Bilirkişi heyeti, krokilerin Yarbay Mustafa Dönmez´e ait olduğunu açıkladı. Kendisi hakkındaki tüm delillere itiraz eden, askerleri savunup polisler için demediğini bırakmayan ve bulunan silahların, kroki ve diğer malzemelerinin polis tarafından evine konularak kendisine bir komplo düzenlendiğini iddia eden Yarbay Dönmez´in bilirkişi raporu için ne diyeceği merak ediliyor.
Bilirkişi: Kroki Yarbay Dönmez´e ait
Bilirkişi heyeti, krokilerin Yarbay Mustafa Dönmez´e ait olduğunu açıkladı. Bilirkişi bugünkü duruşmada, ´Bu doğrultudaki raporumuz kesin´ dedi. Kendisi hakkındaki tüm delillere itiraz eden, askerleri savunup polisler için demediğini bırakmayan ve bulunan silahların, kroki ve diğer malzemelerinin polis tarafından evine konularak kendisine bir komplo düzenlendiğini iddia eden Yarbay Dönmez´in bilirkişi raporu için ne diyeceği merak ediliyor.
Bilirkişi heyeti, Yarbay Mustafa Dönmez´den ele geçirilen ajandadaki kroki ve yazıların Yarbay Mustafa Dönmez´e ait olduğu yönündeki raporunun arkasında durdu. Yarbay Mustafa Dönmez´in, Genelkurmay Askeri Mahkemesi´nde devam eden mahkemesinin bugünkü duruşmasında flaş bir gelişme yaşandı. Bilirkişi heyeti ´ajandadaki yazı ve krokilerin Yarbay Mustafa Dönmez´e ait olduğu yönünde daha önceden verdiğimiz raporun arkasındayız. Bu rapor ´kesinlik´ derecesinde yazı ve krokilerin Mustafa Dönmez´in elinden çıktığını göstermektedir´ dedi. Yarbay Dönmez bilirkişinin bu raporuna karşılık ajandadaki yazı ve krokilerin kendisine ait olmadığı iddiasını sürdürdü. Duruşma halen devam ediyor.
Bilirkişi: Kroki Yarbay Dönmez´e ait
Ankara Zir Vadisi´ndeki bulunan mühimmatın yerini gösteren kroki Yarbay Mustafa Dönmez´in elinden çıkmış... Bilirkişi bugünkü duruşmada, Bu doğrultudaki raporumuz kesin dedi. Yarbay Mustafa Dönmez´in el yazısını ve krokilerdeki çizimleri inceleyen Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı el yazısı ve doküman inceleme uzmanı Nazmiye Aktaş, ajanda ve kroki üzerindeki yazıların sanık Dönmez´in el ürünü olduğu kanaatlerinin kesin olduğunu belirtti.
Dönmez´in, Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi´nde, askeri eşyayı gizlemek suçundan yargılanmasına devam edildi. Davanın bugünkü duruşmasında, Dönmez´in Yenikent´teki evinde yapılan aramada ele geçirilen ajandalar ve krokilerdeki yazıların Dönmez´e ait olduğuna ilişkin kriminal rapor veren, el yazısı ve doküman inceleme uzmanı Nazmiye Aktaş tanık olarak dinlendi. Aktaş, hassas optik cihazlarla incelemelerde bulunduklarını ve cihazların kullanımında uzman olduğunu ifade ederek, mahkemeye gönderdikleri kriminal inceleme raporunu birlikte çalıştığı alanında uzman 2 arkadaşı ile hazırladıklarını söyledi. Nazmiye Aktaş, bir kişinin el yazısının taklit edilip edilmediğini anlayabileceğini, kullandıkları optik cihazların da buna yardımcı olabileceğini belirterek, şahısların el yazısının ancak felç ya da beyin fonksiyonlarının hasar görmesiyle değişebileceğini bunun dışında hiçbir şekilde kişilerin el yazısının değişmeyeceğini vurguladı.
Yarbay´ın hazin durumu: Herşeye itiraz ediyor ve itirazları birer birer çürüyor..
Genelkurmay Askeri Savcılığı´nın kendilerine gönderdiği deliller üzerinde gerekli el yazısı ve mürekkep incelemesini yaptıklarını, 3 uzmanın ayrı ayrı yaptığı bağımsız inceleme ve ortak kanıya varmasıyla rapor hazırladıklarını anlatan Aktaş, İnceleme konusu ajanda ve kroki üzerindeki yazıların sanık Dönmez´in el ürünü olduğu kanaatimiz kesindir. Kroki üzerindeki çizim ve yazılar sanık tarafından yazılmıştır. Bunu kesin olarak belirtiyoruz dedi. Duruşma Hakimi Binbaşı Cemil Çelik, sanık Dönmez´in kriminal incelemede, kalem baskı şiddeti incelemesinin yapılmadığını savunduğunu anımsatarak, rapor hazırlarken bu incelemenin yapılıp yapılmadığını sordu. Aktaş da inceleme için gönderilen belgelerdeki harf ve rakam karakterlerini ayrı ayrı kalem baskısı işleklik yönünden incelediklerini ve raporu ona göre hazırladıklarını söyledi. Ajanda ve krokilerde aynı cins kırmızı kalemin ve mürekkebin kullanıldığına işaret eden Aktaş, fiziksel inceleme yaptıklarını, kimyasal inceleme yönteminin delillere zarar verdiği için kullanılmadığını belirtti. Sanık Dönmez´in bir sorusu üzerine, Aktaş, incelemenin rutin işler çerçevesinde yapıldığını, konuya ilişkin emniyetin daha önce yaptığı kriminal incelemeden haberdar olmadıklarını ifade etti. Uzman Aktaş, sanık Dönmez´in bir başka sorusu üzerine de yazı ve çizim yaşının tespitine yönelik Türkiye ve dünyada bir tekniğin bulunmadığını, çizim ya da yazıların ne zaman hazırlandığı konusunda bir şey söylemenin mümkün olmadığını kaydetti.
Yarbay savunmasında giderek saçmalamaya başladı: Bu komplodur.. İlle de komplodur..
Yarbay Dönmez, kendisine ait olduğu iddia edilen yazıların ve krokilerin emniyet mensuplarınca hazırlandığını öne sürerek, Ben bir teşkilatın kumpasına geldim. Bu iş Ahmet´in, Mehmet´in işi değil. Bu bir teşkilat işi. Krokiler uzmanlar tarafından çizilirse bunun taklit olduğu anlaşılmaz. Askeri savcılık özel ilişkilerimle değil, kroki ile kazı yapılan alanın birbirine uyumlu olup olmadığını tespit etseydi, haklı olduğum ortaya çıkardı dedi.
Yarbay Dönmez´e uyarı
Aktaş´ın sözleri üzerine sanık Dönmez, söz alarak Uzmanın söyledikleri, bilirkişinin bilmez kişi olduğunu gösteriyor diye konuştu. Bunun üzerine Hakim Binbaşı Çelik, sanık Dönmez´i uyardı. Sanık Dönmez´in avukatı Mehmet Nuri Yiğit de elindeki kırmızı pilot kalemi göstererek, krokideki kırmızı kalemin mürekkebi ile elindeki kalemin mürekkebinin aynı olup olmadığı olasılığının ne kadar olduğunu sordu. Hakim Binbaşı Çelik, avukat Yiğit´ten bütün sorularını beyan etmesini isteyerek, verilecek karar sonrası soruların bilirkişi Aktaş´a sorulup sorulmamasına karar verileceğini söyledi. Duruşmaya verilen kısa aranın ardından avukat Yiğit´in sorusunun sorulmamasına karar verildi.
Sanık Dönmez, Zir Vadisi´ndeki kazıda Jandarma´nın da görüntülü kayıt aldığını belirterek, bu görüntü kaydındaki konuşmaların dökümünün çıkartılmasını istedi. Zir Vadisi´ndeki kazıda görevli olan ve görüntü kayıtlarında yer alan konuşmaları yansıyan 3´i başkomiser 5 emniyet mensubunun sicil numaralarını veren Dönmez, bu kişilerin tanık olarak dinlenmesini, el izlerinin alınarak kroki üzerinde inceleme yapılmasını talep etti.
Kazı alanı ile kroki arasında uygunluk
Askeri Savcı da sanık Dönmez´in, soruşturmayı yürüten askeri savcılığın kroki ile kazı yapılan alan arasında uygunluk bulunup bulunmadığı konusunda inceleme yapmadığını iddia ettiğini anımsatarak, Genelkurmay Askeri Savcılığının Ankara İl Jandarma Komutanlığına yazı yazarak Zir Vadisi ile kroki arasında uygunluk bulunup bulunmadığı konusunda inceleme yapmasını istediğini bildirdi. Askeri Savcı, Ankara İl Jandarma Komutanlığının incelemesinde mühimmatların bulunduğu yer ile kroki arasında uygunluk olduğu yönünde beyanda bulunduğunu söyledi.
Duruşma Hakimi Binbaşı Çelik, Zir Vadisi´ndeki kazılara dayanak olduğu belirtilen kroki ile ilgili olarak, Adli Tıp incelemesinin yaptırılıp yaptırılmadığı, yaptırılmış ise düzenlenen rapordan onaylı bir suretin gönderilmesi; Adli Tıp Kurumu Başkanlığından bu konuda bir rapor alınmamış ise ajandada belirtilen kroki ile sanığın daha önce yazmış olduğu yazı ve işaretler arasında benzerlik olup olmadığı, bu yazıların gerek el yazısı karakteri gerek kullanılan mürekkep açısından aynı el ürünü olup olmadığı hususlarında Adli Tıp Kurumu incelemesi yaptırılabilmesi için krokinin yer aldığı ajandanın mahkemeye gönderilmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğine yazılan müzekkerenin cevabının beklenmesine karar verildiğini açıkladı.
Hakim Çelik, Yarbay Dönmez´in eşi Binbaşı Fatma Dönmez´in önümüzdeki duruşmaya katılacağı yönünde sözlü beyanda bulunduğunu belirterek, Binbaşı Fatma Dönmez´in isterse tanık sıfatıyla ifade verebileceğini söyledi.
Sanık Yarbay Dönmez´in, celse arasında yazılı olarak yalan makinasına bağlanması talebinde bulunduğunu belirten Hakim Çelik, Dönmez´in bu talebinin yasal olarak mümkün olmadığı için reddedildiğini kaydetti. Yarbay Dönmez´in tutukluluk halinin devamına karar veren Mahkeme, duruşmayı 28 Ağustos 2009 Cuma gününe erteledi.
Krokiden kazıya
Ergenekon operasyonlarının 9´uncu dalgasında Yarbay Mustafa Dönmez´in Sakarya Sapanca ve Ankara´daki evlerine 7 Ocak 2009´da eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. Dönmez´in evlerindeki aramalarda çok sayıda askeri malzeme, tüfek ve silahlar ele geçirildi. Arama sırasında polis ekipleri Dönmez´in evinde bir de kroki buldu. Cephaneliğin saklandığı yerlerin krokisi olduğu varsayımı üzerine Zir Vadisi´nde ve Sakarya Sapanca´da arama başlatıldı. Zir Vadisi´ndeki belli noktalarda yapılan kazı çalışmalarında 30 el bombası, 9 sis bombası, 10 aydınlatma fişeği, 800´den fazla G-3 piyade tüfeği mermisi, 10 anti-tank mayını, 15 tüfek bombası, 500 biksi mermisi ve plastik patlayıcılar bulundu. Dönmez´in, Sakarya´daki çiftlik evinde de Kalaşnikof tüfekler, askeri malzemeler ve çeşitli çap ve markalarda silah bulundu. ( cnnturk)
Kırmızı renkli ´ISLAK´ tükenmez kalemle çizilen ´kroki´nin yarbayın el ürünü olduğu kesinleşmişti
Ankara Zir Vadisi´nden çıkan bombaların krokisinin Yarbay Mustafa Dönmez´in elinden çıktığı, bombaların da TSK´ya ait olduğu kesinleşmişti. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Yarbay Mustafa Dönmez´le ilgili askeri savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, Yarbay Dönmez´in Ankara Zir Vadisi´ndeki mühimmatın yerini gösteren krokiyi kendisinin çizmediği, silah ve bombaların da kendisine ait olmadığını söylediği yer alıyor. Ancak, İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı ve Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı´nın raporları Yarbay Dönmez´i yalanlıyor. Jandarma raporunda, Krokinin Yarbay Mustafa Dönmez´in eli ürünü olduğu kanaatine varılmıştır deniliyor.
Zir Vadisi krokisinde kullanılan ´kırmızı mürekkep´
Ergenekon tutuklusu Yarbay Mustafa Dönmez´in lojmanında ele geçirilen ve Zir Vadisi´ndeki cephaneliği gösteren krokiye ilişkin inceleme raporları iddianamede yer almıştı. İki ayrı raporda, krokide kullanılan kırmızı mürekkepli kalem ile Dönmez´in ajandasına yazdığı kalemin aynı olduğu tespit edildi. İstanbul Polis Kriminal Laboratuvarı´nda hazırlanan 22 Ocak 2009 tarihli ekspertiz raporunda şöyle denildi: İnceleme konusu ajandanın tarafımızdan kırmızı renkli mürekkepli kalemle (1-46) arası rakamlarla işaretlenen sayfalarındaki tüm el yazıları ile Mustafa Dönmez isimli şahsın mevcut mukayese el yazıları arasında ortak harf ve rakamların tersim tarzı, şahsa has itiyadi hususiyetler ile kaligrafig ve grafolojik özellikler yönünden uygunluk ve benzerlikler belirlenmekle, bahse konu el yazılarının Mustafa Dönmez´in eli mahsulü olduğu kanaatine varıldı.
Yarbay diretmişti: ´Kroki benim yazıma ve yazı karakterime benzetilmek suretiyle çizilmiştir. Kanaatime göre polis iz bırakmıştır!´
Uzmanlar yarbay Dönmez´in bu açıklamasını şaşırtıcı buluyor. Eğer iddia ettiği gibi kendisi çizmediyse zaten kriminolojik olarak laboratuvarda tespiti %99 kesinlikle yapılabiliyor. Yeter ki kroki, fotokopi değil de orjinal olsun. Bu olayda da asıl belgenin mevcut olduğu, ıslak çizgi ve yazılar üzerinden tespitin yapılmış olduğu hatırlatılıyor.
Yarbay´ın ´aramalarda bulunan kroki ve silahları polis koydu´ iddiası askeri yetkililerce yalanlanmıştı
Bulunan silah ve krokinin polis tarafından konulduğu iddiasını sürekli tekrarlayan Yarbay Dönmez, polisin olay yerine herhangi bir şey bırakma şüphesini ortadan kaldırmak için askeri savcının tavsiyesiyle aramalar sırasında olay yerinde bulunduklarını söyleyen çok sayıdaki asker tanıklar tarafından yalanlanmıştı. Askeri mahkemede görülen bir önceki (üçüncü) duruşmada ilk olarak söz verilen Topçu Kıdemli Albay Ahmet Şahin, Yarbay Dönmez´in Yenikent´teki evinin kendi nezaretlerinde arandığını söylemişti. Polisin bulduğu materyalleri tek tek görerek tutanağı imzaladıklarını anlatan Albay Şahin, delillerin cumhuriyet savcısının onayı ile toplandığını kaydetmişti. Tanık Teğmen Ferdi Gökçen ise arama sırasında odadan hiç ayrılmadığını belirterek, Polisin silahları koyması mümkün değildir. demişti. Lojman Üst Yönetim Kurulu Başkanı Yüzbaşı Mustafa Timuçin Tıraş ise, ´arama yapan polislerin konuşmaları ve yaptıklarının yoruma açık olmadığını´ belirterek, ´Polisler katakulliye getirme çabasında değillerdi. Düzenli ve düzgün bir şekilde aradılar. Bizden bir şey kaçırdıkları yönünde bir kanaat edinmedim. demişti. Yüzbaşı Tıraş, askeri savcının kendisine aramalar sırasında bulunmasını ve en son ayrılmasını söylediğini iletmişti. Odaya hakim bir noktada durarak aramayı dikkatli bir şekilde takip ettiğini belirten Tıraş Güvensizlik değil; ama polis sonradan bir şey koyabilir diye aramaları dikkatlice inceledim. Polisler bir şeyler koyabilir mi diye bakıyordum. diyen Tıraş, aramanın başından sonuna kadar askeri savcının talimatıyla evde bulunduğunu, arama yapılan her odaya bir subayın yerleştirildiğini açıklamıştı.
Yarbay: Hayatım boyunca elime silah almadım. Yazan, çizen bir insanım, silahla mühimmatla ne işim olabilir?
Önceki duruşmalarda ´Hayatı boyunca eline silah almadığını´ savunan Dönmez, şunları kaydetmişti: ´Ben yazan, çizen bir insanım. Ağaç kesenleri bile katil olarak görüyorum. Benim silahla mühimmatla ne işim olabilir. Bunu da anlamıyorum. Değil Başbakan´a suikast, hayvanlara ve ağaçlara bile zarar vermekten çekinen bir insanım. Burada çok net bir operasyon ve bilgi kirlenmesi var.´
Yarbay: Tutuklanan subayların hepsi seçme, hedef Türk subayı. Krokileri polis hazırladı. Atatürk´e ve Ecevit´e suikastleri hep polisler yaptı subaylar suikast yapmaz!
Sanık Yarbay Dönmez önceki duruşmalarda yaptığı açıklamada, Polis Akademisi yayınlarını okuduğunu belirterek, yayınlarda kroki hazırlama tekniklerinin yer aldığını, evinde ele geçirildiği öne sürülen krokilerin de bu tekniklere göre hazırlandığını öne sürdü. ´Açık bir oyun, tezgah içinde bulunuyorum´ diyen Dönmez, çok hızlı yazdığını ve yazarken birçok hatalar yaptığını belirterek, dava konusu krokilerin çok düzenli yazıldığını, tek bir hatanın bile söz konusu olmadığını söyleyerek şöyle konuşmuştu:
´Tarihinde bir tek subay, bir devlet yöneticisine suikast yapmamıştır. Mustafa Kemal´e bile suikast girişiminde bulunan bir polistir. Başbakan Mustafa Bülent Ecevit´e 1977´de kimyasal silahla ateş eden de Bilal Çetin isimli bir komiserdi. Atatürk´e, Ecevit´e suikast yapan polis, başbakana da yapacak olan yine polistir. Tutuklanan teğmenlerin, subayların hepsi seçme, hedef Türk subayı. Çeteleşmiş polisleri yakalayamazsak yarın size de sıra gelecektir. Zir Vadisi´nde arama yapan polislerin parmak izleri alınırsa gerçek ortaya çıkacaktır. Polis olmuş eşkıya, halkın vergileriyle beline silah takılmış. Arama yapan 27 TEM polisini tutuklarsanız birçok masum kurtulacaktır, ama eli öpülesi polisler de var.´
Mahkeme başkanı Yarbay´ın fiyakasını fena bozmuştu
´Hayal ürünüm´ dediği kadınlarla ilişkisi ispatlanınca Yarbay afalladı
Mustafa Kemal´in subayı olduğunu anlatan Dönmez, ajandalarda bahsedilen kadınlarla ilgili Onlar benim hayal ürünümdür savunmasını yapmış, ancak mahkeme başkanının Savcı, bahsedilen bazı kadınlarla görüşmüş. İlişkin olduğunu kabul etmişler cevabı üzerine de Konunun dışındadır. demişti.
Yarbay ve avukatı pes etmiyor.. Açık delillere rağmen çırpınmaya devam..
28 Ağustos 2009: Yarbay Mustafa Dönmez: Bilirkişiyi dinledikten sonra dehşete düştüm. Ben şunu beklemiştim: En ümitli olduğum konu krokiyle ilgiliydi.
Ankara Yenikent Zir Vadisi´nde ele geçirilen cephanelikle ilgili davaya devam edildi. Genelkurmay Askeri Mahkemesi´ndeki duruşmada Yarbay Mustafa Dönmez, ilginç ifadeler kullandı. Dönmez, krokiyle ilgili Jandarma´dan beklentisinin olduğunu ima etti. Krokinin Dönmez´in eli ürünü olduğunu açıklayan jandarma uzman bilirkişisini sahte rapor hazırlamakla suçlayan Dönmez, Bilirkişiyi dinledikten sonra dehşete düştüm. Ben şunu beklemiştim: En ümitli olduğum konu krokiyle ilgiliydi. dedi. Askeri Mahkeme, Yarbay Dönmez´e ait bomba ve mühimmatların yeniden incelenmesi için 5 astsubayı bilirkişi heyeti olarak atadı.
Mahkeme tekrar bilirkişi tayin etti. Bomba ve mühimmatlar tekrar incelenecek.
Eşi Fatma Dönmez Yarbay lehine ifade verdi
Duruşmada, Dönmez´in eşi mühendis Binbaşı Fatma Dönmez tanık olarak dinlendi. Adapazarı´nda görev yaptıkları sırada Sapanca´daki araziye çiftlik evi yaptıklarını vurgulayan Fatma Dönmez, Sapanca´da bulunan mühimmatların eşinin istihkaklarının fazlası olduğunu, çiftlik evinde el bombası gibi malzemeler görmediğini savundu. Yenikent´teki lojmanlarında ele geçirilen ajandalarla ilgili mahkeme heyetinin sorusunu yanıtlayan Fatma Dönmez, eşinin akşamları ajandaya not tuttuğunu görmediğini, krokiyi de görmediğini söyledi.
Yarbay Bilirkişiyi tehdit etti: Yarın biri defterini dürer
Mahkemede söz verilen Dönmez ise, yine polisi suçladı. Krokiyi polisin çizdiğini, mühimmatları da polisin koyduğunu iddia etti. Konuşmasında ajandayla ilgili bilirkişi raporunu hazırlayan jandarma uzmanı Nazmiye Aktaş´ı hedef alan Dönmez, Askeri savcı bilirkişiyi uyarmak zorundaydı. Benim iddialarımı araştırsaydı bilirkişi sahte rapor hazırlamakla karşılaşacaktı. Bundan korktu. Resmen beni suçlu ilan etti. Bu adalet hepimize lazım. Yarın biri bilirkişinin defterini dürer. ifadelerini kullandı. Önceki duruşmalarda saatlerce konuşan Dönmez´e mahkeme üyesi Hakim Binbaşı Cemil Çelik´ten uyarı geldi. Duruşma, bilirkişi raporlarının hazırlanması için 9 Ekim´e ertelendi. ( Zaman)
09 Ekim 2009: Bilirkişi: Mühimmat Jandarma´ya ait
Genelkurmay Askeri Mahkemesi´nde bugün yapılan duruşmada Yarbay Mustafa Dönmez´in Ankara´daki Zir Vadisi´nde bulunan mühimmatlarla ilgili davasında bilirkişi heyeti, daha önce verdiği ´askeri birimler dışında kullanılma olasılığı az´ şeklindeki raporunu tekrarladı. Yarbay bu bilirkişi raporuna da itiraz ederek tekrar inceleme yapılmasını istedi ancak mahkemece reddedildi. Askeri Mahkeme´deki duruşmada bilirkişi heyeti, Zir Vadisi´nde ve Sapanca´da bulunan mühimmatın ordu malı olduğunu 2. kez teyit etti. Mühimmata ilişkin yeni raporunu mahkemeye sunan bilirkişi heyetinden Astsubay Başçavuş Ömer Özdemir, Jandarma ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı´nın ele geçirilen silahlarla ´aynı kafile, aynı cins mühimmatın´ envanterlerinde olduğunu söylediklerini aktardı. Ele geçen tüfek bombasının da Jandarma´nın kullandığı ve envanterlerinde olduğu bilgisini veren Özdemir, ?Aynı kafiledeki mühimmatın başka birimlerde olması oldukça azdır? dedi. Özdemir, ele geçen M1 piyade tüfeği kasaturasına ilişkin ise Emniyet´in ?M1 kullanmıyoruz? dediğini aktardı.
Avukatları da Yarbayı terketti
Yarbay Dönmez´in avukatlarının ise verilen arada davadan çekildiklerini belirten dilekçe sundukları belirtilirken, Dönmez´in bundan sonraki duruşmalarda avukat talep etmeyeceğini ve savunmasını kendisi yapacağını ifade etti.
Mahkemede tanık sıfatıyla dinlenen Yenikent´teki kazıya katılan Astsubay Başçavuş Bilal Usluer, emniyet güçlerinin kazı yapılacağı gün İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz imzalı belgeyle gelerek, kazı yapılacağını söylediklerini, kendilerinin de üstlerine haber vererek kazı bölgesine gittiğini söyledi. Olay yerine vardıklarını polislerin kendilerini bomba olma ihtimalini gerekçe göstererek kazı alanına tamamen yaklaşmalarına izin vermediklerini belirten Başçavuş Usluer, kepçe tarafından açılan kuyuya giren özel kıyafetli bir polisin mühimmatları çıkarıp parmak izi almadan kolilere yerleştirdiği mühimmatların emniyete götürüldüğünü ifade etti. Zir Vadisi´nin görev alanında bulunduğunu, her gün en az 5-6 defa bölgede devriye atıldığını aktaran Usluer, mühimmatların bulunmasıyla polislerin çok sevindiğini, malzemelerin yüzeyde ve açıkta olduğunu da bildirdi.
Arama tutanağını içeriğini okumadan ve baskıyla imzaladığını belirten başçavuş hakimden fırça yedi ve hakkında dava açıldı
Çelişkili ifadeleri Başçavuşu sıkıntıya soktu hakkında dava açılacak
Kazıya katılan ve kamerayla çekim yapan Olay Yeri İnceleme Uzmanı Astsubay Başçavuş Keleş ise olay günü kazı bölgesindeki savcının sadece nezaretçi olarak beklemeleri gerektiğini söylediğini, kendisine olay yeri incelemesi yaptırmadığını kaydetti. Keleş, mühimmatların bulunuş şeklini kameraya aldığını fakat çoğunlukla çekim sırasında terörle mücadele ekipleri tarafından engellendiğini belirtti. Mühimmatların özensizce kuyudan çıkarılarak açıldığını anlatan Keleş, delillerin bu sırada yok edildiğini, hazırlanan tutanağı da savcının baskısıyla okumadan imzaladığını söyledi. Hakim Binbaşı Çelik´in ´Başçavuşsun, okumadan nasıl tutanak imzaladın´ sorusuna muhatap olan Keleş, tutanağı imzalamak istemediğini, savcının ´imzala´ diye baskı yapmasının ardından imzalamak zorunda kaldığını kaydetti. Keleş, kendisine baskı yapan kişiyi hatırlamadığını belirtti. Keleş, Genelkurmay Askeri Savcılığının talebi üzerine kazı yapılan arazi ile Yarbay Dönmez´in ajandasında ele geçirilen krokiler karşılaştırıldığında, arazi ile krokinin uyuştuğunu tespit ettiğini anlattı.
Bir MOSSAD eksikti Yarbay işe onu da karıştırdı. Bilirkişi inceleme tekrarını istemekten Yarbay bıkmadı hakim bıktı yeter dedi
Yarbay Dönmez, aynı bilirkişi heyetinin önceki raporuyla, son raporu arasında 4 noktada farklılıklar bulunduğunu söyledi. Yarbay Dönmez, piyasada üretilen bir şeyin mutlak suretle askeri eşya olamayacağını, Zir Vadisi´nde bulunduğu ileri sürülen mühimmatları MOSSAD´ın ve istihbarat servislerinin kullandığını belirtti. Sanık Yarbay Dönmez, mühimmatların yeniden, uzman kişilere derinlemesine inceleme yaptırılmasını talep etti. Dönmez, kazılarda yer alan 36 polisin parmak izinin alınmasını, kamera kayıtlarına giren polislerin tanık olarak mahkemede dinlenmesini, bölgenin toprak analizinin yapılmasını, mühimmatın gömülme tarihinin belirlenmesi, bölgedeki baz istasyonlarından kendisinin cep telefonu sinyallerinin kontrol edilerek hangi tarihlerde Zir Vadisi ya da yakınlarında bulunduğunun belirlenmesini talep etti.
Yarbay, yasak aşkı olan astsubayın ifadelerine yayın yasağı istedi olmayınca subay eşiyle duruşmayı terketti
Duruşmada ayrıca, Yarbay Dönmez´in gönül ilişkisi yaşadığı ve ayrılmalarından sonra astsubay olan Z.K.A. adlı bayan ile bu bayanın astsubay olarak görev yapan eşi M.A.´nın talimatla alınan ifadelerinin okunmasına geçildi. Sanık Yarbay Dönmez, eşi Fatma Dönmez´in salonda olduğunu belirterek, Bu ifadeler özel konular. Zaten yeterince magazin malzemesi olduk. İfadelerin okunmamasını ve basın yasağı konulmasını talep ediyorum. dedi. Askeri Savcı ise Dönmez´in ifadelerin okunmaması yönündeki talebini oy birliğiyle reddetti. Mahkeme Z.K.A. ve eşi M.A.´nın ifadelerine yayın yasağı koydu. Sanık Yarbay Dönmez, ifadelerin okunmasına başlanması üzerine salondan çıkmak istedi. Dönmez´in ısrarı üzerine eşi Fatma Dönmez de ifadelerin okunmasından önce salondan çıktı. Askeri Savcı, Yarbay Dönmez´in Z.K.A´yı ´taciz ettiği´ iddiası üzerine ifadesinin alındığını belirtti. Hakim Binbaşı Çelik, verilen aradan sonra duruşma heyetinin kazılara ilişkin kamera kayıtlarındaki konuşmaların yazılı dökümünün çıkartılmasına karar verdiğini belirterek Yarbay Dönmez´in diğer taleplerinin kabul edilmediğini bildirdi. Mahkeme heyeti kazı tutanağını okumadan imzalayan Başçavuş Keleş, hakkında ise yasal işlem yapılmasına karar verdi. Duruşma´nın 27 Ekim 2009 tarihine erteledi. ( Zaman, Star)
(25 Ağustos 2009), son güncel.: (09 Ekim 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Yarbay Mustafa Dönmez manşetlerimiz
Yarbay Dönmez´in adının geçtiği tüm manşetlerimiz