Hatay'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, 'terör örgütüne üye olma' suçlamasıyla haklarında dava açılan aralarında öğrenci, polis ve çiftçilerin de bulunduğu 9'u tutuklu 1'i firari 21 sanığın yargılanmasına başlandı.
24.03.2017 18:14 Hatay'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, 'terör örgütüne üye olma' suçlamasıyla haklarında dava açılan aralarında öğrenci, polis ve çiftçilerin de bulunduğu 9'u tutuklu 1'i firari 21 sanığın yargılanmasına başlandı.
20 Mart'ta Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, haklarında 15'er yıla kadar hapis cezası istenen sanıklardan tutuklu 6'sı ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatlar hazır bulundu. Duruşmaya üç tutuklu sanık da bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bileşim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Kimlik tespiti ve suçlamaların okunmasının ardından savunmalara geçildi.
Tutuksuz sanıklardan Mehmet A, telefonunda 'ByLock' kullandığını ama bunu kimin yüklediğini bilmediğini belirterek, yaklaşık bir hafta kullandıktan sonra programı kaldırdığını iddia etti.
Örgütle üniversite yıllarında bağlantı kurduğunu, onların evlerinde kaldığını ifade eden Mehmet A, şöyle konuştu:
'Tokat'ta üniversite okudum ve onların evlerinde kaldım. Üniversite ikinci sınıfta ev ağabeyi oldum. Üçüncü sınıftayken onların dediğini yapmadığım için cezalandırıldım ve evden ayrılarak yurda çıktım. Benden birkaç evden sorumlu olmamı istediler ben de kabul etmedim, bunun üzerine cezalandırıldım. Ardından yeniden eve çıktım ve ev ağabeyi oldum. Dördüncü sınıftayken 6 evin sorumluluğunu verdiler. Okulumu uzatıp orada kaldım ve onların yurdunda belletmen olarak çalıştım. O sıralarda kimin yüklediğini hatırlamıyorum telefonuma ByLock yüklendi. Bu program yaklaşık bir hafta kullandım. Bu program WhatsApp görünümlüydü, simgesi aynıydı, kullanıcı adı ve şifresi vardı. Benim askeri sınavlara girmemi istiyorlardı ve bu programdan bana sınavlarla ilgili tarihleri atıyorlardı. Gizlilik ve güvenli olduğu için bu program kullanılıyordu.'
Mahkeme başkanının programı neden sildiğini sorması üzerine Mehmet A, yapıdan ayrılmaya çalıştığı için sildiğini savundu.
Örgütün kendisini ABD'ye götürmek ve orada kendi okullarında öğretmenlik yapmasını istediğini, bu kapsamda dil kursuna gönderildiğini ifade eden Mehmet A, ancak okulu uzatması nedeniyle gönderilmediğini, bunun üzerine kendisinin de bu yapıdan ayrılmaya karar verdiğini ancak araya sevdiği insanların girerek ikna edildiğini belirtti.
Askeri ve polis okulu öğrencilerine takip
Üniversite son sınıftayken hafta sonları Tokat'tan Bursa'ya askeri öğrencileri takip için gittiğini kaydeden Mehmet A, burada sorumlu olduğu 3 öğrenciyle Kuran-ı Kerim ve terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in kitaplarını okuduklarını ifade etti.
Bursa'dan önce de Ankara'ya da hafta sonları gittiğini belirten Mehmet A, burada da bazı polis koleji öğrencileriyle buluşup Gülen'in CD'lerini izlediklerini kaydetti.
Emniyetteki ifadesinde de Tokat'taki örgüte ilişkin yapıyla ilgili şema bildirdiği hatırlatılan Mehmet A, kullandığı süre içerisinde telefonunun 'ByLock' mesajına 'Bu durumlar düzelecek, işler bizden yana dönecek' şeklinde mesajların geldiğini de belirtti.
Mehmet A. örgütün daha önceleri, başkaları adına olan hatları sorumlu olan kişilere verdiğini ancak dikkat çektiği için bu uygulamadan vazgeçildiğini öne sürdü.
Mehmet A, 2015 yılı yazında yurttan ayrılarak Ankara'ya gönderildiğini ve orada yaklaşık 10 gün kaldığını ifade ederek, şunları anlattı:
'Benden Kara Harp Okulundaki öğrencileri takip etmemi istediler. Orada on gün kaldım. Henüz okul dönemi başlamamıştı. Onun için fazla bir şey yapmadık. Evde 4 kişi kalıyorduk. Evden sorumlu olan kişi bana, öğrencilerle yaptığım görüşmelerle ilgili bilgileri flash diske yükleyip evde saklamamızı istedi. Önceki eylemlerden farklı olarak bilgi topladıklarını anlayınca yapıdan ayrıldım ve memleketim olan Altınözü ilçesine geldim. 2016 yılında ocak ayında Mehmet kod adlı, yapıdan biri yanıma gelip askeri okullardaki subaylık sınavına girmemi istedi, kabul etmedim. Bir daha bu örgütle görüşmedim.'
Mehmet A. örgüt içerisinde yaşadıklarını samimiyetle anlattığını ve onların içinde bulunduğu için pişman olduğunu sözlerine ekledi.
Tutuklu sanıklardan polis memuru Ahmet Ö, Osmaniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan SEGBİS ile katıldığı duruşmada, suçlamaları kabul etmedi ve 'ByLock' programını kullanmadığını savundu.
Daha önce usulsüz dinleme iddiasıyla İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığını ve 1,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye olduğunu ifade eden Ahmet Ö, cezaevinde sağlık sorunları yaşadığını söyledi.
'ByLock' tespitinin nerede ne zaman yapıldığının belirlenmesini isteyen Ahmet Ö, bu konuda kayıtlarda adı geçen polis memurları hakkında suç duyurusunda bulunacağını ifade etti.
'Sohbeti veren kişiler kod ad kullanırdı'
Tutuklu sanıklardan Orhan A. ise Mevlana Üniversitesinde memur olarak çalıştığını ve o dönemde müdürünün isteği üzerine telefonuna 'ByLock' programını yüklediğini söyledi.
Yaklaşık bir yıl bu programı kullandığını ifade eden Orhan A, şöyle konuştu:
'Bana gelen mesajlar üniversitede yapılacak toplantılarla ilgiliydi. Bilgi gelir ve ben de üniversitenin salonunu hazırlardım. 2016 yılında toplantılar siyasi konjonktür gereği yapılmamaya başlandı ve ben de programı sildim. Toplantılar himmet toplantısı değildi. Daha çok üniversitenin sosyal, kültürel işleri, ülkenin genel gündemi ve gazete haberleriyle ilgiliydi. Kuran-ı Kerim okunurdu, isteyen olursa Fetullah Gülen'in kasetleri izlenirdi. Sohbetleri veren kişiler gizlilik ve güvenlik için adını kullanmaz, kod ad kullanırdı.'
Mahkeme heyeti, sanıklardan 'ByLock' kullanmadıkları belirlenen Uğur D. ve Hasan Y. ile sağlık sorunu bulunan Ahmet Ö'nün adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine, diğer sanıkların ise tutukluluk hallerinin devamına karar verip, duruşmayı erteledi.
(24 Mart 2017, 18:14)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: