Isparta 'Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması' iddianamesinin kabul edilmesinin ardından davanın, 15-25 Ağustos 2016 arasında karar verildi. İddianamenin detayları da ortaya çıkmaya başladı.
11.07.2016 19:28 Isparta'da 'Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu 130 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin, Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmesinin ardından, davanın seyri de belli olmaya başladı. Bu kapsamda Isparta 2. Ağır Ceza Mahkeme heyeti, 'Fetullahçı Terör Örgütü-Paralel Devlet Yapılanması' davasına ilişkin duruşmanın, 15-25 Ağustos 2016 tarihleri arasında yapılmasına karar verdi.
130 ŞÜPHELİ YARGILANACAK
Isparta Cumhuriyet Savcısı Mustafa Karaya tarafından hazırlanan 304 sayfalık iddianamede, 51'i tutuklu olmak üzere, 130 şüphelinin, 'silahlı terör örgütü kurma ve yönetme', 'silahlı terör örgütüne üye olmak', 'hukuka aykırı kişisel verileri kaydetme', 'şantaj', 'özel hayatın gizliliğini ihlal', 'resmi belgede sahtecilik', 'zimmet', 'icbar suretiyle irtikap', 'görevi kötüye kullanma', '6415 Sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanun'a muhalefet', 'kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak' suçlarından yargılanmaları talep ediliyor.
51 KİŞİ TUTUKLU BULUNUYOR
Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Isparta Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yürütülen soruşturma kapsamında, haklarında kamu davası açılan 130 şüpheliden 51'i tutuklanırken, 18'i hakkında adli kontrol, 7'si hakkında da yakalama kararı verilmişti.
İDDİANAMEDEN
GÜLEN'DEN KARA PARA İTİRAFI
Isparta merkezli operasyonda ele geçirilen notlarda, FETÖ lideri Fetullah Gülen'in, örgütün kara para akladığının itirafları ele geçirildi. Notlarda Gülen'in, “Almanya’da Alevi asıllı milletvekilleri Türkiye’den giden kara paralar ve Türk vakıflar hakkında gensoru vermişler, biz burada Alman vakfıyla ilgilenince onlar da bizimle ilgileniyor” ifadeleri yer alıyor.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) finans ayağına yönelik birçok soruşturma yürütülürken, örgütün özellikle “Şirinler Yöntemi" aracılığıyla kara para akladığı ortaya çıkarılmıştı. Gülen'in Isparta'dan çıkan talimat notları ise bunu bir kez daha ortaya koydu. Isparta Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 130 şüpheli hakkında hazırlanan iddianameye, bizzat Gülen tarafından söylenmiş ve yanındaki örgüt mensuplarınca kaleme alınmış talimat notları da girdi.
'RÜŞVET VERİN' TALİMATI
Asker, emniyet, yargı ve siyasete yönelik yapılan operasyonların şifrelerini veren talimatlardan birinde Gülen, mensuplarına açıkça örgüt çıkarları doğrultusunda faaliyet gösterecek kişilere rüşvet verilmesini söylüyor. Gülen, “İçinde yaşadığımız asır enaniyet asrıdır. Birilerine rüşvet vermedikçe insanlar hizmet etmiyor" ifadesini kullanıyor. Başka bir talimatta ise “Dünyada satın alınmayacak adam yoktur. Sadece fiyatları farklıdır. Birini az fiyata, birini çok fiyata alırsın" dediği ortaya çıktı.
'İSTİŞARESİZ CENNETE BİLE GİTME'
Notlara yansıyan bir başka talimata göre ise Gülen, yapılacak bütün işler ile alınacak bütün kararların istişare yoluyla yapılması gerektiğine işaret ediyor. Bunun anlatmak için yaptığı karşılaştırma ise şaşkınlığa neden oldu. Kendisinin hiç istişaresiz iş yapmadığını söyleyen Gülen, “İstişaresiz cennete bile gitmeyeceksiniz!" dediği görülüyor.
'HEP HİMMET İÇİN GİTMİŞSİNİZ!'
İddianameye giren başka bir talimat ise paralel örgütün, 'vergi memuru' gibi görevlendirilmiş örgüt mensupları aracılığıyla düzenli olarak 'himmet' adı altında para toplayarak örgüte finans sağladığını da ortaya koydu. Gülen, o talimatta şöyle diyor: “Mütevelli abilere hep bir şey istemek veya himmet için gidilmiş. Normal ziyaret için giden bir arkadaşımıza 'hayırdır yine ne istiyorsunuz? demiş. Yani hep bir şey istemek için gitmesek, bir de arkadaşlarımız hanımları ile ilgilenseler çok ciddi aile ihmali var."
'YOL VE SİCİL EMNİYETİ OLMALI'
Gülen bir konuşmasında ise kara para örgüt mensuplarına kara para aklamanın şifrelerini veriyor. Dünya ülkelerindeki hizmetlerde yol emniyetinin gerekliği olduğunu söyleyen Gülen, “Yani sizin hareketlerinizi müdafaa edecek vekiller-yargı..." ifadesini kullanıyor. Ayrıca Almanya'da Alevi asıllı milletvekillerinin Türkiye'den giden-giren kara paralar ve Türk vakıflar hakkında Almanya parlamentosunda gensoru verdiğini kaydeden Gülen, “Biz burada Alman vakfıyla ilgilenince onlar da bizimle ilgileniyor, bundan dolayı yol ve sicil emniyeti olmalıdır" diyor.
Ayrılanın işi biter
Bir başka konuşmasında da Gülen, örgütten ayrılmaya çalışanların önünü kesmek için “Şeytan cemaatten ayrılanın işini bitirir, cemaatten ayrılmamalıyız. Kendi akıbetimden korktuğum gibi hizmetin akıbetinden korkuyorum. Bencil insanların vereceği zarardan korkuyorum" diyor. Yine Gülen, “Bize gelenler bizden ayrılırken çırak çıkmalıdır. Üstadımız 'benim talebelerim ölünceye kadar benden ayrılmaz' diyor. Zamanımızda da esnaf abilerimiz bile ölünceye kadar ayrılmamalıdır" diye konuşuyor. Gülen'in düşman olarak gördüğü askerleri “ağalar" diye nitelendirdiği ortaya çıkmıştı. Gülen, Askeri Casusluk, Ergenekon ve Balyoz gibi soruşturma ve davalarla da komplo kuran örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sızdığını itiraf etti. İlahiyatçı, siyasetçi ve askerden evliya olmayacağını savunan Gülen, “Ama askerlerden bizim arkadaşlarımız olanlar var, çile çekenler var" şeklinde konuşuyor.
YARDIM ETMEYENLERE 'HABER YAPARIZ' TEHDİDİ
Isparta’daki FETÖ iddianamesine ifadesi giren ve nisan ayında trafik kazasında vefat eden eski Isparta Belediye Başkanı Hasan Balaman, örgütün yardım taleplerini geri çevirdiği için Zaman gazetesi temsilcisi Arif Bayramtaş tarafından aleyhte haber yapmakla tehdit edildiğini anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Isparta yapılanmasına yönelik olarak il imamı, üst mütevelli heyeti, il mütevelli heyeti ve muhasebeciler ile Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) heyetinden oluşan 130 şüpheli hakkında hazırlanan iddianameye mağdur ve müşteki ifadeleri de girdi. Örgütün himmet ve bağış altında topladığı paraları almak için nasıl baskı kurduğu da gözler önüne serildi.
YAKIN MARKAJA ALINDIM
Soruşturmanın aydınlanmasına büyük katkı sağlayan ve geçen nisan ayında trafik kazası sonucu vefat eden AK Parti eski Isparta Belediye Başkanı Hasan Balaman'ın ifadesi de iddianamede yer aldı. Balaman, göreve başladığı 2004 yılının ilk aylarından itibaren Isparta'nın ileri gelen FETÖ üyelerinin kendisini sık sık ziyaret etiğini, cemaate ait okul ve evlerdeki toplantılara davet ettiği ve bu şekilde bu kişilerce markaja alındığı belirtti.
TALEPLER ARTTI
Yapılan birçok davete katıldığını anlatan Balaman, söz konusu kişilerin ilerleyen zamanlarda kendisinden cemaate ayni ve nakdi yardım talep etmeye başladıklarını kaydetti. İlk zamanlarda mümkün olduğunca bu talepleri karşıladığını ifade eden Balaman, "Ancak gittikçe talepler arttı. İstenilen para miktarları da yükseldi. Bu nedenle bu talepleri karşılamakta zorlanmaya başladım. Onların isteği üzerine Zaman gazetesine hem şahsım ve hem de belediye başkanlığı olarak abone oldum. Birçok yere verilen gazetelerin parasını cebimden ödedim. Buna rağmen benden cemaat evlerindeki öğrencilere burs vermemi, bu öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamamı istediler. Ayrıca Isparta Belediyesi olarak Zaman ve Today Zaman Gazetesi'ne reklam vermemi ve himmet olarak çok sayıda kurban parası ödememi talep ettiler. Bu talepleri kabul etmeyince Zaman Gazetesi Temsilcisi Arif Bayramtaş, aleyhime haber yapmakla tehdit etti" ifadelerini kullandı.
DÜŞÜK BEDELLE ARAZİ İSTEDİLER
Örgüt üyelerinin belediyeye ait arsayı okul/yurt yapmak için küçük bedelle kendilerine satmasını veya kiralamasını istedikleri aktaran Hasan Balaman, “Taleplerini kabul etmediğim için bana tavır almaya başladılar. Devam eden günlerde bu kişiler, belediyeyle iş ilişkisi içerisinde bulunan bazı iş adamlarını makama getirdi. İşadamları, bu kişilerin belediyeyle olan sorunlarını çözmemi istediler. Cemaate mensup olduklarını ve cemaate ayni ve nakdi yardımda bulunduklarını söylediler. Bu kişiler arasında sosyal ilişkinin çok ötesinde bir ast-üst ilişkisi vardı. Birbirlerine talimat/emir veriyorlardı. En üstte Isparta il imamı Osman Demirhan vardı" dedi. Örgüt üyelerinin isteklerini karşılamayınca Zaman Gazetesi'nde aleyhinde haberler yapılmaya başlandığını belirten Balaman, bu gazetenin temsilci ve muhabirleriyle aralarında tartışma yaşandığını söyledi.
2 milyon TL para toplayıp üniversiteyi kurmadılar
Hasan Balaman, örgüt mensuplarının bir ara Isparta'nın Sav kasabasında Gül Üniversitesi adı altında üniversite kurmak için çalışma yaptıklarını, birçok kişiden makbuzsuz paralar topladıklarını, Mustafa Ardal ve Osman Demirhan'ın zorlamasıyla iki hisse karşılığı 50 bin TL para verdiğini kaydetti. Söz konusu üniversite için de 2 milyon TL para toplandığı ancak bu üniversite projesinin hayata geçirilmediği belirtildi. Öte yandan Balaban, yine bu kişilerin zorlamasıyla cemaatin yurt dışındaki okullarına gönderilmek üzere 5-6 ay boyunca 1500 Dolar ödediğini anlattı.
10 MADDELİK YEMİN
Isparta'da FETÖ soruşturması iddianamesinde örgüt içerisinde askeri hiyerarşiden daha sistemli bir alt üst ilişkisi olduğu, örgüt üyelerinin 10 maddelik yemine göre örgüte girdikleri kaydedildi.
Isparta'da "Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması"na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu 130 şüpheli hakkında hazırlanan ve Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, örgütün amacı, stratejisi, yapılanması, siyaseti dizayn etme çabalarına ilişkin yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgilere yer verildi.
Isparta Cumhuriyet Savcısı Mustafa Karaya tarafından hazırlanan 304 sayfalık iddianamede, 51'i tutuklu olmak üzere, 130 şüphelinin, "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "hukuka aykırı kişisel verileri kaydetme", "şantaj", "özel hayatın gizliliğini ihlal", "resmi belgede sahtecilik", "zimmet", "icbar suretiyle irtikap", "görevi kötüye kullanma", "6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanun'a Muhalefet", "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak" suçlarından yargılanmaları talep ediliyor.
İddianamede, örgütün kuruluşu, FETÖ/PDY'nin mali yapısı, yapılanması ve devletin yasama, yürütme ve yargı organlarına nasıl girdiklerine ilişkin bilgilere detaylı olarak yer verildi.
10 maddelik yeminle örgüte giriliyor
Örgütün hiyerarşik yapısına da yer verilen iddianamede, örgütün en alt kademesinde örgüte gönül bağı ile bağlı olanların, bir üst kademede okul, dershane, yurt, banka, gazete, dergi, vakıf gibi kurumlarda görevli olan "sadık" grubun yer aldığı belirtilerek, bir üst kademede ise ideolojik örgütlenmeyi sağlayan ev, semt, bölge ve şehir sorumlularının olduğu, daha sonraki kademede bağlılık ve itaatte dereceye girenlerin yükseldiği, hizmeti denetleyen teftiş, kontrol grubunu oluşturan müfettişler ve irşat ekiplerinin bulunduğu kaydedildi.
Bunların bir üst kademesinde ise üst düzey gizlilik içerisinde devletteki yapılanmayı organize eden ve doğrudan Fetullah Gülen tarafından atanan mensupların bulunduğu, bir üst kademede de örgütün en has tabakası olan ve örgütün ele başı Gülen'in aşağı tabakalar ile irtibatını sağlayan doğrudan Fetullah Gülen'in atadığı kişilerin yer aldığına vurgu yapılan iddianamede, tüm bu tabakaların en üstünde ise örgüt mensuplarınca "kainat imamı" ve "mehdi" olarak kabul edilen örgüt lideri Fetullah Gülen'in bulunduğu belirtildi.
İddianamede, örgüt içerisinde askeri hiyerarşiden daha sistemli bir alt üst ilişkisi olduğu, örgüt üyelerinin haftalık istişarelerde bir üstüyle bir araya geldiği ve kendi düzeyindeki gelişmeleri anlatıp ve üstüne rapor verdiği bilgisine yer verilerek, örgüt üyelerinin 10 maddelik yemine göre örgüte girdikleri, örgüt içerisinde rütbe alanlar için ise ayrı olarak hazırlanan 18 maddelik kurallara uymak zorunda oldukları kaydedildi.
Örgüt, emniyet içinde aktif
Şüphelilerden Halil Karakoç'tan ele geçirilen hardisklerde 204 kişiye ait POLNET sorgu ekran resimlerinin yer aldığı belirtilen iddianamede, sadece Emniyet Genel Müdürlüğü bilgisayar ağ yapısı olan ve POLNET olarak nitelendirilen sorgu ekranının bu materyal içerisinde olmasının, örgütün emniyet teşkilatı içerisinde aktif olarak kullandığı ve istediği bilgileri kolaylıkla temin edebildiği örgüt üyesi personellere sahip olduğunu gösterdiğini vurgulandı.
İddianamede, 2011'de MHP Genel Başkan yardımcıları ile bazı siyasetçilere ait internet üzerinden servis edilen cinsel içerikli görüntülerin şüpheli Halil Karakoç'tan ele geçirilen hardisklerde bulunduğuna vurgu yapılarak, söz konusu görüntülerin oluşturulma tarihlerinin aynı olması dikkate alındığında bu görüntülerin herhangi bir internet sitesinden alınmadığı, görüntülerin çoğaltılarak dağıtıldığı bilgisine yer verildi.
Örgütün SDÜ yapılanması
Örgütün Isparta'daki ve SDÜ'deki yapılanmasına ilişkin bilgilerin de yer verildiği iddianamede, eski SDÜ Rektörü Hasan İbicioğlu'nun, örgüte yakın kişilerin desteği ile seçildiği, seçildikten hemen sonra şu an firari olan Numan Tamer'i personelden sorumlu rektör yardımcısı yaparak örgüt lehine kadrolaşmaya gittikleri bilgisine yer verildi.
İddianamede, İbicioğlu'nun rektörlüğü döneminde profesör kadrosunda 127, doçent kadrosunda 184, yardımcı doçent kadrosunda 282, öğretim görevlisi kadrosunda 118, okutman kadrosunda 25, araştırma görevlisi kadrosunda 582 ve uzman kadrosunda 27 olmak üzere 1345 akademisyen ataması yaptığı bildirildi.
FETÖ'NÜN ISPARTA KOLU
Fetö'nün Isparta yapılanmasıyla ilgili bazı bilgiler ise Takvim'den Bülent Erandaç'ın yazısında yer aldı. Erandaç'ın yazısı şu şekilde:
"Üniversitenin gücünü kullanarak örgüte finansal kaynak sağladıkları, örgütün üniversitede etkin güç haline gelip örgüt adına idari ve akademik kadrolaşmayı sağlamak amacıyla dernekler kurduğu, Isparta ili Sav kasabasında üniversite kurmak için çalışma yaptıkları anlaşıldı.
Üniversitedeki kadrolaşma ve finans sağlama faaliyetleri de şüpheli Fetullah Gülen'in onayı ve bilgisi dâhilinde yapıldı. Isparta mütevelli heyetinde ve Süleyman Demirel Üniversitesi heyetinde yer alan bir kısım şüpheliler bizzat Amerika'ya giderek şüpheli Fetullah Gülen ile görüştü ve ondan talimat aldı."
ISPARTA VE İZMİR İL İMAMI: Şüpheli Osman Demirhan, Eylül 2013 tarihine kadar Isparta il imamı olarak, şüpheli Zeki Yağmur'un Eylül 2013 tarihinden itibaren ve halen Isparta il imamı olduğu belirlendi. Osman Demirhan Isparta ilinde örgütün şirketlerinden biri kabul edilen Altınbaşsak Eğitim Yayın ve Ticaret Limited Şirketi'nde yönetici ve 2013 yılı Eylül ayına kadar örgütün Isparta il imamı olarak görev yaptı. 2013 yılı Eylül ayında Isparta ilinden ayrılarak örgütün Ege (İzmir) bölge imamı oldu. Halen bu görevine devam etmekte.
Hasan Balaban'ın emniyetçe alınan 11. 01. 2015 tarihli beyanlarına göre, 2004 yılında Fetullah Gülen cemaatinin ileri gelenleri sık sık kendisini ziyaret etti. Isparta Emniyet Müdürlüğü görevlilerince bir kısım şüphelilerin kullandıkları GSM hatlarına ait HTS dökümleri incelendi. Osman Demirhan'ın kullandığı numaraların Almanya, İngiltere, Romanya, Fransa, Norveç, Küba, Arjantin, Çin, Yunanistan, Panama gibi birçok ülkeyle bağlantılı oldukları, tespit edildi.
MOZAMBİK İHALELERİ: Güney Afrika iş gezisi sonrasında atılan adımlarla Isparta ile Mozambik arasında ticaret köprüsü kurulduğu, geziye katılan Ispartalı iş adamlarının Mozambik'e yönelik sanayi mamulleri ihracatı, konut yatırımı faaliyetlerine başladığı saptardı.." (Bülent Erandaç/Takvim)
Paralel yapı-14 Mart (2016) 'Isparta Yapılanması' soruşturması manşetlerimiz
(11 Temmuz 2016, 19:28)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: