Harp Akademileri Fetö davası

İstanbul'da, FETÖ'nün darbe girişimi gecesi Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetler ve eylemler ile Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu'nun kaçırılarak askeri cezaevine konulmasına ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu 1'i firari 5'i tutuksuz 122 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.

12.08.2017 17:09 İstanbul'da, FETÖ'nün darbe girişimi gecesi Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetler ve eylemler ile Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu'nun kaçırılarak askeri cezaevine konulmasına ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu 1'i firari 5'i tutuksuz 122 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.

07.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada, 'reddi hakim talebi' reddedilerek sanık savunmalarının alınması işlemine devam edildi.

Söz alan tutuklu sanıklardan eski yüzbaşı Nazım Aytar, Harp Akademileri Komutanlığı'nda öğrenci yüzbaşı olarak görev yaptığını söyledi.

Aytar, eski Albay Ahmet Zeki Gerehan ve eski Binbaşı Zafer Özleblebici'nin İstanbul genelinde terör eylemi beklentisi olduğunu söylediğini ifade etti.

Kendisine görev verilmediğini öne süren Aytar, 'Baş hoca Albay Ahmet Zeki Gerehan, bizim amfide toplanmamızı emretti. Hatırladığım kadarıyla bütün öğrenci subaylar oradaydı. İstanbul çapında terör eylemi dolayısıyla öğrenci subayların görevlendirileceği yerleri anlattı. Bana herhangi bir görev verilmedi.' dedi.

Aytar, öğrenci subayların sorumluluğunun Harp Akademileri Komutanı'nda olduğunu savunarak, Baş hoca Ahmet Zeki Gerehan'ın da emir komuta zinciri içerisinde öğrenci subayların birinci sicil amiri olduğunu ifade etti.

Tutuklu sanık eski yüzbaşı Selçuk Tıraş'ın kendisini arayarak Tuzla Piyade Okulu'na gitmeleri yönünde emir aldıklarını iddia eden Aytar, şunları kaydetti:

'Selçuk Tıraş geldi ve bana emri tebliğ etti. Terör eylemi beklentisi olduğu için bu emri normal sorgulamadım ve normal karşıladım. Saat 23.30'da darbe haberlerini gördüm. Bize verilen emirle haberlerde gördüklerimin farklı olduğunu anladım. Darbe girişiminin bir parçası olmak istemedik. Piyade okulunun yatakhanesine geçerek bekledik. Hiçbir olaya karışmadık. Sabah saatlerinde ise Tuzla'daki piyade okulundan ayrılarak Harp Akademileri Komutanlığı'na yani görev yerimize döndük. Kimseden darbe girişimine yönelik emir almadım, kimseye emir vermedim. Alçak FETÖ terör örgütüyle en ufak bir bağım yoktur. Mağduriyetimin giderilmesini ve beraatimi talep ediyorum.'

Mahkemede ifade veren tutuklu sanık Vahit Yılmaz ise, eski albay Gerehan ile eski binbaşı Özleblebici'nin görevlendirmeleri yapan kişiler olduğunu söyledi.

Yılmaz, 26. Motorlu Piyade Alayı'na gitme emrini ise Harp Akademisi'nde öğretim üyesi olan binbaşı Şenol Deveci'den aldığını ifade etti.

Görevlendirildiği alayın Kolluk Kuvvetlerini Toplumsal Olaylarda Desteklemede görevli olduğunu dile getiren Yılmaz, 'Harp Akademileri'nde görevlendirmelerimiz yapıldı, fakat görevin içeriği anlatılmadı. Ben, KOKTOG faaliyetine hiç katılmadım. Saat 22.30 sularında akademi nizamiyesinde çıkış yaptık. Yaklaşık 23.30 sularında görevlendirildiğim alaya ulaştım. Bu sırada yaşananları sosyal medyadan takip etmeye başladım. Cumhurbaşkanının konuşmasını izledikten sonra darbe girişiminden haberim oldu. Görevli bulunduğum alayı terk etmek istiyorduk, fakat mümkün görünmüyordu. Sabaha kadar bekledik. Hiçbir olaya karışmadan akademiye döndük.' ifadelerini kullandı.

Yılmaz, evinde yapılan aramalarda ele geçirilen bir kitabın ise Fetullah Gülen'e ait olmadığı halde onun kitabıymış gibi gösterildiğini, kendisi hakkında olumsuz algı yaratılmaya çalışıldığını da sözlerine ekledi.

Duruşma, sanık savunmalarının tamamlanması için yarına ertelendi.

08.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Silivri Cezaevi yerleşkesinin karşısında bulunduğu duruşma salonunda yaptığı 11. duruşmaya, 116'sı tutuklu, 4'ü tutuksuz 120 sanık ile avukatları katıldı. Müdahillik talepleri daha önceki celselerde kabul edilen Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı'nı temsilen avukatlar da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada sorgusu yapılan tutuklu sanık eski Kurmay Albay Tamer Özarslan, 15 Temmuz'da Hava Harp Akademisi'nde hava ikmal kurmay albay olarak görevini sürdürdüğünü söyledi.

Ulusal ve uluslararası alanda Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ilgilendiren birçok projede görev aldığını anlatan Özarslan, NATO bünyesinde yürütülen askeri çalışmaların plan ve yöntemlerinde bulunduğunu ifade etti.

Özarslan, Hava Harp Akademisi Komutanlığı'nın eğitim programını belirlemek için yoğun çalışmalar yaptığını, bu çalışmaları ise 15 Temmuz'da Harp Akademisi Komutanı Tahir Bekiroğlu'na sunacağını öne sürdü.

Hava Harp Akademisi Öğretim Başkanı eski albay Levent Özüarap'tan, terör saldırısı gerekçesiyle polise yardım etmek için Sabiha Gökçen Havalimanı'na gitme emrini aldığını savunan Özarslan, bu emirde ise kanuna aykırı bir durum görmediğini öne sürdü.

Darbe girişimiyle ilgili görevlendirilmediğini savunan Özarslan, '14 Temmuz'da, Ölçme ve Değerlendirme Şube Müdürlüğü'nde yapılan toplantıya katıldım. Bu toplantıda özel bir durum yoktur. Rutin her hafta yapılan toplantılardandır. Söz konusu toplantıda darbe konusu konuşulmadığı gibi bu yönde bir bilgilendirme de yapılmamıştır.' dedi.

Birliğe kaçak girişin gerekçesi

Tamer Özarslan, tutuklu sanık eski Harp Akademisi Kurmay Başkanı Tümgeneral Hasan Nevzat Taşdeler'in, akademiye giriş ve çıkışları yasaklamasından dolayı akademiye giremediklerini ifade etti.

Akademi girişinde bekletildiklerini savunan Özarzlan, 'İddianamede, tellerden atlamam suç olarak yansıtılmış. Harp Akademileri Komutanlığı'na giriş ve çıkışlar Kurmay Başkanı Hasan Nevzat Taşdeler'in emriyle yasaklanmış, bu yüzden içeriye giremedik. Bu sırada vatandaşlar akademiye yaklaşıyordu. Akademinin lojmanlar bölgesinden tellerden atlayarak içeriye giriş yaptık. Tellerden atladığımız yer, kameraların görüş açısındadır. Tellerden atlayarak içeriye girme emrini ben verdim. Bir suç kastımız yoktur.' diye konuştu.

Sözde sıkıyönetim atama listesinden haberinin olmadığını ileri süren Özarslan, hakkındaki terör örgütü üyesi suçlamasını reddetti.

İddianamede, eski albay Tamer Özarslan'ın, darbenin başarılı olması durumunda sözde atama listesinde mevcut görevine devam ettiği, ayrıca bu görevine ek olarak İstanbul Radyosu Genel Müdürü görevi verildiği bilgisi yer alıyor.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarına yarın devam edilmek üzere duruşmaya ara verdi.

09.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada, sanık savunmaları alındı.

Söz alan tutuklu sanık eski kurmay binbaşı Ümit Keser, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Keser, teröre karşı görevlendirildiğini öne sürerek, '15 Temmuz günü mesaideki son gecemdi. Daimi görev için İspanya'ya gidecektim. Darbe girişiminin yaşandığı gece, sicil amirim Albay Levent Özüarap tarafından Albay Murat Divril aracılığıyla görevlendirildim. Durumun darbe girişimi olduğunu anladığım zaman ise görevli bulunduğum yere, akademiye geri döndüm. Hatta, akademiden çıkış yapmak üzere olan arkadaşlarımı da uyardım. Darbeye yönelik hiçbir söylemim ve girişimim olmadı.' ifadelerini kullandı.

Keser, FETÖ'yle iltisakının bulunmadığını savunarak tahliye talebinde bulundu.

Savunmasını tamamlayan tutuklu sanık eski hava pilot üsteğmen Cihangir Çenteli, 15 Temmuz'da nöbetçi olmadığını, göreve çağrılma mesajıyla görev yerine geldiğini öne sürdü.

Kaçma şüphesinin bulunmadığını öne süren Çenteli, tahliye ve beraat talebinde bulundu.

Avukatı eşliğinde hakkındaki suçlamalara cevap veren tutuklu sanık eski kurmay binbaşı Hüsamettin Harmancı da, 15 Temmuz'da suç unsuru oluşturacak hiçbir eylemde bulunmadığını iddia ederek beraatini istedi.

Duruşma, sanık savunmalarının tamamlanması için yarına ertelendi.

10.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmanın 13'üncü celsesinde, tutuklu sanık savunmalarının alınması işlemi sürdü.

Savunmasını tamamlayan tutuklu sanık eski hava pilot kurmay binbaşı Ali Ertürk, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'un Türkiye'deki son mesai günü olduğunu söyledi.

Yurt dışı görevlendirmesi kapsamında İtalya'ya gideceğini anlatan Ertürk, 'Darbe teşebbüsünü, radyodan Cumhurbaşkanının konuşmasından öğrendim. Darbe girişimini önceden bildiğim konusu gerçek dışıdır.' dedi.

Söz alan tutuklu sanık Serkan Kılıç, Harp Akademileri'nde öğrenci yüzbaşı olarak görev yaptığını, herhangi yasa dışı bir eylemde bulunmadığını iddia etti.

Firari sanık eski albay Ahmet Zeki Gerehan tarafından 23. Motorlu Piyade Alayı'nda görevlendirildiğini öne süren Kılıç, 'Yaklaşık 22.30 sularında akademiden çıkış yaparak görevlendirildiğim alaya doğru yola çıktım. Darbe girişiminden yaklaşık 23.50 gibi haberim oldu. Bu saatten sonra bulunduğum kışladan çıkmanın ve birliğime geri dönmenin yollarını aradım. Hiçbir olaya karışmadım. Sivil kıyafetlerimi giyerek, 23. Motolu Piyade Alayı'ndan ayrıldım.' ifadelerini kullandı.

Tutuklu sanık eski piyade yüzbaşı Selçuk Tıraş da hakkındaki iddiaları reddederek, eski albay Ahmet Zeki Gerehan'ın emirlerini yerine getirdiğini söyledi.

Tıraş, iddianamede kendisi hakkında somut delilin bulunmadığını öne sürerek, tahliye talebinde bulundu.

Savunmasını tamamlayan tutuklu sanık eski başçavuş Hüseyin Altun ise darbe girişimini gece 00.30'da öğrendiğini anlatarak, ' Piyade okulunda gördüklerimi darbe girişimi olarak yorumlamadım. Ahmet Zeki Gerehan'ın emriyle piyade okulunda görevlendirildim. Darbe girişimi içinde bulunmadım.' diye konuştu.

Duruşma, sanık savunmalarının tamamlanması için pazartesi gününe ertelendi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan 841 sayfalık iddianamede, dönemin Harp Akademileri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Hasan Nevzat Taşdeler, Kara Harp Akademisi Komutanı Tümgeneral Selim Mert ve Hava Harp Akademisi Komutanı Tümgeneral Recep Yüksel'in de aralarında bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari, 5'i tutuksuz toplam 122 asker sanık olarak yer alıyor.

İddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM ve 65. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti 'suçtan zarar gören', aralarında dönemin Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu ile dönemin Deniz Harp Akademisi Komutanı Tuğamiral Tayyar Ertem'in bulunduğu 12 kişi ise 'müşteki' sıfatıyla yer alıyor.

Bütün sanıklar hakkında, 'TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme' ve 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan da ayrı ayrı 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-22 Mart (2017) 'İstanbul 122 sanık Darbe Yap./Harp Akademileri' davası

(12 Ağustos 2017, 17:09)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=11076