Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında ortaya çıkan sözde 'sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirme listesi'nde ismi yer alan ve örgütün askeri yargıdaki yapılanmasını oluşturdukları iddia edilen 136 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.
21.10.2017 12:44 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında ortaya çıkan sözde 'sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirme listesi'nde ismi yer alan ve örgütün askeri yargıdaki yapılanmasını oluşturdukları iddia edilen 136 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.
18 Ekim'de Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen duruşmada, sözde sıkıyönetim görevlendirme listesinde, Van Sıkıyönetim Askeri Savcılığına Yardımcı Askeri Savcı olarak atandığı belirlenen sanık Akif Eker, savunma yaptı.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini, lehine delil sayılabilecek birçok bilginin iddianamede yer almadığını iddia eden Eker, iradesi dışında isminin yazıldığı bir liste nedeniyle yargılandığını öne sürdü.
Eker, tutuklanmadan önce Van Askeri Savcılığında görev yaptığını, FETÖ ile hiçbir bağlantısının bulunmadığını, aksini ispatlayacak bir delile ulaşılmadığını savundu.
Örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığına ilişkin iddianamede yer alan tespiti kabul etmeyen Eker, söz konusu programı kullanmadığını, ismini cezaevinde bulunduğu sırada öğrendiğini iddia etti.
Askeri hakimlik sınav sorularını önceden aldığına ilişkin iddiayı da değinen Eker, sınavı hakkıyla kazandığını öne sürdü.
'Devlet mağduriyetimi giderecektir'
Sanık eski askeri hakim Onur Ergenç de FETÖ ile yaşamının hiçbir evresinde ilişkisinin olmadığını, öğrenimini devlet okullarında tamamlandığını söyledi.
ByLock kullanmadığını, örgütün kurumlarında çalışan bir aile ferdinin olmadığını savunan Ergenç, arama sırasında ailesinin evinde FETÖ elebaşı Gülen'in fotoğrafının bulunduğu bir kitap ekinin ele geçirildiğini belirtti. Ergenç, 'Bu kitap eki birçok gazetenin verdiği eklerden biriydi. Bu ek, internet üzerinden sipariş edilen bir kitabın yanında istemediğimiz halde gönderilmişti.' dedi.
Ergenç, devletin değerlerine karşı her zaman saygılı olduğunu, yaşadığı mağduriyetin ilerleyen zamanlarda giderileceğine inandığını belirtti.
Askeri hakimlik sınav sorularını önceden temin ettiğine ilişkin iddiayı kabul etmediğini ifade eden Ergenç, Türkiye'nin en iyi hukuk fakültesinden mezun olduğunu ve birçok başarısının bulunduğunu anlatarak, 'Soruları aldığım iddiası temelsizdir. Hiçbir zaman böyle bir şey olmadı, soruları kendi bilgim ve hakkımla çözdüm.' savunmasını yaptı.
'İsmimin yazılması hakkında fikrim yok'
Sanık eski askeri hakim Mehmet Dinçer ise darbe girişiminin yaşandığı gün memleketi Kahramanmaraş'ta izinli olduğunu, darbeye katkı sağlayacak hiçbir eylemde bulunmadığını bildirdi.
Dinçer, İstanbul'da görevli bulunduğu birliğindeki komutanın kendisini arayarak mesaiye gelmesini istemesi üzerine görev yerine gittiğini söyledi.
sözde sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilen hakim ve savcıların listesinin birkaç gün sonra ortaya çıktığını kaydeden Dinçer, ifade vermek için emniyet müdürlüğüne gittiğini belirtti.
İsminin bu listeye yazılması konusunda herhangi bir fikrinin olmadığını savunan Dinçer, iradesi dışında gelişen bu olay nedeniyle tutuklu olduğunu aktardı.
FETÖ ile irtibatının bulunmadığını iddia eden Dinçer, kimsenin yönlendirmesi olmadan askeri hakimliği tercih ettiğini ifade etti.
'Listede yer alan 60 kişi yargılanmıyor'
Sözde sıkıyönetim listesinde, İstanbul 2 No'lu Sıkıyönetim Askeri Hakimi olarak görevlendirildiği belirlenen sanık eski hakim Yunus Mermer de söz konusu liste hakkında bilgisinin bulunmadığını savundu.
Olay tarihinde yıllık izinde olduğunu, darbe girişimini evinde televizyonda izlediğini anlatan Mermer, darbecilerle hiçbir şekilde eylem birliği içinde bulunmadığını ileri sürdü.
Mermer, isminin listede yer aldığını öğrendikten sonra hakkında arama kararı bulunmamasına rağmen tatil yaptığı Mersin'de emniyete giderek ifade verdiğini söyledi.
Listenin teğmen ve üsteğmen rütbesindeki tecrübesiz hakim ve savcılardan oluşturulduğunu belirten Mermer, 'Darbenin başarılı olması halinde cuntacıların alt rütbedeki askeri hakimlere söz geçirmek için böyle bir liste hazırladıklarını düşünüyorum.' diye konuştu.
Listede ismi yer alan 60 askeri hakim ve savcı hakkında adli işlem yapılmadığını ifade eden Mermer, bu durumun söz konusu listenin tek başına delil olmayacağının göstergesi olduğunu savundu.
Soruşturma aşamasında FETÖ ile bağlantısı olmadığının ortaya çıktığını belirten Mermer, tahliye talebinde bulundu.
20.10.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Terör örgütü FETÖ'nün askeri yargıdaki yapılanmasını oluşturdukları iddiasıyla 136 kişinin yargılandığı davada mahkeme, 7 kişinin tahliyesine karar verdi.
Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen duruşmaya, sanıklar, yakınları, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
Sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından, duruşma savcısı mütalaasını verdi.
Savcılık mütalaasının ardından ara kararını açıklayan Mahkeme Başkanı Sabahattin Sarıdoğan, sanıklardan stajyer hakimler Yahya Yılmaz, Tugay Kahya, Oktay Öztürk, Hasan Salih Akça, darbecilerin atama listesinde KKTC'deki sıkı yönetim mahkemesine atanan Esma Kantemur ile eşi de başka bir dosyadan tutuklu Saadet US'un ailevi durumundan dolayı tahliyesine karar verildi.
Mahkeme, etkin pişmanlıktan faydalanan Serkan Özbek'i de tahliye etti.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-16 Mayıs (2017) 'Ankara 136 sanık Darbe Yap./Sıkıyönetim Hakim-Savcıları' davası
(21 Ekim 2017, 12:44)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: