Erzurum'da Fetö'ye karşı açılan iki davada duruşmalar yapıldı. Yeni açılan bir davada Fetö mütevelli heyetinden olduğu, örgüte en fazla himmet yardımında bulunan kişiler arasında yer aldığı belirtilen kapatılan Erzurum Girişimci İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi (ERGİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Polat hakim karşısına çıktı. Erzurum'da, Fetö'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin açılan ilk davada ise, örgütün sözde 'Erzurum Sıkıyönetim Komutanı' olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile 'sıkıyönetim komutanları' atama listesinde ismi bulunan eski Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz'ın yargılanmasına devam edildi.
25.12.2016 20:59 Erzurum'da Fetö'ye karşı açılan toplam 3 sanıklı iki davada duruşmalar yapıldı. İşte o gelişmeler:
1) ERGİAD YÖNETİCİSİ YARGILANIYOR
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mütevelli heyetinden olduğu, örgüte en fazla himmet yardımında bulunan kişiler arasında yer aldığı belirtilen kapatılan Erzurum Girişimci İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi (ERGİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Polat'ın yargılanmasına başlandı.
29 Aralık'taki gelişmeye göre, Erzurum'da FETÖ'nün darbe girişiminin ardından açılan ikinci davanın, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesine başlandı. Duruşmaya, tutuklu sanık Mustafa Polat, avukatı İhsan Berat Karakaya ile bazı tanıklar katıldı.
Kimlik tespitinin ardından savunması alınan Polat, hakkındaki iddiaların gerçek dışı olduğunu savunarak, soruşturma aşamasında Bünyamin Polat'ın iftiralarına maruz kaldığını iddia etti.
Bünyamin Polat'ın yaklaşık 4 yıl önce benzer iftiralarda bulunduğunu savunan sanık Polat, şöyle devam etti:
"Kendileri iflas etti. İflas etmelerinin sebebi olarak suçlamış ve o tarihlerde zorunlu olarak yardım gerektiğini söylemiştir. Osman Şeref Özkara'nın söyledikleri de gerçek dışıdır. Benim Amerika'ya gittiğim yoktur. Mal varlığım konusunda da söylenenler gerçek dışıdır. Dükkanım başkasına devredilmemiştir, benim üstüme kayıtlıdır. Hakkımda verilen ifadelerin hepsi gerçek dışıdır, kabul etmiyorum. Ayrıca ben sadece gayrimenkul satışı için Bank Asya'ya para yatırdım ve çektim. Bu paranın aktarımı için başka bankaların masrafları çok olduğu için Bank Asya'ya yatırdım. Bunun dışında herhangi bir yardım amacım yoktur."
Başka suçtan tutuklu tanık Osman Dolar ise ERGİAD'dan tanıdığını sanık Mustafa Polat'ın, 2013 yılı sonlarına kadar derneğin yapılan toplantılarına katıldığını belirterek, "Bundan sonraki süreçte işlerinin yoğun olduğunu söyleyerek katılmamaya başladı." ifadelerini kullandı.
Dolar, 2013'ten sonra sanık Polat'ın dernekten ayrılmak için birkaç kere başvurduğunu bildiğini anlatarak, şunları dile getirdi:
"Derneğin genel sekreteri, Mustafa Polat'ın yerine başka birini bulamadığı için üyeliğini iptal etmedi. Polat, FETÖ örgütünün cemaat sohbet toplantılarına katılıyordu. Dini sohbetler yapılıyordu. Bu sohbetler 3-5 kişilik gruplardan oluşuyordu. Sanık benim grubumda değildi ama katıldığını biliyorum. Mütevelli üyelik FETÖ'nün şirketlerinde ortaklığı olanlara denir. Said Nursi'den beri gelen bir ibare olup aslen esnafları açıklamaktadır. Sanığın bildiğim kadarıyla FETÖ şirketleriyle bir ortaklığı yoktur. Ayrıca sanığın FETÖ ile ilgili bağını bilmiyorum."
Mahkeme heyeti, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, eksik evrakların giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.
İddianameden
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Mustafa Polat'ın FETÖ/PDY'ye maddi ve manevi olarak destek verdiği ve darbe girişimi sonrası dükkanını başkasına devredeceği yönünde ihbar alındığı belirtiliyor.
Bu ihbar üzerine savcılığın harekete geçtiği anlatılan iddianamede, Polat'ın yaklaşık 10 yıldır FETÖ/PDY ile irtibatı olduğunu, 17-25 Aralık sürecinden sonra tanıdıklarını Zaman Gazetesine abone yaparak parasını kendisinin verdiği ve son genel seçimlerde örgüt mensuplarına HDP'ye oy vermeleri telkininde bulunduğu anlatılıyor.
İddianamede, Polat'ın cemaatin mütevelli heyeti arasında olduğu ve 2014 yılı sonuna kadar örgütün toplantılarına düzenli olarak katıldığının aktarılarak, sanığın, Kurban Bayramı dönemlerinde Kimse Yok mu Derneğine ait kurban etlerini yanındaki kişilerle Burundi'ye götürdüğü, Polat ve arkadaşlarının, Burundi'deki örgüt yapısından Erzurum'daki örgüt yöneticilerinin sorumlu olması sebebiyle sık sık bu ülkeye gittiği kaydediliyor.
Yıllardır örgütün içinde olan Polat'ın Bank Asya'ya 17-25 Aralık'tan sonra yüklü miktarda para yatırdığı vurgulanan iddianamede, Erzurum Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin Polat hakkında yaptığı çalışmalarda da FETÖ/PDY ile irtibatlı Dost El Eğitim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile ERGİAD üyesi olduğunun saptandığı anlatılıyor.
Mustafa Polat'ın bu sebeplerle "terör örgütü üyesi olmak" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapsi isteniyor.
2) ALBAY VE BİNBAŞI DARBEDEN YARGILANIYOR
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin açılan ilk davada, örgütün sözde "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile "sıkıyönetim komutanları" atama listesinde ismi bulunan eski Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz'ın yargılanmasına devam edildi.
27 Aralık'taki gelişmeye göre, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Koçak ve Yılmaz ile avukatları Üzeyir Termeli katıldı.
Esas hakkındaki son görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, mütalaasında, 15 Temmuz'da Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı haber merkezine sistem üzerinden öncelik dereceli 4 emir mesajı geldiğini, nöbetçi amir Yılmaz'ın bu emirleri aldıktan sonra Koçak'ı aradığı bildirdi.
Koçak'ın arama sonrası araba göndererek kendisini evinden aldırmasını istediği anlatılan mütalaada, bu sanığın Yılmaz'a, "Kışlada bulunmayan personeller dahil tüm personelin toplanması konusunda emir verdiği, harekat merkezinde görevli personellerin Yılmaz ve Koçak'ın emrine istinaden Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığında görevli olup kışla dışında olan personeli telefonla kışlaya çağırdıkları" kaydedildi.
Mütalaada, Koçak'ın, haber merkezinde görevli Uzman Çavuş Olcay Özer'den söz konusu emirleri Patnos 3. Jandarma Komando Alay Komutanlığına dijital ortamda, Erzurum'daki Dumlu Jandarma Özel Harekat Tabur Komutanlığına ise faks ile göndermesini istediği belirtilerek, Özer'in, sanığın emri üzerine söz konusu emri sistem üzerinden 3. Jandarma Komando Alay Komutanlığına gönderdiği anlatıldı.
Özer'in haber merkezine gelen emrin okunmadığını bildirmesi üzerine Koçak'ın bu konuda tutanak tutulmasını emrettiğine değinilen mütalaada, olay tarihinde izinli olan dönemin Erzurum Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Ali Lapanta'nın adı geçen emirden haberdar olarak aradığı Koçak'ın Lapanta'ya "Genelkurmay Başkanlığından darbe emri geldiğini, tüm personeli kışlaya çağırdıkları, silah ve teçhizat dağıttıklarını, emri uygulamak için hazırlık yaptıklarını" belirttiği aktarıldı.
Mütalaada, Lapanta'nın emrin normal komuta zinciri içinde bir faaliyet olmadığını ihtar etmesi üzerine Koçak'ın "Komutanım, ben askerim. Gelen emri uygulamak zorundayım" şeklinde yanıt verdiği dile getirildi.
Tanık Mustafa Çelik'in darbe girişimi konusunda Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu ile görüşme yaptıktan sonra İl Jandarma Bölge Komutanlığına gittiği de belirtilen mütalaada, "Ali Lapanta, İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Çelik'i arayarak 'sözde emrin dikkate alınmaması, uygulanması halinde isyan ve vatana ihanet suçunun oluşacağı, personelin aklını başına alarak suça bulaşmaması' yönünde emir verdi. Çelik, kışlaya giderek Koçak'a Vali Azizoğlu'nun yapacağı toplantıya katılıp katılmayacağını sorması üzerine Koçak, 'Neden gideyim, valiyi görevden aldık' dedi. Çelik'in 'Valiyi kim görevden aldı, bizim neden haberimiz yok' demesi üzerine Koçak, 'Emri okumadınız mı? Biz görevden aldık' dedi." ifadelerine yer verildi.
"Sanıklar en ağır cezaya çarptırılsın" istemi
Mütalaada, bu nedenlerle Koçak ve Yılmaz'ın suçlu olduğu belirtilerek, sanıkların en ağır cezaya çarptırılmaları gerektiği belirtildi.
Sanıkların suçunun terör kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret edilen mütalaada, her iki sanığın "Anayasayı ihlal" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
Mahkeme heyeti, mazeret bildirerek duruşmaya gelmeyen sanık Murat Yılmaz'ın avukatı Ömer Can Aydın ile diğer sanık Koçak'ın avukatı Temelli'nin esas hakkındaki savunmalarının alınması amacıyla duruşmayı erteledi.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016) 'Erzurum Darbe Yapılanması 2 sanık' davası
(25 Aralık 2016, 20:59)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: