92 Bylock'çu Polisin davası

İstanbul'da, cep telefonlarında FETÖ/PDY mensuplarının kullandığı şifreli haberleşme programı ByLock tespit edilen 80'i tutuklu 12'si firari 92 polisin, 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandıkları davaya başlandı.

06.05.2017 18:03 İstanbul'da, cep telefonlarında FETÖ/PDY mensuplarının kullandığı şifreli haberleşme programı ByLock tespit edilen 80'i tutuklu 12'si firari 92 polisin, 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandıkları davaya başlandı.

02.05.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında bulunan binada görülen davaya, tutuklu sanıkların 79'u katıldı. Sanıkların avukatları ve yakınları da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada kimlik tespitinin ardından sanık savunmalarına geçildi.

Tutuklu sanıklardan Alparslan Karasu, FETÖ üyeliği suçlamasını reddederek, 'İddianamede belirtilen iki telefon numarası da bana aittir. Bir numarayı şahsi, diğerini ise iş amaçlı kullanıyordum. İki telefonuma da ByLock yüklemedim ve bu programı kullanmadım.' dedi.

Tutuklu sanık Bayram İdiz de iddianamede hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

İdiz, 2006 yılından itibaren emniyet teşkilatında görev yaptığını anlatarak, 'Benim ve ailemin bu örgütle hiçbir şekilde bağı yoktur. Yurtlarına, dershanelerine gitmedim. Bankalarından kredi çekmedim. Sendika veya yayın organlarına üyeliğim de bulunmamaktadır. Bana ait olan bir internet hattından ByLock yüklediğim iddia ediliyor. Ben, bu hattı polis memuru Ferhat Kayaalp isimli bir polis memurundan devraldım. Kendisi komşumdu. Ferhat Kayaalp'in İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde 'yasa dışı dinleme ve casusluk' suçlamasıyla yargılandığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 'kod isim' kullanarak dinlediği iddia ediliyor. Bu şahıstan devraldığım internet hattından dolayı 7 aydır tutuklu bulunuyorum. Evimde yapılan aramalarda suç teşkil edecek herhangi bir bulguya rastlanılmamıştır. Bu aşamada tahliyemi talep ediyorum.' ifadelerini kullandı.

Tutuklu sanık Bezhat Durmuş da, hakkında gözaltı kararı olduğunu öğrenince emniyete giderek teslim olduğunu söyledi.

ByLock kullandığı iddialarını reddeden Durmuş, 'ByLock, geçmiş yıllarda App Store'dan satışa sunulmuştur. Bundan dolayı programın bir örgüte ait olduğu iddiaları çürümüştür. Sürümü yenilenmediği için Google Play'dan ve App Store'dan kaldırılmıştır. 2016 ocak ayından itibaren de tamamen kullanım dışı kalmıştır. İddianamede, ByLock programının referans numarasıyla kullanıldığı iddia edilmiştir. Madem referans numarasıyla kullanılıyor benim referans numaram veya bana referans olan no iddianamede yer almamıştır.' diye konuştu.

-'Hayal ürünü ifadeler verdim'

Tutuklu sanık Burak Karakaya, emniyet sorgusunda verdiği ifadeleri baskı altında verdiğini savunarak söz konusu beyanlarını kabul etmediğini söyledi.

Gözaltında kaldığı süre içerisinde psikolojisinin bozulduğunu öne süren Karakaya, şunları kaydetti:

'Görev hayatım boyunca hiçbir şekilde soruşturma geçirmedim. İddianamede de belirtildiği gibi FETÖ üyelerinin, teşkilatta önemli mevkilere ve birimlere getirildiği söyleniyor. Ben, meslek hayatım boyunca hiç söz konusu yerlerde çalışmadım. Bu durum bile örgüt üyesi olmadığımı kanıtlar. Emniyette verdiğim ifadelerimi baskı altında söyledim. Hayal ürünü ifadeler verdim. Emniyette bana itirafçı olmazsam tutuklanacağım söylenmişti. Ben de uydurdum.'

Duruşmada söz alan bazı tutuklu sanıklar da haklarındaki iddiaları reddederek tahliye talebinde bulundu.

Bugünkü duruşmada tutuklu 25 sanık savunmasını tamamladı.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarına yarına devam edilmek üzere duruşmayı erteledi.

03.05.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısında yapılan binadaki salonda görülen duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Fikret Ütlü, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Gözaltında bulunduğu tarihte emniyete verdiği ifadeyi tekrarlayacağını söyleyen Ütlü, 'Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Sekiz yıldır üzerime kayıtlı telefon hattını kullanıyorum. ByLock programını kullanmadım. Kaçma veya delilleri karartma şüphem yoktur. Mümkünse beraatimi değilse tahliyemi talep ediyorum.' dedi.

Savunmasını tamamlayan Feyzi Baytok, FETÖ üyesi olmadığını öne sürerek, şunları kaydetti:

'İddianamede yazılı telefon hattı benim üstüme kayıtlıdır. Söz konusu telefon hattını, izleyiciler arasında bulunan kayınbiraderim Serhat Yazan kullanmıştır. Ben, bu hattı hiçbir şekilde kullanmadım. Söz konusu hattı ise ekonomik olduğu için çıkartmıştım. Başta ailemin ve benim FETÖ'yle bir alakamız yoktur. Tahliyemi talep ediyorum.'

Söz alan tutuklu sanık Fuat Bağdat ise, Kanun Hükmünde Kararnameyle (KHK) mesleğinden ihraç edildiğini belirterek, hakkındaki suçlamaları reddetti.

FETÖ üyesi olmadığını savunan Bağdat, 'Yaşamım boyunca FETÖ'ye ait eğitim kurumlarında bulunmadım. Örgüte ait evlerde de kalmadım. Türkçe öğretmeni Hüseyin isimli bir arkadaşımın önerisi üzerine ByLock'u telefonuma indirdim. Hatırladığım kadarıyla Google Play veya adını hatırlayamadığım bir internet sitesinden indirmiştim. Fakat bu programı hiçbir şekilde kullanmadım. Tahliyemi talep ediyorum.' ifadelerini kullandı.

Pazartesi başlayan duruşmada bugüne kadar 50 sanık savunmasını tamamladı.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının tamamlanması için duruşmayı yarına ertelendi.

04.05.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısında yapılan binadaki salonda görülen duruşmada, savunma yapan tutulu sanık Mehmet Kımırtı, ByLock'u kesinlikle kullanmadığını belirterek suçlamaları reddetti.

FETÖ'yle bağlantısının olmadığını öne süren Kımırtı, 'Hayatımın hiçbir evresinde herhangi bir terör örgütüyle iltisakım olmamıştır. Meslek hayatım boyunca amirlerimden başka kimseden emir almadım. Daima devletimin polisi oldum. Hiçbir zaman operasyonel şubelerde çalışmadım. Bank Asya'da hiçbir zaman hesabım olmamıştır. Hakkımda bütün deliller toplanmış ve delilleri karartma şüphem yoktur. Tahliyemi talep ediyorum.' diye konuştu.

Söz alarak savunmasını yapan tutuklu sanık Mehmet Emin Güler ise kendisi adına sahte bir telefon hattının çıkarıldığını iddia etti.

Söz konusu telefon hattının sözleşmesinde farklı isim ve imzanın bulunduğunu kaydeden Güler, '17-25 olaylarından sonra polislik mesleğine girişlerde yönetmelik değişikliği oldu. Ben de bu yönetmelik sonrasında polis oldum. Zaten hakkımda FETÖ örgütle alakalı bir şey olsaydı polis olamazdım. 15 Temmuz günü sosyal medyada yaptığım paylaşımlar ortadadır. Hain terör örgütü FETÖ'yle bir ilgim yoktur. Her zaman devletimin ve milletimin polisi oldum. Üzerime çıkarılan açık bir hat olduğunu düşünüyorum. Kesinlikle bu hattı ben kullanmadım. Zaten hattın sözleşmesinde de başkasına ait olduğu ve imzaların farklı olduğu açıkça görülüyor.' ifadelerini kullandı.

Savunmasını tamamlayan tutuklu sanık Mehmet Ünal, eğitim hayatının devlet okullarında geçtiğini ve babasının tavsiyesiyle polis olduğunu söyledi. ByLock programını kullanmadığını ileri süren Ünal, şöyle devam etti:

'Mersin'de bir adrese ait internet hattından Bylock kullanılmış. İfade verdiğim sulh ceza hakimi, bana Mersin'de bir internet hattının adıma kayıtlı olduğunu söyledi. Ben de kendisine kesinlikle Mersin'de bulunmadığımı ve böyle bir internet hattımın olmadığını söyledim. Bir hatanın olduğu belli. Günlerce tahliye edilmeyi bekliyorum ama henüz böyle bir durum olmadı.'

Söz alan tutuklu sanık Mehmet Duman, suçlamaları kabul etmeyerek tahliye talebinde bulundu.

ByLock indirildiği iddia edilen telefonunu emniyete teslim ettiğini anlatan Duman, 'Hiçbir şekilde telefonuma şifre koymadım ve format atmadım. Ben bu programı indirmedim ve kullanmadım. FETÖ örgütünün üyesi veya sempatizanı değilim. Bu örgüte hiçbir şekilde maddi yardımda bulunmadım. ByLock konusunda yanlış tespitlerin olduğunu buradaki bazı arkadaşlar da söyledi. Benim de bu yanlış tespit sonucu ismimin karıştığını düşünüyorum. Evli ve iki çocuk babasıyım. Kaçma şüphem yoktur. Bütün bu hususların göz önünde bulundurmanızı talep ederek tahliyemi istiyorum.' şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının tamamlanması için duruşmayı yarına ertelendi.

05.03.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısında yapılan duruşma salonundaki davada, bütün tutuklu sanıklar savunmalarını tamamladı.

Sanık avukatları, müvekkilleri yönünden tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, 13 sanık hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirerek tahliyelerine karar verdi.

Heyet, duruşmayı üç gün yapılmak üzere 19, 20 ve 21 Temmuz'a erteledi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ByLock kullandıkları iddiası ile 12'si firari, 80'i tutuklu 92 polis hakkında hazırlanan iddianamede, sanıkların 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle cezalandırılmaları isteniyor.

Paralel yapı-07 Mart (2017) 'İstanbul Emniyet Yapılanması/Bylock kullanan polisler 92 sanık' davası

(06 Mayıs 2017, 18:03)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=10336