Kırşehir Din Görevlileri davası

Kırşehir'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, haklarında dava açılan 7'si tutuklu 29 din görevlisinin yargılanmasına devam edildi.

28.01.2017 15:13 Kırşehir'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, haklarında dava açılan 7'si tutuklu 29 din görevlisinin yargılanmasına devam edildi.

23 Ocak'ta Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın dördüncü celsesine, 5 tutuklu ve 16 tutuksuz sanık ile avukatları katıldı.

Kimlik tespitinin ardından ifadeleri alınan din görevlileri, kapatılan Ahi Din Adamları Derneği ile ilgili iddiaları kabul etmedi.

Mahkeme heyeti, Kırşehir Müftülüğünde çalışan ve sanıkları tanıyan bazı tanıkları dinlemeye devam etti.

Tanık İ.A, kendisinin FETÖ yapılanması hakkında BİMER'e başvuru yaptığını belirterek, 'Yaşadığım olaylardan psikolojik olarak fazlasıyla etkilendim. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'FETÖ ile ilgili bildiklerinizi anlatın, çevrenizdekileri ihbar edin' uyarısı üzerine, bildiklerimi BİMER'e dilekçe ile bildirdim. Dilekçede birçok kişinin de ismini verdim.' dedi.

Mahkeme başkanının, Kırşehir'de bazı imamların bazı camilere özel olarak atanmaları hakkında emniyetteki ifadesini okuması üzerine İ.A, ' Kırşehir Ahi İş Adamları Derneği Başkanı Murat Baran ile o dönem hastane başhekimi olan H.K'nin talepleri ile FETÖ ile yakınlığını duyduğum imamların hastane camisine atanmaları olmuştur. İmam B.A.A'nın da hastane camisine atanmasının hizmet açısından faydalı olacağını söylüyorlardı. Zaman zaman da sağlıkçılar ve doktor ile faaliyetler yaptığını duymuştum. Çalıştığım pozisyon gereği bazı kişilerin Müftülükteki konuşmalarını duyuyordum.' ifadelerini kullandı.

Eski Müftü M.Ş'nin eşi Ş.Ş'nin, FETÖ'ye yakın olduğu iddialarının sorulması üzerine, İ.A, '15 Temmuz darbe girişiminden önceki bir tarihte birisi telefonla arayarak, müftünün Kur'an kursu öğreticisi olan eşi Ş.Ş. hakkında ihbarda bulundu. Telefondaki kişi, 'Ş.Ş, Kur'an kursundaki öğrencilere zorla kitap satmaya çalışıyor. Dergi ve Zaman gazetesi aboneliği yapmaya çalışıyor, müftüye iletin' dedi. Müftü biraz sinirli birisi olduğu için morali bozulmasın diye bunu ona söyleyemedim. Arayan kişiden adını ve numarasını istememe rağmen vermedi.' dedi.

Tanık S.Ş. de kentte Kur'an kursu öğreticisi olarak görev yapan sanık H.P'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında 'Erdoğan FETÖ olayını kendisi çıkardı. Böyle bir şey yoktur. Dershaneleri bilerek kapattı, yaptığı yanlış' gibi sözler kullandığını duyduğunu söyledi.

Tanık M.Ş, emniyetteki ifadelerine ekleme yaparak, Kırşehir eski müftüsü M.Ş'nin odasında bulunan televizyonun birinci sıradaki kanalına örgüt yayını yapan Samanyolu Televizyonu'nu (STV) kurum personeline ayarlattığını belirtti.

Mahkeme heyetinin müftü ile aralarında geçen tartışmayı sorması üzerine ise M.Ş, 'Müftü M.Ş kurumdan ayrılana, ihraç edilene kadar her zaman yanında Zaman Gazetesi olurdu. Kuruma da Zaman Gazetesi ile gelirdi. Kırşehir Valiliği önünde ildeki diğer kurum müdürleri arasında FETÖ hakkında konuştuğunu duydum. FETÖ için, 'kesin ispat edilmiş bir suç yok, kesinleşen herhangi bir suçlama da yok' şeklinde konuşarak FETÖ'yü savundu. Buradaki kurum müdürlerine de FETÖ'yü övücü konuşmalar da yaptı. FETÖ ile yakınlığını bildiğimiz imam ve müezzinler ile sık sık görüşürdü. Onlar müftüyü ziyaret ederlerdi.' dedi.

Müftü M.Ş'nin darbe girişiminden birkaç gün sonra kuruma geldiğini de anlatan tanık M.Ş, '15 Temmuz Darbe Girişimi'nden bir kaç gün sonra kuruma yani müftülüğe geldi. Odasına girdi, odasında kırmızı olan bir dosyayı özellikle alarak çıkmak istedi. Bende elindeki dosyayı almak istedim ancak bana vermedi. Tartıştık, bana hakaret etti ve dosyayı yanına alarak, kurumdan ayrıldı.' ifadelerini kullandı.

Tanık M.Ş, imamlardan M.P'yi örgüte yakınlığı ile bilinen Kırşehir Ahi İş Adamları Derneği (KAHİAD) binasına girip çıkarken gördüğünü belirterek, 'KAHİAD'da Fetullah Gülen'e ait kitaplar, CD'ler izletilerek övücü konuşmalar yapılıyordu. Buradaki toplantıların ardından para toplandığını da duymuştum. M.P'nin eşi H.P'nin eski müftünün eşi Ş.Ş ile gezdiklerini sık sık gördüm. Bunların gittikleri Kur'an kurslarında Fetullah Gülen'i övücü konuşmalar yaptıklarını da duydum.' diye konuştu.

Mahkeme heyetinin H.Y'nin izin almaları konusunda bildiklerini sorması üzerine tanık M.Ş, şöyle devam etti:

'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kırşehir'e geleceği zaman birkaç gün önceden veya o gün için H.Y izin alır, rapor alırdı. Kurumda izin tarihleri ve işlerine ben bakıyordum. Kırşehir'in merkezdeki en büyük camisinde görev yapan H.Y, cumhurbaşkanı namaz kılmak için camiye gelecektir diye izin alırdı. Başka zamanlarda camiye gittiğimde müezzin bölümünde namaz öncesi konuşurken oradaki diğer imamlar ve şahıslar ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında tartıştıklarına şahit oldum.'

Tanık ve müştekilerin ifadelerini tamamlayan mahkeme heyeti, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla avukatlarının savunmalarını aldı. Avukatlar, tutuklulukta geçen süre göz önünde bulundurularak, müvekkillerinin tahliyelerini talep etti.

Cumhuriyet Savcısının mütalaasını da alan mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Duruşma 24 Şubat 2017'ye ertelendi.

Paralel yapı-18 Ocak (2017) 'Kırşehir Din Görevlileri Yapılanması 29 sanık' davası

(28 Ocak 2017, 15:13)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=9427