Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet Cengiz, '2009'da bize açılan davada bu işin FETÖ tarafından yapıldığını ayan beyan gördük. Çünkü Organize Suçlar Şubesinde bu operasyonu gerçekleştiren emniyet mensupları, bizi yargılayan Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesinin başkan ve üyelerinin hepsi şu anda FETÖ'den tutuklu' dedi.
29.10.2016 17:13 Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet Cengiz, '2009'da bize açılan davada bu işin FETÖ tarafından yapıldığını ayan beyan gördük. Çünkü Organize Suçlar Şubesinde bu operasyonu gerçekleştiren emniyet mensupları, bizi yargılayan Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesinin başkan ve üyelerinin hepsi şu anda FETÖ'den tutuklu' dedi.
Cengiz, AA muhabirine, Türkiye'de derneklerine açılmış davayı anlamak için önce 2007 yılında Almanya'da Deniz Feneri e.V'ye yönelik davayı anlamak gerektiğini anlattı.
KUMPASIN ARDINDA ALMANYA VAR
Cengiz, "2007 yılında Almanya'da tezgahlanan bir Deniz Feneri davası süreci var.
Bu dava hükümete karşı yapılmış uluslararası ilk en ciddi operasyonlardan
birisiydi. Bu operasyonun görünen hedefi Deniz Feneri'ydi ancak daha
derinlerdeki aslı hedef hükümet ve Recep Tayyip Erdoğan'dı." dedi.
2009 yılında kendilerine yönelik açılan davanın tamamen bir FETÖ operasyonu
olduğunu ifade eden Cengiz, "İkinci operasyon tamamen FETÖ'nün emniyet ve yargı
içerisindeki elemanları tarafından 2009 yılında bir kurban operasyonuyla
gerçekleştirildi. 2009'da Diyarbakır'da noter huzurunda, kamera kaydıyla vekalet
yoluyla kesilmiş kurbanların kesilmediğine dair hiçbir somut delil olmaksızın
üretilen isnatlara dayalı süreç başlatıldı." diye konuştu.
Asıl hedefin AK Parti olduğunu söyleyen Cengiz, şunları kaydetti:
"Deniz Feneri üzerinden AK Parti'ye operasyon düzenlendi. İddia AK Parti'nin
Almanya'da hakkında dava açılan Deniz Feneri e.V isimli kuruluştan nakdi yardım
aldığı yönündeydi. AK Parti'ye para transferi yapıldığına dair bir iddia ortaya
atılmıştı. İddianame Türkçeye tercüme edilirken şöyle bir iddia ortaya atıldı;
'AK Parti, Almanya'daki dernekten 100 bin avro yardım aldı.' Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı bunu ihbar olarak değerlendirdi ve 2008'de AK Parti'nin yurtdışında
yardım aldığı iddiasıyla kapatılma sürecini başlattı. Bu uluslararası bir
tezgahtı. Bu tezgahın asıl hedefinde seçilmiş meşru hükümet ve o dönem başbakan
olan Recep Tayyip Erdoğan vardı."
2009'daki davanın FETÖ tarafından başlatıldığını, o dönemin hem polisleri hem de
hakimlerinin bugün FETÖ'den tutuklu olduğunu ifade eden Cengiz, "Bu işin FETÖ
tarafından yapıldığını ayan beyan gördük. Çünkü Organize Suçlar Şubesinde bu
operasyonu gerçekleştiren emniyet mensupları, bizi yargılayan Özel Yetkili Ağır
Ceza Mahkemesinin başkan ve üyelerinin hepsi şu anda FETÖ'den tutuklu
vaziyette." diye konuştu.
"O tezgahın FETÖ tarafından kurulduğunu çok net biliyoruz" Mehmet Cengiz,
Almanya'daki ilk süreç başlarken Türkiye'de bir derin yapılanmanın olduğunu
bildiklerini ancak bu derin yapı içinde FETÖ'nün olduğunu İstanbul Cumhuriyet
Başsavcısının hazırladığı son iddianameden öğrendiklerini kaydetti.
Cengiz, sözlerini, "Aslında FETÖ'nün ilk baştan beri Deniz Feneri üzerinden hem
Deniz Feneri'ne hem de hükümete karşı operasyonda derin devlet yapılanması
içerisinde yer aldığını bu iddianame tespit ve tescil etmiş oldu." diye
tamamladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsacılığından iddianame: Deniz Feneri'nde 'Kimse Yok mu'
var!
Deniz Feneri davasıyla ilgili manşetlerimiz
(29 Ekim 2016, 17:13)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: