Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine yönelik, İslahiye ilçesindeki 106. Topçu Alay Komutanlığında görevli, çoğu meslekten ihraç edilen 35 askerin yargılandığı davada tutuklu 3 sanığın tahliyesine karar verildi.
14.04.2017 15:22 Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine yönelik, İslahiye ilçesindeki 106. Topçu Alay Komutanlığında görevli, çoğu meslekten ihraç edilen 35 askerin yargılandığı davada tutuklu 3 sanığın tahliyesine karar verildi.
10.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin İslahiye ilçesindeki 106. Alay Komutanlığında görevli çoğu meslekten ihraç edilen 35 askerin yargılandığı davanın ikinci duruşmasında tanıklar dinlendi.
7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ikinci duruşmasına, haklarında çeşitli suçlardan 4 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis cezası istenen 15'i tutuklu 35 sanık, avukatları ve yakınları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Uzman Çavuş G.S, 15 Temmuz gecesi, eski yüzbaşı tutuklu sanık Şamil Topal'ın kendisini arayarak göreve çağırdığını belirtti. Alayın nizamiye girişinde beklerken eski yarbay tutuklu sanık Hakan Aydemir'in 'Birazdan Bedrettin gelecek içeri alın' dediğini, ancak o kişinin ilçe emniyet müdürü olduğunu daha sonra öğrendiğini söyledi.
Tanık olarak dinlenen Tabip Yarbay Y.K. da Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katıldığı duruşmada, 15 Temmuz akşamı alayda tayini çıkanlar için veda kokteyli düzenlendiğini, eşi olmadığı için kokteyle yalnız katıldığını aktardı.
Saat 22.30 sıralarında kokteylden ayrıldığını, gazinonun bahçesinde beklediği sırada dönemin alay komutanı olan Turgut Çelebi'nin kendilerine görev yerlerine gitmelerini söylediğini, daha sonra alaya toplantıya çağrıldıklarını belirterek, şunları söyledi:
'Alaydaki brifing salonuna gittim. O esnada alay komutanı elinde çok sayıda kağıtla toplantı salonuna girdi. Beni sivil kıyafetli görünce sert bir tonla 'bu ne hal hoca' diye bağırdı. Ben açıklama yapmaya çalışırken susturdu. Daha sonra televizyondaki haberlerin hepsinin yalan olduğunu, genelkurmay başkanının kaçırıldığının doğru olmadığını söyledi. Akabinde yurtta sulh konseyinin yönetime el koyduğunu, saat 03.00 itibarıyla sıkıyönetim ilan edileceğini, saat 06.00 itibarıyla da sokağa çıkma yasağının başlayacağını söyledi. Ayrıca alay komutanı 'bundan sonra Gaziantep sıkıyönetim komutanı tuğgeneral Murat Soysal'dan emir alacağını, 81 ilin valisinin görevden alındığını, ayrıca kaymakamlar ve belediye başkanları dahil yerlerine başkalarının getirileceğini söyledi. Polis ve jandarmanın kendi emrine katılacağını belirtti. Yarbay Özgür Öztürk'e dönerek derhal emniyet müdürünü ve Nurdağı ile İslahiye ilçe jandarma komutanlarını aramasını ve emrine katılmalarını söylemesini istedi. Daha sonra KOKTOD düzeni alınması emrini verdi. Bana verilmiş herhangi bir emir ve söylenmiş bir söz yoktu. Ben toplantı çıkışında görevli olduğum revire gittim. Diğer arkadaşlarıma olan bitenleri anlattım. Ancak kesinlikle 'şöyle yapın böyle yapın' gibi bir ifade kullanmadım.'
Soru üzerine tanık Y.K, Turgut Çelebi'nin tavır ve davranışlarından darbeye katıldığının belli olduğunu söyledi.
Uzman Çavuş T.I, dönemin alay komutanı Turgut Çelebi'nin 15 Temmuz'dan önce 2-3 günde bir 5. Zırhlı Tugay Komutanı Murat Soysal'la görüşmesinin anormal olduğunu ifade etti.
Uzman Çavuş M.K. da 15 Temmuz gecesi, alaydaki sabit hattan arandığını, göreve çağrıldığını belirterek, silahlı ve teçhizatlı sancak ekibi istendiğini ancak eski yüzbaşı tutuklu sanık Şamil Topal'ın sancak kıyafetli silahsız personel gönderdiğini iddia etti.
Sabah başlayan duruşmaya, öğle arasının ardından diğer tanıkların dinlenmesiyle devam edildi.
Tanık Nurdağı ilçe Jandarma Komutanı Vahit Sağdıç, 15 Temmuz akşamı yol uygulamasının ardından istirahata çekildiğini, bu sırada Nurdağı kaymakamının kendisini aradığını, darbe girişimi olduğunu, herhangi bir talimat gelip gelmediğini sorduğunu, herhangi bir talimat almadığını söylediğini belirtti.
Daha sonra dönemin Gaziantep İl Jandarma Komutan Yardımcısı, mevcut İl Jandarma Komutanı Albay Ömer Ersever'in aradığını ifade eden Sağdıç, 'Ersever, 'durum nedir' diye sordu. Ben de bir olumsuzluk olmadığını söyledim. Kendisi de 'Biz kesinlikle bu kalkışmanın içinde değiliz, devletimizin milletimizin emrindeyiz. Sen personeline sahip çık, bölüğe geçerek emniyet tedbirlerini artır' şeklinde konuştu. Ben de bunun üzerine birlikteki personele haber vererek birlikte birliğimize geçtik. Ömer albay ilk aramasından kısa bir süre sonra tekrar arayarak bana İslahiye Topçu Alayı'na dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Bir sonrakinde de topçu alayından herhangi bir talimat gelirse hiçbir şey yapmamamı ve kendisini bilgilendirmemi söyledi.' diye konuştu.
'Topçu alaya dikkat edin'
İlerleyen saatlerde İslahiye 106. Topçu Alay Komutanlığında yarbay olan tutuklu sanık Özgür Öztürk'ün kendisini aradığını kaydeden Sağdıç, 'Bana, Topçu Alay Komutanı Garnizon Komutanı olarak İslahiye İlçe Jandarma ve Nurdağı İlçe Jandarma komutanlarını toplantıya çağırdığını, toplantıya gelip gelmeyeceğimi bildirmemi isteyerek görüşmeyi sonlandırdı. Ben de durumu komutan yardımcısına ilettim. O da önceki söylediklerini tekrarlayarak, 'topçu alaya dikkat edin' diye uyarıda bulundu.' dedi.
Aranmadım diyen komutan açığa alındı
Soru üzerine Sağdıç, 15 Temmuz gecesi İslahiye'de hareketlilik olduğuna yönelik duyumlar aldığını belirterek, şunları kaydetti:
'İslahiye İlçe Jandarma Komutanlığı'na vekalet eden Hüseyin Nuri binbaşıyı arayarak 'komutanım herhangi bir hareketlilik var mı, durum nedir, sizi topçu alayından arayıp toplantıya çağıran oldu mu' diye sordum. Kendisi de herhangi bir arayanın olmadığını, bir hareketliliğin de olmadığını söyledi. Zaten o komutan 2-3 gün sonra açığa alınmıştı.'
Duruşmaya, diğer tanıkların dinlenmesinin ardından ara verildi.
11.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin İslahiye ilçesindeki 106. Topçu Alay Komutanlığında görevli çoğu meslekten ihraç edilen 35 askerin yargılandığı davanın ikinci duruşması, tanık ifadeleriyle devam etti.
7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, haklarında çeşitli suçlardan 4 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis cezası istenen 15'i tutuklu 35 sanık ile avukatları ve yakınları katıldı.
Tanık olarak ifadesine başvurulan İl Jandarma Komutanı Albay Ömer Ersever, 15 Temmuz'da kentte komutan yardımcısı olarak görev yaptığını, o günün akşamı olayı haber alır almaz kışlaya döndüğünü belirtti.
Muharebe nöbetçi astsubayının kendisine Şırnak'taki Komando Tugayının Ankara'ya gideceğini söylediğini aktaran Ersever, şöyle devam etti:
'İlk başta normal bir şey olarak algıladım. 16 Temmuz sabahı göreve başlaması yönünde mesaj geldiğini söyleyince bir farklılık olduğunu, Ankara'da terör tehdidi olabileceğini düşündüm. Bu esnada telefonuma, İstanbul köprüsünde askerlerin olduğu yönünde mesajlar geldi. Muharebe nöbetçi astsubayı odama gelerek, sıkı yönetim ilanıyla ilgili mesaj geldiğini söyledi. Evrakları alıp inceleyince, darbe girişimi olduğunu anladım. Durumu o günkü İl Jandarma Komutanı Şeref Çakmak'a ilettim. Kendisi de 'evraklar sende kalsın geliyorum' dedi. Nöbetçi astsubaya, gelecek evraklara hiçbir işlem yapmadan bana getirmeleri talimatını verdim.'
'Bunu kesinlikle FETÖ yaptı'
Dönemin İl Jandarma Komutanı Çakmak ile telefonla tekrar görüştüğünü ifade eden Ersever, şunları kaydetti:
'Bu görüşmemizde, bunun kesinlikle FETÖ terör örgütü tarafından yapılan darbe girişimi olduğunu netleştirdik. Yeni görevlendirmelerle ilgili listeyi incelediğimde, Gaziantep ve Kilis'le ilgili görevlendirmeleri görünce bana bağlı ilçe jandarma birliklerini arayarak, benim haricimde kimseden emir almamaları, birliklerin ve silahların emniyete alınması, kışlanın tedbirlerinin arttırılması emrini verdim. Bu sırada kışlaya alay komutanımız geldi. Kendisi evrakları alarak, Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya'nın da bulunduğu Çevik Kuvvet Şubesine gitti. Birliklerime dışarıdaki araçların kışlaya dönmesini, dışarıda gezen araç bulunmaması talimatı verdim.'
İslahiye ve Nurdağı ilçe jandarma birliklerinin 106. Topçu Alay komutanlığından arandığını öğrenince tutanak tutularak başsavcılığa haber vermelerini istediğini aktaran Ersever, mahkeme heyetinin 'Kışla emniyetini aldırdınız mı?' sorusuna şu yanıtı verdi:
'Kışla emniyetini aldık çünkü FETÖ terör örgütü mensupları tarafından saldırıya uğrayabileceğimizi düşünüyorduk. Gelen listede gördüğüm bazı isimlerin FETÖ'ye üye olma ihtimallerini değerlendiriyoruz, bildiğimiz kişiler var. FETÖ, DEAŞ ve PKK ile birlikte yapmış oldukları darbe girişimine karşı birliğimin personel ve silahlarının emniyetini sağlamak için yakındaki birliğe toplayarak birliğimizin silah ve teçhizatımızın emniyetini almaya çalıştık. Silahlı kuvvetlerde açık ve net olarak söylüyorum, inanılmaz derecede hukuksuz ve haksız uygulamalar gördük. Hak etmeyen insanların bir gün dahi ders çalışmayan kişilerin akademiye girdiğini, hak etmedikleri yerlere geldiğini gördük. Sıkı yönetim listesinde görevlendirilen kişileri, bu şekilde göreve gelenler olarak görünce 'bu darbeyi FETÖ örgütü yaptı' diye düşündüm. Emri saçma sapan bir tuğgeneral imzalamış. Türk Silahlı Kuvvetler içinde olmayan bir grup isminde bu emri yayınlamışlar.'
Ersever, 15 Temmuz günü bir personelin İl Jandarma Komutanlığının bulunduğu Ordu Caddesi'nde kalabalık vatandaş topluluğunu gördüğünü belirterek, 'Nizamiye kapısına gittim. Vatandaşlara, 'bizler sizin evlatlarınızız, kardeşiniz, her türlü terör örgütüne karşı sizi savunmakla görevli ve yeminliyiz' şeklinde konuşma yaptım. Onlar da memnuniyetlerini dile getirdi. Bizim kışlamıza yönelik en ufak olumsuz bir davranış olmamıştır, giriş çıkışlar kapatılmamıştır.' ifadelerini kullandı.
Dün başlayan bugün de devam eden duruşmada, tanıkların dinlenmesinin ardından Cumhuriyet Savcısı Berekat Aksoy, mütalaasını sundu.
Aksoy, dinlenmeyen tanıkların bir sonraki celse dinlenmesi için hazır edilmesine, İslahiye jandarma komutanlığı ile emniyet müdürlüğüne, 106. Topçu Alayınca düzenlenen Kolluk Kuvvetlerini Toplumsal Olaylarda Destekleme Timi (KOKTOD) faaliyetine katılıp katılmadığının sorulmasına, tutuklu sanıklar Adem Erkorkmaz ile Adem Kutluca'nın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, diğer tutuklu sanıkların, suçun vasıf ve mahiyeti ve öngörülen cezanın kanunda belirtilen üst sınırı dikkate alınarak kaçma şüphesi nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Savunma yapan avukatlar, müvekkillerinin suçsuz olduğunu, darbe girişimine yönelik bir eylemlerinin olmadığını belirterek, tutuklu sanıkların tahliyelerine karar verilmesi gerektiğini belirtti.
Avukat Ali Mehmet Kocaoğlu da Cumhuriyet Savcısı Aksoy'un tutukluluk halinin devamına ilişkin mütalaasına, hukuk fakültesi öğrencisi olsa sıfır vereceğini söylemesi üzerine Cumhuriyet Savcısı Aksoy, avukata tepki göstererek, 'Burası okul sırası değil, siz de hoca değilsiniz. Haddinizi bilin.' şeklinde uyarıda bulundu.
Mahkeme Başkanı Ercan Kumhak, tartışma üzerine ara verdi.
Aranın ardından Kumhak, avukatın şahsa yönelik hakarete varan sözleri olduğu için engellemek zorunda olduğunu, bu nedenle ara verdiğini, avukat Kocaoğlu'nun sarf ettiği sözlerin yakışıksız olduğunu ifade ederek, 'Daha önce de bir sanığa ikazım olduğunda siz, 'Ben onun avukatı olsam tutanak tutardım' diyerek duruşmaya müdahale ettiniz' diyerek avukatı uyardı.
Savunmasına devam eden Kocaoğlu, Mahkeme Başkanı Kumhak'a yönelik, 'Siz hiç darbe gördünüz mü? Ben gördüm. Doğuda asker olarak görev yaptım. Siz hiç terörist gördünüz mü? Ben gördüm.' şeklinde savunma yaparken araya giren Başkan Kumhak, 'Burası terör mahkemesi' diyerek avukatı ikinci kez uyardı.
Avukat savunmalarından sonra kısa aranın ardından Mahkeme Başkanı Kumhak, kararı açıkladı.
Kumhak, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi için bir sonraki celsede hazır edilmesine, cevabı gelmeyen müzekkerelerin cevabının beklenmesine, mal varlığı tedbiri bulunan sanıkların kaldırılması yönündeki taleplerinin reddine, İslahiye İlçe Jandarma Komutanlığı ve Emniyet Müdürlüğü, 106. Topçu Alay Komutanlığına müzekkere yazılarak, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında KOKTOD, emri verilip verilmediğinin, verilmişse hangi tarihlerde verildiği ve olaya ilişkin evrakların gönderilmesine, bazı sanıkların duruşmalardan vareste tutulması taleplerinin reddine, göreve iade edilen tutuksuz 3 sanığın silahlarının iade edilmesine karar verdi.
Başkan Kumhak ayrıca, tutuklu sanıklar Adem Erkorkmaz, Adem Kutluca ve İskender Gülmez'in yurtdışı çıkış yasağıyla tahliyesine, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Burada Mahkeme üyesi Sevda Karahasanoğlu ise bazı tanıkların dinlenmemesi, atılı suçun kanundaki cezanın üst sınırı ve katalog suçlardan olması, adli kontrol hükümlerinin bu aşamada yetersiz olması dikkate alınarak tutuklu sanıklar Erkorkmaz ve Gülmez'in tahliyesine şerh koyduğunu ifade etti.
Duruşma ertelendi.
YAKALAMA KARARI
21.04.2017 20:18 Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin İslahiye'deki 106. Topçu Alay Komutanlığında görevli 35 kişinin yargılandığı davada, 10 gün önce tahliye edilen sanık hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesinde, aralarında dönemin 106. Topçu Alay Komutanı Turgut Çelebi'nin de bulunduğu 35 sanığın yargılandığı davanın 11 Nisan'da görülen ikinci duruşmasında, tutuklu 3 sanık tahliye edilmişti.
Cumhuriyet Savcısı Berekat Aksoy, tahliye edilen sanıklardan eski astsubay İskender Gülmez'in yakalanmasını talep etti.
Talebi değerlendiren 8. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Gülmez'in yakalanmasına karar verdi.
Polis ve jandarma ekipleri, Gülmez'i yakalamak için çalışma başlattı.
Paralel yapı-21 Şubat (2017) 'Gaziantep Darbe Yapılanması 35 sanık' davası
(14 Nisan 2017, 15:22), son güncel.: (21 Nisan 2017, 20:18)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: