Fetullah Gülen Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında Zonguldak'ta 5 şirkete, Aksaray'da ise 3 eğitim kurumuna kayyum atandı. Yeni hazırlanan torba yasada kayyum atamanın kolaylaştırıldığını iddia eden paralel örgüt medyasında da tedirginlik gözleniyor.
16.04.2016 12:54 Fetullah Gülen Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında Zonguldak'ta 5 şirkete, Aksaray'da ise 3 eğitim kurumuna kayyum atandı.
ZONGULDAK
Zonguldak'ta 13 Nisan'da mahkemece alınan karar gereği paralel yapıya finans sağladığı iddiasıyla beş şirkete kayyum atandı.
Zonguldak Sulh Ceza Hakimliği, Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Paralel Yapı'ya yakınlığıyla bilinen eğitim ve otomotiv sektöründe faaliyet gösteren 11 şirkete geçen Cumartesi günü kayyum atanmasına karar verirken, 5 şirketle ilgili kayyum talebini reddetmişti. Cumhuriyet Başsavcılığı, 5 şirketle ilgili 'ret' kararı üzerine Bartın Sulh Ceza Hakimliği'ne itirazda bulundu.
İtirazı yerinde bulan Bartın Sulh Ceza Hakimliği, otomotiv, madencilik ve akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren 5 şirkete daha kayyum atanmasına karar verdi. FETÖ/PDY'ye finansman desteği sağlamak gerekçesiyle 13 Nisan'da alınan bu karar gereği polisler söz konusu şirketler önünde önlem alırken, kayyumların aynı günü akşamı göreve başladığı belirtildi.
KAYYUM KARARINA GÖTÜREN DELİLLER
Zonguldak merkez ile Ereğli ve Çaycuma ilçelerinde Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında kayyum atanan eğitim kurumlarının 3 milyon TL'ye yakın kayıt dışı işlem yaptığı belirlendi. Bunun da terör finansmanında kullanılmak üzere FETÖ/PDY'ye aktarıldığı yönünde kuvvetli şüpheler bulunduğu tespit edildi. İncelemelerde 2009-2010 ve 2014- 2015 eğitim-öğretim dönemlerinde kent merkezinde faaliyet gösteren Fatih Koleji, Anafen ve FEM dershanesi, Çaycuma FEM-Anafen Dershanesi, Ereğli'deki FEM-Anafen Dershanesi ve Fatih Koleji'nin bağlı olduğu 5 şirketin, 2 milyon 770 bin liranın üzerindeki bir tutarı kayıt ve beyan dışı bıraktığı tespit edildi.
Terörün finansmanı şüphesi
Merkez, Ereğli ve Çaycuma'daki 5 eğitim kurumunu işleten şirketin ortak ve yöneticilerinin, kayyum atanan diğer 6 şirkette ortak ve yönetici oldukları da tespit edildi. Şirket ortaklarının özel eğitim kurumlarına ait firmalarda farklı tarihlerde ortak, yönetici veya üye olmalarından dolayı bunlar üzerinden terörün finansmanında kullanılacak gelirleri gizledikleri ya da FETÖ/PDY'ye para aktardıkları yönünde kuvvetli şüpheler bulunduğu tespit edildi.
Bağış adı altında para toplandı
Soruşturma kapsamında görüşülen öğrenci velileri ve bazı okul çalışanları, Zaman gazetesi ve Sızıntı dergisi abonesi olmaya zorlandıkları, bağış adı altında para istendiğini, okul arsa ya da inşaatına yardım için para talep edildiğini ve her sınıftan bir kurban parası toplandığını anlattı.
Maaşları karşılığında zorla abone yapıldılar
İfadesine başvurulan bazı personelin, maaşları karşılığında bağış talep edildiğini söyledikleri belirtildi. Zaman gazetesi ile Sızıntı dergisine abone edildiklerini ve bunlara altışar kişi bulup abone yaptırılmasının istendiğini belirten personel bunun zorunluluk sayıldığını kaydetti.
AKSARAY
Aksaray'da da 15 Nisan'da (dün) mahkemece alınan karar gereği paralel yapıya finans sağladığı iddiasıyla üç ayrı eğitim firmasına bağlı kolej, yurt ve dershaneye kayyum atandı.
Aksaray Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadelesi Şubesi ekipleri, geçtiğimiz aylarda 'Paralel Yapı' operasyonu kapsamında paralel yapıya finans sağladığı iddiasıyla, Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen bir eğitim kurumunun kolejlerine, başka bir eğitim kurumuna ait dershaneye ve yine başka bir eğitim kurumuna ait erkek öğrenci yurduna operasyon düzenleyip, evrak ve bilgisayarlarına el koymuştu.
Operasyonun ardından Sulh Ceza Hakimliği tarafından üç eğitim kurumu ile bu kurumlara bağlı yurt, kolej ve dershanelere 9 kişilik kayyum atandı.
Atanan kayyumlar, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri eşliğinde şirketlerin bulunduğu binalara gelerek, mahkeme kararını gösterip çalışmalarına başladı. Kayyum görevlilerinin bu kurumların muhasebe birimlerinde çalışan yetkililerinin işine de son verdiği öğrenildi.
Kayyum atanan kurumların Safa Eğitim Hizmetleri AŞ'ye ait Sabah Dershanesi, Akça Eğitim Hizmetleri AŞ'ye ait Özel Sema İlkokulu, Ortaokulu ve Lisesi ile Gonca Eğitim Kurumları AŞ'ye ait Sefa Öğrenci Yurdu olduğu öğrenildi.
DUMANLI'NIN ARACINI SATMIŞLAR
Öte yandan kayyuma devredilen Zaman gazetesinde eski yönetimin ‘mal kaçırma’ sahtekarlıkları da bir bir ortaya çıkıyor. Dumanlı’nın makam aracının da bir çalışana satılıp şirkete kiralandığı ortaya çıktı
Kayyuma devredilen Zaman gazetesinin bağlı olduğu Feza Gazetecilik A.Ş.'nin eski yönetiminin mal kaçırmak için şirkete ait 6 lüks makam aracını çalışanlara sattığı belirlendi. Kayyum yönetiminin bir denetim şirketine yaptırdığı mali incelemeye göre, Feza Gazetecilik'e ait 6 lüks aracın gazeteye kayyum ataması yapılmasından kısa bir süre önce çalışanlara satıldığı, daha sonra plakası değiştirilen aynı araçların çalışanlardan kiralandığı belirlendi.
Bu şekilde çalışanlara satılan araçlar arasında hakkında Selam Kumpası soruşturması çerçevesinde yakalama kararı çıkarılan Zaman eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın makam aracının da bulunduğu belirlendi. Dumanlı'nın firar etmeden önce kullandığı Audi marka lüks aracın 25 Kasım 2015 günü gazetenin Reklam Grup Başkanı olarak görev yapan Ömer Karakaş'a satıldığı, noterdeki satış işleminin ardından aracın gazeteye bu kişi tarafından kiralandığına ilişkin işlem yapıldığı belirlendi.
Ekrem Dumanlı 2001'de başladığı Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevini 5 Ekim 2015'te bırakmıştı. Hakkında Selam Kumpası soruşturması çerçevesinde gözaltı kararı çıkarılan Dumanlı'nın karardan önceden haberdar olup ortadan kaybolduğu anlaşılmıştı. Dumanlı aranıyor.
Zaman gazetesine ait lüks araçlardan birinin de gazetenin eski Ankara Temsilcisi Mustafa Ünal'a satıldığı anlaşıldı. Şaibeli satışların büyük bölümünde tahsilat yapılmadığı belirlendi. Hazırlanan mali denetim raporunda bu işlemlerin şirketin içini boşaltmak amacıyla gerçekleştirildiği tespit edildi.
TORBA YASA PARALEL ÖRGÜTÜ TEDİRGİN ETTİ
Diğer yandan konuyla ilgili bir gelişme de yeni hazırlanan torba yasa konusunda yaşanıyor. Paralel medya, torba yasa ile kayyum atama işinin kolaylaştırıldığını, hedefte yine cemaatin olduğunu iddia etti.
Paralel örgütün internet sitelerinden Rotahaber'de dün yayınlanan haberde şu satırlar yer aldı:
"İktidar bugüne kadar çeşitli bahanelerle şirketlere kayyım atayarak el koyuyordu. Torba yasaya eklenen bir düzenleme ile kayyım atama yetkisi Maliye Bakanı'nın keyfine bırakılabilecek. Bakan "teröre finansman" gerekçesiyle dilediği şirkete kayyım atama kararı alabilecek.
TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen torba yasada öne çıkan düzenlemeler arasında kayyım atama yetkisini kolaylaştıran düzenleme dikkat çekiyor.
Kabul edilen maddeye göre Maliye Bakanı doğrudan kayyım atama yetkisine sahip olacak.
İktidarın özellikle Gülen cemaatinin şirketlerine daha kolay kayyım atama için torba yasaya eklediği düşünülen düzenlemeye göre, artık iktidar bakan yetkisiyle istediği kuruma çökebilecek.
"Teröre finansman sağlamak" gibi bir bahane ile ilişkilendirilen şirketlere derhal el konulabilecek.
PKK-IŞİD-DHKPC İLE İLGİLİ HİÇBİR ŞİRKETE KAYYIM ATANMADI
İşin ilginç tarafı Türkiye'yi terör ile 40 yıldır kana bulayan PKK ile ilgili hiçbir şirkete kayyım atama kararı alınmadı. Öte yandan son yıllarda onlarca kişinin ölümüne sebep olan kanlı eylemler düzenleyen IŞİD ile ilgili de finansman sağladığı gerekçesiyle hiçbir şirkete el konulmadı. Aynı şey DHKP-C için de geçerli.
TEK HEDEF CEMAAT KURUMLARI MI?
Halbuki "teröre finansman" bahanesiyle hükümet bugüne kadar onlarca cemaat kurumuna el koydu. Bu bakımdan iktidarın torbaya eklediği yasa ile yine sadece cemaati hedef alacağı, gerçek terör örgütlerine ise kör kalacağı düşünülüyor.
İşte torba yasadaki o maddeler:
-Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’da sayılan işlemlerin, mal varlığının aklanması veya terörün finansmanı suçuyla ilişkili olduğuna dair şüphe bulunması üzerine; Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nca şüpheyi teyit etmek, işlemi analiz etmek ya da gerekli görüldüğünde analiz sonuçlarını yetkili makamlara aktarmak amacıyla 7 işgünü süreyle askıya almaya veya bu işlemlerin aynı süreyle gerçekleşmesine izin vermemeye Maliye Bakanı yetkili olacak. Bu yetki; yabancı bir muadil kuruluşun işlemin askıya alınması veya gerçekleşmesine izin verilmemesi yönündeki gerekçeli talebinde yer alan işlemler hakkında da aklama veya terörün finansmanı suçu ile ilişkili olduğuna dair şüphe görülmesi şartıyla, mütekabiliyet ilkesi gözetilerek kullanılabilecek.
-Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alan şirket yönetimi için “kayyum tayini, iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi, teknik araçlarla izleme” tedbirlerine ilişkin hükümler, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun için uygulanabilecek."
AKSARAY'DAKİ RUHSATSIZ BÖLÜMLERE YIKIM
23.04.2016 19:58 Aksaray Belediyesi, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 'Paralel Yapı' soruşturması sonrası kayyum atanan Fetullah Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen iki eğitim kurumuna ait iki kolejin ve bir yurdun ruhsatsız bölümlerini yıktı, ruhsata aykırı olan yerleri de mühürledi.
Aksaray'da geçtiğimiz günlerde kayyum atanan paralel yapıya ait dershane, yurt ve okullarda belediye tarafından mühürleme ve yıkım operasyonu düzenlendi.
Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı'nın yönettiği operasyonda okullardaki ruhsatsız yapılar yıkıldı, ruhsata aykırı olan her yer mühürlendi. İlk olarak Özel Sema İlkokuluna giden Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, belediyeye ait iş makineleri ile birlikte okula girerek ruhsatsız olan kantinin yıkımını gerçekleştirdi. İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çevik Kuvvet Şubesi ekiplerinin geniş güvenlik önlemleri ile gerçekleştirilen yıkımda aynı okulun sığınak olarak ruhsatlandırılan ancak yemekhaneye dönüştürülen bölümü de mühürlendi.
Yıkımın ardından polis ekipleri ile birlikte Özel Sema Lisesi'ne geçen Belediye Başkanı Yazgı, burada da ruhsatta sığınak olarak görünen ancak yemekhane olarak kullanıldığı tespit edilen bölümü mühürlemek istedi. Zabıta ekipleriyle birlikte liseye giren Başkan Yazgı, okulda bazı görevliler tarafından engellenmek istedi. Engellere aldırış etmeden yemekhaneyi mühürleyen Belediye Başkanı Yazgı, hakarete maruz kaldı. Buradaki mühürlemenin ardından da Safa Yurduna geçen ekipler, burada da 2 ayrı bölümü ruhsata aykırılıktan dolayı mühürledi.
Yıkım ve mühürlemenin ardından bir açıklama yapan Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, Paralel Yapıya ait yerlerle ilgili işlemlerini yapmaya devam edeceklerini belirterek, "Bugünde özel bir kolejin olduğu yerdeyiz. Burada ruhsata aykırı olarak yapılan kantin binasının yıkımı ile ilgili bir çalışma yapıyoruz. Bundan sonra da okulun içinde mühürlenmesi gereken yerler var mühürleme işlemleri de yapacağız. Bizler belediyemizin üzerine düşen ve bu yapıyla mücadele etmek anlamında yapılacak her şeyi sonuna kadar yapacağımızı söylemek istiyoruz. Bizim isteğimiz bu okulda çocukları olan ailelerin biran önce çocuklarını, beyinleri zehirlenen bu okullardan kurtarmasını istiyoruz. Paralel yapının bu memlekete, bu ülkeye ne kadar zarar verdiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Bir an önce bu işlerin bitmesi içinde bizler bize düşen görevi sonuna kadar yapacağımızı söylemek istiyorum" dedi.
Paralel Yapıya ait olan Fen Lisesindeki mühürleme işlemlerini de yaptıklarını belirten Başkan Haluk Şahin Yazgı, "Sizler de görüyorsunuz tepkilerini, yapmış oldukları hakaretleri. Ama maalesef terörist yetiştirdiklerini, teröre hizmet ettiklerinin farkında değiller. Bu üzücü. Bununla ilgili işlemler inşallah en kısa zamanda yapılır. Biz belediye olarak üzerimize düşen her türlü şeyi yapmaya sonuna kadar varız. Ama onların tavırları, onların düşüncelerinin bir gram bile değişmediğini görünce üzüntümüz daha da artıyor. Bunları biran önce gerekli işlemlerin yapılması için gerekli mercilere ben şikayette bulunuyorum. Oradaki yapıda, bodrum katında sığınak olarak kullanılan yer yemekhane olarak değiştirilmiş ve ruhsata aykırı bir yapılaşma söz konusuydu. Bizlerde belli bir süre verdiğimiz halde o süre içinde düzenleme yapmadıkları için ekibimizle birlikte gidip orayı mühürledik. Dün yıkımını yaptığımız yurdun önündeyiz. Bu yurdun en üst katında çatı olarak kullanılan 60 metrekarelik yer salon olarak düzenlenmiş. Dolayısı ile oranın da mühürleme işlemlerini gerçekleştirdik. Bundan sonra da Pazartesi günü belli yerlerin bahçelerinin yıkımı ile ilgili çalışmalarımızı yapacağız. Çünkü mahallenin parkı olarak kullanılan yerlere etrafını çevirmek sureti ile okula dahil etmişler. Vatandaşlarımızı tekrar uyarmak istiyorum. Bu okullara çocuklarınızı göndermeyin. Bir an önce alın. Az önce sizlerde gördünüz ki bir sürü hakarete uğradık. Ama biz görevimizi sonuna kadar yapacağız. Bu yapıya mensup olan insanların hala burada bu şekilde hareket etmeleri bizi gerçekten üzmekte. Gerekli mercilere de ben buradan şikayetimi söylemek istiyorum" diye konuştu
Zonguldak'ta 11 şirkete kayyum
(16 Nisan 2016, 12:54), spn güncel.: (23 Nisan 2016, 19:58)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: