Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı ele geçirmeye çalıştıkları gerekçesiyle 28'i tutuklu 62 asker hakkında açılan davaya devam edildi. 10-14 Nisan arası peşpeşe günlerde görülen duruşmalar sonunda, er olan 34 tutuksuz sanıkla tutuklu bulunan 28 rütbeli sanığın dosyasının ayrılmasına hükmeden mahkeme heyeti, yazılan yazılara cevap geldiğinde dosyanın savcıya gönderilmesini kararlaştırdı.
15.04.2017 19:39 Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı ele geçirmeye çalıştıkları gerekçesiyle 28'i tutuklu 62 asker hakkında açılan davaya devam edildi.
10.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun karşısında yapılan binadaki salonda İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya, 28 tutuklu rütbeli sanık, 5 tutuksuz sanık ile bir kısım sanık avukatları ve Başbakanlık adına bir avukat katıldı.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, tutuklu sanıkların savunmalarının tamamlandığını, tutuksuz sanıkların savunmalarına geçildiği söyledi.
Tutuksuz sanık Onur Özcan savunmasında, 2. Zırhlı Tugayı'nda asker olarak görev yaptığını, 15 Temmuz günü sabah içtimaya katıldığını, bölük komutanın kendilerine tatbikat olacağını söylediğini, cephaneye gittiklerini ve rütbelilerin mühimmatları aldığını belirtti.
Sanık Özcan, tank bölüğünde toplanma olduğunu ifade ederek, 'Biz araçlardan inmedik. Terör saldırı olduğunu, Sabiha Gökçen Havaalanı'na gideceğimiz söylendi. Gittiğimizde halk toplanmıştı. O sırada durduk, niye durduğumuzu bilmiyordum. Halk dışarıda 'darbe oldu' diye bağırıyordu. O zaman öğrendik.' diye konuştu.
Duruşma, tutuksuz sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam etti.
Tutuksuz sanık Berat Gökdemir, savunmasında, cuma günleri sabah erken kalktıklarını ve araç bakımlarını yaptıklarını, kahvaltıdan sonra içtimaya geçtiklerini belirtti.
Kendilerine tatbikat olacağının söylediğini, depodan sırt çantalarının alındığını ve daha sonra tekrar araç bakımına geçtiklerini ifade eden Gökdemir, şöyle konuştu:
'15 Temmuz günü öğleden sonra bölük komutanları bize silahları almamız konusunda emir verdi. Herkes farklı silah aldı. Benim silahım başkasındaydı. Başkasının ki bendeydi. Bana MG3 verdiler. Akşam saatlerinde 'araçlara bin' emri verildi. Bölük komutanı yarın çarşı ve ev izinlerinin iptal olduğunu söyledi. Biz büyük ihtimal atış alanına gideceğimizi sandık. Kendimizi cephanede bulduk. Araçtan inmeyin emri verdi. Kutu kutu büyük büyük mühimmatlar verdiler. Daha sonra karanlık bir yere gittik. Biz gittiğimizde kalabalık vardı. Üst rütbeli komutan bir konuşma yapıyordu. Herkes araçlarına binmeye başladı. Terör saldırısı olacağı, polis ile jandarmanın iş birliği yapacağı söylendi. Sabiha Gökçen Havaalanı'na gittik. Halkın bize 'En büyük asker' diye bağırdığını duydum. Kalabalıklaşınca araca saldırmaya başladılar. Çok korkmuştum. Halk aracın üstüne çıkmaya başladı. Halk bize dışarı çıkın kimse size zarar vermeyecek dedi. Silahlarımızı aracımızda bıraktık. Halk bize su verdi, yemek getirdi. Hava aydınlanmaya başlayınca polis geldi. Emniyete gittik.'
Diğer tutuksuz sanık Muhammet Yahya Erdoğan da 15 Temmuz'dan önce 2 ay boyunca nöbet tutuğunu, o sabah nöbet istirahatinin olduğunu ancak gönderilmediğini ifade etti.
Öğleden sonra 3-4 gibi çağrıldığını, tatbikat için silahını aldığını, arkadaşlarına ne olduğunu sorduğunu ancak kimsenin bir şey bilmediğini ifade eden Erdoğan, Sabiha Gökçen Havaalanı'na nasıl gittiklerini bile bilmediğini savundu.
Silahlarının dolu olmadığını, sabaha kadar beklediklerini, halkın etrafına çember oluşturduğunu, nefes almak için mazgalları açtıklarını ve halkla sohbet ettiklerini dile getiren Erdoğan, sabaha karşı 04.00 sularında polisin geldiğini ve teslim olduklarını anlattı.
Tutuksuz sanık Ali Kaya da 15 Temmuz'da denetime gelineceğinin söylenerek hazırda beklemelerinin istendiğini belirterek, şu savunmayı yaptı:
'İstanbul'da terör saldırı olacağını duyduk. Yol denetimi yapacağımız söylendi. Nizamiyeden çıktık. Yol açıktı. Önümüzdekileri takip ettik. Etrafımızdaki insanlar bize el sallıyordu. Herhalde önümüzdeki araçlar bariyerleri ezdi. Karşı şeride geçtik. Sabiha Gökçen Havaalanı'na 200 metre kala yol tıkandı. Halk tepki göstermeye başladı. Halk, 'Sizin burada ne işiniz var, asker darbe yapıyor' diye söyledi. Hareket yapmış olsaydım halka zarar verirdim. Aracı durdurduk. Er olduğumuza, kandırıldığımıza inanan bir kısım halk bizi korudu. Tankın üstüne çıkan halk, bizi sarıp, kolladı. Bizim hiçbir şeyden haberimiz yok, polis gelsin bizi alsın diye halkla bekledik. Bir polise silahlarımızı, hücum yeleklerimizi verdik. Polis aracına bindik, karakola gittik.'
Duruşma, tutuksuz sanıkların talimatla ifadesinin alınması için yarına ertelendi.
11.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı ele geçirmeye çalıştıkları gerekçesiyle 28'i tutuklu 62 asker hakkında açılan davanın 7. duruşması başladı.
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun karşısında yapılan binadaki 2 No'lu salonda İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya, 28 tutuklu sanık katıldı.
Duruşma, SEGBİS sistemiyle tutuksuz sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.
12.04.2017
Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı ele geçirmeye çalıştıkları gerekçesiyle 28'i tutuklu 62 asker hakkında açılan davada, bazı tutuksuz sanıkların savunmaları SEGBİS sistemiyle alındı.
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nun karşısında yapılan binadaki salonda İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada, tutuksuz sanık Yusuf Özkan, Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanarak savunma yaptı.
Sanık Özkan, 15 Temmuz sabahı içtimada kendilerine tatbikat olacağının söylendiğini, akşama kadar tatbikat hazırlığı yaptıklarını ve her şeyin normal olduğunu savundu.
Mühimmat deposuna gittiklerini ifade eden Özkan, 'Şakir Çınar bize bir konuşma yaptı. ' Sabiha Gökçen Havaalanı'nda terör saldırısı olacak. Oranın emniyetini alacağız. Polis ve askere yardım edeceğiz.' dedi. Yola çıktık. Yardım etmeye gidiyoruz diye hızlı gittik. Darbeyi ilk kez halktan duydum. Bize durumu halk anlattı. O zamana kadar durumu anlamadık.' dedi.
Tutuksuz sanık Doğan Bülbüloğlu da Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinden SEGBİS ile savunma yaptı.
Sanık Bülbüloğlu, komutanının kendilerine Sabiha Gökçen Havaalanı'ndaki saldırıyı engellemeye gittiklerini söylediğini, vatandaşların 'Darbe yapıyorsunuz' dedikleri zaman olayı anladıklarını anlatarak, bu durumu sorduğu komutanının kendilerine haberinin olmadığını aktardığını söyledi. Bülbüloğlu, daha sonra polislerin geldiğini ve kendilerini gözaltına aldığını kaydetti.
Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinden SEGBİS ile bağlanarak savunma yapan tutuksuz sanık Oğuzhan Aksungur, olayla ilgilerinin olmadığını, emirler doğrultusunda hareket ettiklerini dile getirerek, 'Tatbikata gidiyoruz sanıyorduk, cephaneliğe gittik. Şakir Çınar, 'Emre itaatsizlik edeni kendi ellerimle vururum. Vatani görev. Ateşe ateşle karşılık verebilirsiniz.' dedi. Havaalanına gittiğimizde ne olup bittiğini anladık. Bizim suçumuz yok. Askerlik yapmaya gittik.' diye konuştu.
Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesinden SEGBİS ile bağlanarak savunma yapan tutuksuz sanık Mehmet Nedim Erdal, o ana kadar hayatında ilk kez bir yarbay gördüğünü, onun da kendisine Sabiha Gökçen Havaalanı'nda saldırı olacağını söylediğini anlattı.
SEGBİS ile farklı illerden bağlanarak savunması alınan tutuksuz sanıkların ardından mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.
13.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı ele geçirmeye çalıştıkları gerekçesiyle 28'i tutuklu 62 asker hakkında açılan davada, bazı tutuksuz sanıkların savunmaları Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla alındı.
Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun karşısında yapılan binadaki salonda İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada, tutuksuz sanık Ömer Doğan Deniz SEGBİS sistemiyle bağlanarak savunma yaptı.
Deniz, olay sabahı kendilerine tatbikat olduğunun söylendiğini, öğle saatlerinde tatbikatın iptal edildiğinin, akşam tekrardan tatbikat yapılacağının belirtildiğini söyledi.
Araçta uyuduğunu, uyandığında Sabiha Gökçen Havaalanı'na gittiklerini gördüğünü aktaran Deniz, hiçbir şeyden haberleri olmadığını ve vatani görevini yaptığını savundu.
SEGBİS sistemiyle Kiraz Sulh Ceza Hakimliğinden bağlanarak savunma yapan tutuksuz sanık Kadir Coşkun, sabahtan akşama kadar tatbikat için beklediklerini, cephaneye tatbikat için gittiklerini zannettiklerini anlatarak, 'Komutana sordum 'nereye' diye. Bana Sabiha Gökçen'de terör saldırısı olduğunu, bunu engellemek için gideceklerini söyledi. Zırhlı araçlar bariyerleri ezerek geçti. Biz şok olduk. Halk yolu kapattı. Beklemeye başladık. Halk bize 'Niye geldiniz? Sizi kandırmışlar. Siz darbe yapıyorsunuz. Yönetime el koyacaklar.' dedi. Polisi arattırdık. Teslim olduk. 22 yaşına kadar hayvanlar içinde büyüdüm. FETÖ'yle işim olmaz. Üstümüze suç attılar. Bu suçlamayı kabul etmiyorum. Tek isteğimiz vatani görevimizi yapmaktı.' diye konuştu.
Kuşadası 3. Asliye Ceza Mahkemesinden SEGBİS sistemiyle bağlanan tutuksuz sanık Adnan Efe Ada da savunmasında, tatbikat olacağını zannettiklerini, kışladan çıktıktan sonra halkın kendilerini alkışladığını, havaalanına yaklaştıkları zaman insanların kalabalıklaştığını söyledi.
Ada, vatandaşların kendilerine 'ne yapıyorsunuz' şeklinde bağırdığını anlatarak, 'Araçlarımızı yavaşlattık, insanlar zarar görmesin diye. İnsanlardan darbe yapılmaya çalışıldığını öğrendik. Geri geri çıkmaya çalıştık. İnsanlar zarar görmesin diye çıkamadık. Beklemeye başladık. Darbe için oraya gittiğimizi anladık. Polis geldi, silahlarımızı teslim ettik.' ifadelerini kullandı.
İnegöl 5. Asliye Ceza Mahkemesinden SEGBİS sistemiyle duruşmaya bağlanan tutuksuz sanık Ferdi Gönültaş savunmasında, o zaman er olarak askerlik yaptığını dile getirerek, 'Bize generalin geleceğini 5 bin askerin güvenliği sağlayacağını, sonra da Gaziantep'e gitme durumumuz olduğu şeklinde yalan söylediler. Darbenin anlamını Sabiha Gökçen Havaalanı'nda öğrendim.' dedi.
SEGBİS ile farklı illerden bağlanan tutuksuz sanıkların savunmalarının ardından mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.
14.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Darbe girişimi gecesi Sabiha Gökçen Havalimanı'nı işgale gittikleri gerekçesi ile rütbeli olan 28 askerin tutuklu, 34 erin ise tutuksuz yargılandığı 62 sanıklı davanın 10. duruşması yapıldı.
Dosyaya gelen yazılarda sanıkların cep telefonunda ByLock uygulaması bulunmadığı, bir sanığın cep telefonunda 'Köstebek Fetullahçı İstihbaratçılar' dosyası bulunduğu, bir sanığın cep telefonunda da Asphalt 8 Airborne isimli oyun dosyasında haberleşme sağlandığı kaydedildi.
Tutuksuz yargılanan 34 erin dosyasını, tutuklu yargılanan 28 rütbeli askerin dosyasından ayıran mahkeme, tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddederek duruşmayı erteledi. Mahkeme, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyanın celse arası savcıya gönderilmesine karar verdi.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesinin karşısında bulunan duruşma salonlarında görülen davanın 10. duruşmasına tutuklu yargılanan 28 rütbeli asker katılırken 34 tutuksuz erden gelen olmadı.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, duruşmanın başında dosyaya gelen yazıları okudu. Dosyaya gelen yazılara göre sanıkların cep telefonunda ByLock uygulamasına rastlanmadığını söyleyen Başkan Öztürk, sanıkların darbe gecesi Whatsapp ve mesajlarının ayrıntılı dökümünün geldiğini belirtti.
Başkan Öztürk, her sanığın digital materyallerinde bulunan belgeler ve telefonlarından atılan mesajları okuyarak diyeceklerini sordu.
Tutuklu sanıklardan eski Üsteğmen Uğur Can Bekhan, kendisine ait digital materyallerde bulunduğu belirtilen 'Köstebek Fetullahçı İstihbaratçılar' dosyasının rahmetli Necip Hablemitoğlu'nun kitabının bir bölümü olduğunu söyledi. Bekhan, yine kendisine ait digital materyallerde bulunan ancak şifreli olduğu için açılamayan Tevhid dosyasının şifresini hatırlamadığını söyledi.
Başkan Öztürk, tutuklu sanıklardan eski Üsteğmen Mehmet Ali Akyan'a hitaben, 'Cep telefonunda meşhur Mehmet Partigöç'ün hazırladığı atama listesinin tam metni var' dedi.
Tutuklu sanıklardan Yusuf Yaylaz, darbe gecesi attığı, 'Darbe var arkadaşlar', 'Sabiha Gökçen'i kapatacağız', 'TSK hükümete el koydu' şeklinde mesajları haberlerde okuyup bilgi sahibi olduktan sonra attığını söyledi.
Tutuklu sanıklardan Adil Aldemir, darbe gecesi 22.32'de kardeşine attığı iddia edilen, 'Unutma bugünü, tarihi bir gün olacak, annemi telaşlandırma', 'Darbe var, tankları aldık şehre iniyoruz' içerikli mesajı hatırlamadığını söyledi.
Cep telefonunda cemaatin haberleşme amacıyla indirdiği Asphalt 8 Airborne isimli oyun bulunan tutuklu sanıklardan Ferdi Erdoğdu, 'Bu oyunu yükledim. Bu oyunun FETÖ ile ilgili olduğunu ilk defa burada duyuyorum' dedi.
Sanıklar ve avukatları, söz alarak müvekkillerinin tahliye talebinde bulundular.
Tutuksuz yargılanan 34 erin dosyasının tutuklu yargılanan 28 rütbeli askerin dosyasından ayrılmasını isteyen duruşma savcısı, esas hakkında mütalaasını sunmak üzere dosyanın kendisine gönderilmesini, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
DOSYA ESAS HAKKINDAKİ MATALAANIN HAZIRLANMASI İÇİN CELSE ARASI SAVCIYA GÖNDERİLECEK
Tutuksuz yargılanan 34 erin dosyasını, tutuklu yargılanan 28 rütbeli askerin dosyasından ayıran mahkeme, tutuklu sanıklara ilişkin dosyanın bu dava üzerinden yürütülmesine, tutuklu sanıkların tahliye taleplerinin reddine karar verdi. Mahkeme, ara kararlara ilişkin yazılan müzakerelerin yanıtların gelmesinden sonra esas hakkındaki mütalaasını sunması için dosyanın savcıya gönderilmesine karar verdi.
Duruşma 17, 18 ve 19 Temmuz 2017 tarihlerine ertelendi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Maltepe Nurettin Baransel Kışlaşı 2. Zırhlı Tugayı'nda görevli bir yüzbaşı, 7 subay ve 20 uzman çavuş ile 34 er hakkında 15 Temmuz gecesi devlet büyüklerinin kullanma ihtimaline karşı Sabiha Gökçen Havalimanı'nı işgale gittikleri belirtiliyor.
Rütbeli 28 askerin tutuklu, 34 erin tutuksuz yargılandığı iddianamede sanıkların tümü için 4 ayrı suçtan ceza isteniyor. Tüm sanıkların, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs' üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 'Silahlı terör örgütüne üye olmak', 'Üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne yardım etmek' suçlarından 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-28 Kasım (2016) 'İstanbul Darbe Yap./Sabiha Gökçen Baskını 62 sanık' davası
(15 Nisan 2017, 19:17)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: