İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu, 148'si tutuklu 280 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
24.02.2018 15:52 İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu, 148'si tutuklu 280 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
19 Şubat'ta İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Bilişim Görüntü Sistemi'yle (SEGBİS) kayda alınan duruşmada, mahkeme başkanı bazı sanıkların gözaltına alınmalarının ardından ev ve iş yerlerinde ele geçirilen materyallerde yapılan incelemeye ilişkin analiz raporunun mahkemeye ulaştığını belirtti.
Mahkeme başkanı, tutuklu sanık eski Astsubay Fuat Sağlam'ın, cep telefonunda örgütün gizli haberleşme programı 'ByLock'u kullandığına ilişkin tespitin olduğunu, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin yaşandığı gece Sağlam'ın cep telefonunda, eşinin de yer aldığı WhatsApp grubunda, darbe girişimini destekleyen, hükümete ağır hakaretlerin edildiği mesajların bulunduğunu açıkladı.
Söz alan Sağlam, cep telefonunda 'ByLock' programının tespit edilmesinin mümkün olamayacağını iddia ederek, WhatsApp'taki grupta ise kendisinin yer almadığını, o dönem bir halk eğitim merkezinde çalışan eşi ve öğrencilerinin yer aldığını, eşinin gelen mesajlara cevap vermediğini ve bu mesajlardan kendisinin sorumlu olmadığını savundu.
Tutuklu sanık eski Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığı Harekat Komutanı Albay Ramazan Elmas'ın makam odasındaki not defterindeki incelemenin de sona erdiğini söyleyen Mahkeme Başkanı, Elmas'ın not defterinde 'Yurtta Sulh Konseyi', ' Dalaman uçak', 'Dalaman'da helikopter için yakın isteniyor.' şeklinde ibarelerin yazıldığı, yine aynı defterde, Ege Ordusu Komutanlığı, Akıncı Üssü'ndeki 143. Filo Komutanlığı Gazinosu ve eski 143. Filo Komutanı Binbaşı Mustafa Azimetli'nin askeri hatlarının yazılı olduğu notların olduğunu aktardı.
Elmas ise raporu detaylı inceledikten sonra esasa ilişkin savunmasında bununla ilgili ifade vereceğini beyan etti.
Mahkeme Başkanı, tutuklu sanık eski Üsteğmen Mustafa Bacak'ın akrabası Ö.B'nin, FETÖ'nün darbe girişiminin ardından Afyon Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek tanık olarak ifade verdiğini söyleyerek, dosyaya giren ifadeyi okudu.
Ö.B'nin Bacak'ın babasının kentteki askeri hastanede işçi olarak çalıştığını, örgütle bağlantısının 'güçlü' olduğunu aktaran mahkeme başkanı, tanığın beyanında özetle şu ifadelerin olduğunu açıkladı:
'Bacak'ın babası da FETÖ'cüdür. Askeri fabrikanın örgüt imamıydı. Bacak, örgüt tarafından Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na teğmen olarak yerleştirilmiştir. Bir kardeşi jandarmada rütbeli, diğeri de emniyet teşkilatındadır. Bunlar, zaman zaman görüştüğümüzde, FETÖ'yü överlerdi ve örgütten olduklarını saklamazlardı. 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğunu öğrendikten sonra bildiklerimi devlete anlatmak istedim. Gerçekleri devletimiz ortaya çıkartacaktır. Bu aileyle herhangi bir husumetim yoktur.'
Ö.B. ile ailesi arasında husumet olduğunu, kıskançlığından böyle bir ifade verdiğini belirten Bacak, aleyhine olan hususları kabul etmediğini vurgulayarak, daha sonra ayrıntılı ifade vereceğini bildirdi.
Duruşmaya öğle arası verildi.
Duruşmada, tutuklu sanık eski Ege Deniz Bölge Komutanı tuğamiral Süleyman Manka, esasa yönelik yaptığı savunmada, 15 Temmuz 2016'da yaşanan darbe girişimine hiçbir şekilde destek vermediğini, emri altındaki bin 500 personelin kanunsuz bir eylem gerçekleştirmediğini ileri sürdü.
Soruşturma aşamasında 'Kuzgun' kod adıyla gizli tanık olmasının ardından yargılama sırasında kimliğini açıklayan tutuklu sanık eski Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı tuğamiral Halil İbrahim Yıldız tarafından sözde sıkıyönetim görevi teklifi edildiğinde, bu görevi yapmayacağını kesin bir ifadeyle reddettiğini söyleyen Manka, 'Eğer darbe teşebbüsüne destek verseydim bu görevi yapardım. Oysa teşebbüs başladığında ben evimde oturuyordum.' dedi.
Ülke çapındaki olayları öğrenmesinin ardından komutanlık görevi gereği saat 23.55'te birliğine gittiğini söyleyen Manka, 'Birliğe girişi ve buradan çıkışı engellemek için kontroller yaptım. Birliği, kırmızı alarm güvenlik durumuna geçirdim. İddianameyi hazırlayan cumhuriyet savcısı bunu yanlış anlamış. Oysa ki, dışarıdan gelecek sabotaja karşı koyma önlemi aldım. Bu da darbecilere karşı alınan bir önlemdir.' ifadelerini kullandı.
Sözde sıkıyönetim direktifli emri okuyup incelemesinin ardından bunu birliklere yaymadığını, bu emre uyulmaması gerektiği konusunda direktiflerinin olduğunu iddia eden Manka, silah arkadaşlarına darbe girişiminin karşısında olacağına ilişkin sözler söylediğini, o gece doğru emirler verdiğini öne sürdü.
'Kahvaltı veren tek okul'
Tanık ifadeleri ve hakkında tutulan tahkikat raporunun lehine olduğunu, örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock kullandığına ilişkin yapılan tespite itiraz ettiğini anlatan Manka, çocuğunu FETÖ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle KHK ile kapatılan Nokta Kolejine göndermesine ilişkin şu savunmayı yaptı:
'Kız çocuğumu, 5 yıl devlet okulunda okuduktan sonra İzmir'de Nokta Kolejine gönderdim. Modern bir okul oluşu, devlet memurlarına indirim uygulaması ve İzmir'de kahvaltı veren tek okul olması nedeniyle Nokta Koleji'ni tercih ettim. Okulun sahibi ya da müdürünü tanımıyorum. Buranın FETÖ okulu olduğunu da bilmiyorum.'
Hakkındaki suçlamaları reddeden Manka, beraatini istedi.
Mahkeme, duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırdı.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016) 'İzmir 280 sanık (ilk 270 sanık) Darbe Yapılanması' davası
(24 Şubat 2018, 15:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: