Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan öğretmen A.D, öğrencilere, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan yayınevlerinden terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen ve diğer örgüt üyelerine ait kitapları kaynak gösterdiklerini itiraf etti. Yine Erzurum'da, FETÖ soruşturmasında tutuklanan katip, adliyelerden sorumlu sözde 'bölge adliye imamı' ile yardımcısına soruşturma evrakları ve mahkeme dosyalarındaki bilgileri taşınabilir tarayıcılar vasıtasıyla sızdırdıklarını itiraf etti.
24.12.2016 15:59 Erzurum'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan biri öğretmen diğeri adliye katibi, örgüt adına nasıl faaliyet gösterdiklerini anlattılar.
İTİRAF-1
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan öğretmen A.D, öğrencilere, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan yayınevlerinden terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen ve diğer örgüt üyelerine ait kitapları kaynak gösterdiklerini itiraf etti.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ'nün darbe girişiminin ardından örgüt faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve suça karışanlar hakkında yasal işlem yapılması amacıyla başlatılan soruşturma sürüyor.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince, savcılık talimatı doğrultusunda, örgütün milli eğitim yapılanmasının ortaya çıkarılması için çalışma yürütülüyor.
Bu çerçevede ekiplerin yaptıkları incelemeler sonrası terör örgütüyle bağlantılı oldukları gerekçesiyle gözaltına alınan 71 öğretmenden 32'si tutuklandı.
FETÖ ile bağlantılı oldukları ve örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandıkları tespit edilen bazı öğretmenlerin ifadeleri, örgütün milli eğitim bünyesinde nasıl bir yapılanmaya gittiğini ortaya çıkardı.
Erzurum'da özel bir okulda görev yaparken gözaltına alınan ve soruşturma kapsamında tutuklanan öğretmen A.D, emniyet ve cumhuriyet savcılığında verdiği ifadelerle, FETÖ mensuplarının milli eğitim bünyesindeki yapılanmasını deşifre etti.
ByLock'u 17-25 Aralık'tan sonra kullanılmaya başladı
İfadesinde, 17-25 Aralık süreciyle ilgili bilgiler de veren A.D, ByLock'u söz konusu süreçten sonra kullanmaya başladığını anlattı.
A.D, 17-25 Aralık'tan sonra örgüt mensupları arasında cep telefonuyla görüşmelerin yasaklandığına dikkati çekerek, şu itiraflarda bulundu:
"Bize 'sakın görüşme yapmayın. Bu bizim açımızdan çok sıkıntılı sonuçlar ortaya çıkarabilir. Toplantı ve faaliyetlerimiz deşifre olur' uyarısı yapıldı. Daha sonra sözde abiler, gruplarında yer alan üyelerine ByLock programı yükledi. Benim telefonuma da belirlenen bir kişi tarafından bu program yüklendi. Toplantı günlerimizi ve faaliyetlerimizi buradan takip ettik. Himmet, kurban ve diğer yollarla sağlanan gelirlerle ilgili buradan görüşmeler yaptık."
Örgüt yöneticilerinin kendilerine belli gruplar halinde dernekler kurmaları talimatı verdiğini bildiren A.D, faaliyet alanları da belirlenen bu derneklerden 15 Temmuz sonrası FETÖ ve Fetullah Gülen'i övücü çalışmalar yapmalarının istendiğini vurguladı.
Gülen'in kitapları kaynak olarak gösterildi
A.D, FETÖ'ye mensup öğretmenlerin öğrencilere yönelik de ciddi faaliyetler yaptığını belirterek, örgütün milli eğitim yapılanması çerçevesinde okullarda altyapı oluşturmaya çalışıldığına işaret etti.
Örgüt mensubu öğretmenlerin, ikna kabiliyetlerini kullanarak çocukları etki altına almaya çalıştığını kabul eden A.D, şunları kaydetti:
"Öğrencilerin FETÖ'ye sempati duyarak yakınlaşmalarını sağlamak amacıyla ellerinden geleni yapıyorlardı. Öğrencilerden, bu yapıyla bağlantılı olan ve aynı şekilde KHK ile kapatılan yayınevlerinden kaynak kitaplar almaları isteniyordu. Öğrencilere verdikleri dersleri yapmaları için bu yardımcı kaynak kitaplar öneriliyordu. Bu yayınevlerinde öğrencilere, özellikle örgütün elebaşı Fetullah Gülen ve yapıya mensup kişilerin hazırladıkları kitaplar tavsiye ediliyordu. Öğrenciler bu kaynakları almadıkları zaman derslerinde sıkıntı yaşayabiliyor, kırık not alıyorlardı."
İTİRAF-2
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan katip, adliyelerden sorumlu sözde "bölge adliye imamı" Y.B. ve yardımcısı S.G'ye soruşturma evrakları ve mahkeme dosyalarındaki bilgileri taşınabilir tarayıcılar vasıtasıyla sızdırdıklarını itiraf etti.
FETÖ'nün darbe girişiminin ardından örgüt faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve suça karışanlar hakkında yasal işlem yapılması amacıyla Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma sürüyor.
Savcılığın talimatı doğrultusunda İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, örgütün adliye yapılanmasını deşifre etmek amacıyla araştırma başlattı. Bu çerçevede ekiplerin yaptıkları çalışmalar sonucunda, terör örgütüyle bağlantılı oldukları gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra tutuklanan bazı çalışanların ifadeleri, FETÖ'nün adliyelerde nasıl bir yapılanma oluşturduklarını ortaya koydu.
Erzurum Adliyesinde katip olarak görev yaparken gözaltına alınan ve soruşturma kapsamında tutuklanan A.C, emniyet ve cumhuriyet savcılığında verdiği ifadede, FETÖ mensuplarının kurdukları ağ ile soruşturma ve dava dosyalarına nasıl ulaştıkları deşifre etti.
Tutuklanan FETÖ'nün sözde bölge adliye imamı öğretmen Y.B. ve yardımcısı muhasebeci S.G'nin diğer illerde olduğu gibi Erzurum'da da adliye yapılanması oluşturduğunu, bu yapı içindeki çalışanların dışarıyla sürekli bağlantılarının olduğunu anlattı.
İfadesinde adliye içindeki bazı sorumlu kişilerin kendilerine bu tür materyaller ulaştırdığını belirten A.C, "FETÖ'ye mensup kişilerin adliyeye intikal etmiş soruşturma evrakları, mahkeme dosyası, iddianame, esas hakkındaki mütalaa ve benzeri deliller, üzerinde flash bellek takılı 'çubuk tarayıcılar' ile taranıyor ve bu kişilere ulaştırılıyordu. Onların bunu en tepedeki kişilere ulaştırdığını biliyorduk. Örgüt mensupları bu evraklar doğrultusunda kendilerini hazırlayıp duruşmalara katılıyorlardı. Delilleri karartmak için önlem alıyorlardı. Biz sadece verilen görevi yapıyorduk." ifadelerini kullandı.
Adliyede bu kişilerle bağlantılı katip, mübaşir ve diğer çalışanların sürekli toplantılar düzenlediğini kaydeden A.C, toplantılarda talimatlar aldıklarını ve bu kişilerin "bölge adliye imamları" olduklarını bildiklerini vurguladı.
Terör örgütünün sözde bölge adliye imamlarının belli zamanlarda ev ve iş yerlerine gelerek denetim yaptığına dikkati çeken A.C, ifadesinde şu bilgileri verdi:
"Bu sorumlular belli zamanlarda ev ve iş yerlerimizi de denetliyorlardı. Olası bir baskın ve aramada, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'e ait kitaplar ile örgüte ait gazete, dijital materyaller ve sohbet evraklarının ortadan kaldırılması talimatını veriyorlardı. Dikkat çekmememiz için örgüt aleyhinde kötüleyici konuşmalar yapmamızı öğütlüyorlardı. Biz de verilen talimat doğrultusunda gereken tedbirleri alıyor, var ise bunları ortadan kaldırıyorduk."
A.C, adliye içinde belirlenen kişilerin telefonlarına, sözde yöneticiler tarafından örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'un yüklendiği ve buradan gelen talimatların kendilerine ulaştırıldığını itiraf etti.
Taşınabilir çubuk tarayıcıların özellikleri
Basılmış fotoğraflar veya A4 boyutundaki dokümanların kolayca JPG veya PDF dosyasına anında çevirebilme özelliğine sahip taşınabilir çubuk tarayıcılar, "Micro SD" kart, flash bellek, USB kablosu üzerinde takılı olarak taranan dokümanı PC, laptop, tablet veya akıllı telefonlara kolaylıkla aktarabiliyor. Kalem pil ile çalışan bu cihaz elektrik prizine ihtiyaç duymadan her ortamda kolayca istenen sayfayı taranabiliyor ve belli seçeneklerle kopyalama işlemini yapabiliyor.
Paralel yapı-30 Eylül (2016) 'Erzurum Bylock kullanan öğretmenler' soruşturması
Paralel yapı-14 Ekim (2016) 'Erzurum Adliye Yapılanması' soruşturması
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
(24 Aralık 2016, 15:59)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: