Kamuoyunda 'Kozmik Oda' olarak anılan 2009'daki Özel Harp Dairesi (ÖHD) soruşturmasını yürüten ve bu soruşturmanın FETÖ örgütünün kumpası olduğuna yönelik başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski Ankara Cumhuriyet Savcısı Bilgili hakkında tutuklama kararı verildi.
10.12.2016 15:16 Kamuoyunda "Kozmik Oda" olarak anılan soruşturmayı yürüten, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Ankara Emniyet Müdürlüğü ekiplerince sabah saatlerinde adliyeye getirilen Bilgili, soruşturmayı yürüten savcıya ifade verdi.
Bilgili, yaklaşık 10 saat süren ifade işleminin ardından, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlarından tutuklanması talebiyle nöbetçi Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.
Ankara 3. Sulh Ceza Hakimi Ali Ramazan Bilgisiçok tarafından sorgulanan Bilgili, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
KOZMİK ODA SORUŞTURMASI
Bilgili, kamuoyunda "Kozmik Oda" olarak anılan, Aralık 2009'da dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a "suikast düzenleneceği" iddiası üzerine açılan soruşturmayı yürütmüştü.
Savcılık, Genelkurmay Başkanlığı Ankara Seferberlik Bölge Başkanlığına ait "devlet sırrı" niteliğindeki belgelerin bulunduğu 11 ve 16 nolu odalarda (kozmik oda) arama yapmak istemiş, Genelkurmay Seferberlik Tetkik Dairesi Başkanlığı görevlileri ise çift kilitli çelik kapılarla muhafaza edilen odalardaki bilgi, belge ve arşiv kayıtlarının devlet sırrı niteliğinde, devletin güvenliğiyle ilgili doğrudan bilgiler içerdiğini belirterek, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 125. maddesi gereği cumhuriyet savcılığına bu odalara giriş izni verilemeyeceğini ifade etmişti.
Bunun üzerine savcılığın talebiyle o dönemde Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olan ve FETÖ suçlamasıyla halen aranan Hakim Kadir Kayan, bu odalarda 20 gün boyunca arama yapmış, CD, dosya ve hard disklerden oluşan "gizli belgeler" dışarı çıkarılarak, FETÖ ile bağlantılı oldukları tespit edilen TÜBİTAK uzmanı bilirkişilere çözümletilmişti.
SORUŞTURMA AÇILMIŞTI
Yıllarca Bilgili'de bulunan dosya, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığındaki yeni iş dağılımının ardından Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosuna verildi.
Büroda görevli savcı, 38 şüpheli asker hakkındaki soruşturmayı Mart 2015'te "takipsizlik" kararıyla sonuçlandırdı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, daha sonra "Kozmik Oda" soruşturmasında, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personeline "kumpas" kurulduğuna yönelik deliller elde edilmesi üzerine aralarında eski polisler ve TÜBİTAK personelinin de bulunduğu bazı şüpheliler hakkında soruşturma açmıştı.
HSYK Başmüfettişliği de "Kozmik Oda"da arama yapılmasına ilişkin işlemlerde imzası bulunan hakim ve savcılar hakkında soruşturma başlatmıştı.
BELGELERİ GETİREN İSİM MUHARREM KÖSE
‘Kozmik Oda’, ‘28 Şubat’ gibi kritik soruşturmaları yapan ve FETÖ operasyonunda tutuklanan eski savcı Mustafa Bilgili, albay Muharrem Köse’nin (adli müşavir) çok gizli belgeleri kendisine teslim ettiğini öne sürdü.
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak ve Başsavcıvekili Hakan Pektaş koordinesinde FETÖ’ye yönelik yürütülen soruşturmada eski savcı Bilgili, 3 gün süren sorgusunda özetle şunları söyledi:
ARAMA KARARI NASIL ALINDI
“Bu dosyayla ilgili Başsavcı Hüseyin Poyrazoğlu o dönemdeki Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Başbakan Tayyip Erdoğan, Kara Kuvvetleri Komutanı ve yetkili askeri şahıslar görüşmüş, görüşmeler neticesinde dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ o dönemki Başbakan Erdoğan ile görüşmüş. Başbakan’ın arama yapılmasının uygun olacağını söylemesi üzerine Genelkurmay Başkanı, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda arama yapılması için alt komutanlıklara talimat vermiş.
İSTİHBARAT TOPLUYORLARDI
Dosyanın bana tevzisinden sonra şüphelilerin işyerlerinde ve adreslerinde arama yapılmasının uygun olacağı başsavcı ve başsavcıvekili tarafından söylendi. Arama sırasında bazı harddisklerin sökülmüş olduğunu tespit ettik. Dosyadaki bilgi ve belgelerden tespit ettiğimiz 8 şüphelinin o tarihteki cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı, bakanlar ve büyükşehir belediye başkanını takip edip, izleyip istihbarat topladıkları kanaatine ulaştım. Bu arama 20-25 gün sürdü.
ÖZEL-ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ
İlker Başbuğ’dan sonra Genelkurmay Başkanı olan Özel Paşa (Necdet Özel) döneminde, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda haklarında işlem yürüttüğümüz personelin hükümeti izleyip, takip edip, istihbarat topladığı konusunda kanaat gelmesi üzerine Genelkurmay Başkanı, o dönemki Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşüyor ve sonrasında Seferberlik Bölge Başkanlığı ile üst amir konumundaki Tetkik Kurulu Başkanlığı’nın kapatılmasına, personel değiştirip görev tanımlanmasının yeniden yapılandırılmasına, savunma, plan ve projelerinin yeniden düzenlenmesine karar veriliyor. Ve Seferberlik Bölge Başkanlığı kapatılıyor. Bunu bana bizzat Adalet Bakanı Sadullah Ergin söylemişti. Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı’ndan da dosyamıza bu iki kurulun kapatıldığına dair resmi yazı geldi.
Karar doğrultusunda ben katibimle birlikte doğrudan Seferberlik Bölge Başkanlığı’ndaki mühürlü odaya gittim. Dijital bütün malzemeyi oradaki askeri personele tutanakla teslim ettim. Ancak Seferberlik Bölge Başkanlığı’na ait harddisk’in ne yapılacağı konusunda Genelkurmay’da tereddüt oluşmuş, bu konu Özel Paşa ile Erdoğan arasında görüşülmüş. Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın kapatılması sebebiyle harddisk’in devlet sırrı niteliğini kaybettiği de değerlendirilerek harddisk’in incelenmek üzere Cumhuriyet savcılığına gönderilmesinin uygun olacağı değerlendirilmiş. Bu husus bizzat Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından bana aktarıldı. Bir yazı ile Genelkurmay’dan harddisk’in istenilmesinin uygun olacağı söylendi. Harddisk’i resmi olarak istedim. Harddisk’i savcılığımıza bizzat teslim ettiler. İmajını aldığım bir harddisk’i bilirkişilere verdim. Bir adet daha imaj alarak onu da ilerde getirilecek bilirkişilere verdiğim harddisk’le karşılaştırabilmek için yedek olarak elimde tuttum.
HARDDİSK’İ İMHA ETTİM
Genelkurmay’ın gönderdiği harddisk’i adli emanete aldım. Ancak bilirkişilerden inceleme sonucu gelmeden TMK 10 kapatıldı. Dosya da benden alındı. Kontrol edebilmek için fazladan çıkarttığım harddisk’i de başka kimsenin eline geçmemesi için imha ettim.
28 ŞUBAT SORUŞTURMASI
28 Şubat soruşturması dosyası ile ilgili soruşturmayı yürüttüğüm sırada Genelkurmay Başkanlığı’na dosyamızdan yazdığımız resmi talep yazılarımızla gitmiştim. Genelkurmay 2. Başkanı Hulusi Akar’ı ziyaret edip niçin ziyarete geldiğimizi anlattım. O da bir subay çağırdı. Gelen şahıs Muharrem Köse’ydi (Adli Müşavir). Köse, çok gizli belgeleri de kendisi bizzat getirip bana teslim ediyordu. Genelkurmay belgelerini zaman zaman gizli olması sebebiyle kurye aracılığıyla gönderiyordu.”
SOYADI ATAMAN OLAN BİR KORGENERAL
28 Şubat soruşturma dosyasında biz Genelkurmay’dan soyadı Ataman olan bir korgeneralle ilgili bilgi ve belge istemiştik. Bir hafta sonu Ataman soyadlı bu korgeneralin ifadesini aldık. Bu şahsın adliyeye getirilip götürülmesi konusunda da Muharrem Köse (adli müşavir) aracı oldu. Şahıs, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Bu şahsın adı hazırladığım 28 Şubat iddianamesinde de geçiyordu. Muharrem Köse bu hususu Özel Paşa’ya iletmiş, Özel Paşa da Başbakan Tayyip Erdoğan ile yeniden görüşmüş. Beni Bakan Sadullah Ergin yeniden çağırdı. ‘Hükümetle asker arasında sıkıntı çıkabilir, adının iddianameden çıkarılması bu aşamada uygun olur’ dedi. Bu şahsın adını hazırladığımız iddianameden çıkarttık. Hakkında hâlâ tahkikat devam etmektedir.
KESKİN NİŞANCILARI DİNLEMİŞ
11.12.2016 11:52 FETÖ soruşturmasında tutuklanan ‘Kozmik Oda’ ve ‘28 Şubat’ soruşturmalarını yürüten eski savcı Mustafa Bilgili’nin ifadelerindeki ayrıntılar dikkat çekti. Bilgili’nin ifadesi, Kozmik Oda soruşturması sırasında Konya Karapınar Atış Poligon Grup Komutanlığı’nda görevli 13 askerin telefonlarının dinlemeye alındığını açığa çıkardı.
Hürriyet'ten Mesut Benli'nin haberine göre, Kozmik Oda savcısı Mustafa Bilgili, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak ve Başsavcıvekili Hakan Pektaş koordinesinde yürütülen soruşturmada 3 gün süreyle ifade verdi. Bilgili, Konya Karapınar Atış Poligon Grup Komutanlığında telefonlarının dinlemeye alındığıyla ilgili şunları söyledi: “Araçlardan birisinde (Kozmik Oda soruşturmasındaki şüphelilerden biri kast ediliyor) 12 ya da 13 kişilik asker olan keskin nişancı listesi çıktı. Bu listede şahsın adı, soyadı, devre ve dönemi, telefon numaraları, görev yaptığı yerleri içeren bilgiler söylendi. Soruşturmayı yürüttüğüm sırada başlangıçta şüpheli olarak tespit edilen 8 kişi, sonrasında yine dosyayla ilgileri olabileceği değerlendirilen keskin nişancı oldukları saptanan Konya Karapınar Atış Poligon Grup Komutanlığı’nda görevli 12 ya da 13 civarında askeri personel ile yine TEM şube tarafından tespit edilen bir kısım şüpheli hakkında dosyada teknik takip ve dinleme işlemleri gerçekleştirildi. Tam olarak hatırlamıyorum ancak Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın telefonu. Burada çalışan 8 personelin de şüpheli olarak dosyada isimlerinin olması sebebiyle dinlenilmiş olabilir.”
KELİMELERİ BEN VERDİM
FETÖ soruşturması kapsamında aranan hâkim Kadir Kayan’ın Kozmik Oda’da arama yaparken kullandığı kelimelerle ilgili olarak da Bilgili, “Hâkim Kadir Kayan tarafından yapılan arama işlemleri sırasında bir kısım kelimelerin özellikle arama sırasında sorgulanmasını istediğim hususu doğrudur. Bu kelimeleri ifadeleri alırken şüphelilere de bizzat sormuştum” açıklamasını yaptı.
SIRRI SIZDIRDINIZ
Savcının, “Devlet sırrı niteliği taşıyan belgelerin FETÖ’nün eline geçmesini sağladığınız yönünde kuvvetli şüphe bulunduğu” sorusuna da Bilgili şu yanıtı verdi: “Devlet sırrı olan belgelere Cumhuriyet Savcısı bakamaz dediğimizde iddianame nasıl düzenlenecektir? Ayrıca Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın lağvedilmiş olması, görevlerinin yeniden tanımlanmış olması, faaliyet ve raporlarının tüm belgeleriyle yeniden düzenlenmesi sebebiyle söz konusu harddiskin Genelkurmay’ın 6 Kasım 2015 ve 30 Aralık 2015 tarihli raporlarında belirtildiği üzere devlet sırrı niteliğini yitirdiğinin bildirildiği de göz önüne alındığında ayrıca Genelkurmay’ın bu harddiski bize gönderdiği yazı içeriğinde kesin olarak harddiskin içerisindeki bilgilerin devlet sırrı olduğu denilmediği, devlet sırrı olabilecek bilgiler ihtiva edebileceği hususunun belirtilmesi üzerine TMK 10 ve CMK 250’deki mutad uygulama gereği belgenin devlet sırrı olup olmadığı hususunda Cumhuriyet savcısının bilirkişi raporu alması gerektiği görüşündeyim.
600 BİN LİRALIK ARSA ALMIŞ
SAVCI Bilgili’ye MASAK raporunda 3 Haziran 2013 tarihinde kendisine “Buğday Avansı İadesi” olarak gönderilen para hareketi de soruldu. Bilgili, 2013 yılında İstanbul Arnavutköy’de 16 dönüm tarla satın aldığını, bu tarlayı aldığı gün 300 bin TL paraya ihtiyacı olduğunu ve bu parayı arkadaşı ve kardeşlerinin ortağı olan M.İ.’den istediğini anlattı. Bilgili, “Bunun üzerine M.İ. bana 300 bin TL para gönderdi. 30 Haziran 2013 tarihinde bana gönderilen parayı M.İ.’nin hesabına iade ettim. Arnavutköy’de aldığım tarlayı 600 bin TL karşılığında almıştım. Mal beyanında da vardır” dedi. 22 Mayıs 2014 tarihinde firari savcı Şadan Sakınan’ın, Bilgili’nin hesabına yatırdığı 209 bin TL nedenin sorulması üzerine de Bilgili, “Şadan Sakınan daha önce bir arsa satın almak istediğini dile getirmişti.
O tarihte benim nakit param yoktu. Durumu Ahmet abime aktardım, ağabeyim alınacak arsa için bir miktar para verdi. Alınan parayı Şadan Sakınan daha sonra satınca benim hesabıma bu parayı yatırdı” dedi.
Paralel yapı-Kozmik Oda soruşturması
Arınç'a suikast iddiası ve Özel Harp'te yapılan kozmik aramalar
(10 Aralık 2016, 15:16), son güncel.: (11 Aralık 2016, 11:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: