´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´nda imzası bulunduğu gerekçesiyle tutuklandıktan 19 saat serbest bırakılan Kurmay Albay Dursun Çiçek´in 4 Ergenekon savcısına verdiği cevaplar ayrıntılarıyla ortaya çıktı. Deniz Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek Ergenekon Savcıları Zekeriya Öz, Fikret Seçen, Ercan Şafak ve Murat Yönder´e 15 sayfalık ifade verdi. Ergenekon soruşturması kapsamında örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle 30 Haziran gecesi tutuklandıktan 19 saat sonra serbest bırakılan Çiçek´in, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü´ne sorgusundan bir gece önce 29 Haziran´da gelen bir mail ile ilgili de sorgulandığı ortaya çıktı.
Albay Çiçek´in sorgu ayrıntıları belli oldu
´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´nda imzası bulunduğu gerekçesiyle tutuklandıktan 19 saat serbest bırakılan Kurmay Albay Dursun Çiçek´in 4 Ergenekon savcısına verdiği cevaplar ayrıntılarıyla ortaya çıktı. Deniz Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek Ergenekon Savcıları Zekeriya Öz, Fikret Seçen, Ercan Şafak ve Murat Yönder´e 15 sayfalık ifade verdi. Ergenekon soruşturması kapsamında örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle 30 Haziran gecesi tutuklandıktan 19 saat sonra serbest bırakılan Çiçek´in, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü´ne sorgusundan bir gece önce 29 Haziran´da gelen bir mail ile ilgili de sorgulandığı ortaya çıktı.
İddiaya göre Çiçek ´Belge´ ile ilgili kendisine ait olup olmadığı ve olduğu varsayımıyla başka kimlerin katkısının olduğu, kaç nüsha düzenlediği, çoğaltıp çoğaltmadığı yolundaki sorulara yanıt verdi. Çiçek konuyla ilgili askeri savcılığa detaylı bilgi verdiğini anlattı, açıklayacağı başka birşey olmadığını söyledi. Çiçek´in ´İrtica ile Mücadele´ belgesini ilk kez basından gördüğünü, belgenin içerik, şekil, kullanılan terimler, imza blokları ve diğer hususlar açısından TSK´nın yazışma kurallarına uymadığını söylediği de öğrenildi. Çiçek´in Emniyet´e gelen e-mailde yer alan iddiaları ise reddettiği bildirildi. İddiaya göre Çiçek´e yöneltilen ilk soru Cumhuriyetçi Çalışma Grubu´nu bilip bilmediği oldu. Ardından da Ergenekon sanıklarının isimleri tek tek sayılarak tanıyıp tanımadığı soruldu. Çiçek grubu bilmediğini ve sanıklardan Göktaş´ın devre arkadaşı olduğunu, Erbay Çolakoğlu´nun da Şırnak´ta görev yaptığı dönemde tim komutanı olduğunu söyledi. İddiaya göre Çiçek´e sorulan diğer sorular ve yanıtları şöyle:
Hurşit Tolon ile Albay´ın bağlantısını gösteren 8 adet Dursun Çiçek resmi ve diğer belgeler
Savcılar: Soruşturma kapsamında hakkında adli işlem yapılan Ahmet Hurşit Tolon´un dijital verilerinin incelenmesi neticesinde sizin adınızı taşıyan 8 adet Dursun Çiçek isimli muhtelif resim dosyaları ve bazı belgelerin olduğu tespit edilmiştir. Bahse konu belgeleri şüpheli Tolon´a siz mi verdiniz, ne amaçla verdiniz?
D.Çiçek: Hurşit Tolon ile emir-komuta zinciri altında çalıştığım bir dönem olmadı. Adı geçen şahsa ait dijital verilerde isminin yer alma nedenini bilmiyorum.
Savcılar: Avukat Mustafa Hüseyin Buzoğlu´ndan elde edilen dijital veriler içinde, Andıç başlıklı Mart 2006 tarihli Gizli ibareli Dursun Çiçek imzalı belge olduğu anlaşılmıştır. Bu belgeyi siz mi hazırladınız. Çoğaltıp başkalarına verdiniz mi?
D.Çiçek: O belgeyi ben de basından duydum. Ancak ben hazırlamadım. Andıç, yapılacak bir çalışma ile ilgili komuta katından ön onay alma işlemidir. Benim görevlerim arasında elbette ki ilgili komutanların verdiği görevler kapsamında andıç hazırlama görevim de vardır. Silahlı Kuvvetler yönergesinde de andıçın tanımı açıkça yapılmıştır. Buzoğlu´nu tanımıyorum.
´ÇÜRÜKLER´ BELGESİ
Savcılar: -Tutuklu Deniz Binbaşı Erme Onat´tan ele geçirilen Çürükler isimli belgede, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı´nda görevli olup yakınları çürük raporu alarak askerlik yapmayan bazı personelin isimlerinin bulunduğu, bu belgede Kurmay albay Çiçek olarak iki akrabanızın da çürük raporu alarak askerlik yapmadığı şeklinde bilgiler olduğu anlaşılmıştır. Bildiklerinizi anlatır mısınız.
D.Çiçek: Onat isimli şahsı tanımam. Daha önce söz konusu iddialar soruşturulup sonuca bağlandı. Beni yıpratmak amaçlı bu tip gerçek dışı belgeleri hazırlayanlar olduğunu düşünüyorum.
´İMZAMLA İLGİLİ SEHVEN KONUŞTUM´
Söz konusu belgedeki imzanın, ´kendi el ürünü´ olup olmadığının belirlenmesi amacıyla toplanan ve farklı zamanlarda atılmış imzaları arasındaki çelişkiye ilişkin de sorgulanan Çiçek´in yanıtlarının da çelişkili olduğu iddia edildi. İmzasını üç yıl önce değiştirdiğini ardından ilk kez askeri savcılıkta verdiği ifadenin altına yeni imzasını attığını söyleyen Çiçek´in ifadesi sırasında bu büyük çelişkiyi fark ederek askeri savcılıkta imzasını kasten değiştirdiğini kriminal incelemede zaten bunun ortaya çıkarılacağını bildiğini söylediği öne sürüldü. İddiaya göre Çiçek´in konuya ilişkin sözleri şöyle:
D.Çiçek: Ben askeri savcılıkta ifademin altına attığım imzamı askeri savcılığın karar tebliğ ettiği belgede de kullandım, bundan sonra da kullanacağım. Farklı imzamı ilk kez Askeri Savcılık tutanağında kullanmıştım, o ana kadar örnekleri sizde bulunan imzamı kullanıyordum. Her ne kadar 3 yıl önce bu imzayı kullanmaya başladığımı beyan etmişsem de; sehven bu sözleri kullandım.
ALBAY: TARAF´IN GENERAL RÖPÖRTAJI BENCE UYDURMA
D.Çiçek: Belge TSK´nın formatına benzemektedir ancak ben hazırlamadım. Bizim birimimiz hazırlamadı. Andıçtaki telefon dahili numaramdır. Ancak gösterdiğiniz dokümanın benim şubemde resmi olarak hazırlananlarla benzerliği yok.
Savcılar: (Taraf Gazetesi´nde 15 Haziran tarihli Ben İlker´i bu ekiple ilgili uyarmıştım manşeti hatırlatılarak) Emekli bir orgeneral Ocak 2009´dan beri bu eylem planındaki içerik ile ilgili çalışmanın yürütüldüğünü iddia ediyor. Ne dersiniz.
D.Çiçek: Emekli orgeneralin kimliği belli değildir. Birkaç gün önce yapılmış olan haberi desteklemek amacıyla yapılmış, uydurma bir röportaj olduğunu düşünmekteyim.
Savcılar: Belgeyi siz hazırlamadıysanız kim hazırlamış olabilir.
D.Çiçek: Böyle bir belgenin başka birileri tarafından benim ismim ve imzam kullanılarak hazırlanmasının temel nedenlerinin TSK ile siyasi iktidar arasındaki başta terörle mücadele olmak üzere mevcut uyumu bozmak, ikincisi ise ülkede gündemi değiştirerek kaos ortamı yaratmak olabileceğini söyleyebilirim.
Savcılar: 4 sayfalık belgedeki (AKP ve Gülen´i Bitirme Planı) imza size mi ait. Ne amaçla kimlerin talimatıyla hazırladınız. Kaç nüsha. Öztürk´e siz mi verdiniz. Siz vermediyseniz kim ne amaçla vermiş olabilir. İçerik olarak aynı konuların yer aldığı bir çalışma yaptınız mı?
D.Çiçek: Belgedeki imza bana ait değildir. Genelkurmay Askeri savcılığına detaylı bilgi verdim. Bunun haricinde açıklayacağım bir husus yok. Belgeyi ben de ilk kez basında gördüm. Belge içerik, şekil, kullanılan terimler, imza blokları ve diğer hususlar açısından yazışma kurallarımıza uymamaktadır.
Savcılar: Soruşturma kapsamında sorgulanan Ulus Gazetesi köşe yazarı Ünal İnanç´tan elde edilen takip edilip gerekli yerlere iletilecek liste isimli belgede adınızın geçtiği belirlenmiştir. Listedeki isimlerden tanıdığınız var mı?
D.Çiçek: Ünal İnanç isimli şahsı tanımam. Listede bulunan iki ismi Harp Akademisi´nden tanırım. Belgedeki telefon numarası da bana ait.
GÖKTAŞ DEVREMDİR AMA ÖZTÜRK´Ü BİLMEM
Albay Çiçek Ergenekon savcılarına verdiği 3 saatlik ifadede emekli albay Göktaş´ın Harp Okulu´ndan devresi olduğunu ve bayramdan bayrama görüştüklerini anlattı, iddiaya göre İrtica belgesi ofisinden çıkan avukat Öztürk´ü hiç tanımadığını söyledi. Deniz Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek´i 30 Haziran´da İstanbul Adliyesi´nde sorgulayan Ergenekon savcıları iddiaya göre Çiçek´e üst düzey yetkililerin kişisel verilerinin olduğu 51 No´lu DVD ofisinde ele geçirilen emekli Albay Mustafa Levent Göktaş´ı tanıyıp tanımadığını irtibatı olup olmadığını sordu. Çiçek´in yanıtının ise Göktaş´la Harp Okulu´ndan devre arkadaşıyım. Harp Okulu´ndan ayrıldıktan sonra bir dönem hiç ilişkim olmadı. Daha sonra Genelkurmay´da çalıştığımız dönemde, Göktaş´ın Özel Kuvvetler´de görev yaptığı dönemde Genelkurmay Karargahı´nda yapılan bayramlaşma ve toplantılarda görüştük olduğu öğrenildi.
ÖZTÜRK´ÜN OFİSİNDE
Çiçek´in, Göktaş´ın avukatı ve Ergenekon tutuklusu Serdar Öztürk´ü ise hiç tanımadığını söylediği belirtildi. Çiçek´i adliyeye taşıyan İrtica ile Mücadele Eylem Planı adlı belgenin Öztürk´ün ofisinde ele geçirildiği iddia edilmişti.
BİRİMİNİ ANLATMADI
Çiçek´in savcılık sorgusu sırasındaki, Şu an çalışmakla olduğunuz birimin görevleri nelerdir? Ayrıntılı açıklayınız? sorusuna ise Bulunduğum birimin çalışma usülü ve görevleri hakkında burada bilgi vermek istemiyorum; zira bu konuda yetkili değilim. Komutanlığımız hangi görevi verirse o görevi yerine getirmekteyim yanıtı verdiği öğrenildi.
TERFİ DÖNEMİNDEYİZ HAKLARIMI KORUYUN
12 Haziran´dan bu yana ailesine ve yakınlarına zarar verecek yayınlar yapıldığını belirten Çiçek´in, soruşturmanın gizliliği konusunda haklarının korunmasını istediği öğrenildi. 29 senedir TSK´ya hizmet ettiğini belirten Çiçek´in bu belgenin amacının kurumlar arasında çatışmaya sebebiyet vermek olduğunu, emir komuta zinciri altında hareket eden bir subay olduğunu ve yasadışı bir örgüt, kişi veya cuntacıyla işbirliği içerisinde olmasının mümkün olmadığını söylediği öğrenildi. İddiaya göre Çiçek terfi döneminde olunduğunu hatırlatmış ve emsallerinden geri kalmamak için soruşturmanın bir an önce sonuçlandırılmasını talep etmiş. Çiçek´in askeri savcılıkta attığı imzanın birkaç gün içinde basına sızmasının kaynağının da araştırılmasını istediği öne sürüldü.
EMAİL MESAJIYLA İLGİLİ SORULAR
Haziran´ın 12´sinde yayınlanan, ´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ manşetiyle Türkiye´nin gündemine oturan Kıdemli Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek askeri savcılığın ardından geldiği İstanbul Adliyesi´nde de ifade verdi. İddiaya göre Çiçek´e yöneltilen sorular arasında 29 Haziran akşamı saat 19.17´de, yani sorgusundan bir gün önce İstanbul Emniyet Müdürlüğü Muharebe Elektronik Şube Müdürlüğü´ne gelen e mail´deki iddialar da vardı. Bu ihbar mail´i ile bağlantılı olarak Çiçek´e yöneltilen sorular ve alınan yanıtlar iddiaya göre şöyle:
Mail: Levent Ersöz ve Cemal Temizöz de 94-95 yıllarında Şırnak´ta görev yapmıştır. Dursun Albay Ergenekon´dan tutuklanan bu şahıslar ile ta o dönemden tanışıyor. Ergenekon silahlarıyla yakalanan Mustafa Levent Göktaş ile de hem sınıf arkadaşıdır hem de hemşeridir, her ikisi de Tokat´ın Reşadiye ilçesindendir. Yani Dursun Albay eskiden beri Ergenekoncu subaylarla hep iç içe olmuştur.
Savcılar: Bu isimlerle ilişkiniz nedir ?
D.Çiçek: Ersöz ve Temizöz´ü tanımıyorum. Göktaş Harp Akademisi´nden devrem.
Mail: İrticayla mücadele eylem planını da kesinlikle kendisi hazırlamıştır. Çünkü Bilgi Destek Grup Komutanlığı´nda hazırlanan bazı belge Ve raporların başkalarının eline geçtiğinde yalanlaması ve inkar edilmesi için askeri yazışma kuralları dışında, farklı yazı formatı, sivil ağızla ifadeler gibi hazırlanmasına yönelik sözlü emirler verilmiştir. Bu belgelerde isim, imza, birlik adı bulunmamasının nedeni budur. Bu şekilde Bilgi Destek Komutanlığı tarafından hazırlanmış çok değişik formatlarda bilgi notu, eylem planı, andıçlar var. Hem onun gibi tecrübeli -daha önce basma sızmış olan, altında imzası bulunan belgelere bakılabilir- bir kişi, belgenin Genelkurmay bilgisayarlarında hazırlanmasının risklerini düşünerek belgeyi farklı bir bilgisayarda hazırlamış, imzaladıktan sonra fotokopilerini gerekli yerlere ulaştırıp orijinalini imha etmiş de olabilir. Bilgi Destek Dairesi´ne bağlı OBİ şubesinde Çiçek´in kullandığı bilgisayar incelenmedi. Ayrıca Genelkurmay intraneti üzerinde Dr. Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek imzalı birçok bilgi notu var. Son eylem planında da aynı imzayı kullanmış. 2008 yılında basında Toplumu Biçimlendirme Planı isimli bir belge yayınlanmıştı. Bu belgenin TSK tarafından hazırlandığı ortaya çıkmıştı. Bu eylem planını yazan kişinin ismi xx olarak geçmişti. xx Dursun Albay´ın rumuzudur. Yani bu planı da o hazırlamıştır. Artık o kadar nettir ki Dursun Albay, TSK içerisinde faaliyet gösteren cuntanın bir elemanıdır. Son eylem planı ile de iyice deşifre olmuştur. Ve aslında Dursun Albaya sahip çıkan Genelkurmay Başkanlığı değil cuntadır.
Savcılar: Bazı belge ve raporların başkalarının eline geçtiğinde yalanlanması için askeri yazışma kuralları dışında hazırlanması için emir verdiğiniz doğru mu. Bu şekilde hazırlanan başka belge var mı. XX rumuzu size mi ait. 2008 tarihli belgeyi siz mi hazırladınız?
D.Çiçek: Böyle sözlü bir emir verilmemiştir. Zira Genelkurmay Başkanlığı´nda sözle emirle iş yapılmaz, yazılı verilir, yapılan her işin yönergesi ve talimatları vardır. xx işaretli rumuzum yok. O belgeyi ben hazırlamadım. Yazışma usullerimizde rumuz kullanılmaz.
Mail: Hurşit Tolon´un da dahil olduğu cuntacı yapı, bilgi destek daire gibi kritik bir noktada bulundurdukları personel ile ki, Dursun Albay bunlardan önde gelen isimlerdendir, yurt içi, yurt dışı bilgi destek taburlarından gelen bilgilere vakıf olabilmektedirler. TSK içindeki bu cuntacı yapılanma, oluşturdukları politika ve projeleri etkili uzantıları aracılığıyla bu taburlara uygulatma imkanına sahiptir. Bu türlü projeleri hazırlamak Dursun Albay´ın görevidir. İçeriğinde suç unsuru bulunmasa ve kendi halkına değil de düşman ülkeye karşı hazırlanmış bir proje olsa psikolojik harekat açısından oldukça başarılı da sayılabilir aslında. Bu belgede de kendisine verilen emri yerine getirmiştir. Ancak bu emri veren makam Genelkurmay değil, cuntadır.
Savcılar: İhbarda bahsi geçen cuntanın bir elemanı olduğunuz, Bilgi Destek Dairesi´nde kritik bir biçimde cunta için çalıştığınız doğru mudur? Böyle bir cunta var mı? Bu cuntada kimler bulunmakta ve sizin bu cuntadaki konumunuz nedir? Bahsi geçen belgeyi hazırlamak için kimden veya kimlerden emir aldınız?
D.Çiçek: Ben cunta denilen bir gruptan emir almadım, iddiaları kabul etmiyorum.
Mail: Bu cunta ayrıca karşısında gördüğü personeli kurdukları fuhuş çetesiyle şantaj yaparak sindirmektedir. Ekipte Ergenekon´un fuhuş organizatörü Tuğamiral F.l. Bnb. C.B., sivil sorumlularından emekli Albay Levent Göktaş ve avukat Serdar Öztürk de var. M.S.T.T. Başkanı Alb M.A. psikolojik harp operasyonlarında Dursun Albay ile birlikte hareket eder. Eylem planı doğrultusunda (...) partisi genel başkan yardımcısı (....) ile genel başkan grubu üzerinden yapılacak çalışmaları yürütüyor. Bu oluşum içinde olan bir Albay T.D. DKK içerisinde kadrolaşmayı yürütüyor. Yb. V.S ise bombalı eylemleri gerçekleştirecek ekip içinde Dursun Albay´ın emri altında çalışıyor.
Savcılar: Metinde adı geçenlerle ilişkiniz hakkında bilgi verir misiniz, ihbarda adı geçen cuntanın fuhuş çetesi olduğu ve ekip olarak bir proje yürüttüğünüz doğru mu?
D.Çiçek: İsimleri tanımıyorum. İddiaları reddediyorum.
Mail: Dursun Albay ile bağlantılı Alb.CB. ve Alb. L. B. adeta Silahlı Kuvvetler personeline karşı psikolojik harekat yapmaktadır. Toplumsal Dönüşüm Yayınları´na da bir takım gizli belgeleri servis eden C.B. bunu Dursun Albay ile de paylaşmaktadır. İşçi Partisi´ne gidip gelen C.B, Hurşit Tolon ile de yakındır. Bu yakınlıkla Hurşit Paşa´dan konferans konusunda sınırsız yetki almıştır. (İddiaya göre mailde grubun üst düzey komutan ve siyasilere ilişkin Ermeni, Sabetay, Yahudi, bölücü ve misyoner oldukları yönünde konferans hazırladığı belirtiliyor.)
Savcılar: İsimleri geçen kişiler kimdir. Ne gibi bir psikolojik savaş yapılmaktadır?
D.Çiçek: C.B. ve LJB.´yi tanımıyorum.
Mail: DHKP-C mensubu ve Türksolu irtibatlı olarak Dursun Çiçek ile faaliyet gösteren Alb. D.S. de aynı ekipten. İşadamı N.Ö. de mali konularda destek veriyor. DKK içinde Ergenekon, mezhepçi ve DHKP-C merkezli yapılanma içinde albaylar var. D. S. Ergenekon´a hizmet ederken üniformasını kalkan olarak kullanıyor. Yüce Türk Milletinin DHKP-C yüzünden verdiği şehitlerin kemikleri sızlamaktadır.
Savcılar: Bu yapılanma doğru mu. Bilgi veriniz.
D.Çiçek: D.S.´yi burada ifade için beklerken tanıdım. Diğerlerini tanımam. Ben Atatürk milliyetçisiyim. Bu örgütlerle alakam olmaz. (Habertürk)
EMNİYET´E GELEN İHBAR MAİLİNİN AYRINTILARI
Emniyet´e gelen ihbar mailinde, komuta kademesinden habersiz faaliyet gösteren cuntanın beyin takımında Albay Çiçek gösteriliyor. Albay, Skandal Eylem Planı´nı da cuntanın emriyle hazırladı.
Türkiye´yi sarsan ´Demokrasiye Müdahale Eylem Planı´nda imzası bulunan Albay Dursun Çiçek, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılarca sorgulanmadan bir gün önce emniyete gelen iki e-posta ihbarında, Çiçek ve Genelkurmay Karargahı´ndaki ´cunta ekibi´ne ilişkin şok iddialar yer aldı. Karargah´ta kurumsal yapılanma dışında gizli bir örgütlenmeye giden cuntada Albay Çiçek´in kod adının ´XX´ olduğu belirtilen ihbar mektubunda, ekip içindeki muvazzafların isimleri ve cuntadaki görevleriyle ilgili ´ayrıntılı iddialar´ dikkat çekti.
İHBAR İFADEYE ÇAĞRILDIKTAN SONRA
Skandal eylem planının ortaya çıkmasının ardından Ergenekon terör örgütü iddiasıyla soruşturma yürüten savcılar, Psikolojik Harp Dairesi´nin yeni Adı Harekat Başkanlığı 3. bilgi Destek Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek´i 30 Haziran günü ifadeye çağırdı. Türkiye Albay Çiçek´in ifadesine kilitlendiği saatlerde 29 Haziran günü emniyete 2 ayrı e-mail ihbarı ulaştı. İhbarlarda Genelkurmay Karargahı´nda komuta kademesinden gizli bir cunta ekibinin faaliyet gösterdiği iddia ediliyor ve tüm ekip ile yaptıkları faaliyetler ve Ergenekon soruşturması sanıklarıyla bağlantıları anlatılıyordu.
ÇİÇEK CUNTA İDDİALARINI DA REDDETTİ
İhbar e-mailleri aynı gün hemen Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara ulaştırıldı. 30 Haziran salı günü ifade vermek için Ergenekon savcılarının karşısına çıkan Albay Dursun Çiçek´e skandal eylem planı ile birlikte Ergenekon´la bağlantıları ve ihbar emailindeki iddialar da soruldu. Çiçek, hem savcılık hem de mahkemedeki ifadesinde cunta iddialarını tümden reddetti.
ALBAY´IN BİRBİRİNDEN İLGİNÇ İLİŞKİLERİ
İhbar mailinde Albay Dursun Çiçek´in ilginç ilişkiler ağına da yer verildi.. İhbar mektubuna göre Çiçek, 1994-1995 yıllarında Şırnak´ta tabur komutanlığı görevini yaparken, Ergenekon soruşturmasının tutuklu sanığı Levent Ersöz ile ´ölüm kuyuları´ operasyonu nedeniyle tutuklanan Kayseri İl Jandarma Komutanı Cemal Temizöz ile aynı dönem aynı bölgede görev yaptı. Yine Albay Çiçek, aynı soruşturma kapsamında tutuklu yargılanan Levent Göktaş ile hem sınıf arkadaşı hem de Tokat´ın Reşadiye ilçesinden hemşehri.
PLANDA BİLEREK FARKLI ÜSLUP KULLANDI
İddiaya göre ´Demokrasiye Müdahale Planı´nın altında imzası bulunan Albay Çiçek, eylem planını kimin yazdığının anlaşılmaması için ve ele geçirildiğinde yalanlanması için bazı tedbirler de alınmış. Buna göre belge askeri yazışma kuralları dışında farklı yazım formatı kullanılarak hazırlanmış. Yine mektuba göre Albay Çiçek´in Bilgi Destek Dairesi´ne bağlı OBİ Dairesi´nde kullandığı bilgisayarda belge hazırlanmasına rağmen o bilgisayarlarda herhangi bir inceleme yapılmadı. İhbarcıya göre 2008 yılında yayınlanan Toplumu Biçimlendirme Planı adlı belgenin altındaki ´ xx´ rumuzu Albay Çiçek´in kullandığı bir rumuz.
E-POSTADA TÜYLER ÜRPERTEN İDDİALAR
İhbar mektubunda cuntadaki isimler ve yaptıkları faaliyet ayrıntılarıyla anlatılmış. İşte o ihbardaki cunta ekibi ve görevleri:
PSİKOLOJİK HARP OPERASYONLARI:
Cunta hedefine ulaşmak ve kişileri kendi istekleri doğrultusunda kullanabilmek için fuhuş çetesi aracılığıyla şantajlara başvuruyor. Tuğamiral F.İ, kendisine bağlı faaliyet gösteren Dz. Bnb. C.B.emekli Albay Dz.P. Alb M.A. psikolojik harp operasyonlarında Albay Çiçek ile hareket ediyor. Yzb A.E.bilgi elde edebilmek için söylenen kişilerle cinsel ilişkiye giriyor. Z.A. ile Ergenekon soruşturmasının tutuklu sanığı Avukat Serdar Öztürk ve Dz. Bnb. K.Y. aynı ekibin aktif üyeleri arasında gösteriliyor. Psikolojik harp operasyonlarında kullanılan diğer isimler ise Kd. Bnb E.Ç., Dnz Bnb N. Ü.
OPERASYONEL FAALİYET:
Dz. P. Bnb. S.T. operasyonel faaliyetlerde Dursun Albayın sevk ve idaresinde hareket eder. Eylem planı doğrultusunda BTP Genel Başkan Yardımcısı eski özel harekatçı Abdullah Ağar ile temasa geçerek Haydar Baş grubu üzerinden yapılacak çalışmaları yürütüyor. V.A. fuhuş organizasyonunda kullandığı bayanları sürekli motoru ile gezdiriyor ve sürekli Ankara´ya gidip E.Ç.ve H.C. isimli Ergenekon´un operasyonel kanadı ile görüşüyor.
KADROLAŞMA:
Dz. Kur. Kıd. Alb. T.D. Dz. KK içerisinde kadrolaşmayı yürütmektedir.
BOMBALI EYLEM:
Dz. P. Yb. V.S. bombalı eylemleri gerçekleştirecek ekip içerisindedir ve Dursun Albayın emri altında çalışmaktadır.
PKK - ÇYDD - DHKPC - ALEVİLER:
PKK- ÇYDD-Alevi ilişkilerini koordine eden bu grupta işleyiş şöyle açıklanıyor: PKK mensubu olan ve PKK´ya para aktaran faailiyetlerin koordinasyonu, Alevi örgütçü yapılanmamın sorumlusu olan Dz. KK´ya PKK ile irtibatlı kişilerin sızmalarını sağlamak, Hv. Yzb. İ.D. ve kardeşi Dz. Yzb. İ.D. aracılığıyla ÇYDD adına lojistik destek sağlamak. Kur. Kd. Alb. M.A. mezhepçi ve DHKP-C merkezli yapılanmanın koordinatörlerinden. Dz. Yb. A.T. Deniz Lisesi ve Harp okullarındaki Alevi ve DHKP-C yapılanmasından sorumlu. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuksuz yargılanan Dz. Kur. Kd. Albay D.S. da aynı ekipte yer alıyor. Doğu Perinçek, E. Kor. E.A.sayesinde bu ekipten bilgi alıyor. Bu yapılanma Dnz. KK personeline yönelik istihbarat faaliyetlerini de yürütüyor.
İSTİHBARAT TOPLAMA:
E.Ç. örgüt adına istihbarat faaliyetleri yürütüyor. Bu faaliyetlerini örgütün fuhuş çetesini kullanarak destekliyor. Kd. Bnb E.Ç., fuhuş çetesini D.B. üzerinden kontrol eden mekanizmanın önemli kontrol noktalarından biri. E.Ç´nin eğitim subayı olan F.D. ile dirsek teması sözkonusu. Eylem planlarında kullanmak için F.D.´nin Kayseri´de J. Uzman Çavuş olan kardeşi M. D kullanılırken, Albay Çiçek ile bağlantılı olan Albay C.B. ile Albay L.B., TSK bünyesinde personele karşı psikolojik harekat yürütmekle görevli.
BİLGİ SERVİSİ
MİTİNG VE KONFERANS
Toplumsal Dönüşüm Yayınları´na da bir takım belgeleri servis eden C.B. bu faaliyetlerini Albay Çiçek ile paylaşıyor. İşçi Partisi´ne gidip gelen C.B, Org. Hurşit Tolon ile de oldukça yakın. Bu yakınlıktan hareketle Hurşit Tolon´dan konferans konularında sınırsız yetki almıştır. Başbakan ve Cumhurbaşkanı Yahudi, Emekli orgeneraller A.Y. ve Y.B. Sabetay, eski başbakanlardan M.Y. Ermeni, eski bakanlardan İ.C. Yahudi ve bölücü, Fethullah Gülen misyoner olduğu yönünde birçok konferanslar hazırlamıştır. TSK içerisinde ayrılıkçı örgütlenmelerin önde gelen lideri ise Albay L.B. cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi, cumhuriyet mitinglerinde aktif olarak yer alan L.B emrindeki personeli de yoklama alarak bu mitinge zorla götürmeye çalışmıştır.
Tüm proje ve politikalar Çiçek´in elinden geçiyor
Genelkurmay Karargahı´nda komuta kademesinden gizli yapılanan cuntayı ihbar eden e-mailde Ergenekon operasyonunun 10. dalgasında gözaltına alınan ve ´terör örgütüne üye olmak´ suçundan tutuklanan Emekli Albay Levent Göktaş´ın kilit isim olduğu belirtildi. Göktaş´ın hem Poyrazköy kazılarında çıkan mühimmatla hem de ´Demokrasiye Müdahale Planı´nın da ele geçirildiği Avukat Serdar Öztürk´ün ofisinde ele geçirilen belgelerdeki oluşumda kilit isim olduğundan sözediliyordu.
DOSTLAR İÇİN ÇÜRÜK RAPORU ALDI
Yine aynı ihbar mektubuna göre Albay Dursun Çiçek, PKK terör örgütü mensuplarına çürük rapor almakla suçlanıyor. Albay Çiçek´in PKK Kürdistan Gençlik Birliği militanı E.Y´nin yanısıra PKK mensubu üç kardeşten M.E ve A. G. için de çürük raporu aldığı da iddia ediliyor. Bir başka iddiaya göre ise Albay Çiçek, Şırnak´taki komutanlığı görevinde emrinde çalışan emekli deniz piyade Albay A.S.´ye bir operasyon sırasında sivillerin üzerine ateş açma emri verdi. Açılan ateş sonucu bir sivil hayatını kaybedince soruşturma açıldı. Albay Dursun Çiçek soruşturma kapsamında verdiği ifadesinde ´Sivillere ateş açılması emrini ben değil Albay S. verdi´ şeklinde konuşmuş.
ÇİÇEK CUNTANIN PROJELERİNİ HAZIRLIYOR
Dursun Çiçek´in cuntacı olarak nitelendirildiği ihbar mektubunda Albay´a Genelkurmay Başkanlığı´nın değil karargah içindeki ´darbeci´ ekibin sahip çıktığı öne sürülüyor. Ergenekon tutuksuz sanığı Hurşit Tolon ile irtibatlı olduğu iddia edilen çiçek´in ekibin üst düzey yetkilisi olduğundan sözedilirken cunta ekibinin proje ve politikalarını Albay Çiçek´in hazırladığı iddia ediliyor. İhbar mektubuna göre Çiçek´in belgeyi tek başına ve kendi inisiyatifiyle değil cuntanın emri doğrultusunda hazırlamış. ( Star)
(06 Temmuz 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: