Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'terör örgütü üyesi olmak' iddiasıyla dava açılan 31 sanığın yargılanmasına devam edildi.
31.03.2017 17:50 Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'terör örgütü üyesi olmak' iddiasıyla dava açılan 31 sanığın yargılanmasına devam edildi.
28.03.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesince Halk Eğitim Merkezi salonunda yapılan duruşmada, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock' kullanıcısı olduğu öne sürülenlerin de bulunduğu 19'u tutuklu, 31 eski öğretmen hakim karşısına çıktı.
Tutuklu sanıklardan Zeynep Saygılı, yaptığı savunmada suçlamaları reddetti.
Saygılı, FETÖ ile bağlantısı olduğunu ve daha sonra kapatılan Aktif Sen'e başörtüsünün kamuda daha etkili olacağını söyledikleri için üye olduğunu savundu.
FETÖ'ye para yardımında bulunmadığını iddia eden Saygılı, Zaman gazetesine ise babasının abone olduğunu ancak aboneliği darbe girişiminden önce iptal ettirdiğini belirtti.
FETÖ ile ilgili hiç kimseden bir talimat almadığını anlatan Saygılı, 'Ben 'ByLock' kullanmadım, bir dergiye veya gazeteye de aboneliğim olmadı. Ben 28 Şubat darbecilerine karşı başörtüsü mücadelesi nedeniyle sendikaya üye oldum, daha sonra kendi isteğim ile ayrıldım. Şimdi ise darbecilerle aynı kefeye konuldum. Bir daha aktif gördüğüm hiçbir mekanın önünden geçmem.' diye konuştu.
Saygılı, savunmasının ardından mahkeme heyetinin sorularını yanıtladı.
Tutuklu sanıklardan İbrahim Gökler de Bank Asya hesabını, faturalarını yatırmak ve maaşından kalan parayla yatırım yapmak amacıyla açtığını ileri sürdü.
FETÖ ile hiçbir bağlantısının bulunmadığını iddia eden Gökler, 2005 yılından bu yana Bank Asya hesabının bulunduğunu dile getirdi.
'ByLock' kullanmadığını iddia eden Gökler, 'Geç gelen adalet, adalet değildir. Benim bakıma muhtaç annem, babam ile çocuklarım var. Tutuklandığımdan bu yana ailem mağdur olmuştur. Bugün de verilecek kararın adaletli olacağını düşünüyorum.' dedi.
Duruşmada sırasında rahatsızlanan bir kadın sanık ise mahkeme salonunun dışına çıkarılarak, şekerli su verildi. Bir süre salon dışında dinlenen sanık, yeniden salona alındı.
Sanıklardan 6'sının savunma yaptığı duruşmaya, yarın devam edilecek.
29.03.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Kırklareli'de FETÖ/PDY'nin eğitim yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 'terör örgütü üyesi olmak' iddiasıyla haklarında dava açılan 19'u tutuklu, 31 sanığın yargılanmasına Halk Eğitim Merkezi'nde oluşturulan mahkeme salonunda bugün devam edildi. Aralarında örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock' kullananların da olduğu belirtilen sanıklar, savunmalarını bugün sürdürdü.
Duruşma, tutuklu sanıklardan Bünyamin Çetin'in savunmasıyla başladı. Hakkındaki suçlamaları reddeden Çetin, Aktif Eğitim-Sen'in başkanlığını yaptığını, kendisi ve örgüt üyelerin FETÖ ile ilgili hiçbir bağı bulunmadığını öne sürüp, 'Sendikalarımız cemaat sendikası değil ve her kesimden insan vardı. Sendikanın tüzüğünü beğendim ve bu nedenle üye oldum. Daha sonra yöneticilik görevine getirildim' dedi.
Mahkeme Başkanı İzzet Koçer'in, Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede yer alan, evde bulunan bir notta, 'Bazı öğrencileri nasıl kazanalım, Emre Belözoğlu ve Hakan Şükür ile tanıştıracağım' yazılı ifadelerin ne anlam taşıdığını sorması üzerine Çetin, şöyle dedi:
'Emre Belözoğlu başka bir ilde öğrencilerle buluşmuş. Öğrencileri teşvik etmek onları yetiştirmek, vatana millete kazandırmak şeklindeki ifade ettim. Hakan Şükür o dönemde FETÖ'cü değil, milletvekili, meşhur kişilerdendi. Bu nedenle öğrencileri teşvik etmek onları yetiştirmek, vatana millete kazandıralım, şeklindeki düşüncelerimdi. Amacım öğrencileri FETÖ'ye kazandırmak değil.'
Tutuklu sanıklardan Beyhan Türkmen, 2002 yılında 138 bin 500 lira kredi çektiğini belirterek, 2014 yılı eylül ayında da otomobilini satarak 42 bin lirasını Bank Asya'ya yatırdığı anlattı.
Sanık Cahide Toker de otomobilini satarak 22 bin lirasını Bank Asya'ya yatırdığını ifade ederek, Fetullah Gülen'in çağrısından haberinin olmadığını söyledi. Tutuklu sanık Cengiz Akın, şöyle dedi: 'Dönemin Vali Yardımcısı ve Milli Eğitim Müdürü'nün başkanlığını yaptığı Sevgi Dünyamız Derneği'ne üye oldum. Bu derneğin FETÖ/PDY'ye ait olduğu yönünde hiçbir düşüncem olmadı. Böyle bir bağlantıya şahit olmadım. Ben 15 Temmuz gecesi Vilayet Meydanı'na çıkan ilk kişilerdenim. Ben çıktığımda sokakta 100 kişi bile yoktu. 55'inci Mekanize Piyade Tugayı'nda hareketlilik olduğunu duyduğum anda da kendi aracımla oraya gittim. Hükümetin ve Cumhurbaşkanı'nın çağrısına uydum.'
Tutuklu sanık Hasan Sarıcı, dernek üyelikleri ile ilgili savunma yaptığı sırada, 'Bundan sonra Kızılay'a kan bile vermem. Yarın öbür gün yıllar sonra karşıma suç işlemiş olarak çıkabilir. Resmi hiç bir kayıt yaptırmam. Bu dernekler de zamanında resmi ve sıradan derneklerdi' dedi.
Tutuklu sanıklardan Zeynep Saygılı, yaptığı savunmada suçlamaları reddetti. Saygılı, FETÖ ile bağlantısı olduğunu ve daha sonra kapatılan Aktif Sen'e başörtüsünün kamuda daha etkili olacağını söyledikleri için üye olduğunu savundu. FETÖ'ye para yardımında bulunmadığını iddia eden Saygılı, Zaman gazetesine ise babasının abone olduğunu ancak aboneliği darbe girişiminden önce iptal ettirdiğini belirtti. FETÖ ile ilgili hiç kimseden bir talimat almadığını anlatan Saygılı, 'Ben 'ByLock' kullanmadım, bir dergiye veya gazeteye de aboneliğim olmadı. Ben 28 Şubat darbecilerine karşı başörtüsü mücadelesi nedeniyle sendikaya üye oldum, daha sonra kendi isteğim ile ayrıldım. Şimdi ise darbecilerle aynı kefeye konuldum. Bir daha aktif gördüğüm hiçbir mekanın önünden geçmem.' diye konuştu. Saygılı, savunmasının ardından mahkeme heyetinin sorularını yanıtladı.
Tutuklu sanıklardan İbrahim Gökler de Bank Asya hesabını, faturalarını yatırmak ve maaşından kalan parayla yatırım yapmak amacıyla açtığını ileri sürdü. FETÖ ile hiçbir bağlantısının bulunmadığını iddia eden Gökler, 2005 yılından bu yana Bank Asya hesabının bulunduğunu dile getirdi. 'ByLock' kullanmadığını iddia eden Gökler, 'Geç gelen adalet, adalet değildir. Benim bakıma muhtaç annem, babam ile çocuklarım var. Tutuklandığımdan bu yana ailem mağdur olmuştur. Bugün de verilecek kararın adaletli olacağını düşünüyorum.' dedi.
Duruşmada sırasında rahatsızlanan bir kadın sanık ise mahkeme salonunun dışına çıkarılarak, şekerli su verildi. Bir süre salon dışında dinlenen sanık, yeniden salona alındı.
Sanıklardan 6'sının savunma yaptığı duruşmaya, yarın devam edilecek
31.03.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Kırklareli'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'Terör örgütü üyesi olmak' iddiasıyla dava açılan 31 eski öğretmenin yargılanmasına üçüncü gününde devam edildi.
Kırklareli Halk Eğitim Merkezi salonunda oluşturulan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock' kullandıkları iddia edilenlerin de bulunduğu 19'u tutuklu 31 eski öğretmen, hakim karşısına çıktı.
Kırklareli Emniyet Müdürlüğü polis ekipleri, salon çevresinde geniş güvenlik önemi aldı. Tutuklu sanıklar, duruşma salonuna ceza infaz kurumu ring araçlarıyla getirildi.
Sanık yakınları, duruşma salonunun önünde kurulan kontrol noktasında üst araması yapıldıktan sonra salona alındı.
Duruşma, tutuklu sanıklardan Murat Eren'in savunmasıyla başladı.
Hakkındaki suçlamaları reddeden Eren, 2010 yılında Eğitim- Bir- Sen'in 4+4+4 uygulamasını savunduğu gerekçesiyle istifa ettiğini söyledi.
Aktif Eğitim Sen'e 2015 yılında üye olduğunu belirten Eren, sendikanın FETÖ ile bağının olduğunu öğrenmesi ile sendikadan 2016 yılında ayrıldığını savundu.
Bank Asya hesabının ise 2007 yılında dershanede çalıştığı dönemde maaş alabilmek için açtırıldığını öne süren Eren, 'Ben birikimlerimi Bank Asya'da yapmadım. Benim FETÖ ile bir bağım olmuş olsa birikimlerimi Bank Asya'da yapardım. 2010 yılından sonra bu hesabımı hiç kullanmadım. Bu yapıyla ilgili olan bağımı 17-25 Aralık'tan sonra koparmaya çalıştım. Zaman gazetesi aboneliğim ise yeğenimin eğitimi içindir ama aboneliği kendi üzerime yaptırmadım. O dönemde gazete sınav hazırlık için testler veriyordu.' şeklinde savunma yaptı.
Mahkeme Başkanı İzzet Koçer'in ' Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube müdürlüğünde görevli bir polis memuru ile görüşmeleriniz ne içindi?' sorusuna Eren, bu görüşmelerin polis memurunun kızının üniversite başvuruları için olduğunu söyledi.
'Benim telefonum akılsızdı'
Tutuklu sanıklardan Ayhan Temizkan da 'ByLock' programını hiçbir zaman kullanmadığını belirterek hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Kendisinin aptal tabir edilen tuşsuz telefon kullandığını ifade eden Temizkan, savunmasını şöyle sürdürdü:
'Hakkımda örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock' kullandığım iddiası var. Benim telefonum akılsızdı. Bu programı kullanmam imkansızdır. Sendikaya üye oldum ama hiçbir etkinliğine katılmadım. Sendikaya üye olmamın nedeni ise sendikanın üyelerinden para almamasıydı.'
Duruşmaya 4 sanığın savunmalarının alınmasının ardından ara verildi.
Duruşmada Cumhuriyet Savcısı Mustafa Öztürk, mütalaasını verdi. Öztürk, tutuklu sanıklardan Zeynep Saygılı'nın, tutuklulukta geçirdiği süre göz önünde bulundurularak adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliye edilmesini talep etti.
Murat Eren, Cengiz Akın, Asim Altaş, Ayhan temizkan, Beyhan Türkmen, Bünyamin Çetin, İbrahim Gökler, Lütfi Aktaş, Tuncer Çil, Yaşar Kutun, Yıldıray Tolun, Hasan Sarıcı, Hasan Hüseyin Koşar, Mustafa Tarcan, Recep Çayır, Cahide Toker, Erhan Demirbaş ve Ertan Çetin'in tanık ve sanık ifadeleri, itirafçı şüpheli beyanları, Bank Asya hesap hareketleri, sendika ve dernek üyelikleri, güncel Bylock tespitleri, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü liderinin çağrısı üzerine yapılan protestolara katıldıkları, yargılamadaki tutanaklar göz önüne alındığında suç işledikleri yönünde kuvvetli suç şüphesi oluştuğunu belirten Öztürk, bu sanıkların adli kontrol hükümlerinin uygulanması suretiyle serbest bırakılmaları durumunda kaçacakları veya yargılamayı sonuçsuz bırakmak amacıyla saklanacakları yönünde şüphenin var olduğunu, tutuklulukta geçirdikleri süreyle mahkum olacakları cezanın infazında hürriyeti kısıtlama yönünde bir ihlalin oluşmadığının anlaşıldığını söyledi.
Öztürk, söz konusu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
Ayrıca Öztürk, tutuksuz yargılanan Selami Menek hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma nedeniyle dosyadan tefrikine karar verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, duruşmaya bir süre ara verdi.
ARA KARAR
Mahkeme Başkanı İzzet Koçer, tutuklu sanıklardan Zeynep Saygılı, Murat Eren ile Cengiz Akın tutuklulukta geçirdikleri süre göz önünde bulundurularak tahliye edilmesine, ayrıca Eren ile Akın hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanmasına karar verildiğini bildirdi.
Mahkeme Başkanı Koçer, Asim Altaş, Ayhan Temizkan, Beyhan Türkmen, Bünyamin Çetin, İbrahim Gökler, Lütfi Aktaş, Tuncer Çil, Yaşar Kutun, Yıldıray Tolun, Hasan Sarıcı, Hasan Hüseyin Koşar, Mustafa Tarcan, Recep Çayır, Cahide Toker, Erhan Demirbaş ve Ertan Çetin'in adli kontrol hükümlerinin uygulanması suretiyle serbest bırakılmaları durumunda kaçacakları veya yargılamayı sonuçsuz bırakmak amacıyla saklanacakları yönünde şüphenin var olduğunu, tutuklulukta geçirdikleri süreyle mahkum olacakları cezanın infazında hürriyeti kısıtlama yönünde bir ihlalin oluşmadığının anlaşıldığını, tutukluluk hallerinin devamına hükmedildiğini belirtti.
Duruşma, 25 Mayıs'a ertelendi.
İDDİANAME
Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Bünyamin Çetin'in FETÖ'ye ait sendika ve derneklere ait bazı evrak ve dokümanları bulundurduğuna yer verildi.
İddianamede, Çetin'in evinde yapılan aramada Fatih Koleji ibareleri bulunan not kağıdına yazılmış, 'Şeref bey eğer 100 alırsanız sizi Emre Belözoğlu ve Hakan Şükür ile tanıştıracağım. Ömer ne yapabiliriz?. Projedeki öğrenciler ile çocukları nasıl kazanalım? Aileler ile nasıl buluşalım? Arkadaşlarla bir yemeğe veya kahvaltıya gidelim. Lütfi, Fikret, Mehmet, Ufuk, Şeref, Ömer, biz neler yapıyoruz. Git gel olur mu? Altıncı sınıflarla özellikle ilgilenelim. Özel ismen dua edelim.' şeklinde devamı okunmayan yazıların olduğu belirtildi.
Anne ve babası ayrılmış bir öğrencisi için dua yazısının da yer aldığı bir iddianamede, 'Cuma günü alternatif dua, cüz gibi programlar yapalım' yazısı de iddianameye yansıdı.
İddianamede, 'Sendikalarda kalma konusunda ısrar edilmesin diye bir karar alınmış. 10 bin kayıp kesin bilgi gelecek. Sendika zırhtır.' ibarelerinin yazıldığı not kağıdının bulunduğuna yer verildi.
Çetin ve diğer sanıklar hakkında, 'Silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
(31 Mart 2017, 17:50), son güncel.: (01 Nisan 2017, 13:00)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: