Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, FETÖ/PDY terör örgütünün akademik yapılanmasının beyni diye nitelendirilen Dicle Üniversitesi yöneticisi 4 sanık hakkındaki iddianamede, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in, Fatih Üniversitesi eski Rektörü Şerif Ali Tekalan aracılığı ile Dicle Üniversitesi Rektörü Ayşegül Jale Saraç'a bir çanta dolusu ziynet eşyası gönderdiği yer aldı. Gülen'in doğrudan hediye göndermesinin, halen tutuklu bulunan Saraç'ın örgütteki konumunun sıradan bir üyelikten çok daha ötede olduğunu gösterdiğini belirten savcı, eski rektörün Fetullah Gülen ile direkt irtibatlı olduğu ileri sürüldü.
07.04.2017 17:49 Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın FETÖ/PDY terör örgütünün Dicle Üniversitesi'ndeki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma sonunda ihraç edilen ve tutuklanan eski Rektör Ayşegül Jale Saraç ile yardımcıları Aytekin Sır, Aslan Bilici ve Sabri Eyigün hakkında 'Terör örgütü kurma ve yönetme' suçlarından 22.5'ar yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.
3 Nisan'daki gelişmeye göre, iddianamede çarpıcı ayrıntılar yer aldı. FETÖ/PDY terör örgütünün akademik yapılanmasını ayrıntılı olarak açıklayan savcı, eski Rektör Ayşegül Jale Saraç'ın üniversiteyi örgüt komutları ile yönettiğini ve terör örgütü lideri Fetullah Gülen ile direkt bağlantısının olduğunu kaydetti.
Rektör Ayşegül Jale Saraç'a yönelik suçlamaları açıklayan savcı iddianamede, İlahiyat Fakültesi Hadis Ana Bilim Dalı Başkanı Ahmet Keleş'in ifadelerine yer verdi. İfadesinde 2008 yılında Dicle Üniversitesinde FETÖ/PDY üyesi 20 civarında öğretim elamanı olduğunu belirten Keleş şunları anlatttı:
'FETÖ/PDY üyesi ekip, Ayşegül Jale Saraç'ı kontrol altına aldı. Salih Hoşoğlu ve yanındakiler Pensilvanya'dan gelen temsilcilerin desteğiyle Saraç'ı ikna etti. Rektör ve üst yönetimi sahip oldukları imkanları tamamen FETÖ/PDY kadrolaşması için seferber ettiler. Rektör seçiminden 40- 45 gün sonra Şerif Ali Tekalan, Ayşegül Jale Saraç'ın yanına Pensilvanya'dan getirdiğini söylediği bir çanta dolusu ziynet eşyası ile geldi. Benim de bulunduğum ortamda bu ziynet eşyalarını Fetullah Gülen'in selamını, duasını da getirdiğini söyleyerek hediye etti. Bu görüşmeden sonra Ayşegül Jale Saraç'ın bana karşı tavırları değişti. Beni toplantılara almadı. Paralel yapılanma sonraki dönem boyunca üniversiteyi FETÖ karargahı haline getirmek için diğer üniversitelerden tecrübeli örgüt elemanlarını transfer etti. Örgüt, üniversite imkanlarını sağladığı hocalardan himmet adı altında para almıştır.'
ESKİ GENEL SEKRETER DE SÖYLEDİ
Dicle Üniversitesi eski Genel Sekreteri Haci Yılmaz da iddianameye yansıyan ifadesinde çanta dolusu ziynet eşyası olayına değinerek şöyle dedi:
'Şerif Ali Tekalan, yanındaki birkaç kişi ile birlikte Rektör Ayşegül Jale Saraç'ın yanına geldi. Rektörün odasında ben, Ahmet Keleş ve rektör yardımcıları Aslan Bilici, Mustafa Arıca ve Aytekin Sır vardı. Tekalan görüşmede, Jale Saraç'a Amerika'dan hocaefendinin hediye gönderdiğini ve selam söylediğini söyleyerek, ziynet eşyası kutusu içinde kolye, saat ya da küpe gibi hediyeleri takdim etti. Şerif Ali Tekalan, Rektör Ayşegül Jale Saraç ile yalnız kalmak istediğini söyleyince ben ve Ahmet Keleş odadan çıktık.'
SAVCI: D.Ü. REKTÖRÜ, DOĞRUDAN ÖRGÜT ELEBAŞI İLE BAĞLANTILI
İddianamede örgütün devletin hemen tüm kurumlarına sızdığını belirten savcı şunları kaydetti:
'Dicle Üniversitesi'nde 2008 sonrası oluşturulan yapılanma dış Üniversitelerden örgütle bağlantılı öğretim görevlilerini işe alarak kemik kadro kurmuştur. Bu kadro zincirleme şekilde örgüte yakın şahısların üniversiteye yerleşmesini sağlamıştır. Rektör Ayşegül Jale Saraç'ın doğrudan örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile bağlantılı olduğu, Aytekin Sır'ın örgütün üniversite imamı ve para kasası olduğu görülmektedir. Terör örgütü yapılanmasının bin 500 civarında örgüt üyesini üniversitede istihdam ettiği, işe alımların yasal gözükmesi için sadece örgüt üyesinin başvurabileceği şekilde ilan hazırlandığı, örgütten ayrılmak isteyen kişilere mobbing uygulandığı tespit edilmiştir. FETÖ-PDY yapılanması faaliyetlerinin üniversitede kısıtlı kalmadığı, bu yapılanmanın ilimizde diğer kurumları da etkisi altına aldığı görülmektedir. Şüpheliye Amerika'dan, doğrudan örgüt liderinden hediyeler gelmesi, örgüt içinde konumunun sıradan bir üyelikten çok daha ötede olduğunu göstermektedir. Şüphelinin doğrudan örgüt lideri Fetullah Gülen ile irtibatlı olduğu görülmektedir. Şüphelinin üniversitenin tüm imkan ve kadrolarını silahlı terör örgütü üyelerine açarak, örgütün üniversitede kadrolaşmasını sağladığı, 8 yıllık süreçte örgüt üyelerinin sayısının yüzlerce ifade edilen sayılara ulaştığı tespit edilmiştir. Şüpheli 8 yıllık Rektörlüğü döneminde sürekli FETÖ/PDY terör örgütü mensubu kişileri yerleştirmek suretiyle üniversitenin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün üssü konumuna gelmesine neden olmuştur.'
ESKİ REKTÖR SARAÇ: HAKKIMDA SÖYLENENLER İFTİRA
İddianameye yansıyan ifadesinde herhangi bir terör örgütü ile ilişkisinin olmadığını savunan eski Rektör Saraç ise şöyle dedi:
'FETÖ/PDY yapılanmasına şiddetle karşı çıkıyorum. Örgüte herhangi himmet adı altında para vermedim. Hakkımda söylenenler iftiradır. 2008 öncesi Dicle üniversitesinde farklı kesimleri takip eden muhafazakar öğretim görevlileri, o tarihteki Rektör tarafından baskılara maruz kalmaktaydı. Rektörlük seçimi ile ilgili herhangi bir örgütsel amacım kesinlikle yoktur. FETÖ/PDY terör örgütünün üniversitemizde herhangi bir faaliyeti olmamıştır. Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan'ın bana Fetullah Gülen'in selamı ile geldiği yalandır.'
YAPILANMADA ÖNEMLİ ROL REKTÖR YARDIMCISI BİLİCİ'YE AİT
09.05.2017 16:14 Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Dicle Üniversitesi'nde FETÖ/PDY terör örgütü yapılanmasına ilişkin yürüttüğü soruşturmada çarpıcı ayrıntılar ortaya çıktı. İddianamede, FETÖ/PDY terör örgütünün Dicle Üniversitesi'ni ele geçirmesinde Rektör yardımcısı Aslan Bilici'nin en önemli rolü oynadığı belirtildi.
Dicle Üniversitesi'nde FETÖ/PDY terör örgütünün akademik yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma sonunda ihraç edilen eski Rektör Ayşegül Jale Saraç ile yardımcıları Aytekin Sır, Aslan Bilici ve Sabri Eyigün hakkında 'Terör örgütü kurma ve yönetme' suçlarından 22.5'ar yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede FETÖ/PDY terör örgütünün akademik yapılanmasını ayrıntılı olarak açıklayan savcı, etkin pişmanlık yasasından faydalanmak isteyen Rektör yardımcısı Aslan Bilici'nin eylemlerine dikkat çekti.
FETÖ'NÜN ÜNİVERSİTEYİ ELE GEÇİRMESİNDE EN ÖNEMLİ ROLÜ OYNADI
Aslan Bilici'nin 2008-2016 yılları arasında Dicle Üniversitesi'nde Rektör yardımcısı olduğu ve birçok görevle birlikte Personel Daire Başkanlığı da yaptığını ifade eden savcı, şüphelinin 200'e yakın personelin ismini vererek bu kişilerin üniversitede göreve başladıklarını belirttiğini kaydetti. Şüphelinin 8 yıllık görevi boyunca yüzlerce FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubunun üniversiteye yerleşmesine izin verdiğini vurgulayan savcı, Bilici'nin onay makamı olarak bile bile örgütün üniversiteyi ele geçirmesine katkı sağladığını vurguladı. Personel Daire Başkanı olan Bilici'nin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dicle Üniversitesi'ni ele geçirmesinde en önemli rolü oynadığını belirten savcı, şüphelinin personel alımlarına izin vererek, üniversitenin bu örgütün üssü konumuna getirilmesine sebebiyet verdiğini ifade etti.
PENSİLVANYA'YA GİDİP GÜLEN İLE GÖRÜŞTÜLER
İddianameye yansıyan ifadesinde gençlik yıllarından beri Risale-i Nur okuduğunu belirten şüpheli Aslan Bilici, "Gençlik yıllarımdan beri vatanperver ve ahlaki değerlere sahip gençler ile ülkemizin kalkınacağına inanmaktaydım. Eğitim hayatım boyunca herhangi bir yurtta kalmadım ve devlet kredisi haricinde herhangi bir maddi destek almadım. FETÖ/PDY'ye ait herhangi bir ev, dershane, okul ya da kurslara katılmadım. FETÖ/PDY terör örgütü ile herhangi bir ilişki ve irtibatım kesinlikle yoktur. Herhangi bir kuruma ya da kişiye bağış yapmadım, himmet vermedim. Üniversitemize benim görev sürem boyunca Hakkari Üniversitesi'nden nakil olarak çok sayıda idari personel gelmiştir. Bu personeller FETÖ/PDY terör örgütünün referansı ile gelmişlerdir. Üniversitemizde Radyoloji bölümünde görevli Doçent Dr. Hatice Gümüş yaklaşık 3 yıl önce Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda görevli Doçent Dr. Metehan Gümüş ile birlikte Pensilvanya'ya Fetullah Gülen'i ziyarete gitmişlerdir. Hatice Gümüş benim de kendileri ile beraber Fetullah Gülen'i ziyarete katılmamı istedi. Uluslararası Radyoloji Kongresi için Amerika'nın Chicago şehrine gitmiştik. Bu kongre için bulunduğumuz sırada bu ziyaret gerçekleştirilmiştir. Üniversitemizde bir dönem öğretim üyesi olarak görevli Mustafa Özateş de bir kongre vesilesi ile gittiği Amerika'da Pensilvanya'ya giderek Fetullah Gülen'i ziyaret etmiştir. Ben Fetullah Gülen'i ziyarete gitmedim, herhangi bir şekilde görüşmem olmadı" dedi.
(07 Nisan 2017, 17:49), son güncel.: (09 Mayıs 2017, 16:14)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: