'Tahşiyeciler' isimli Fetullah Gülen karşıtı nur cemaati mensubu grubun evine paralel örgüt tarafından silah yerleştirilerek bulunması kumpasını konu alan davaya tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediliyor. Aralarında Ali Fuat Yılmazer'in de olduğu çok sayıda sanık iddianameyi okuyamadıkları gerekçesiyle savunma yapamayacaklarını belirttiler. Bu duruma tepki gösteren mahkeme sanıklara susma hakkını kullanmış sayılacakları uyarısında bulundu. Hidayet Karaca ve Tufan Ergüder gibi bazı sanıklar ise savunmalarını yaptı ve beraatlerini talep etti.
30.03.2016 21:04 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına 6. duruşma ile devam ediliyor.
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Mahkeme heyeti, avukatların belgelerin kendilerine ve müvekkillerine ulaşmadığı için istediği savunma için ek süre talebini reddetti.
Daha sonra savunmaların alınmasına geçilen duruşmada sanıklar, iddianameyi okuyamadıkları gerekçesi ile savunma yapamayacaklarını belirttiler. Mahkeme, bu tavrın susma hakkının kullanılması olarak değerlendirilebileceği ikazını yapmasına rağmen sanıklar aynı tavırlarında ısrar edip savunma yapmayacaklarını belirttiler.
Sanıklardan sadece Hidayet Karaca ve Tufan Ergüder gibi bir kaç sanık savunma yaptı ve beraatlerini talep etti.
Davaya yarınki (31 Mart) celse ile devam edilecek.
31 MART'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
31.03.2016 21:25 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi. 10 dakika süren duruşma ertelendi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına Hidayet Karaca, emniyet müdürleri Ömer Köse, Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer'in de aralarında bulunduğu 10 tutuklu polis ile başka suçlardan tutuklu 3 emniyet mensubu katıldı.
Kimlik yoklamasının ardından mahkemeye gelen evraklar okundu. Mahkemeye Gebze'den gelen ve tutuksuz yargılanan polis memuru Çetin Öztürk, huzura alındı. Mahkeme Başkanının savunmasını istemesi üzerine Öztürk, "Terör olaylarından sonra Gebze Emniyet Müdürlüğü'nde 12-12 mesai düzenlemesi şeklinde çalışıyorum. Uykusuz kalıyorum. Henüz dosyaları okuyabilmiş değilim. Sıranın bu kadar çabuk bana geleceğini düşünmedim. Bir sonraki duruşmada savunma yapmak için süre istiyorum." dedi.
Diğer sanıklar da iddianamenin tamamını okuyamadıklarını, henüz haklarındaki suçlamaları bilmediklerini belirterek, heyetten süre talep ettiler.
Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, savunma yapmak isteyen başka kişi olmayınca duruşmayı erteleyeceğini söyledi.
TAHLİYE TALEPLERİNİ ALMADI
Polis avukatları tahliye taleplerinin olduğunu söyleyerek, “Savunmalar bitmeden de tahliye talepleri alınır. Müvekkillerimiz uzun süredir tutuklu." dedi. Mahkeme Başkanı Rüzgar da, cübbesini çıkararak tahliye konusunu re'sen değerlendireceğini söyledi ve salondan ayrıldı.
Yaklaşık 45 dakika sonra sanık avukatlarına alınan ara karar tebliğ edildi. Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Fetullah Gülen hakkındaki gıyabi tutuklamanın kaldırılmasına ilişkin talebini reddetti. Gülen'in istinabe yoluyla ifadesinin alınması talebinin ise daha sonra değerlendirilmesine karar veren mahkeme, tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddetti. Duruşma 11 Nisan tarihine ertelendi.
11 NİSAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
11.04.2016 22:10 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına 8. duruşma ile devam edildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Hidayet Karaca ve eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ile Yurt Atayün'ün de aralarında bulunduğu 10 tutuklu ve başka suçtan tutuklu 2 sanık ile 6 tutuksuz sanık katıldı. Bazı müştekiler de duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada tutuksuz sanıklardan eski emniyet amiri Ufuk Yıldırım, 72 sayfadan oluşan savunmasını okudu.
Yıldırım, örgüt üyeliğiyle suçlandığını ancak kendisinin hiçbir örgüte üyeliğinin bulunmadığını belirterek, "Bazı müştekilerin ifadesiyle soruşturmanın şüphelisi haline getirildim. Şimdi de sanığıyım. İddianamenin benimle ilgili kısımları tamamen gülünçtür. Hakkımdaki bazı iddialar, sadece müştekilerin ifadelerinden oluşmaktadır. Sayın savcı, telefonumun HTS kayıtlarından suç çıkarmış. Benim diğer şube amirlerimle görüşmelerim, iddianamede suç olarak gösterilmiş. Önce aklınıza, sonra vicdanlarınıza sesleniyorum. Hayatımın hiçbir döneminde hiçbir örgüte sempati duymadım, üye olmadım. Fetullah Gülen'in cemaatinden hiç kimseyle bir ilişkim olmamıştır. Hayatımın her döneminde terörle mücadele etmiş bir emniyet mensubuyken, terör örgütüne üyelikle suçlanıyorum." ifadelerini kullandı.
"Bugüne kadar yaptığım tüm işlerin arkasındayım. Terör örgütü üyeliğini kabul etmiyorum. Savcılık lehime olan delilleri toplamamıştır" diyerek hakkındaki suçlamaları reddeden Ufuk Yıldırım, beraat talebinde bulundu.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, diğer tutuksuz sanıkların da savunmalarını yapması için duruşmayı yarına erteledi.
12 NİSAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
12.04.2016 21:04 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 10'uncu duruşmasında Hidayet Karaca, Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün'ün de bulunduğu 10 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, tutuksuz sanıklardan emniyet amiri Ufuk Yıldırım'ın savunması ve çapraz sorgusu tamamlandı.
Duruşma, tutuksuz sanıklardan Başkomiser Yasin Koyuncu'nun savunmasıyla devam etti.
Savunmasında suçlamaları kabul etmeyen Koyuncu'nun sorgusu sırasında, duruşma salonunda tartışmalar yaşandı.
SAVCI, AVUKAT HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Cumhuriyet Savcısı Evliya Çalışkan tarafından sorulan bazı sorulara sanık Koyuncu'nun avukatı Osman Ertürk tepki gösterdi. Yaşanan tartışma sırasında avukat Ertürk, savcının kendisine "terbiyesiz" dediğini iddia etti. Savcı Çelebi ise avukat Ertürk'ün kendisine hakaret ettiğini öne sürerek, suç duyurusu yapılmasını isteyerek avukat Ertürk'ün salondan çıkarılmasını talep etti.
MAHKEME BAŞKANI: EĞER BÖYLE DAVRANIRSANIZ SİZİ AİLELERİNİZLE GÖRÜŞTÜRMEM
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, avukat Ertürk'ün salondan çıkarılmasına karar verdi. Sanıklar ve avukatlar bu karara tepki gösterdi. Avukat Ertürk'ün salondan çıkmaması üzerine mahkeme başkanı Canel Rüzgar, "Burada size her türlü kolaylığı sağlıyorum. Elimden geldiğince yardımcı oluyorum. Eğer böyle davranırsanız yığarım buraya jandarmayı ailelerinizle görüştürmem sizi" diye tepki gösterdi.
YILMAZER'İN EŞİ FENALIK GEÇİRDİ
Bunun üzerine eski emniyet müdürlerinden sanık Ali Fuat Yılmazer ayağa kalkarak, "Beni ailemle tehdit ediyorsunuz. Böyle yargılama olmaz. Arkanızdaki yazıdan utanın. Ailelere sesleniyorum. Gidin evinizde aslanlar gibi oturun" diye bağırdı.
Tartışmalar nedeniyle izleyiciler arasında bulunan Yılmazer'in eşi Mualla Yılmazer fenalık geçirdi. Yılmazer, yanındakilerin müdahalesiyle bir süre sonra kendine geldi.
Mahkeme başkanı Canel Rüzgar, yaşananlar üzerine duruşmaya son verdi. Duruşma 14 Nisan'a erteledi.
14 NİSAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
14.04.2016 21:46 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Duruşmada savunmasını yapan Batman Koruma Şube Müdürlüğü'nde Emniyet Amiri Ali Cihan, “Devletin verdiği belimdeki silahla ‘silahlı terör örgütü üyesi’ olmakla yargılanıyorum. Ancak şu an zor şartlar altında Batman’da aynı silahımla terörle mücadele ediyorum. Emniyet Müdürlüğü, Valilik binası, Valilik konutu, AKP İl binası, adliye binası ve adliye lojmanları gibi kritik noktalar benim korumam altında. Burada bana bağlı insanlar görev yapıyor.” dedi.
Tahşiye grubuna yönelik yürütülen soruşturma kapsamında toplam 16 hakimden alınmış yaklaşık bin teknik takip kararı olduğunu kaydeden Cihan, “Takip kararları alırken bin kez hâkimleri aldattığım iddia ediliyor. Neden şikayetçi tek bir hakim bile yok. Savcı neden bu kararları, lehime olan delilleri gizlemiş” diye sordu.
Bütün duruşma boyunca savunmasını yapan Cihan, ancak üçte ikisini tamamladığını söyledi.
15 NİSAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
15.04.2016 23:12 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi. Sanıklardan eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Mutlu Ekizoğlu hakkında, savunmasının alınması amacıyla yakalama emri çıkarılmasına karar verildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, dün başladığı savunmasına devam eden tutuksuz sanıklardan emniyet amiri Ali Cihan, iddianameyi hazırlayan savcının lehine olan delilleri gizlediğini ve bunu kasıtlı yaptığını öne sürdü.
Savunmasının ardından çapraz sorgusuna geçilen sanık Cihan, mahkeme heyeti, savcı ve müşteki avukatlarının sorularına yanıt verdi.
Müştekilerden Mustafa Kaplan'ın, "FETÖ üyesi misin" şeklinde bir soru yönelttiği Cihan, "O dönem öyle bir terör örgütü yoktu, hala yok." dedi.
Mustafa Kaplan'ın avukatının daha önce söylediği, "Bari özür dileseydiniz" sözüne yönelik de konuşan Cihan, "2009'a dönme hakkım olsaydı, günde 15 saat değil 24 saat çalışırdım. Attığım her imzanın arkasındayım. Burada yaklaşık 2 yıldır tutuklu bulunan hiçbir müdür özür dileyecek bir şey yapmadı." ifadesini kullandı.
DİĞER SAVUNMALAR
Daha sonra tutuksuz sanıklardan polis memurları Çetin Öztürk, Erdem Kısa ve Rıfat Aslan'ın savunma yaptığı duruşmada, sanık avukatlarının tahliyeye yönelik talepleri alındı.
GÜLEN'İN YAKALANMASI KARARINA İTİRAZA RET
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, davanın sanıklarından eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Mutlu Ekizoğlu'nun duruşmada hazır edilmesine ilişkin yazılan yazıya verilen cevabi yazıya göre, savunmasının alınması amacıyla hakkında yakalama emri çıkarılmasına hükmetti.
Tahliye taleplerini reddeden heyet, tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Çelik, Erol Demirhan, Ertan Erçıktı, Hidayet Karaca, Hüseyin Nohut, Mustafa Kılıçarslan, Ömer Köse, Ahmet Öztürk ve Yurt Atayün'ün, üzerlerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren somut kanıtlar bulunması, isnat edilen suçların tutuklama nedeni sayılması, suçlara öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının kaçma kuşkusunu somutlaştırması, tutuklama tedbirinin ölçülü olması, tutuklama sebeplerinde herhangi bir değişiklik olmaması ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağının öngörülmesi nedenleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Firari sanık Fetullah Gülen ile ilgili gıyabi tutuklamanın kaldırılmasına ilişkin talebi reddeden heyet, Gülen'in istinabe yoluyla Amerika'da ifadesinin alınması yönündeki talebin ise ilerideki celselerde değerlendirilmesine karar verdi.
Mahkeme, tutuksuz sanıklardan Erdem Kısa, Yakup Ergün ve Çetin Öztürk'ün talepleri doğrultusunda duruşmaya gelme zorunluluklarının kaldırılmasını ve bazı müştekilerin suçtan zarar görme ihtimalleri nedeniyle davaya müdahil olmalarını da kararlaştırdı.
Heyet, duruşmayı 9, 11 ve 13 Mayıs'ta gerçekleşmek üzere erteledi.
9 MAYIS'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
09.05.2016 21:43 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Tahşiyecilere kumpas kurduğu iddiasıyla, aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 13. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklardan Hidayet Karaca ve eski emniyet müdürlerinden Ömer Köse ile bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Duruşmada müştekileri ise avukatları temsil etti.
Yapılan yoklamanın ardından duruşmada tutuksuz sanık polis memuru Mehmet Ali Doğan ifade verdi. Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Doğan, Fetullah Gülen'i medya üzerinden tanıdığını ifade etti. Sanıklardan Hidayet Karaca'yı da tanımadığını söyleyen sanık Mehmet Ali Doğan " Gülen ve Karaca'nın yönlendirmesiyle en küçük bir görev yapmadım. Hakkımdaki örgüt üyeliği ve evraktaki sahtecilik, suçlamalarını kabul etmiyorum. Diğer suçlamaları da kabul etmiyorum. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" dedi.
TAHLİYE TALEPLERİ CUMA GÜNÜ DEĞERLENDİRİLECEK
Duruşmada tutuksuz sanıklardan polis memurları Abdullah Seyfi Ateş ve Mustafa Altınbulak da savunma yaparak beraatlerini talep etti.
Davanın diğer tutuksuz sanıklarının da savunmalarını yapması için duruşma, 11 Mayıs'a ertelendi. Duruşmanın görülmesine 11 Mayıs Çarşamba ve 13 Mayıs Cuma günleri de devam edilecek.
Mahkeme, sanık avukatlarının talepleri ile tutuklu sanıkların tahliyeye yönelik taleplerini Cuma günü görülecek celsede değerlendirecek.
11 MAYIS'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
11.05.2016 22:28 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Tahşiyecilere kumpas" kurduğu iddiasıyla, aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 14. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklardan Hidayet Karaca ve eski emniyet müdürlerinden Ömer Köse'nin de aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar ile bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Duruşmada müştekileri ise avukatları temsil etti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 10 tutuklu, 3 başka suçtan tutuklu ve 15 de tutuksuz sanık katıldı. Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mustafa Kaplan'ın da aralarında bulunduğu 14 müşteki de duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada, tutuklu sanıklar Ahmet Öztürk, Mustafa Kılıçarslan, Hüseyin Nohut ve Hidayet Karaca'nın avukatlarınca farklı zamanlarda, 15 Nisan tarihli ara kararda verilen "tutukluluğun devamı" kararına itiraz edildiği ve bu itirazların üst mahkeme olan İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nce değerlendirildiği belirtilerek, mahkeme heyetince taleplerin reddine karar verildiği tutanağa geçirildi.
Tutuksuz sanıklardan Aytekin Ağören ve Selçuk Ocaktan'ın savunma yaptığı duruşma, savunma yapması gereken diğer sanıkların salonda olmaması nedeniyle 13 Mayıs Cuma gününe ertelendi.
13 MAYIS'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
13.05.2016 23:46 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Tahşiyecilere kumpas" kurduğu iddiasıyla, aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar verildi.
MÜŞTEKİ MUSTAFA KAPLAN'IN İFADESİ
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, davanın müştekilerinden Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mustafa Kaplan'ın beyanı alındı. Kaplan'ın beyanının alınması işlemi yaklaşık 5 saat sürdü.
"17 AY CEZAEVİNDE YATTIM"
Kaplan, beraat ettiği "Tahşiye" davasından 17 ay cezaevinde yattığını belirterek, savunma hakkının elinde alındığını ileri sürdü. Mustafa Kaplan, kendisi hakkında hazırlanan iddianamede, terör örgütü El Kaide'nin "Türkiye Sorumlusu" olduğunun yer aldığını, kendisinin emniyet ve savcılık sorgusu tamamlanmadan mahkemeye sevk edildiğini ve böylece tutuklandığını anlattı.
"BENİ O ZAMANLAR KONUŞTURMAYANLAR BUGÜN SANIK OLARAK KARŞIMDA"
Kamuoyunda bazı siyasi ve din adamlarını eleştirdiği için medyada hedef gösterildiğini öne süren Kaplan, şunları söyledi:
"Hiç suçum, günahım yokken adını dahi bilmediğim bir örgütün yöneticisi suçlamasıyla 17 ay cezaevinde kahramanca yattım. Bu ülkede konuşmak suç olmuş. Suçum, yazdıklarım ve kalemim. Terör örgütü El Kaide'nin en önemli liderlerinden biri olduğum iddia ediliyordu. Hakkımızda daha emniyette bile ifade vermeden asılsız iddialarla medyada hedef gösterildim. Allah'ın işine bakın ki, beni o zamanlar konuşturmayanlar, bugün sanık olarak karşımda duruyorlar ve beni dinliyorlar."
AVUKATLAR TAHLİYE TALEBİNDE BULUNDU
Konuşmasının devamında, Tahşiye Yayınevi sahibi Mehmet Doğan ve dini cemaatler ile siyasi oluşumlarla nasıl tanıştığını uzun uzun anlatan Kaplan, beyanlarının ardından duruşmadan ayrıldı.
Daha sonra, polislerin ve Hidayet Karaca'nın avukatlarının tahliye talepleri alındı.
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Saat 22.00'de kararını açıklayan mahkeme heyeti, üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, dava dosyası, içeriği ve kapsamı, müşteki beyanları ve adli kontrol hükümlerinin yeterli olmayacağını gerekçe göstererek, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Çelik, Erol Demirhan, Ertan Erçıktı, Hidayet Karaca, Hüseyin Nohut, Mustafa Kılıçarslan, Ömer Köse, Ahmet Öztürk ve Yurt Atayün'ün, üzerlerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren somut kanıtlar bulunması, isnat edilen suçların tutuklama nedeni sayılması, suçlara öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının kaçma kuşkusunu somutlaştırması, tutuklama tedbirinin ölçülü olması, tutuklama sebeplerinde herhangi bir değişiklik olmaması ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağının öngörülmesi nedenleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 30 Mayıs'a erteledi.
30 MAYIS'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
30.05.2016 22:13 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Tahşiyecilere kumpas kurduğu iddiasıyla aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 16. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 10 tutuklu sanık ile başka suçtan tutuklu ve tutuksuz bazı sanıklar katıldı. Tahşiye Yayınevinin sahipleri Mustafa Kaplan'ın da aralarında bulunduğu bazı müştekiler de duruşmada hazır bulundu.
MÜŞTEKİ MUSTAFA KAPLAN'IN İFADESİ
Duruşma, müştekilerden Kaplan'ın, beyanının alınmasıyla devam ediyor. Kaplan bir önceki duruşma olan 13 Mayıs'taki duruşmada da uzun uzun ifade vermişti.
Tahşiye, Rahle ve Cihangiran yayınlarını bünyesinde bulunduran BMB Yayıncılık LTD Şti ve Semendel Yayınlarının sahibi Mustafa Kaplan, mahkemeye sunduğu dilekçesinde PDY'den neden şikayetçi olduğunu açıkladı.
Ülkeyi elde etmeye çalışan ve yıllar önce maşa olarak kurulan PDY'nin milletin temel inancı Kur'an-ı Kerim'i, hadisi ve Bediuzzaman'ın Risale-i Nur eserlerini tahrif ettiğini, ülkedeki bütün Nurcu ve tarikatçı bilinen hemen bütün dindar grupları da aynı maksat için maşa olarak kullandığını belirterek, bunların içine önceden yetiştirilmiş ajanlar sokularak ülkenin kılcal damarlarına kadar sızıldığını kaydetti.
"Asıl davamız Fetullah Gülen'le"
Kaplan, devletin siyasetine müdahale edilerek memleketin bölünmesine gidecek bir tehlikeli yolun açıldığını, 17-25 Aralık operasyonuyla da bu oyunun açığa çıktığını belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"İşte biz, herkesten önce bu tablonun farkına vardık ve bu oyunu ilmen bozabilmek için kitaplar yazıp neşr etmeye başladık. Paralel Yapının oyununu ilmen bozduk, dini tahrif ettiklerini ispat ettik ama kitaplarımızda hiçbir örgüt ve şahıs ismi vermeden sadece doğruları ortaya koyduk. Bu örgüt de ilmen mağlup olunca, önce diğer grupları bize musallat etmeye kalktı. O metotla bizi durduramayınca, bu sefer de sızdıkları devlet organlarını kullanmak suretiyle 22 Ocak 2010 operasyonunu yaptılar. Bizi hukuksuz bir şekilde hapse attılar ve itibarımızla oynadılar. Bizim silahla, terörle, örgütle işimiz yoktur. Haddini aşanları hapse atmak, tedip etmek devletin işidir. Biz ilmi mücadelemize hapiste de devam ettik. Tahliye olduk yine aynısını yaptık. Bir ecnebi örgüt hesabına mukaddesatımızı bozanların karşısına ilmen dikilmişiz ve dikilmeye de devam edeceğiz. Biz bu terör örgütünden şikayetçiyiz ama sadece bize yaptıkları hukuksuz muameleden dolayı değil. Mukaddes Kur'anımızı, hadisimizi ve hizmet metodumuz olan Risale-i Nurları ecnebi hesabına tahrif ettikleri için dünyada da ahirette de şikayetçiyiz."
Kaplan, asıl davalarının mağduriyetlerine yol açan örgüt lideri Fetullah Gülen'le olduğunu, diğer sanıkları da Gülen'e alet oldukları için şikayet ettiklerini kaydetti.
31 MAYIS'TAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
31.05.2016 21:35 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
"Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Tahşiyecilere kumpas kurduğu" iddiasıyla aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 17. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 10 tutuklu sanık ile başka suçtan tutuklu ve tutuksuz bazı sanıklar katıldı. Bazı müştekiler de duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada söz alan bazı müştekiler, davaya müdahil olma talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti de talepleri değerlendirmek üzere duruşmaya bir süre ara verdi.
2 HAZİRAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
02.06.2016 22:42 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
"Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Tahşiyecilere kumpas kurduğu" iddiasıyla aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 18. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 10 tutuklu sanık ile başka suçtan tutuklu ve tutuksuz bazı sanıklar katıldı. Müştekilerden Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mustafa Kaplan ve Bünyamin Ateş de duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada söz alan sanık avukatları, müştekilerin dinlenilmesiyle ilgili mahkemenin bir planlama yapmasını ve böylece müştekilere sorulacak soruların hazırlanabileceğini belirterek, kendilerine planlamadan sonra makul süre verilmesini istedi.
Tutuklu sanık Ali Fuat Yılmazer, haklarındaki iddiaların konuşularak açığa çıkabileceğini belirterek, hakkında çok sayıda kovuşturma ve soruşturma olduğu için delilleri incelemeye yeterince fırsat bulamadığını ifade etti.
Yılmazer, "Müştekilerin anlatımına göre, polis dışında başkaları tarafından bu gruba tezgah kurulduğu izlenimi edindim. Böyle bir kumpas varsa gerçeğin ortaya çıkarılması gerekir. Lehime veya aleyhime fark etmez, gerçeği ortaya çıkaracak ne varsa duruşmada konuşulsun istiyorum." dedi.
Beyanı sorulan bazı sanık avukatları da delilleri incelemek ve savunmalarını hazırlayabilmek için kendilerine makul süre verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, müştekilerin dinlenilmesiyle ilgili bir planlama yapılması ve sanık avukatlarına makul süre verilmesi talepleriyle ilgili değerlendirme yapmak üzere duruşmaya bir süre ara verdi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde verilen aranın ardından yeniden başlayan duruşmada, talep üzerine sanık avukatlarına, duruşmada beyanı alınacak müştekilere soracakları soruları hazırlamaları için yarına kadar süre verildiği belirtildi.
Duruşmada hazır bulunan ve evine el bombası konulduğu iddia edilen müştekilerden Turgut Yıldırım'a, mahkeme heyetince bazı sorular soruldu.
Mahkeme heyeti başkanı Canel Rüzgar'ın, "Aramadan önceki gece evde kaş kişiydiniz?" sorusunu yanıtlayan Yıldırım, "5-6 kişi sohbet ediyorduk. Kur'an ve risale okuduk, ders yaptık, saat 22.00 gibi de çıktık evden." dedi.
Yıldırım, "Evinizin kapısı ne durumdaydı, güvenliği nasıldı?" sorusuna karşılık da, "Daha önce birkaç kere hırsız girmişti eve. Her girdiğinde de kapının kilidini kırıyordu. Biz de içeride önemli bir şey olmadığı için kapıyı çekip çıkıyorduk, kilitlemiyorduk. Ayrıca kırmasın, gereksiz masraf olmasın diye kilitlemiyorduk. Kapı basit şekilde açılabilirdi." diye konuştu.
Üye hakimin, "Hırsızlığa ilişkin adli işlem yaptırdınız mı?" sorusunu yönelttiği Yıldırım, buna gerek duymadığını bildirdi.
Beyanı sorulan müştekilerden Bünyamin Ateş de, sanıklardan Hüseyin Nohut'un babasını tanıdığını belirterek, "Onun (Hüseyin Nohut) burada oturmasına içim kan ağlıyor." ifadesini kullandı.
Mahkeme heyeti, müştekilerin beyanının alınması için gün planlaması yapılacağını belirterek, müştekilere soracakları soruları hazırlamaları için sanık avukatlarına yarına kadar süre verdi. Duruşma yarına ertelendi.
3 HAZİRAN'DAKİ CELSEDE YAŞANANLAR
03.06.2016 23:17 Fetullahçı Terör örgütünü konu alan, "Tahşiyecilere kumpas" iddiasıyla, aralarında Fetullah Gülen'in de bulunduğu 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Tahşiyecilere kumpas kurduğu iddiasıyla aralarında firari sanık Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de bulunduğu 10'u tutuklu 33 sanığın yargılandığı davanın 19. duruşmasında, 2 müşteki ve 8 tanıkla ilgili zorla getirilme kararı çıkarıldı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu 10 sanık ile başka suçtan tutuklu ve tutuksuz bazı sanıklar katıldı. Müştekilerden Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mustafa Kaplan da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada, bugün dinlenilmesine ve sanık avukatlarının sorularını yanıtlamasına karar verilen müştekilerin duruşmaya gelmediği ifade edildi.
"Bir daha gelmeyeceğiz"
Söz alan müşteki Mustafa Kaplan, sanıklardan şikayetçi olduğunu ve cezalandırılmalarını istediğini belirterek, yargılama devam ederken kendileri hakkında haberler yapıldığını ve bundan rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Mahkemeye bir sürü dilekçe verdiğini ve kendisine bunlarla ilgili soru sormasını beklediği mahkemenin hiç soru sormadığını savunan Kaplan, "Bu dava Türkiye Cumhuriyeti'ni ilgilendiren çok önemli bir davadır. Mahkemeniz basın yasağı koyabilirdi. Burada bu işi kumpaslayan Fetullahçı Terör Örgütü değil de bizmişiz gibi bakılıyor. Suçsuzluğumu ispatlamak için burada 35 sayfa savunma yaptım. Dava dönüp dolaşıp, Mustafa Kaplan ve arkadaşlarının etrafında dönmeye başladı. Yapılan haberlerle üstümüze gelinmesi nedeniyle bizim bu davaya bir daha gelmemize gerek yok. Bir daha gelmeyeceğiz." diye konuştu.
Müşteki Kaplan'ın beyanının ardından sanıklar ve avukatlarına talepleri soruldu. Tutuklu sanıklardan Hidayet Karaca'nın avukatı Aynur Tuncel Yazgan, müvekkilinin yaklaşık 1,5 yıldır tutuklu olduğunu hatırlatarak, "Bu tutuklama cezalandırmaya dönüşmüştür. Müvekkilin tutukluluğunun devam etmesini gerektirecek bir delil yoktur, tahliye edilsin." dedi.
-Müşteki ve tanıklara zorla getirilme kararı-
Taleplerin alınmasının ardından mahkeme heyetince duruşmaya bir süre ara verildi.
Aradan sonra taleplerle ilgili kararını açıklayan mahkeme heyeti, davanın müştekilerine duruşmalara katılmak üzere farklı tarihlerde çağrı kağıdı gönderilmesine karar verdi. Buna göre müştekiler Bünyamin Ateş, Abdulbaki Akkuş, Abdurrahman Özmen ve Ali Tok'un 27 Haziran'da, Turgut Yıldırım, Ali Fuat Ural, Cezmi Çatalkaya ve Murat Öztürk'ün 28 Haziran'da duruşmaya katılmaları karara bağlandı.
Diğer müştekilerden Mehmet Nuri Turan'ın 27 Haziran ve Mehmet Yılmaz Düşünüklü'nün de 28 Haziran'daki duruşmalara, tutuklu sanıklar bulunduğu için zorla getirilmelerine hükmeden heyet, tanık olarak dinlenilmelerine karar verilen 4 kişi hakkında 30 Haziran'daki, 4 kişi hakkında da 1 Temmuz'daki duruşmalara katılmak üzere zorla getirilme yazısı yazılmasını kararlaştırdı.
Tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Çelik, Erol Demirhan, Ertan Erçıktı, Hidayet Karaca, Hüseyin Nohut, Mustafa Kılıçarslan, Ömer Köse, Ahmet Öztürk ve Yurt Atayün'ün, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, delil durumu, kaçma kuşkusu, suçların katalog suçlardan sayılması, tutuklama kararının orantılı oluşu ve tutuklama sebeplerinde bu aşamada herhangi bir değişiklik yaşanmaması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamını da karara bağladı.
Heyet duruşmayı, 27, 28 ve 30 Haziran ile 1 Temmuz 2016 tarihlerine erteledi.
TAHŞİYE İDDİANAMESİNE ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN
Paralel yapı-14 Aralık (2014) 'Tahşiye kumpası' soruşturması manşetlerimiz
(30 Mart 2016, 21:04), son güncel.: (03 Haziran 2016, 23:17)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: