Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında Aktif Eğitimciler Sendikası'na üye 26'sı tutuklu 31 öğretmen hakkında 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 15'er yıl hapis cezası istemiyle açılan davaya başlandı.
14.01.2017 11:22 Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında haklarında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 15'er yıl hapis cezası istemiyle davaya açılan 26'sı tutuklu 31 öğretmeninin yargılanmasına başlandı.
12 Ocak'ta Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya aralarında meslekten ihraç edilenlerin de olduğu tutuklu sanıklar Nazım Akyol, Hasan Acar, Halil Kangal, Mehmet Gözeğir, Recep Orakcı, Salim Daş, Levent Çiftdal, İbrahim Yıldız, Mustafa Altunal, Ahmet Özdemir, Hakan Bayten, Ramazan Sevim, Tahsin Uysal, Osman Kalender, Atila Kumru, Ahmet Mart, Sezgin Sürme, Rifat Göbekli, Mustafa Peker, Kadir Körkün, Zeynel Ahmet Öztürk, Esef Donat, Ömer Yılmaz, Hüseyin Çankal, Hikmet Özdemir ve Halil Sürme tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Tutuksuz sanıklar Abdulhalim Şahin, Ahmet Akım, Murat Mayam ve İsa Tekin Çimen ise duruşmada hazır bulundu. Hakkında zorla getirilme kararı verilen tutuksuz sanık Ali Kemal Denge ise duruşmaya gelmedi.
Sanıkların kimlik tespitlerinin ardından savunmaları alındı.
Sanıklardan Osman Kalander, ailesinin maddi durumu iyi olmadığı için geçmişte FETÖ'ye ait evlerde kaldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Üniversite sonucu öğretmen oldum, görev yaptığım tüm okullarda maddi durumu kötü olan öğrencilere yardımlarda bulundum, bazı öğrencilere bu cemaati teşvik ettiğim doğrudur. Ancak bu yapıyı bir örgüt niteliğiyle tavsiyede bulunmadım, bütün gayretim maddi durumu iyi olmayan öğrencilere yardım etme amaçlıdır. Sohbetlere katıldığım doğrudur, neredeyse tüm il ve ilçe şube müdürlerinin de bu sohbetlere katıldığı doğrudur. Hiçbir kötü alışkanlığım yoktur, inancım ve ahiret hayatım için daha güzel bir yaşam için dini kitapların okunduğu, dini sohbetlerin yapıldığı cemaat toplantılarına mesai arkadaşlarımla katılmakta bir mahsur görmedim."
KHK kapsamında kapatılan Adana Eğitim Gönüllüleri Derneği ile Aktif Eğitimciler Derneğine üye olduğunu da ifade eden Kalander, örgüt üyesi olmadığını, ByLock programını kullanmadığını, darbe teşebbüsünde bulunanları lanetlediğini söyledi.
Ahmet Özdemir ise KHK ile kapatılan Aktif Eğitim-Sen üyesi olduğunu ancak kimseyi örgütün dershanesine yönlendirmediğini, kimseyi gazete veya dergi abonesi yapmadığını savundu.
Hasan Acar da üyesi olduğu Aktif Eğitim-Sen'in FETÖ ile bağlantısını bilmediğini öne sürerek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Ramazan Sevim ise hiçbir terör örgütüne üye olmadığını, Bank Asya'nın FETÖ ile bağlantısını bilmediğini iddia ederek, " Bank Asya hesabım 10 yıl öncesine dayanan bir hesaptır, faizsiz olması nedeniyle tercih ettim. FETÖ ile ilişkili olduğunu bilseydim, kesinlikle para yatırmazdım. Çocuğumu da okullarından alırdım." diye konuştu.
Mehmet Gözeğir de Fatih Terim Lisesinde öğretmenlik yaparken öğrencilerin terör örgütü PKK'nın eylemlerine gitmemesi için çaba gösterdiğini ve bu yüzden 3 kez ölümle tehdit edildiğini belirterek, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Belki o zaman öldürülseydim kahraman olacaktım ancak şu anda terörist damgası ile karşınızda duruyorum. Vatanımı, milletimi, bayrağımı gerçekten çok seviyorum, ben canımı üç kez ortaya koydum. Whatsapp görüşmelerimde girişimi lanetlediğimi belirttim, daha sonra zaten sokağa çıktım. Gaziantep'te Celal Doğan Parkı'nın orada bulunan nöbet eylemine gittim ve dışarıda bulundum. Ben kesinlikle vatanımı, bayrağımı milletimi hiçbir şeye değişmem, ben sportif bir kişiyim, boş zamanlarımda çeşitli spor etkinlikleriyle uğraşırım."
Ömer Yılmaz da darbe girişimini desteklediği iddialarını kabul etmeyerek, "Whatsapp yazışması 7 kişilik bir grup içinde yapılan bir konuşmadır, bu konuşmalar darbe girişimini destekleme amacı gütmemektedir. Cumhurbaşkanımızın sokağa çıkma talimatını duyduktan sonra sosyal medya hesabımdan darbe girişimine karşı paylaşımlarda bulundum. Darbe girişiminden sonra sendikadan istifa ettik." dedi.
Adana Eğitim Gönüllüleri Derneğinin terör örgütü ile bağlantısı konusunda uyarılmadıklarını iddia eden Yılmaz, beraatini talep etti.
Diğer sanıklar da ifadelerinde suçlamaları reddetti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Tahsin Uysal, Salim Daş, Hakan Bayten, Esef Donat, Rıfat Göbekli, Nazım Akyol, Halil Kangal, İbrahim Yıldız, Recep Orakcı, Hikmet Özdemir, Sezgin Sürme ve Mustafa Peker'in üzerlerine atılı suçun niteliği, dosya kapsamına yansıyan delil durumu, savunmalarının alınmış olması, tutuklamanın tedbir olma niteliği nazara alınarak yurtdışı yasağı ve pazartesi, çarşamba ve cuma günleri bağlı bulundukları kolluk birimine imza atmak suretiyle adli kontrol şartıyla tahliyesine, diğer tutuklu sanıkların ise tutukluluğunun devamı karar verdi.
Duruşma tanıkların dinlenmesi ve eksikliklerin tamamlanması için ertelendi.
Paralel yapı-24 Kasım (2016) 'Adana Aktif Eğitim-Sen Sendikası 31 sanık' soruşturması/davası
(14 Ocak 2017, 11:22)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: