Denizli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) finans kaynakları ve il yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında açılan davada 33'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada savunma yapan iş adamı Levent Yaşar'ın, 'FETÖ/PDY hakkında ve elebaşısı hakkında ne düşünüyorsun?' sorusuna 'Şuanda edeceğim sözler ilerde sıkıntı doğurur, cevap vermek istemiyorum' demesi dikkat çekti. Duruşmada ayrıca tekstil firması sahibi olan ve kanun hükmünde kararnameyle kapatılan DİAD'ın eski Başkanı olan A.S. etkin pişmanlıktan yararlanarak örgüt ile ilgili çarpıcı itiraflarda bulundu.
12.11.2017 13:12 Denizli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) finans kaynakları ve il yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında açılan davada 33'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi.
08.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki salonda devam eden davanın duruşmasına sanıklar, avukatları ve sanık yakınları katıldı.
Duruşmada ilk olarak sanıkların kullandığı cep telefonları, ByLock içerikleri ve diğer dijitallerine ilişkin teknik rapor okundu.
Sanıklardan bazıları hakkında açılan başka soruşturmalar bu dosyayla bileştirildi.
Tutuklu sanık Ali Süt, savunmasında, 2008 yılında örgütün il sorumlusu Süleyman Deşdemir ile tanıştığını ve daha sonra kapatılan Denizli İş adamları Derneğine başkan olduğunu belirtti.
Derneğin örgütün talimatları doğrultusunda hareket ettiğini dile getiren Süt, şunları söyledi:
'Örgüt, iş adamları üzerinden dernek vasıtası ile bürokrasideki işlerini kolaylaştırmaya çalışıyordu. 2010 yılında sohbet hocamız Halil İbrahim Kırgil ortaklık teklif etti. Örgüte ait Çağlayan şirketine ortak oldum, başkan yardımcısıydım. Bu şirket tarafından satın alınan arsa üzerine yurt inşaatına başlandı, ben de 50 bin lira verdim. Şirket ortakları dışında halktan da yardım toplandı. Bu paralarla sermaye artırımına gidildi. Ben bu şirketteki hizmetlere yapılan inşaatlara hayır olduğunu düşünerek iştirak ettim. Listelerde gösterilen miktarlarda para ödemedim. Bunlar tamamen muhasebe hileleridir. Bu paralar aslında halktan toplanan paralardır. Bizler formalite gereği ortak olduk, pay koymuş gibi gösterildik.'
Sanık Süt, Kırgil'in ilk kez 2014'te ByLock'tan bahsettiğini, öncesinde ise kakao, tango gibi programlar kullandıklarını ifade etti.
Mahkeme başkanı, Bank Asya'ya birikimi olan 350 bin dolar yatırdığını anlatan tutuklu sanığa, 'Fetullah Gülen'in talimatıyla mı?' diye sordu.
Bunun üzerine sanık Süt, şöyle devam etti:
'Bu bize rica mahiyetinde söylenmiştir. Talimat ve emir değildir. Bir bankadan 100 bin lira kredi çekip dolara çevirdim ve Bank Asya'ya yatırdım.17-25 Aralık'tan sonra bize bu günlerin geçeceğini söylediler. AK Parti'ye oy verdik, destek olduk. 'Abi kardeş arasında fikir ayrılığı olarak bunu bilin ve cemaatten ayrılmayın.' dedikleri için ben hizmetlerime devam ettim. Bu şekilde cemaatin darbe yapabileceğini ön göremedim. Gizli hedeflerinin olduğunu, ülkeyi ele geçirme, hükümeti yıkma girişiminde bulunabileceğini hiç düşünemedim.'
09.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 67 iş adamına yönelik FETÖ/PDY'ye finans sağladığı suçlamaları ile devam eden duruşmada tekstil firması sahibi olan kanun hükmünde kararnameyle kapatılan DİAD'ın eski Başkanı A.S. ifade verdi. A.S., etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini söyleyerek örgüt ile ilgili çarpıcı itiraflarda bulundu.
ETKİN PİŞMANLIKTAN FAYDALANDI, ÇARPICI İTİRAFLARDA BULUNDU
A.S., örgüt üyeliğini kabul ettiğini belirterek, '2003 yılında örgütün Denizli il sorumlusu M.K. ile tanıştım. Yurt inşaatı için yardım talebinde bulundu. Parayı elden verdim. Dini içerikli toplantılara katıldım. M.K., daha sonra sohbet toplantılarını İhsan hoca lakaplı kişiye devretti. Bu kişi Denizli sorumlusuydu. Bu kişi Van'a gönderilince onun yerine S.Y. görevlendirildi. 2005'e kadar görev yaptı ve İngiltere'ye gönderildi. Onun yerine de İ.K., sonra da A.Ü. görev aldı. 2006'dan 2009'a kadar bu kişi sohbet hocalığı yaptı. 2009-2011 yılları arasında sohbetleri yapan A.O.'du' dedi.
Duruşmada halktan toplanan yardım paralarına da değinen A.S., 'Örgüt, işadamları üzerinden dernek vasıtasıyla bürokrasideki işlerini kolaylaştırmaya çalışıyordu. 2010 yılında sohbet hocamız H.İ.K.'nin teklifiyle örgüte ait Çağlayan Catering şirketine ortak oldum, başkan yardımcısıydım. Bu şirket tarafından satın alınan arsa üzerine yurt inşaatına başlandı, ben de 50 bin lira verdim. Şirket ortakları dışında halktan da yardım toplandı, bu paralarla sermaye artırımına gidildi. Bunun şirkete girişi sermaye yani pay artırımıyla oluyordu. Aslında şirket ortağı para koymuyor ama onunmuş gibi gösterilerek toplanan paraların yasal olarak sokulması sağlanıyordu. Ben bu şirketteki hizmetlere yapılan inşaatlara hayır olduğunu düşünerek iştirak ettim. Listelerde gösterilen miktarlarda para ödemedim. Bunlar tamamen muhasebe hileleridir. Bu paralar aslında halktan toplanan paralardır. Bizler formalite gereği ortak olduk, pay koymuş gibi gösterildik' dedi.
17-25 Aralık sonrasında sohbet hocası B.İ.'nin kendilerinden Bank Asya'nın zor durumda olduğunu ve para yatırılmasını istediğini söyleyen A.S., 'Bank Asya'dan yoğun miktarda para çekildiğini, batmaması için para yatırmamız gerektiğini söyledi. Ben önce 350 bin dolar yatırdım, sonra bir bankadan 100 bin lira kredi çekip bunu dolara çevirerek Bank Asya'ya aktardım. Bankadaki hesabım 380 bin dolar oldu. Bu bize rica mahiyetinde söylenmiştir. Talimat ve emir değildir. 17-25 Aralık'tan sonra bize bu günlerin geçeceğini söylediler. AK Parti'ye oy verdik, destek olduk. 'Ağabeyi- kardeş arasında fikir ayrılığı olarak bunu bilin ve cemaatten ayrılmayın' dedikleri için ben hizmetlerime devam ettim. Bu şekilde cemaatin darbe yapabileceğini ön göremedim. Gizli hedeflerinin olduğunu, ülkeyi ele geçirme, hükümeti yıkma girişiminde bulunabileceğini hiç düşünemedim' dedi.
2005-2006 yılları arasında kendisini il imamı olarak tanıtan S.D. ile tanıştığını belirten A.S., 'Cemaat adına yapılacak okul inşaatı için yardım istedi. Amcam A.S. ve ben yardımda bulunduk. Kendisiyle yılda 3-4 kez görüştüm. 2007 yılında Denizli sorumlusu S.D., ben, N.Y. ve C.P. ile birlikte dönemin cumhurbaşkanının Kenya ve Tanzanya gezilerine katıldık, cemaatin okullarına gittik. DİAD derneğin üye sayısının 1200'den 1500'e çıkarılması için patronların güvendiği isimler bilgileri dışında üye kaydedildi. Bu sayı 1500'e çıkınca plaketle ödüllendirildi. 2010 yılında S.D.'nin tayin edilmesiyle M.B. il imamı oldu. S.D.'nin davetiyle dernek üyeleri Afrika gezilerine gitti. Bu gezilere ayrı kafile ile ben ve amcam da katıldı' dedi.
BYLOCK BİLGİLERİ OKUNDU
Duruşmada, 'ByLock' içerikleri gelen sanıkların içerik kayıtlarından 'ID numaraları, kullanıcı adı, şifre, tespit edilen ilk log kaydı, ID'nin kurduğu gruplar, grupların kişi listeleri, katıldıkları gruplar, ID'nin bağlı olduğu kişi listeleri' okundu.
Duruşmada dinlenen patlayıcı madde şirketi ile dikkat çeken isim olan tutuklu sanık Levent Yaşar'ın savunmasında ilginç detaylar dikkat çekti. Savunmasında terör örgütü ile anılmayı kabul etmediğini belirten tutuklu sanık 'Benden çoban olur, aşçı olur ama terörist olmaz' dedi. Hayatının hiçbir döneminde o grup ile bağının olmadığını ileri süren Yaşar, DİAD ve Çağlayan Catring ile ilgili olarak ise ticari bir faaliyette bulunduğunu söyledi.
ByLock kullanıcı adı ve şifresi okundu
Hakkındaki ByLock iddiasını da kabul etmeyen tutuklu sanık Levent Yaşar'a ByLock kullanıcı adı ve şifresi de okundu. Mahkeme Başkanı 'Levent abi', 'bigboys', 'büyükpatron' kullanıcı isimlerini mahkeme tutanağına yazdırdı.
Mahkeme tarafından ByLock yazışmasında yer alan 21.11.2015 tarihinde, FETÖ/PDY davasından yargılanan bazı isimlerin yer aldığı bir toplantı için yapılan yazışma ve toplantının acilen yapılması gerektiği ve telefon getirilmemesi istendiği de tutanaklara yazıldı. Tutuklu sanık bu iddiaları da kabul etmedi.
Salondaki avukatların 'FETÖ/PDY hakkında ve elebaşısı hakkında ne düşünüyorsun?' sorusuna cevap vermek istemeyen Yaşar 'Şuanda edeceğim sözler ilerde sıkıntı doğurur, cevap vermek istemiyorum' dedi.
Tutuklu sanık Özkan Atik de tahliye tarihinden sonra hakkında yakalama kararı çıkınca kendisinin teslim olduğunu ve tahliyesini talep etti.
Duruşmada, davada yargılanan Kimse Yok mu Derneği Denizli Şube Başkanı Fahrettin Aytuğ üzerine kayıtlı ADSL hatta bulunan Bylock'un damadı olan tutuklu Avukat Hüdai Kayhan tarafından indirildiği belgesi mahkemeye sunuldu.
Mahkemede savcılık tarafından verilen mütalaada tutuklu sanıkların, tutukluluk hallerinin devamını istedi. Mahkeme Başkanı tutuklu sanıklar ve avukatlarının savunmasını istediği 4. davanın 2. celsesinde, tutuklu sanıklardan Kimse Yok mu Derneği Denizli Şube Başkanı Fahrettin Aytuğ, 'bylock' çıkan ADSL hattından, damadı Avukat Hüdai Kayhan'ın indirdiği ve Kayhan'ın tutuklu olduğunu söyledi. Tutuklu sanıklardan Sezai Günalp'in Avukatı Aykut Gökşin tarafından yapılan savunmada ise, müvekkili için 'hain ziyareti yok' ifadesi dikkat çekti. Gökşin ayrıca, iş adamı Mustafa Üstek'in dinlemesini istediklerini ve mahkemeye daha önce verilen dilekçelere rağmen, Mustafa Üstek'in tanıklığının, mahkeme de yapmasını ısrarla istediklerini söyledi.
İtirafçı olan iş adamı Mustafa Üstek, Denizlispor Başkanlığını yürütüyor. Mahkeme Başkanı 25 tutuklunun dinlendiği davayı yarına ertelerken, avukat ve tutuklu sanıklarının dinlenmesinin ardından ara karar vermesi bekleniyor.
Duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.
10.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
FETÖ/PDY'nin finans yapılanmasına yönelik 33'ü tutuklu, 67 sanığın yargılandığı davada ara karar verildi. Tutuklu 4 işadamı tahliye edilirken, duruşmanın tanığı olan Denizlispor Başkanı Mustafa Üstek'e zorla getirilme kararı çıktı.
2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonuna dönüştürülen Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'nde görülen, işadamlarının yargılandığı 33'ü tutuklu, 67 sanıklı davanın 4'üncü duruşmasına sanıklar, avukatları ve sanık yakınları katıldı. Duruşmada, avukatların taleplerini alan mahkeme heyeti, karar için oturuma ara verdi. Yaklaşık 2 saatlik aranın ardından heyet, ara kararını açıkladı. Mahkeme, tutuklu işadamları Ali Süt, Özkan Atik, Fahrettin Aytuğ ve İskender Damgacı'nın adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine karar verildi. Tahliye edilen işadamlarından Ali Süt, verdiği ifadesinde etkin pişmanlık yasasından faydalanmak istemiş ve örgütle ilgili çarpıcı ifadeler vermişti.
Önceki gün görülen duruşmada sanıklardan Sezai Günalp'in avukatı Aykut Gökşin, davanın tanıklarından Denizlispor Kulübü Başkanı Mustafa Üstek'in mahkemede dinlenmesini isteyerek, zorla getirilmesi talebinde bulunmuştu. Mahkeme heyeti kararında, tahliyelerin yanı sıra Denizlispor Başkanı Mustafa Üstek'in bir dahaki duruşmaya zorla getirilmesine karar verdi.
Duruşma, 25 Ocak 2018 tarihine ertelendi.
DAVA
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ/PDY'nin 'il yapılanması' ve 'finans kaynakları'na yönelik soruşturma kapsamında, kapatılan TUSKON'un genel sekreteri Mustafa Muhammet Günay ve eski Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer ile örgütün sözde üç 'il imamı'nın da aralarında yer aldığı 33'ü tutuklu 67 kişi hakkında dava açılmıştı.
Paralel yapı-12 Ağustos (2016) 'Denizli 67 sanık Yemek Şirketleri/örgüte finansal destek' davası
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
(12 Kasım 2017, 13:12)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: