Antalya Üniversitesi'ndeki FETÖ/PDY yapılanmasıyla ilgili eski rektör Prof. Dr. Cihat Göktepe'nin de aralarında bulunduğu 10 akademisyen hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. Üniversitenin rektörlüğünde 4 yıl çaycılık yapan Havvana Polat, duruşmada tanık olarak verdiği ifadesinde üniversitedeki yapılanma ve sanıklar hakkında önemli bilgiler verdi.
17.06.2017 13:31 Antalya Üniversitesi'ndeki FETÖ/PDY yapılanmasıyla ilgili eski rektör Prof. Dr. Cihat Göktepe'nin de aralarında bulunduğu 10 akademisyen hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. Üniversitenin rektörlüğünde 4 yıl çaycılık yapan Havvana Polat, 'Cihat Göktepe'yi cemaatin içinden biliyorum, fakat 17-25 Aralık'tan sonra bu olaylara dahil mi değil mi bilmiyorum' dedi.
Antalya Üniversitesi'ndeki FETÖ/PDY yapılanmasıyla ilgili eski rektör Prof. Dr. Cihat Göktepe'nin de aralarında bulunduğu 10 akademisyen hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi.
16 Haziran'da Antalya 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın üçüncü duruşmasında, silahlı terör örgütüne üye olmaktan tutuklu yargılanan Prof. Dr. Cihat Göktepe, Engin Öztürk ve Hakkı Kefsiz ile tutuksuz sanıklardan Sümeyra Aydın, Ercüment Demirbozan ve Ahmet Ayhan hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı bulunan Ahmet İkiz, Fadime İkiz, Fatih Camcı ile Savaş Bozbel ise duruşmaya gelmedi.
İDARİ PERSONEL GENELDE CEMAATTENDİ
Duruşmada Uluslararası Antalya Üniversitesi'nde 2010 yılından 2014 yılına kadar çaycılık yapan Havvana Polat tanık olarak dinlendi. Havvana Polat, 'Üniversitenin kurulduğu 2010-2011 yıllarından beri içindeyim. 2014 yılı Nisan ayında beni haksız yere işten çıkardılar. Ben dava açtım, 17-25 Aralık 2013 tarihine kadar devlete karşı bir faaliyetleri yoktu. Rektörlük yönetim binasında çaycı olarak çalışıyordum. Odalara girip çıkıyordum. Taşeron firma personeliyim. Üniversitenin idari personeli genelde bu cemaatten insanlardı. Öğretim üyelerinden sadece Hazel İnan'ın bu cemaatten olduğunu biliyorum' dedi.
17-25 ARALIK'TAN SONRA SİYASİ SOHBETLER
Üniversitede 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra siyasi konuların sohbetlerde konuşulmaya başladığını belirten Polat, 'Devlete karşı sözler söyleniyordu. Genel Sekreter Sedat Göçen ve Genel Sekreter Yardımcısı Selçuk Demiriz 2014 yılı Mart ayında yapılan yerel seçimlerden önce üniversitede seçimlerle ilgili idari personelle genel toplantılar yaptılar ve 'Seçimlerde Ak Parti karşısında kim güçlü ise o sandıkta ona oy verin' dediler, 'Kılıçlar çekildi' sözlerini söylediler. Ben bunları Sedat Göçen ve Selçuk Demiriz'den duydum' dedi.
Fetullah GÜLEN İÇİN AİLELERİNİ BİLE FEDA EDERLER
Üniversitede Sedat Göçen, Ahmet İkiz ve Kubilay Yıldızlı'nın Fetullah Gülen'den gelen emirleri uyguladığını ileri süren Polat, 'Zaten Sedat Göçen Amerika'da Fetullah Gülen'in yanında yetişip gelmiş bir kişidir. Kubilay Yıldızlı Sedat Göçen'in sağ koludur. Ahmet İkiz, Sedat Göçen ve Kubilay Yıldızlı davaları için, yani Fetullah Gülen'den gelen talimatları uygulamak için ailelerini bile feda eder. Yapılacak olan şeylerden rektör Cihat Göktepe'nin haberinin olmaması mümkün değildir. Benim bildiğim Fetullah Gülen'den doğrudan talimat alan Sedat Göçen'dir. Sedat Göçen, Kubilay Yıldızlı ve Ahmet İkiz bu talimatları uyguluyordu. İkinci telefonları kendi üzerine kayıtlı almıyorlardı' dedi.
Havvana Polat şöyle devam etti:
'Cihat Göktepe'yi cemaatin içinden biliyorum, fakat 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra bu olaylara dahil mi değil mi bilmiyorum. Ancak üniversitenin rektörü olarak Sedat Göçen, Kubilay Yıldızlı ve Ahmet İkiz'in yaptıklarından habersiz olduğunu düşünmüyorum. Cemaatin içinde Sedat Göçen daha öndedir. Ondan sonra Kubilay Yıldızlı ve Ahmet İkiz gelir. Yani konumları bu şekildedir. 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra Cihat Göktepe'nin mütevelli toplantısına, diğer bahsettiğim sohbet toplantılarına katıldığını ve bir şey yaptığını görmedim. Sedat Göçen, Kubilay Yıldızlı ve Ahmet İkiz'in Cihat Göktepe'ye talimat verdiklerini görmedim. Zaten bunlar bir toplantı yapmaya karar verdiklerinde Cihat Göktepe'ye onaylamak düşer. Hasan Tarık Şen ve Cihat Göktepe'nin bir arada oldukları bir ortama şahit olmadım.'
BENİM İŞİM AKADEMİK İŞLER
Rektörken gözaltına alınıp tutuklanan Cihat Göktepe ise savunmasında suçsuz olduğunu belirterek, tahliyesini istedi. Kendisinde 'ByLock' da olmadığını belirten Göktepe, 'Benim rektör olarak işim üniversiteye kadro temini ve üniversiteyi dünyaya açmaktır. Ben Türk kültür milliyetçiliği çizgisinde hareket ettim. Ben üniversitenin mütevelli heyetinin 15 üyesinden birisiydim. Mali işleri mütevelliden 1 veya 2 üye yapıyordu. İdari işleri genel sekreterlik yapıyordu. Ben akademik işlerle ilgileniyordum. Ben 314 gündür tutukluyum 300 kişinin çalıştığı kurumda aleyhime bir beyan yok. Tahliyemi talep ediyorum, sağlık durumumum ciddi risk altındadır. Adresim sabittir, kaçma riskim bulunmamaktadır, yeşil pasaportum olduğu halde evimde gözaltına alındım' dedi.
DAVANIN KURBANI OLDUĞU İDDİA EDİLDİ
Göktepe'nin avukatı Yıldız Berki de müvekkilinin bu davanın kurbanlarından olduğunu iddia etti. Berki, 'Müvekkilim sadece rektör olduğu için bugüne kadar tutuklanmıştır, kendisinin kurban seçildiğini ve diyet ödediğini düşünüyoruz' dedi.
Yapılan müzakereden sonra mahkeme Cihat Göktepe ile Engin Öztürk ve Hakkı Kefsiz'in tutukluluğunun devamına karar verdi. Halen firarda bulunan Ahmet İkiz, Fatime İkiz, Fatih Camcı ve Savaş Bozbel hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
Paralel yapı-05 Ağustos (2016) 'Antalya Üniversitesi Yapılanması 10 sanık' davası
(17 Haziran 2017, 13:31)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: