Eskişehir'de, Fetullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan iki emniyet müdürünün yargılanmalarına başlandı.
25.02.2017 17:01 Eskişehir'de, Fetullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan iki emniyet müdürünün yargılanmalarına başlandı.
21 Şubat'ta Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına, tutuklu sanıklar Mustafa Özefe ve Mustafa Ormancı ile avukatları hazır bulundu.
Özefe, yaptığı savunmada, 31 yıllık polislik hayatının tamamında devletin bekası için suç ve suçlular ile mücadele ettiğini belirterek, bugün yargılandığı adliye binasına Eskişehir'deki görevi süresince bir çok suçluyu getirdiğini kaydetti.
FETÖ şüphelisi olarak yargılanmaktan hicap duyduğunu ifade eden Özefe, 'Kesinlikle terör örgütü üyesi değilim. Böyle bir yapılanma içerisinde asla bulunmadım. Milli iradeyi kimse bozamaz. Girişimi yapan zihniyet ile hiçbir alakam yoktur. FETÖ üyeliğini asla kabul etmiyorum. Darbecilerden ben de şikayetçiyim. Beni de mağdur ettiler. Allah onların belasını versin.' dedi.
Geçirdiği kalp ameliyatı ve şeker hastalığı nedeniyle mahkemeden tahliye talebinde bulunan tutuklu sanık Mustafa Ormancı ise vatan haini gibi gösterilerek mahkeme heyetinin karşısına çıkmaktan dolayı üzüntü duyduğunu söyledi.
'EŞİMİ ALDATTIM, İÇKİ İÇTİM'
'İlkokul bitirmiş şarlatanın arkasından gitmedim, örgüte yakın olsaydım emniyet müdürü olurdum diyen Mustafa Ormancı, 'Bir vatan haini olarak çıkarılmamdan dolayı büyük bir üzüntü duyuyorum' dedi. 2015 Mayıs ayında emekli olduğunu hatırlatan Ormancı, 'Vazifemi yaptığım süreci önderim Mustafa Kemal Atatürk olmuşumdur. İlk okulu bitirmiş bir şarlatanın emrine uyacak bir aciz olmadım. Devleti yönetenlerin bir ara methiyeler düzdüğü vatan haini olan adını bile ağzıma almak istemediğim o örgütün içinde olmadım. O alçak ve şerefsizlere yakın olsaydım emniyet müdürü olurdum. Onlara yakın olsaydım kızağa çekilmezdim. Biraz çapkın bir kişiydim. Benim bu yönümü Eskişehir'de görev yapanlar bu huyumu bilir. Benim bunlara yakın olduğumu biri çıkıp kanıtlasın cezaevinde intihar ederim. Verdiğiniz ceza umurumda olmaz. Eşim dini vecibelerini yerine getiren bir kadın, ben onu başka kadınlarla aldattım, içki içtim. Eşim cezaevine geldi. Bana 'bu senin son şansın, tövbe et' dedi. Ben tövbe ettim. Bana bu alçak suçu layık görenleri Allah'a havale ediyorum. Telefona bir kaç program indirdim. Burada kadınlarla konuşuyordum. Bylock programını kullanmadım. Kullansam açıklıkla söylerim. Bank Asya ile hiç bir hesabım yok. Oğlum Bosna Hersek'te üniversite okudu. Orada okula giderken, yatay geçişle Turgut Özal Üniversitesine geçti. Oğlumun Bank Asya'dan hesap açtı. Oraya para attık. Benim Bank Asya'ya açılmış bir hesabım yok. Çocuklarımın eğitim masraflarını karşılamak için üzerime kıyafet dahi almadım. İddianamede 19 tane HTS kayıtları var. Bunlar komşular ve meslektaşlarım. Ben ne yapmışım da bu terör örgütü üyesi olmuşum. Ülkenin hakkını ona peşkeş çekenler ortalıkta dolaşırken ben onlara yaklaşmayın diyen biri olarak cezaevinde ölümü bekliyorum. Yargılanarak aklanmayı istiyorum. Oğlum üniversite sınavına girecek. Eşim açığa alındı. Öncelikle sağlığım için cezaevinde ölmek istemiyorum. Devletimin verdiği cezaya boynum kıldan ince. Tanımadığım onca adamla birlikteyiz. Tahliyemi talep ediyorum' şeklinde ifadesini verdi.
Mahkeme heyeti, sanıklardan Mustafa Ormancı'yı Adli Tıp Kurumuna sevk ederek cezaevinde hayatını sürdürüp sürdürememesinin belirlenmesine ve sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verirken, duruşmayı resmi kurumlara yazılan yazıların beklenmesi için ileri bir tarihe erteledi.
(25 Şubat 2017, 17:01)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: