eski Albay Muhsin Kutsi Barış'ın ise dava kapsamında işlenen tüm suçlardan sorumlu tutulması gerektiği yönünde görüş bildirdi. Bu kapsamda Barış'ın 65 kişiyi 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma', 10 kişiyi 'kasten yaralama' ve 'kamu malına zarar verme' suçlarından bin 512 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Barış, Genelkurmay çatı davasında 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu nedenle Barış'ın 'anayasayı ihlal' suçundan cezalandırılması talep edilmedi.
Buna göre, sanıklardan eski albay Muhammet Tanju Poshor ve 15 Temmuz gecesi Çiğli Ana Jet Üssüne giden eski yarbay Emin Güven'in 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' ve 'cumhurbaşkanına suikast' suçlarından 2'şer kez, 90 sanığın ise anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan 1'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılmaları istendi.
Söz konusu 90 sanık arasında, TRT'de darbe bildirisini okutturan eski kurmay yarbay Ümit Gençer de yer aldı.
Sanıklardan 134'ü hakkında 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım'dan 15'er yıldan 20'şer, 9'ü hakkında ise 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 7 yıl 6'şar aydan 15'er yıla kadar hapis cezası isteminde bulunuldu.
Olay tarihinde Cumhurbaşkanlığı Kara Yaveri olan eski binbaşı Mete Semercioğlu, Hava Yaveri eski binbaşı Erkan Kıvrak ve Deniz Yaveri eski yarbay Şafak Deliacı da 20'şer yıla kadar hapsi istenenler arasında yer aldı.
Dönemin alay komutanına 1512 yıl hapis istemi
TRT işgalini yöneten eski kurmay albay Poshor ile TRT'de darbe bildirisini okutturan eski kurmay yarbay Ümit Gençer'in ayrıca 65 TRT çalışanına yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak, 10 kişiye yönelik kasten yaralama ve kurumda meydana gelen zararlara ilişkin 'mala zarar verme' suçlarından da toplamda 1512'şer yıla kadar hapisleri talep edildi.
Daha önce Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince karar bağlanan 'Genelkurmay çatı davasında' 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis alan dönemin alay komutanı eski kurmay albay Muhsin Kutsi Barış'ın da alayın işlediği suçların hepsinden sorumlu olduğu gerekçesiyle yine 1512 yıla kadar hapsi istendi.
Savcı, çoğu er 264 sanık hakkında ise beraat talebinde bulundu.
Mütalaada, 11'i firari 12 sanığın dosyalarının davadan ayrılması istenildi.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Fatih Özdemir'in duruşmanın öğleden önceki bölümünde açıkladığı esasa ilişkin görüşüne karşı tarafların beyanlarının alındığı duruşmada, tutuklu sanıklar da tahliyeye yönelik taleplerini mahkeme heyetine iletti.
Tarafların dinlenilmesi ve taleplerin alınmasının ardından ara kararları açıklayan mahkeme heyeti, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndan olay tarihindeki silah zimmet listesinin istenmesini, önceki celse ilgili kurumlardan istenen bazı belgelerin beklenmesini ve esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaların hazırlanabilmesi için sanıklar ve avukatlarına süre verilmesini kararlaştırdı.
Tutuklu yargılanan sanıklardan aralarında eski Cumhurbaşkanlığı Kara Yaveri olan binbaşı Mete Semercioğlu ve eski Hava Yaveri binbaşı Erkan Kıvrak ile çoğu uzman çavuş 27 kişinin adli kontrol şartıyla tahliyesine hükmeden mahkeme heyeti, davayı 3 Kasım'a erteledi.
Semercioğlu ve Kıvrak dışında tahliyesine hükmedilen sanıklar şunlar:
Ümit Yeşildere, Osman Küçük, Mehmet Yıldırım, Murat Çayan, Mesut Duman, Türkay Uçar, Furkan Kaya, Kürşat Özdemir, Mustafa Sazak, Oktay Tekinel, Yetiş Çelebi, Mehmet Bulut, Ercan Maraz, Erol Kökçü, Erdal Durmaz, Hakan Şahin, Zeki Polat, Bünyamin Dağlıalioğlu, Recep Şenay, Yunus Can Ergişi, Ali Köse, Nurhak Can, Murat Kolay, Cuma Dal ve Gökhan Gözalıcı.
Mütalaadan
Bugünkü celsede Cumhuriyet Savcısı Özdemir esas hakkındaki mütalaasını açıklamış ve 90 sanık için 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'ten birer kez, 2 sanığın bu suçla birlikte 'cumhurbaşkanına suikast' suçundan ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini talep etmişti.
Mütalaada, sanıklardan 134'ünün 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım'dan 20'şer yıla kadar hapsi talep edilmiş, 9 sanığa ise 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7 yıl 6'şar aydan 15'er yıla kadar hapis cezası isteminde bulunulmuştu.
Çoğu er 264 sanığın beraatinin talep edildiği mütalaada, 12 sanığın dosyalarının davadan ayrılması istenmiş, 15 Temmuz'da alayın komutanı olan Muhsin Kutsi Barış'ın ise toplamda 1512 yıla kadar hapse mahkum edilmesi talep edilmişti.
Paralel Yapı-15.07.2016-Ankara 521 sanık (ilk 534) Darbe/Cumhurb. Muhafız Alayı davası
(04 Temmuz 2020, 13:56)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: