Anayasa Mahkemesi raportörü, askerlere sivil yargı yolunu açan Ceza Muhakemeleri Kanunu(CMK) değişikliğiyle ilgili raporunu tamamlayarak mahkemeye teslim etti. Edinilen bilgiye göre, raporda askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasını düzenleyen yasa değişikliğinin Anayasa´ya aykırı olmadığı görüşüne yer verildi. Raporun teslim edilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi´nin konuyu ivedilikle gündeme alıp sonuçlandırması bekleniyor.
Raportör: ´Askeri Yargıya Tırpan´ yasası Anayasa´ya uygun
Anayasa Mahkemesi raportörü, askerlere sivil yargı yolunu açan Ceza Muhakemeleri Kanunu(CMK) değişikliğiyle ilgili raporunu tamamlayarak mahkemeye teslim etti. Edinilen bilgiye göre, raporda askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasını düzenleyen yasa değişikliğinin Anayasa´ya aykırı olmadığı görüşüne yer verildi. Raporun teslim edilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi´nin konuyu ivedilikle gündeme alıp sonuçlandırması bekleniyor.
CHP´nin değişikliğin iptali istemiyle açtığı dava kapsamında hazırlanan rapor Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtıldı. Edinilen bilgiye göre, raporda askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasını düzenleyen yasa değişikliğinin Anayasa´ya aykırı olmadığı görüşüne yer verildi. Kanun değişikliğinin AB´ye uyum kapsamında çıkarıldığı, Anayasa´nın 2. maddesindeki demokratik hukuk devleti ilkelerine uygun olduğu vurgulandı. Raporda, CMK değişikliğinin askeri yargıyı düzenleyen Anayasa´nın 145. maddesine de aykırı olmadığı belirtildi. Raportörün görüşünün üyeler açısından bağlayıcılığı bulunmuyor. Anayasa Mahkemesi, CHP´nin başvurusunu reddetmesi durumunda askeri yargının görev alanı önemli ölçüde daraltılmış olacak. Şemdinli, Dağlıca davalarında yaşanan askeri-sivil yargı tartışmaları son bulacak. Yasanın iptali halinde ise Yüksek Mahkeme yeni yasa değişikliği için süre verecek. Yasa, değişikliğe kadar mevcut haliyle yürürlükte kalacak. Ancak yasanın iptaliyle birlikte yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmesi halinde mahkemeler arasında hukuk karmaşası yaşanacak.
Askerlerin CMK´nın 250. maddesine giren suçlarda sivil mahkemelerde yargılanmasını düzenleyen kanun değişikliği geçtiğimiz haziran ayında TBMM´de yasalaştırılmıştı. Değişiklikle sivillerin barış zamanında askeri mahkemelerde yargılanmayacağı, darbe ve darbeye teşebbüs ile devlet güvenliğine ilişkin özel yetkili ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlarda askerlerin sivil yargıda yargılanması hükme bağlanmıştı. TBMM Genel Kurulu´nda yasa değişikliğine destek veren CHP, iki gün sonra desteğini geri çekmişti. Ardından da düzenlemenin iptali talebiyle Anayasa Mahkemesi´nde dava açmıştı. ( Zaman)
TBMM sabaha kadar çalışarak Kontrgerillacıları şok eden yasayı çıkarmıştı
27 Haziran 2009 tarihinde AK Parti´nin önergeleriyle Meclis´in sabaha kadar çalışarak yasalaştırdığı torba yasada yer alan çok kritik bir düzenleme ile askeri savcı ve mahkemelerin askerlerle birlikte suç işleyen sivilleri soruşturma ve yargılama yetkileri kaldırılmıştı. Albay Dursun Çiçek´in sivil mahkemede yargılanmasının tartışıldığı günlerde yapılan bu sürpriz yasa değişikliğiyle Meclis, Askeri yargılamada önemli bir sivilleşme adımı attı. Artık asker olmayan kişilerin, askerlerle iştirak halinde işlediği suçlar, Cumhuriyet savcılıkları tarafından soruşturulacak.
Düzenleme, kanunun yürürlüğe girdiği tarihte devam etmekte olan soruşturma ve kovuşturmalarda da uygulanacak
Bugünlerde tekrar tartışılmakta olan ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´nda yer alan çeşitli suçların ´Askeri suç kapsamına´ alınarak örtbas edilmesi ya da üzerine gidilmesinin engellenmesi girişimi bu değişiklikle uygulanamaz hale getirilmiş oluyor. Sivil ve asker kişilerin karıştığı suçlarda sivillerin yargılanması sivil mahkemeler eliyle yapılacak.Yasaya göre, barış zamanında asker olmayan kişilerin, Askeri Ceza Kanunu veya diğer kanunlarda yer alan, askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi bir suçu, tek başına veya asker kişilerle iştirak halinde işlemesi durumunda, asker olmayan kişilere ilişkin soruşturmalar, Cumhuriyet savcıları, kovuşturmalar ise, adli yargı mahkemeleri tarafından yapılacak.
Askerlerin karıştığı çete suçuna sivil ağır ceza bakacak
Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen, uyuşturucu ve uyarıcı madde suçu imal ve ticareti suçu veya suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama suçu, ağır ceza mahkemeleri görev alanına girecek. Asker kişiler, barış zamanında ağır ceza mahkemelerinin yetkisine giren bir suçu işlemeleri halinde bu mahkemelerde, savaş ve sıkıyönetim halinde ise askeri mahkemelerde yargılanacak. Düzenleme, kanunun yürürlüğe girdiği tarihte devam etmekte olan soruşturma ve kovuşturmalarda da uygulanacak. TBMM´de kabul edilen ?Türk Ceza Kanunu´nda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun? la askeri yargının yetkilerine önemli kısıtlamalar getirildi. Değişiklikle askerlerin kendi içinde darbe girişimi, cunta veya hükümete karşı eylem planları yapmaları gibi suçlarda yetki sivil yargıya verildi. Sivil yargıya verilen yetki, devam eden soruşturma ve davaları da kapsayacak. Değişiklikle ayrıca sivillerin bazı suçlarda askeri mahkemelerde yargılanmalarına da tamamen son verildi. Yürürlükteki kanunlara göre, asker kişilerin sivil kişilerle iştirak halinde işledikleri suçlarda yargılanacakları mahkeme şu kritere göre belirleniyor: İşlenen suç, Askeri Ceza Kanunu´nda yazılı bir suç ise dava askeri mahkemelerde görülüyor. Eğer suç, Askeri Ceza Kanunu´nda yazılı olmayan bir suç ise yargılama sivil mahkemelere bırakılıyor. Ergenekon soruşturmasında bazı askerlerin sivil savcılar tarafından soruşturulması da bu kapsamda yapılıyor. Ayrıca asker kişilerin askeri mahalde, sivil kişiler olmadan kendi aralarında işledikleri her tür suç askeri mahkemelerin görev alanına giriyor.
Siviller askeri mahkemelerde yargılanamayacak
AKP´nin, askeri mahkemelerle hiç ilgisi olmayan ve yolsuzluklarla ilgili bir kanun tasarısına gece yarısı önergeleriyle yaptığı eklemelerle bu düzenlemeler değiştirildi. İlk olarak Ceza Muhakemesi Kanunu´nun 3. maddesine şu fıkra eklendi: ?Barış zamanında, asker olmayan kişilerin Askeri Ceza Kanununda veya diğer kanunlarda yer alan askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi bir suçu tek başına veya asker kişilerle iştirak halinde işlemesi durumunda asker olmayan kişilerin soruşturmaları Cumhuriyet savcıları, kovuşturmaları adli yargı mahkemeleri tarafından yapılır.? Buna göre işlenen suç ne olursa olsun, sivil kişilerin artık askeri mahkemelerde yargılanmaları son bulacak. Böylece Türkiye´nin AİHM´de çok sayıda davada mahkum olmasına neden olan sivillerin askeri mahkemelerde yargılanması da son bulacak.
Değişiklik küçük, hedef büyük
İkinci önemli değişiklik ise Ceza Muhakemesi Kanunu´nun 250/3. maddesinde yapılan değişiklik oldu. Buna göre bu maddedeki ?Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay´ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler ile savaş ve sıkıyönetim hali dahil askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır? cümlesindeki ?hali dahil? ifadesi yerine ?halinde? ifadesi konuldu. Yani görünüşte birkaç harflik bir değişiklik yapıldı. Ancak bu küçük görünen değişikliğin kapsamı, önergenin gerekçesinde şöyle açıklandı: ?Asker kişilerin barış zamanında, 250. madde uyarınca kurulan ağır ceza mahkemelerinin yargı yetkisine giren bir suçu işlemeleri halinde, bu mahkemeler tarafından yargılanması amacıyla bu değişiklik önergesi verilmiştir. Buna karşılık, savaş ve sıkıyönetim halinde işlenen suçlarda ise askeri mahkemelerin yargı yetkisi korunmaktadır.?
Cunta girişimi
Atıf yapılan 250. madde kapsamına giren suçlar TCK´da düzenleniyor. TBMM´de kabul edilen düzenlemeye göre asker kişiler tarafından askeri mahalde işlenen ve Ceza Muhakemesi Kanunu´nun 250. maddesine giren şu suçları artık sivil savcılar soruşturacak ve özel yetkili ağır ceza mahkemeleri yargılayacak: ?Devletin güvenliğine karşı suçlar, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, Anayasayı ihlal, Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, hükümete karşı silahlı isyan, silahlı örgüt, örgüte silah sağlama, suç için anlaşma, devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme, casusluk, devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama, gizli kalması gereken bilgileri açıklama, uluslararası casusluk, devlet sırlarından yararlanma, devlet hizmetlerinde sadakatsizlik, yasaklanan bilgileri temin, yasaklanan bilgilerin casusluk maksadıyla temini, yasaklanan bilgileri açıklama, yasaklanan bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklama, devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma.?
Darbe girişimi de sivil yargıya
Asker kişilerin, askeri mahalde ve tamamen askeri kişilerle birlikte işledikleri her türlü darbe girişimi, hükümetin ve TBMM´nin görevlerini yapmaya kısmen veya tamamen engel olmaya kalkışmak da bu suçlar kapsamına giriyor. Yani olası bir cunta ya da darbe girişiminde soruşturma yetkisi sivil savcılarda olacak.
Yasa Albay Dursun Çiçek için mi çıktı?
AKP, bu önergelerin yanı sıra yapılan değişikliklerin ?devam eden soruşturma ve davalarda da uygulanacağına? ilişkin bir hüküm koydu. Bu yüzden ?İrticaya Karşı Eylem Planı? başlıklı belge nedeniyle Askeri Savcılığın takipsizlik kararı verdiği albay Dursun Çiçek aleyhine yeni bir delil bulunması durumunda savcılar doğrudan Çiçek hakkında da soruşturma yürütebilecekti.
(31 Ekim 2009, 14:20)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: