Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) yapılanmasında bulunduğu ve örgüt üyesi olmayan pilotlara elenmeleri için tansiyon ilaçları yazdığı öne sürülen eski kardiyoloji doktoru Şevket Balta'nın yargılandığı davaya devam edildi.
23.02.2020 11:34 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) yapılanmasında bulunduğu ve örgüt üyesi olmayan pilotlara elenmeleri için tansiyon ilaçları yazdığı öne sürülen eski kardiyoloji doktoru Şevket Balta'nın yargılandığı davaya devam edildi.
17 Şubat'ta Ankara 20'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanık Balta'nın avukatı katıldı.
Söz alan sanık avukatı, tanık Ramiz Doğan'ın beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, akademik rekabet ve kıskanma sebebiyle müvekkilini lekelemeye çalıştığını öne sürdü. Aleyhe tanık beyanlarını kabul etmediklerini belirten avukat, müvekkilinin adli kontrol imza yükümlülüğü kaldırılmasını ya da gününün değiştirilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, ilgili kurumlardan istenen belgelerin gelmesi halinde bilirkişiye gönderilmesine ve sanığın imza gününün çarşambaya alınmasına karar verdi.
Duruşma, 3 Haziran'a ertelendi.
İddianameden
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede eski kardiyoloji doktoru Şevket Balta'nın hasta olmamalarına rağmen elenmeleri için örgüt üyesi olmayan pilotlara tansiyon ilacı yazdığı belirtilmiş, bununla ilgili tanık beyanlarına yer verilmişti.
Tanıklar, sanık Balta'nın kendilerine koyduğu 'yüksek tansiyon' tanısı ve yazdırdığı ilaçlar nedeniyle görev yapamaz hale geldiklerini belirtmişti.
Eski kardiyoloji doktoru Şevket Balta'nın, GATA'da görevli diğer örgüt mensuplarıyla doçent ve profesör unvanlı kadrolara örgüt elemanlarını yerleştirmek amacıyla da çalıştığı iddia edilmişti.
İlk dava 104 sanıklı idi
İlk olarak 104 sanık hakkında açılan 'Fetö'nün Gata Yapılanması' davası, iddianamenin sanıklar hakkında suça birlikte iştirakin bulunmadığı ve diğer gerekçelerle mahkemece iade edilmişti. İadeye yapılan itirazın da üst mahkemece reddedilmesi üzerine sanık Şevket Balta hakkında ayrı dava açılmıştı.
İddianamenin iadesi ve itirazın üst mahkemece reddedilmesinde şu detaylar yer almıştı:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, FETÖ'nün, kapatılan GATA'daki yapılanmasına ilişkin 104 kişi hakkında hazırladığı iddianame, bir süre önce Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Mahkeme, değerlendirme sonucunda iddianameyi 'Şüphelilerin üzerine atılı bütün eylemleri iştirak halinde işlediklerine, aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğuna dair GATA'da görevli olmalarından başka herhangi bir eylemden bahsedilmediği, bu hususta delil ortaya konulmadığı', 'birleştirilmesi zorunlu olmayan davaların birlikte görülmesi halinde sanıkların savunma hakkının kısıtlanacağı' gerekçesiyle savcılığa iade etti.
Kararda, 'Salt, suçlamaların aynı terör örgütüyle ilgili olması ve şüphelilerin aynı kurumda görevli olmalarının, davalar arasında bağlantı bulunduğu şeklinde kabul edilemeyeceğine' yer verilerek, 'aksinin kabulü halinde terör örgütüne ilişkin tüm davaların birlikte görülmesi gerektiği' ifade edildi.
'Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği' ve 'görevi kötüye kullanma' suçlarını işledikleri bildirilen şüpheliler hakkında soruşturma izni alınmadığı, 'sahte olduğu iddia edilen rapor asıllarının dosyaya konulmadığı' aktarılan kararda, bu sebeplerle iddianamenin iadesinin kararlaştırıldığı bildirildi.
Savcılık itiraz etti
İddianameyi hazırlayan cumhuriyet savcısı, iade kararına Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde itirazda bulundu.
İtiraz yazısında, 'şüpheliler arasında eylem birlikteliği ve irtibat bulunduğu, mahkemenin aksi kanaatte bulunmasının iddianamenin iade sebebi olmadığı' ifade edilerek, 'mahkemenin gerekli görmesi halinde ayırma kararı verebileceğine' işaret edildi.
Dosya kapsamında mağdur ve müşteki 101 kişinin beyanının alındığı ayrıca 27 tanığın dinlendiği belirtilen itirazda, bazı müştekilerin fazla sayıda şüpheliden şikayetçi oldukları, her şüpheliye ayrı dava açılması halinde mağdur ve müştekilerin de duruşmalarda ayrı ayrı dinlenmesi gerekeceği anlatıldı.
İtirazda ayrıca Terörle Mücadele Kanunu kapsamında işlenen suçlarda, kamu görevlisi şüpheliler hakkında soruşturma izni istenmesinin gerekmediği savunuldu.
Üst mahkeme itirazı reddetti
Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesi, inceleme sonucunda iddianamenin iadesi kararında hukuka aykırı yön bulunmadığına hükmederek, savcılığın itirazını reddetti.
Kararda, iddianamede kimi şüphelilerin eylem birlikteliğinden bahsedildiği halde, her biri farklı tarihlerde farklı eylemlerde bulundukları iddia edilen bütün şüphelilerin, bahsedilen suçları iştirak halinde işlediklerine dair bir eylemden bahsedilmediği ve buna yönelik delil ortaya konulmadığı belirtilerek, 'Yapılması gereken 104 şüpheliden hangilerinin hangi eylemleri birlikte işlediklerini saptayarak, bu eylem gruplarına göre şüphelileri gruplandırıp, ona göre eylem birlikteliği olan şüphelilere aynı iddianamede yer vermek, aynı eyleme iştirak etmeyen şüpheliler hakkında ayrı iddianame düzenlemekti' değerlendirmesi yapıldı.
İddianamenin iadesi kararındaki, soruşturma iznine ilişkin değerlendirmede de hukuka aykırılık bulunmadığı ifade edilen kararda, sahte olduğu iddia edilen rapor asıllarının dosyaya konulmadan ve bunlara ilişkin bilirkişi incelemesi alınmadan iddianame düzenlenmesinin de iadeyi gerektireceği kaydedildi.
Kararda, savcılığın, şüpheliler hakkındaki davaları bu kararlar doğrultusunda ayırarak açması gerektiği vurgulandı.
Diğer davada şunlar yaşanmıştı
Bu şekilde dosyaları ayrılarak haklarında ayrı ayrı davalar açılan sanıklardan biri de Murat Ünlü idi. 7 Mart 2018'de görülen duruşmada eski askeri öğrenciler GATA'daki FETÖ kumpasını anlatmıştı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) yapılanmasında bulunduğu ve örgüt üyesi olmayan askeri öğrencilerin, verdiği sahte raporlarla Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılmasına sebep olduğu iddia edilen eski tabip subay Murat Ünlü'nün, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlamasından yargılanmasına başlandı.
Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada tutuklu sanık Ünlü, avukatı ve müştekiler hazır bulundu.
Sanık Ünlü, savunmasında, GATA'ya atanmadan önce çeşitli askeri hastanelerde görev yaptığını dile getirdi. GATA'ya atanmasının şüpheli olarak gösterildiğini ancak söz konusu atamanın kendi iradesi dışında yapıldığını beyan eden Ünlü, FETÖ üyesi olmayan askeri öğrencileri sağlık muayenesinden elemesinin de söz konusu olmadığını savundu.
Üzerine atılı olan 'FETÖ üyeliği' suçlamasını kabul etmediğini söyleyen Ünlü, mahkeme heyetinden tahliye talebinde bulundu.
İddianamede müşteki olarak yer alan Hayriye Y, sağlık muayenelerinden geçerek başladığı askeri okulun ikinci sınıfında bütün askeri öğrencilerin tekrar sağlık muayenesine sokulduğunu, sanık Murat Ünlü'nün verdiği olumsuz raporla da devre kaybı yaşadığını ve daha sonra da okuldan ayrılmak zorunda bırakıldığını anlattı.
Hayriye Y, '2013'te bütün askeri öğrenciler sağlık muayenesi için Balıkesir Askeri Hastanesi'ne götürüldük. Kalp muayenesini yapan doktor Murat Ünlü'ydü. Muayeneye girmeden önce bazı raporların üzerindeki fotoğrafların köşesinin yırtık olduğunu fark ettim ama pek önemsemedim. Muayene sonunda Ünlü bana 'D' kodu verdi ve elendim. Ertesi gün fotoğrafları yırtık olan arkadaşların elendiğini öğrendim, bunun bir şifre olduğunu anladım. Daha sonra askeri hastanede çalışmış ve emekli olmuş bir tabip albaya muayene oldum, bana askeri öğrenci olmama engel olacak bir sağlık sorunumun olmadığını söyledi.' ifadelerini kullandı.
Sağlıktan elediği askeri öğrenciye daha sonra 'sağlam' demiş
Müştekilerden Şahin Z, 2011'de askeri okula girdiğini, 2013'te girdiği sağlık muayenesinde sanık Ünlü tarafından verilen raporla elendiğini belirtti.
Babasının da askeri personel olduğunu anlatan Şahin Z, aynı yıl içinde o dönem Ünlü'nün görev yaptığı Beytepe Askeri Hastanesi'ne giderek Ünlü'ye askeri öğrenci olduğunu söylemeden tekrar muayeneye girdiğini, bu sefer Ünlü'nün kendisine sağlık sorunu bulunmadığını söylediğini ancak buna ilişkin rapor istediğinde vermediğini belirtti.
Emekli astsubay olan müşteki Bilal K. de beyanlarında askeri öğrencilerin sağlık sorunları olduğu bahane edilerek elendiğini, sanık Ünlü'nün de bu işlemi yapan doktorlardan biri olduğunu dile getirdi.
Beyanların ardından ara kararını açıklayan Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, sanık Ünlü'nün 'üzerine atılı suçun niteliği ve mevcut delil durumu' gereği tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Gelecek duruşma 28 Mayıs'ta yapılacak.
Paralel yapı-02 Eylül (2017) 'Ankara 104 sanık GATA Yapılanması' davası
Paralel yapı-Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) uzantıları
(23 Şubat 2020, 11:34)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: